Solucanı tanıyalım...

Konu, 'Yemler ve Yemleme' kısmında Oztemiz80 tarafından paylaşıldı.

  1. Oztemiz80

    Oztemiz80

    Mesajlar:
    698
    Şehir:
    Konya-Beyşehir
    Favori Kamış:
    el oltası
    En İyi Avı:
    1 kg sudak 1,5 kg kadife
    Herzaman tatlı su avcılığının neredeyse vazgeçilmezi olarak kullandığımız solucanı tanıyalım.

    Toprak solucanları nasıl görürler? İkiye ayırdığımız bir toprak solucanı yaşamaya devam edebilir mi? Nasıl ürerler? Kaç tür solucan vardır?

    Bazı solucanlar kördür. Bazılarında ise, basit pigmentli bir göz yapısı bulunur. Bu yapı içerisinde de, ışığa duyarlı olan sadece birkaç pigment bulunur. Bu şekilde de, göz sadece önündeki ışığı algılayabilir. Bu tip gözlere “Ocelli = Nokta Göz” adı verilir.
    Etrafımızda görmeye alışık olduğumuz toprak solucanları, vücutları belirli bir noktadan itibaren ikiye ayrıldığında, yaşamlarını sürdürebilir. Toprak solucanlarının vücutlarına dikkatli bir şekilde bakarsanız, kuyruk kısmına doğru kalınca bir bant görünümündeki bir yapı dikkatinizi çekecektir. Toprak solucanları hermafrodittir (çift cinsiyetli). Yani bir bireyde hem erkek, hem de dişi üreme organları bulunur. Bu kalın bant görünümündeki yapı, üreme mevsiminde oluşan ve çiftleşmenin meydana getirildiği “klitellum” adını alan bölgedir. Çiftleşme sırasında iki toprak solucanı karşı karşıya gelir ve klitellumlarını birbirine yapıştırarak, sperm alışverişi yaparlar. Bu işlem sırasında klitellumlar birleşir ve daha sonra yumurtalar, “kokon” adı verilen bir kapsül üzerine boşaltılır.

    Solucan dediğimizde, sadece toprak solucanlarını değil, birçok solucanı kastetmiş oluruz. “Solucan” kelimesinin kapladığı aileler arasında halkalı solucanlar ve yassı solucanlar gibi çok farklı omurgasız grupları bulunabilir. Ancak sadece Annelidler (Annelidae) ailesine bakacak olursak, bunlar da toprak solucanlarını, poliketleri, oligoketleri ve sülükleri içermektedir. Bunların hepsinin özellikleri birbirlerinden farklıdır. Yukarıda verilen bilgiler ise, sadece toprak solucanları için geçerlidir.

    Kaynak:http://www.biltek.tubitak.gov.tr/merak_ettikleriniz/index.php?kategori_id=7&soru_id=337
     
  2. hauki

    hauki mustafa cecen

    Yaş:
    39
    Mesajlar:
    1.716
    Şehir:
    finlandiya-jarvenpaa-tr alanya
    Favori Kamış:
    olta ve zipkin
    En İyi Avı:
    görup de tutamadigim balikti
    paylasim icin tesekkurler...guzel bilgiler...
     
  3. Sizin oralarda toprak moprak yokmu ey mümin birader:confused:
     
  4. Bilmemek ayıp değil tabiki:)

    İşte resmi;) sazan avının vazgeçilmez yemidir;)

    Öğrendiğine göre artık sende sazan tutabilirsin:)

    [​IMG][/URL][/IMG]


    :D:D:D
     
  5. mallaca

    mallaca Halil Barış Şengül

    Yaş:
    49
    Mesajlar:
    4.027
    Şehir:
    Bursa
    Favori Kamış:
    Makinalı kamış olta,her türlü el oltası,rapala
    En İyi Avı:
    Kiloluk mırmır,Kiloluk iskorpit
    Bu toprak solucanı denizde de işe yarar mı.Deniz solucanı mırmırda bir numara.Acaba toprak solucanı neye gider?
     
  6. hauki

    hauki mustafa cecen

    Yaş:
    39
    Mesajlar:
    1.716
    Şehir:
    finlandiya-jarvenpaa-tr alanya
    Favori Kamış:
    olta ve zipkin
    En İyi Avı:
    görup de tutamadigim balikti
    mirmir ve benzeri baliklarda iyi is yapar..ayrica minakop da iyi gelir..biz cocukken yakalardik solucanla mirmir minakop..artik sarmiyo bizi solucan toplamak felan:D
    :D
     
  7. murat41

    murat41

    Mesajlar:
    1.231
    Şehir:
    kocaeli-izmit
    Favori Kamış:
    olta
    En İyi Avı:
    vatoz 46,7 kg
    çok faydalı bir paylaşım teşekürler:)
     
  8. SüperAcemi

    SüperAcemi

    Mesajlar:
    160
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Valla olta ile bir kaç kere avlandım.
    En İyi Avı:
    Bir keresinde 4-5 tane istavrit yakalamıştım..Haa birde yengeç...:)
    Evet bende irşeyler yazayım bakalım...

    Solucanlar tabii özellikle tatlı suda kurtarıcımızdır.Yem bulamazsan en kötü solucanı her yerde bulursun... Ama o hayvanlara insanoğlunun yaptıklarıda valla insanlığa sığmaz. Küçükken ''aaa bunları biliyor musunuz? Bunu 50'ye bölsen ölmez!! deyip, hayvanı katlettik. Balıkçı olduk, balıklara yem diye yolladık suyun altına... Ayrıca kancayı her tarafına da sapladık.

    Ama bu hayvanların ne kadar yararı vardır bir bilseniz... Toprağın verimini arttırıyorlar. Toprağın su salmasını engelliyorlar. Toprakta açtığı oyuklarla toprağın hava almasını sağlıyorlar. Aynı familyadan sülükler, kan emerek bazı hastalıklara şifa oluyorlar.


    SOLUCANLARIN topraktaki azot çevriminde, erozyonun azaltılmasında da rolleri var. Araştırmalar, açtıkları galeriler nedeniyle eğimli çayırlarda yüzey suyu akışını yarı yarıya azalttıklarını, böylece suyun geçmesini önemli ölçüde engelleyerek erozyonu önlediklerini gösteriyor.

    Birçok ülkede, arazilere toprak solucanları aşılanmasının, bitki üremesini belirgin şekilde artırdığı gözleniyor. Kuzey Tazmanya’da yapılan böyle bir çalışmada çayır üremesinin yüzde 75 oranında arttığı görülmüş. Gene Yeni Zelanda’da yapılan benzer bir çalışmada, bitki verimi başlangıçta yüzde 72 artmış. Yüzey organik maddelerinde saklı besinlerin serbest kalmasından sonra görülen bu hızlı büyüme artışı daha sonra yüzde 25 oranında sabitlenmiş. Bu oran Hollanda’da deniz seviyesinden aşağıda bulunan ve denizden setlerle ayrılarak kurutulmuş olan alanlarda yüzde 10, İrlanda’da iyileştirilen turbalık üzerindeki çimenli alanda iki yıl sonra yüzde 25, üç yıl sonra da yüzde 49 olmuş. Bunun yanında, yapılan çalışmalar, toprak solucanlarının, tahıl bitkilerinin gelişimini yüzde 39, tohum rekoltesini yüzde 35, tohumun azot içeriğini yüzde 12 oranında artırdığını gösteriyor.

    Dünyada bugüne kadar 500’ün üzerinde toprak solucanı türü tespit edilmiş. Türkiye’de 65 kadar toprak solucanı türü yer alıyor. Bunlardan 22’si ise, dünya üzerinde sadece Anadolu’da yaşıyor.

    Günde 60 toprak solucanı yiyebilen köstebekler de toprak solucanının doğal düşmanları arasında yer alıyor. Ayrıca porsuk, su samuru, kirpi gibi memeliler ve ardıçkuşu, baykuş, karatavuk, kızıl gerdan, karga, martı gibi kuşlar ve olta balıkçılığı ile avlanan balıklar için de lezzetli bir besin kaynağı. Toprak solucanı popülasyonlarına en büyük zararı veren etkenlerse ormanların tahrip olması, toprağın işlenmesi, böcek öldürücü ilaçların kullanımı, doğal yaşam ortamlarının bozulması. Özellikle, kirletici maddelerin, kuşlara ve diğer kara omurgalılarına taşınmasındaki potansiyel rolleri nedeniyle dikkat çeken toprak solucanlarının en iyi bilinen örneklerinden olan Lumbricus terrestris türü son yıllarda önemli bir kirlilik göstergesi olarak kabul ediliyor.
    alıntıdır

    Birde zararları var ki, herkesin olmasada birçok kişinin bildiği fil hastalığı gibi çok iğrnç bir hastalığın ana sebebide bir solucan türüdür. Ayrıca yıkamadan yenen sebzeler meyvelerde insanın içinde solucan oluşmasını sağlıyor.

    Ayrı açıdan Çinliler bunları yiyor. Kızartarak afiyetle tabii akrepleri, karafatmalarıda yiyorlar. Ahtapotu canlı yiyorlar...:confused: Neyse konumuz solucan...


    [​IMG]

    Başka açıdan da bilgisayarda en sevdiğim oyunladan birisidir WORMS...Bilenler vardır, çok zevkli oyundur.

    Asıl konumuz tabii balık yemi...


    [​IMG]

    Başka bir yönden solucanlar vardır ki; elektronik:eek:

    Solucan da, virüs gibi, kendisini bir bilgisayardan diğerine kopyalamak için tasarlanmıştır ancak bunu otomatik olarak yapar. İlk olarak, bilgisayarda dosya veya bilgi ileten özelliklerin denetimini ele geçirir. Solucan bir kez sisteminize girdikten sonra kendi başına ilerleyebilir. Solucanların en büyük tehlikesi, kendilerini büyük sayılarda çoğaltma becerileridir. Örneğin bir solucan, e-posta adres defterinizdeki herkese kopyalarını gönderebilir ve sonra aynı şeyi onların bilgisayarları da yapabilir. Bu, domino etkisinin getirdiği yoğun ağ trafiği işyeri ağlarını ve Internet'in tümünü yavaşlatabilir. Yeni solucanlar ilk ortaya çıktıklarında çok hızlı yayılırlar. Ağları kilitlerler ve olasılıkla sizin ve başkalarının Internet'teki Web sayfalarını görüntülerken uzun süreler beklemenize yol açarlar.

    Solucan (i.) Virüslerin bir alt sınıfıdır. Bir solucan genellikle kullanıcı eylemi olmaksızın yayılır ve kendisinin tam kopyalarını (olasılıkla değiştirilmiş) ağlardan ağlara dağıtır. Bir solucan bellek veya ağ bant genişliği tüketebilir, bu da bilgisayarın çökmesine yol açabilir.

    Solucanlar yayılmak için bir "taşıyıcı" programa veya dosyaya gereksinim duymadıklarından, sisteminizde bir tünel de açabilir ve başka birinin uzaktan bilgisayarınızın denetimini eline geçirmesini sağlayabilir. Yakın geçmişteki solucanlara örnek olarak Sasser solucanı ve Blaster solucanı verilebilir
    alıntıdır

    Arkadaşlar benden bu kadar;) :D
     
  9. seko7575

    seko7575

    Mesajlar:
    36
    Şehir:
    ist. maltepe
    Favori Kamış:
    mütevazi kamışve av malzemeleri ve şekspir makina
    :D :D :D :D :D
     
  10. seko7575

    seko7575

    Mesajlar:
    36
    Şehir:
    ist. maltepe
    Favori Kamış:
    mütevazi kamışve av malzemeleri ve şekspir makina
    bildiğim kadarıyla toprak solucanını denze atarsan molekul dengesi şaşıp renk atıyor ve iş görmüyor bu bilgim kesin olmamakla beraber mantıklı gibi
     
  11. mallaca

    mallaca Halil Barış Şengül

    Yaş:
    49
    Mesajlar:
    4.027
    Şehir:
    Bursa
    Favori Kamış:
    Makinalı kamış olta,her türlü el oltası,rapala
    En İyi Avı:
    Kiloluk mırmır,Kiloluk iskorpit
    Bence de

    Acemilik zamanlarımda boru kurdunu direk üst kılıfı ile bölmüştüm.Ne bileyim içinden macun gibi hayvancığın çıktığını.Denize atar atmaz kılıf bembeyaz olmuştu.Millete şaşırmıştım nasıl avlanıyorlar diye.Ama deneyeceğim.Sonrada tecrübemi rapor edeceğim.
     
  12. hauki

    hauki mustafa cecen

    Yaş:
    39
    Mesajlar:
    1.716
    Şehir:
    finlandiya-jarvenpaa-tr alanya
    Favori Kamış:
    olta ve zipkin
    En İyi Avı:
    görup de tutamadigim balikti
    renk atmasi icin uzun bir sure gecmesi gerekiyor..denizde kullanan biri olarak cok mirmir sargoz yakaladim solucanla....unutmayalim ki sahilde de solucan yasamakta tuzlu suyun vurdugu yerde...ben nerden baksan 10 yildir bu sekilde avlamiyom...daha dogrusu mirmir avlamiyom..;)