Başlıktanda anlaşılacağı gibi Türkiye'nin sayılı göllerinden biri olan Sapanca gölünde kocaman gazete sütünlarının içinde kaybolan küçük bir başlık altında gayet kısa bir makale ile bu göl için tehlike çanlarının çalındığından bahsediliyordu evet bu anlaşıldığı üzere bir gazeteden üzülerek okudum. İçme suyu ve sanayide kullanılmak amacıyla gölden fazla su çekilmesi ile artan kirliliğin bahse konu gölün sonunu hazırladığından bahsediliyordu. İşin en korkutucu boyutu ise Göl kıyısındaki Belde belediyesinin başkanı bu gölün ölmemesi için resmi olarak bir çalışma yapılmadığından bahsetmesi idi Oysaki ekoloji insanı doğaya karşıt değil doğanın içinde ve onun bir parçası olarak görür Doğadaki süreçler insanı diğer canlılara bağlar.Yani insan oğluna büyük rol düşer Fakat bu rol içinde unuttuğumuz en önemli nokta ise kişinin iç dünyası yoksul ise dış dünyasıda buna bağlı olarak yoksul olacaktır İlerki zamanlardada güzel haberleri paylaşmak dileği ile herkese saygılar
Sapanca Istanbul'un Rivierasi Değildir! Adapazarında 15 yıl öncesine kadar musluktan akan suyu içebiliyorduk (Su Sapanca'dan geliyor). Aşırı sanayileşme, kontrolsüz atıksu salımı ve çarpık yapılaşma nedeniyle sapancanın suyu oldukça bozuldu. Arifiye tarafındaki sazlıkların gün geçtikçe genişlemesi göl suyunun da azaldığının kanıtı. Bir başka ve en önemli etken ise Sapancanın tahliyesi olan Çark Suyu'nun temizlenmeye çalışılması. Diyeceksiniz ki bunda ne var? Şöyle anlatayım; Yıllardır Çark Suyu'na atıklarını boşaltan Şeker Fabrikası (üretimi durdu) ve Adapazarı Kanalizasyonunun bıraktığı kirliliği temizlemek için derenin içi kepçelerle derinleştirildi. Doğal olarak derenin debisi artınca Sapancadan çok fazla miktarda su tahliye oldu. Özellikle yöre belediyelerinin kaçak yapılaşmaya karşı koyamamaları (ya da ranta karşı koyamamaları) yüzünden önceden tarla, kavaklık, çalılık veya meyvelik olan yerler tek tek site oldu. Buradaki bir başka konu da bu sitelerin sınırlarını göle kadar uzatıp, o bölgeye hiçbir balıkçıyı sokmamalarıdır. Hatta sandalla kıyıdan 25 -30 mt ileride avlanan bir yakınıma bile "git buradan, burası bizim" diyebilecek kadar cüretkar da olabiliyorlar. Sonuç olarak Türkiyedeki her gölün kaderi aynıdır bence. Göllerimiz; Sınırsız Kaynak Doğal Atıksu Tahliye Alanı Yağmalanabilir Yazlık Mekan Rant kaynağı olarak görüldüğü sürece bunlar yaşanacaktır.
