Çok İlginç Bir Teknik...

Herkese selamlar...Ben İzmir'in Seferihisar ilçesinde oturuyorum.Bizim burda birçok yabancı buralı olmayan balıkçı dostlarımıza ilginç gelen, eminim size de çok ilginç gelecek bir avlanma tekniği var.Öyle ki İzmir'li olup da bu tekniği hiç duymamış olan bile vardır. Biz buna Koku Balığı diyoruz. Bu mevsimlerde tam sırası. Hava yavaş yavaş kapanmaya,yağmur yapmaya ve lodos esmeye başladı.

Ayrıntılar şöyle:

Öncelikle deli gibi esen bir lodos havası lazım.Öyle bir esecek ki dalgaların çarptığı yerde köpük köpük olacak ve denizin dibi bu köpüklerden ve çalkantıdan görülmeyecek. Bu şart bu avın olmazsa olmazı. Yoksa hiç balık alamayız. Ben lodos diyorum çünkü bizim kıyılarımız lodosa açık. Yani güneybatıya açık. Ama eğer sizin avlandığınız bölgede başka bir rüzgar bu şartları sağlıyorsa siz de o rüzgarla avlanabilirsiniz.

Sıra bu tekniğe adını veren koku malzemesini yani mazmuzu hazırlamakta. Bu işin en can alıcı noktası. Önce yarım kilo kadar sardalyeyi yaktığımız ateşin içine öylece atıyoruz. Ateşide sadece çalı çırpı ve odundan yakacağız kömür kullanmak yok. Mangal yapmıyoruz.
Sardalyeler kömür gibi olana kadar almıyoruz. İyice böle kapkara olana kadar yansınlar.

Ardından bir su kovası içinde iki yada üç tane bayat kepek ekmeğini ufalıyoruz. Başka çeşit bir ekmek de kullanabilirsiniz.Sadece ekmek kolay ufalansın ve dağılsın. Bu arada sadece ekmeğin içini kullanıyoruz kabuklarını kullanmak yok. Yeterli miktarda su ile ekmek bulamaç gibi olana kadar elimizle karıştırıyoruz.

Bu bulamaca yaktığımız sardalyeleri, varsa çürümüş peynir suyu ve peyniri iyice karıştırıyoruz. Öyle bir karıştırıcaz ki elimize nohut büyüklüğünde ekmek,sardalye yada peynir parçası gelmeyecek. En sonda çok ince deniz kumu. Kumu koymasak da olur ama bu kolay dağılmasını sağlar. Bir kova mazmuz için iki avuç kum yeterlidir.

Eveet, artık mazmuzumuz hazır. Sıra böyle bol köpüklü dalga alan kayalık bir yer bulmaya geldi. Aman dikkat ava çıkmadan yağmurluğunuzu almayı unutmayın. Çünkü büyük ihtimalle büyük bir dalgayla ıslanacaksınız.

Seçeceğimiz yer bizim deniz yüzeyini görebileceğimiz ama balıkların bizi görmeyeceği bir yer olacak.

Takım olarakda, makinesiz tatlı su kamışları vardır. Sadece en ucuna misina bağlanarak kullanılır. Üzerinde herhangi bir yüzük yada başka bişi yoktur. Bu kamışların 7 m.lik yada 7.50 m.lik olanları idealdir. Bu kamışlara 0.20 yada 0.25 misina en ucuna siyah çapraz çupra iğnesi yada beyaz düz çelik 10 yada 11 numara baragat iğnesi. Ben hep beyaz iğne kullanıyorum daha sağlam oluyor. İğnenin bir karış gerisine iki yada üç tane kıstırma yuvarlak kurşun. Ve en önemli nokta şu; mantarın derinliği. Ve birde mantar kullanıyoruz. Ama mantarın derinliğini öyle bir ayarlıycaz ki suya attığımızda yem dipten 3-4 karış yukarda duracak.

Bütün bunları ayarladıktan sonra av yerine geldiğimizde sadece mantarı görebileceğimiz kadar yaklaşacağız suya. Zaten havanın böyle dalgalı köpüklü seçilmesinin sebebi balığın bu havada bizi kolay kolay görememesidir. Yoksa onca koca koca sargozlar çipuralar o kadar kıyıya yanaşmazlar. Daha sonra da hazırladığımız mazmuzdan iki üç avuç kadar suya atıcaz. Bu miktar aslında çok fazla ama amaç balığı toplamak. O yüzden ilk başlarda mazmuzu çok atıyoruz sonraları 4-5 atıştan sonra sadece 1 avuç alıp atıyoruz. Balığı doyurmak yok bu mazmuz sadece balığı toplamak için.

Yem olarak da çimçim (karides) yada sardalye kullanabiliriz. Çimçimi bütün olarak kabuklu yada kabuksuz atabilirsiniz. kabuklu atmak daha iyi olur çünkü o dalgalı ve çalkantılı denizde daha sağlam olur. Sardalyeyi de fileto yapmadan iğneye uygun boyda kemikleriyle takıyoruz.

Ardından mantarlı oltamızı suya atıp pür dikkat mantarı izliyoruz. Mantarın o köpüklü suların içine bir gömülüşü var kiiiiiii, o kamışın sanki 50 kg. mış gibi bir ağırlaşması var kiiiiii, işte o çektiğiniz onca zahmete onca soğuğu dalgayı yemenize değer.

Peki bu avda neler çıkıyor. Sargoz, çipura, levrek, kaya levreği, müren (her ne kadar biz istemesek de ), melanur, kaşlıca gibi yassı dip balıkları çıkıyor. Çok nadir de iri sarpa çıkıyor. Ama diğerlerinin yanında adı bile geçmez.

Bu da geçende gittiğimizde amcamın aldığı sargoz. Çok tatlı bir parçaydı. Daha başka balıklarda aldık ama telefonun şarjı bittiğinden çekemedim. Fotoğrafda çok az avlak ve denizin hali görünüyor. Belki size bir fikir verir.

http://img101.imageshack.us/img101/4968/050326174130vz4.jpg
http://img134.imageshack.us/img134/1020/050326174158xm7.jpg

Umarım ilginizi çekmiştir. Çok zahmetli ama en zevk aldığım avlardan biridir. Hepinize rasgele...
Saygılar, sevgiler...