Lüfer ve Lüfer Avı ile İlgili - Teknikler - Olta çeşitleri Kısacası Herşey..!

Konu, 'Kıyıdan Balık Avcılığı' kısmında leeyang89 tarafından paylaşıldı.

  1. leeyang89

    leeyang89 Utku

    Yaş:
    32
    Mesajlar:
    49
    Şehir:
    mersin
    En İyi Avı:
    3,4 kg Levrek
    Lüfer Hakkında Kısa Bilgi :

    Boğaz sularının sultanı diye tanımladığımız lüfer edebiyatımıza girmiş, avcılığı için bir devirde uğruna gümüş zokalar dökülmüş, velhasıl Bogaz’la, İstanbul’un eski yaşamıyla bütünleşmiş bir balıktır. Bilimsel adı Pomatomus saltatrix’tir. En küçüğünden en büyüğüne doğru halk dilinde sayıldığında defne yaprağı, çinakop, kabaçinakop, sarı kanat, lüfer, kaba lüfer (sırtıkara) ve kofana diye adlandırılır. Bu adlandırma balığın ağırlık ve boyuna göre yapılır. Ustura gibi keskin dişlere sahip olan lüfer, balıkçılar tarafından “dişli” diye de anılır. Hemcinsleri dahil hemen her tür balığa saldırır, parçalar ve yer. Başlıca yemleri zargana, istavrit, kıraça, izmarit, kolyoz ve uskumru vonozları, istrongilos, hamsi, aterina, çamuka ve ilaryadır.

    Yumurta bırakmak için yaz aylarında Ege’den Marmara’ya ve oradan da Karadeniz’e çıkan lüfer sürüleri eylül ortasından itibaren iyice yağlanmış, beslenmiş olarak Karadeniz’den, Boğaz’a Marmara’ya ve Çanakkale Boğazı’ndan Ege’ye inerler. Bu iniş sırasında Boğaz’da ve Marmara’da uzun süre kalıp av verirler.

    Lüfer Avı Teknikleri :

    Uzun Oltayla Lüfer Avı

    Zokayla yemli avcılıktan sonra en zevkli lüfer avı “uzun olta” ile yapılanıdır. İstanbul Boğazı’nda Yeniköy Feneri, Kandilli, Çengelköy, Vaniköy, Üsküdar sahilleri, Kumkapı önü bu tür avlanma tekniğinin kullanılabileceği yerlerdir. Uzun olta ile lüfer tutulduğu gibi, aynı yöntemle ve biraz daha kalın takım kullanarak Ege’de, Saroz’da ve Çanakkale’de sinarit, akya gibi balıklar da avlanılabilir. Uzun olta lüfer takımı, yemli sinarit dip sürütmesinin hemen hemen aynıdır.

    Uzun Olta Takımının Hazırlanması

    Kelebeğe (mantara) 40-50 kulaç uzunluğunda gam yapmayan, dayanıklı misinaların 0.45 no.’su sarılır. Boş ucuna 15 mm.’lik fırdöndü takılır. Fırdöndünün diğer halkasına 1/2 kulaç uzunluğunda 0.40 no. misina bağlanır ve misinanın diğer ucu üçlü 20 mm.’lik bir fırdöndünün sol gözüne takılır. Üçlü fırdöndünün alt halkasına 2 karış uzunluğunda 0.60 no. misina bağlanır ve iskandil takılması için ucu kasalanır. Buraya takılacak iskandilin ağırlığı sulara göre ayarlanır. Üçlü fırdöndünün sağ gözüne 1.5 kulaç uzunluğunda 0.35 no. misina bağlanır, bunun da diğer ucu 15 mm.’lik bir fırdöndüye takılır. Fırdöndünün diğer gözüne ise köstek kısmını teşkil eden 3 kulaç uzunluğunda 0.35 no. misina bağlanır. Bu bölüme 20-24 cm. uzunluğunda 0.70-0.80 no. kalınlığında misina üzerine bağlanmış çift iğneli “uzun olta” adını verdiğimiz bölüm ilave edilip takım tamamlanır. En kolay hazırlanan uzun olta, 0.70 no. misina üzerine kırmızı ibrişimle bağlanmış müteharrik (ileri geri hareket edebilen) iğne ile yine bu misinanın ucuna takılan 5/0 no. iğneli olanıdır. Uzun oltalar 1 mm. çapında çelik tel üzerinde iki-üç iğneyi lehimlemek suretiyle de hazırlanabilir. 0.70′lik misina bölümünde naylon geçirilmiş tel de kullanılabilir. Pratikliği, elastikiyeti ve yemi bozmaması açısından kalın misina üzerine hazırlanmış uzun olta genellikle tercih edilir. Av sırasında en az üç-beş yedek “uzun olta”, takım sandığında bulundurulur. Bu takımda canlı zargana yem olarak kullanılırsa çok iyi sonuç verir. Lüfer her zaman hareket halindeki yemden hoşlanır. Zargana bulunamadığı zaman yine canlı olarak iri istavrit veya izmarit kullanılabilir. Zargana canlı yem olarak kullanıldığında, gagası yarıdan kırılıp uzun oltanın müteharrik iğnesi gaga altından sokulup üstten çıkarılır. Sabit avcı iğne de zargananın yanından ve deri altından geçirmek suretiyle takılır. Önemli olan uzun oltanın yem üzerinde gergin durmasıdır ki bu da hareketli iğneyle ayarlanabilir. Av yerine gelindiğinde yem uzun oltaya takılır ve köstekle denize koyverilir. Bu sırada motor sulara karşı çalışır durumdadır. Koyverilen kösteğin ucundaki yemin canlılığını ve iyi yüzüp yüzmediğini görmek için bir kere sandala doğru çekilip kontrol edilir ve sonra tekrar koyverilir. Oltanın üçlü fırdöndüye bağlı iskandili de hafifçe denize bırakılır ve dibi bulması sağlanır. Akışa geçildiğinde iskandil tık-tık diye dibe vurmaktadır. Oltada hissedilebilen bir boşluk, iskandilin havalanması gibi bir durumda aniden Çalınmak suretiyle lüfer yakalanır. Ancak yine her zaman olduğu gibi hiç kalama (boşluk) vermeden süratle olta çekilir ve (son fırdöndüden itibaren kaç kulaçlık kösteğimiz olduğunu bildiğimiz için) son 3 kulaç sayılarak lüfer sandala alınır.

    Uzun olta yerine aynı takıma 1 veya 2 no. söğüt yaprağı şeklinde üçlü iğne taşıyan Fransız kaşığı da takılabilir.
    Uzun olta takımı balığın iriliğine göre kalınlaştırılır. Balık avında önemli olan, en ince takımı kullanmak ve balığa mümkün olduğu kadar şans tanımaktır.

    Mavruka ile Lüfer Avı


    Mavruka kurşundan dökülmüş, uzun ve yuvarlak iki ucu delikli, mazgallanıp civayla parlatılmış veya sarı madenden döküm olarak yapıp nikelajlanmış 80-130 gr. ağırlığında bir av aletidir.
    Mavruka takımının olta kısmı 0.40 numara ve 40-50 kulaç olup kelebeğe (mantara) sarılır. 0.40 misinanın ucuna yine 13 mm.’lik bir fırdöndü takılır ve bu fırdöndünün diğer halkasına 1 kulaç uzunluğunda 0.35′lik misina bağlanır. Misinanın ucuna yine 13 mm.’lik bir fırdöndü bağlandıktan sonra boş halkasına 1/2 kulaç uzunluğunda 0.35′lik beden bağlanır. Bedenin diğer ucu mavrukanın bir gözünden geçirilip düğüm atılır. Ancak mavrukanın bu gözüne daha önce dört-beş kat kırmızı ibrişim sarılmış olmalıdır. Olta kullanılırken bu ibrişim hem misinanın yıpranmasını önler, hem de renginden ötürü balığın galsamasını andırır. Mavrukanın diğer deliğine yemi dik tutacak iki uçlu tel bağlanır. Telin iki ucuna da no. 1/0 veya 2/0 iğneler bağlanır. Mavrukayla Çinakop avı daha çok durgun ve akıntısı az olan koylarda yapılır. Kış aylarında Marmara’da Kumkapı önlerinde, Sivriada’nın 15 kulacı geçmeyen sahillerinde, Çanakkale Boğazı’nın Ege’ye açık sığ koylarında yapabilecek çok verimli bir av şeklidir.

    Bütün olarak kullanılan yemler iğnelere ağızlarından sokulup, galsamadan çıkarılıp kuyruğa yakın batırılmak suretiyle veya ağızdan sokup, biraz yürütüp ucu çıkarılmak suretiyle takılır. Mavruka takımında yem olarak kıraça, hamsi veya aterina (gümüş) kullanılır. Yemlerin taze olması ve takılırken hırpalanmaması avda verimi artırır. Av yerine gündüz vakti sandalla gelindiğinde demir atılır. Olta yemlendikten sonra yavaşça denize koyverilir. Mavruka dibi bulduktan sonra 1 kulaç yukarı alınır ve çok kısa hareketiyle sallanır. Balık yeme geldiği zaman bir tasmayla avlanıp, seri kulaçlarla çekilerek sandala alınır. Çift iğne kullanıldığı için mavruka takımıyla aynı anda iki Çinakop birden yakalanabilir. Balık yemle oynuyor ve yemiyorsa yemli ve zokalı takımda yaptığımız gibi hafifçe süzerek (oltayı biraz yukarı kaldırarak) balık kıskandırılır ve yeme atladığında küçük bir tasmayla yakalanır. Çinakop sürüsüne rastlandığı takdirde çok seri çalışabilecek zevkli bir av şeklidir.

    KESİNLİKLE ÇİNAKOP - SARIKANATLARIN AVLANMASINI TASVİP ETMİYORUZ..!
     
    Son düzenleme yönetici tarafından yapıldı: 30 Ocak 2020
  2. point.shot

    point.shot rıfat kayar

    Yaş:
    47
    Mesajlar:
    1.377
    Şehir:
    Kayseri
    Favori Kamış:
    Spro Precision Hot Spin 210 cm 5-15 gr
    Favori Makine:
    Shimano Stradic 3000FI
    En İyi Avı:
    Anadolu Alası Gökkuşağı 63cm
    Utku Bey!

    Merak ediyorum bu tür bir bilgiyi kendiniz mi hazırlıyorsunuz, bunlar sizin tecrübeleriniz midir yoksa sadece googledan arayıp bulup oradan buraya taşımak sureti ile alıntı mı yapıyorsunuz?

    Alıntı yapıyorsanız alıntı sahibinin adı ve kaynak bilgisi neden yok?

    Alıntı yapıyorsanız konu sahibi ile başka yerde paylaşıma açma noktasında bir görüşmeniz, usulen de olsa bir izin alma girişiminiz oldu mu?

    Eğer bunlar sadece sizin tarafınızdan yazılmış , derlenmiş, oluşturulmuş bilgilerse peşinen özür dilerim.
     
  3. leeyang89

    leeyang89 Utku

    Yaş:
    32
    Mesajlar:
    49
    Şehir:
    mersin
    En İyi Avı:
    3,4 kg Levrek
    Hayır bu benim tecrübem deildir, araştırıp buluyorum herkez yararlansın die burada paylaşıyorum.Ki bukadar kapsamlı bilgiyi yazacak tecrübem yok , oradan alıntı buradan alıntı diyede yazmıyorum çünkü araştırdığımda çoğu yerde aynı yazının oldugunu görüorum , ordan alıntı dersem gerçekten yazana haksızlık olur. Ben gerekli yazılabilir yerlerini alıp paylaşıorum. Yaptığım yanlış ise bütün açtığım konuları silebilrm.
     
    Son düzenleme: 29 Kasım 2010
  4. mallaca

    mallaca Halil Barış Şengül

    Yaş:
    49
    Mesajlar:
    4.027
    Şehir:
    Bursa
    Favori Kamış:
    Makinalı kamış olta,her türlü el oltası,rapala
    En İyi Avı:
    Kiloluk mırmır,Kiloluk iskorpit
    Sen yine de alıntı olduğunu belirt.Şuradan alıntı veya buradan alıntı diyemeyebilirsin.Olsun yine de ALINTIDIR demek saygı ve adettendir.Genç bir arkadaşımızsın heyecanını anlıyorum.Bu paylaşmış olduğun bilgiler seninde bahsettiğin gibi herkes tarafından billinen bizimde gerek bu sitede gerekse başka sitelerde yüzlerce defa gördüğümüz artık klişe olmuş bilgilerdir.Ama senin hevesini kırmamak adına bir şey söylemek istemedim.

    Ben senin daha ince bir uğraşla daha önce rastlamadığımız orijinal bilgileri paylaşacağına eminim.

    Ama şimdilik yapılan avları inceleyip,tebrik ederek,yaşanmış tecrübeleri takip ederek,siteyi tanıyarak biraz tecrübe kazan.Daha sonra hepimizden daha fazla orijinal paylaşımlarda bulunacağına inancım tamdır.Dahasına rast gele.
     
  5. leeyang89

    leeyang89 Utku

    Yaş:
    32
    Mesajlar:
    49
    Şehir:
    mersin
    En İyi Avı:
    3,4 kg Levrek
    Söyledğiniz doğru,artık paylaşım yapmak yerine konuları inceliyorum.