Bende bir akvaryum sever olarak düşünüp araştırmıştım. Ama suyu soğutmak ciddi masraf gerektirdiğinden vazgeçmiştim. Youtube'da bir video buldum ve paylaşmak istedim ama sanırım soğutma sistemi bundada yok. Balıklar çok dayanmayacaktır. http://www.youtube.com/watch?v=ORvb5SaY4Z4
Valla adam balkona koymuş sanırım akvaryumu aslında bende hep istemişimdir böyle bir akvaryumum olsun
Bende hep tuzlu su için akvaryum düşünmüştüm ama maliyeti çok olduğu için vazgeçtim. Ama talı su akvaryumum vardı önceleri bakamayacaksanız sakın girişmeyin sonuçta canlı besliyorsunuz ayrı bir ilgi alanıdır, çocuğunuz gibi bakmanız ve ilgilenmeniz gerekir.
Bu alandaki tecrübelerim Bu akvaryum tahminimce geçici süreyle tutmak içindir. Bir nevi ev livarı. Muhtelif avlarımı evimdeki akvaryumda misafir etmişliğim var, ama sadece bir iki gün. Sorun ısı, uygun yem bulmak, dar alanda ve bazı türlerin kolayca yaptıkları yamyamlık. Bazı başarısız denemelerimden örnekler vereyim de niyet edenler de bilsin: Yem amaçlı zarganayı canlı tutmak: Zargana camlara vuruyor, gaga kırıyor, sıçrıyor. 1-2 gün idare eder. Lüfer: Birbirini dişliyor, ya direkt ölüm olacak ya da yaraların mantarlaşması ile ölüm olacağından daha fazla beklemedim. İlla da çinekop deneyeyim derseniz kesinlikle akvaryumun içinde kablo hortum vb, olmayacak. Balık sayısı az olacak. O da kısa süreli, çünkü yemi çok dağıtıyor, temizlik cidden sorun. Dil: Besleyemedim, zayıflamaya başlayınca ait olduğu yere iade edildi. Sanırım pasif avcıları beslemek daha zor. İstavrit: Yem sorunu var. Kefal: En kolayı, sadece dışarı sıçrama eğilimi var. Ancak tahminimden daha hızlı büyüdüler, yer darlığı ve bol dışkıyı bertaraf etme sorunu ortaya çıkıyor. Kaya balığı/ sümüklü: Karadeniz türleri ısıya çok duyarlı,25 derece üstü sıcaklığın öldüreceği kesin gibi, hayvan hareketleri ile rahatsızlığını belli ediyor. Soğutucu kesin gerekli. Onun haricinde beslemesi en kolay ve zevkli tür bence. Tropik ve yerli balıklardan şu ana kadar gördüğüm en kolay adapte olan, en akıllı, en eğlenceli ve iletişim kuran türler. Sadece Akdenizin sığ suda yaşayan bazı türleri nispeten akvaryumda bakılabiliyor. Bende mesela uzun zamandır gün balığı ve kayabalığı mevcut. İspari ve karagöz de oluyor. Bir de kefal (çok kolay ama çok hızlı büyüyor) Bunların hepsi kıyılardaki ısı koşullarına adapte olmuş ve nispeten küçük lokma yiyen balıklar. Hepsi kuru yem alıyor. Mesela bir hanos çok güzel bir hayvan ama aynı tanktaki diğer balıkların ölümüne neden olacak kadar büyük ağızlı ve saldırgan.
Tuzlu su akvaryumları, tatlı su gibi değil, çok zahmetli ve maliyetli. Bir akvaryum ortalama 1500-2000 usd arasında kurulabiliyor, dengesini tutturmak çok zor. Tabi bir de akvaryum ortamına uygun balık olması gerekir, Bülent Bey'in örneklerinde olduğu gibi sakin ve durgun sularda yerleşik yaşayan balıkların akvaryumda yaşaması daha kolay.
Zaten bir tanesi ölmüş, iç filtreye takılmış. Ayrıca o filtre sistemi de yetmez, ısı sorunu dışında.. Zamanında sazan beslemiştim, çok kokutuyor akvaryumu. 400-500 litrelik bir akvaryumum olsaydı tatlısu levreği denemeyi düşünürdüm.
Aslında maliyet tamamen ne tür bir akvaryum kurmak istediğinze bağlı.300-500 TL civarına az balıklı bir sistem kurulabilir. Eğer mercanların yaşayabileceği, tropik ekosistemleri taklit edebilecek bir sistem isterseniz 1500-2000 dolar hatta daha fazla tutar, bunun sonu yok. Ancak, yem saklama veya birkaç balık bakma amacıyla bir sistem kuracaksanız size gerekli malzemeler nispeten daha makul. En basiti teke topladıktan sonra saklamak için bir sistem kurmaktır. Teke olmadığı zamanlarda direkt evden tekelerinizi alıp balığa çıkmak çok zevkli. Ben akvaryumumdan çok az da olsa kum kurdu dahi çıkarabiliyorum. Ama çok fazla yem ihtiyacı oluyosa , mesela Ege'li arkadaşlardan duyuyorum, 100 sülünez aldım, 200 mamun aldım öyle balığa çıktım falan, tabi bunu evde üretmek mümkün olmaz. Deniz akvaryumuna şimdi ufaktan başlayayım sonra yavaş yavaş büyütürüm diyenler için tek tavsiyem başlarken yatırımı akvaryumun kendisine yapıp mümkün olduğunca genişçe bir akvaryum almaları. Hatta taşırma sistemli bir akvaryum almaları. O zaman yavaş yavaş geliştirmek mümkün olabiliyor. Hatta Ege sahillerinde olan arkadaşlar bir çok şeyi direkt sahilden temin edebilir, onlar daha şanslı.
Hep öyle yaparlar gün biter yarısını kullanıp yarısınıda denize atarlar.. psikolojik bir tedbir olsa gerek..
Arkadaşa şöyle dedim 100-110 zargana vardı livarda denize saldım hepsini Lüfer yoktu. Aldığım cevap = bolca hatırı sayılır güzel söz..... Arkasından1 ay sonra: -bu gece yem süzemedik ne yapacaz. -olummm saldıklarını hatırla. -eee ne olacak hayır işledik. -Tamam saat 4 te halde ol 100 tl bir kasa zargana al gel gelincede beni kaldır. uyumaya devam edıyor bır yandanda abi..... -Tamam abi...
Bakın suyun üstündeki köpük var ya, işte o deniz suyunda kirliliğin göstergesi. Muhtemelen leşlerden dolayı. Tatlı su levreği çok rahat olur. Hatta bahçen varsa, bul eski bir küvet,bir tane de fıçı, gerisi kolay.
mesela pazartesi sabah erkenden ahmetbeyli zeytinköy vs pamucak kumsallara gidin pazardan kalma sülünezler sagda solda atılmış bırakılmış vaziyette bulursunuz..hatta boru kurdu.. ) çook denk geldi..en son onurla bir gezi yapmıştık ögleden sonraya denk geldi sahilde 15 tane kadar sülünez vardı.. ama balık yoktu.. o da ayrı.. ))
İşte böyle ağabey ne yapacaksın yem bol olur balık olmaz balık olur yem olmaz hepsi bir arada olur deniz müsaade etmez deniz güzel olur yağmur yağar. yağmur kesilir fırtına başlar. fırtına biter makina bozulur makinayı tamır ettirirsin. düğün dernekler başlar onlar biter kar yağar karlar biter soğuk dersin. soğuk dersin yorganı biraz daha çek otur dersin. dersinde dersin. Leyleğin ömrü lak lak yaparak geçer derlermiş ya bizim balıkçılıkta öyle işte...
Uzun süre onları canlı tutamayacaktır bu sistemle. Filtrasyon yetersiz, akvaryum o sayı için küçük, tank balkonda olduğundan gece gündüz ısı farkları olur. Hadi hepsini ayarlamayı başarsa, doğadan tutulmuş balığın akvaryumda bakımındaki en büyük problem baş gösterir, yem almazlar. Alıştırmak bazı türler için çok zor olmasa da bazıları için aylar sürebilir. Bunun çeşitli yöntemleri vardır. Bu arkadaşın zaten balkona kurduğuna bakarsak bunları canlı tutup büyük ihtimal yem olarak kullanacak. Kısa süreli bakım uyguluyor yani. Bu yapılabilir bu şekilde, o gece ya da en geç bir iki gün içinde balığa çıkılacaksa. Balık değil de bazı canlı yemler için bizim de uyguladığımız bir yöntem. İlerde daha detaylı sistemler için denemelerim olacak.