Balıkçılığımızın Korunması İçin Teklifler

Konu, 'Makaleler' kısmında REİS tarafından paylaşıldı.

  1. amatörötesi

    amatörötesi

    Yaş:
    46
    Mesajlar:
    425
    Şehir:
    Bursa
    Favori Kamış:
    2 kamış 2 makina detaylara girmeyelim
    En İyi Avı:
    Kocaman kocaman istavritler
    Yasaklar, kurallar, cezalar lar lar lar...

    Değerli büyüklerim, ustalarım

    Bilinçlendirme olmadıktan sonra neye yarar yasaklar. Tarihe yataklık yapmış Misi deresine piknik için gelenler "Dur kıı dereye gitmiyozmu biz, halıyada götürüveremde yıkarız orda" mantıksızlığıyla bi güzel deterjanlı deterjanlı halılarını , bulaşıklarını derede yıkayıp, çocuklarının kullanılmış bezlerini de aynı dereye atıp , o güzelim çevreyi çöplüğe çevirip giden, niye böyle birşey yaptığını sorduğunda da "sadece biz mi attık, zaten herkes atıyor" gibi barışçıl ya da (çok özür dilerim) "ne diyon lan ... ....um" gibi düşmanca cevaplayabilen bir zihniyetten ne bekleyebilirsiniz.

    Hadi azıcık çevre bilinci var diyelim.

    İnsan hayatını korumaya yönelik Trafik Kurallarına dahi uymayan ve hatta uyulmasını engelleyen. Yani bırakın denizdeki balığın hayatını kendi hayatını bile tehlikeye atan bir zihniyetten ne bekleyebilirsiniz.

    Hiç okuma yazma bilmediği halde, imzasını bile atamazken RÜŞVET adlı araçla Üniversiteden bile diploma almayı başarabilen bir zihniyetten ne bekleyebilirsiniz.

    çok mu karamsar oldu?

    o zaman yaygarayı koparacağız.
    Yalan haber uydurup balıklarda radyasyon yüklü, yiyen ölüyor diyeceğiz. Medyaya bilinçlendirme yapmaları için baskı yapacağız.
    Kıyılarda insanlara amatör avcılık sirküleri(nin özetini, özet olursa okur bari) "okuduktan sonra denize atmayın başkasına verin" diyerek dağıtacağız. Küçük balıkları alanları da satanları da uyaracağız.
    Yerel yönetimlerin ve çevre müdürlüklerinin kapılarını, faxlarını, posta hesaplarını aşındıracağız.
    Aramızdaki üstadlar toparlanıp Meclise gidecekler.
    Çevreyi, akarsuları ve denizleri kirletenleri protesto edeceğiz.
    evimizdeki çocuğumuza aldığımız ciklet kutusuna varana kadar çöp ile geri dönüşümlü atıkları ayıracağız.
    gerekirse oltamıza kurşun yerine taş bağlayacağız.

    Herşeyden önce örnek olacağız.

    Saygılarımı sunarım
     
  2. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Peki ne yapıyoruz?

    İnanın arkadaşlar boş durmuyoruz.
    Pek çok çalışma , araştırma yapıyoruz. Bunlar bilgi toplama ve balıkçılık yönetimi konularında yoğunlaşmış durumda. Fakat bazen bunları kabul ettirmekte sıkıntı yaşadığımız da bir gerçek.
    Yanlış anlaşılmasın, son haliyle içinde bulunduğum araştırma ve raporların bir kısmının listesini aşağıda sunuyorum. Böylece hem neler yapıldığı konusunda bilgi edinir hem de isteyene bu araştırma sonuçlarının bir özetini sunma imkanına kavuşuruz.

    1- Yerli ve İtalyan Dip Trollerinin Seçicilik Yönünden Karşılaştırılması Üzerine Bir Araştırma, Yüksek Lisans Tezim.
    2- Torba Kısmı Değişik Göz Açıklığında Olan Dip Trollerinin Av Veriminin ve Av Kompozisyonlarının Karşılaştırılması, EÜ. Su Ürünleri Dergisi,12:1-2,(117-124).
    3- Kalkan (Scophthalmus maeoticus Pallas 1881) Balığı Avcılığında Kullanılan Sade Uzatma Ağlarının Seçiciliği Üzerine Bir Araştırma, Doktora tezim.
    4- Fisheries Fleet and Processing Capacity Survey, Country Report for Turkey, GEF, Black Sea Environmental Programme.
    5- Hamsi (Engraulis Encrasicolus L.) Avcılığında Kullanılan Ortasu Trolü Ağlarının Seçiciliğinin Belirlenmesi Üzerine Bir Araştırma, Akdeniz Balıkçılık Kongresi 1997, Poster.
    6- Karadeniz Şartlarında Yerli Dip Trolü İle İtalyan Dip Trolünün Av Verimi ve Seçicilik Gücü Yönünden Karşılaştırılması, Su Ürünleri Sempozyumu, Sinop-2000.
    7- Çeşitli Çekim Hızlarının Yerli Dip Trolünün Av Verimi Üzerindeki Etkisi, Su Ürünleri Sempozyumu, Sinop-2000.
    8- Vatoz (Raja clavata L.) Balığının Mide İçeriği Üzerine Bir Araştırma, XI. Ulusal Su Ürünleri Sempozyumu, 04-06 Eylül 2001, Hatay.
    9- Dip Paraketasında Kanca Büyüklüğünün Seçicilik Üzerine Etkisi, SDÜ. Su Ürünleri Fakültesi Dergisi, Cilt 2, 10, 52-63 (2003)
    10- Farklı Materyale Sahip Fanyalı Solungaç Ağlarının Av Verimleri ve Av Kompozisyonunun Karşılaştırılması. XII. Ulusal Su Ürünleri Sempozyumu Bildiriler Kitabı 467-472 s. 02-05 Eylül 2003, Elazığ, Poster.
    11- A Study on the Fish of Central Black Sea Coast of Turkey, J. Black Sea / Mediterreanean Environment, Vol 11 (3): 287-302
    12- Pasif Av Araçları ile Avcılıkta Balık Davranışları. XIII. Ulusal Su Ürünleri Sempozyumu, 01-04 Eylül 2005 Çanakkale.
    13- Orta Karadeniz’in Sinop Bölgesinde Jelimsi Organizmalar ile Balık Yumurta ve Larvalarının 2002 Yılı Kompozisyonu. XIII. Ulusal Su Ürünleri Sempozyumu, 01-04 Eylül 2005 Çanakkale.
    14- Ağ Kesim Tekniğinde Özel Uygulamalar. XIII. Ulusal Su Ürünleri Sempozyumu 01-04 Eylül 2005, Çanakkale (Poster)
    15- Farklı Yapı ve Materyale Sahip Uzatma Ağlarının Av Verimi ve Av Kompozisyonu. F.Ü. Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi Cilt: 17 Sayı: 4, 621-627 s.
    16- Mono ve Multifilament Solungaç Ağlarının Farklı Hava Şartlarındaki Av Verimlerinin Karşılaştırılması F.Ü. Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi Cilt: 18 Sayı:1, 61-68 s.
    17- Kalkan (Psetta maxima, Linneaus, 1758) ve Mezgit (Merlangius merlangus euxinus, Nordman 1840) Balıklarının Yaş ve Boy Kompozisyonundan Hesaplanan Bazı Populasyon Parametrelerinin Karşılaştırılması. Ondokuz Mayıs Üniversitesi Ziraat Fakültesi Dergisi 2006,21(1):71-75.
    18- Yemli Karides Tuzaklarının Karadeniz’de Uygulanabilirliği Üzerine Bir Ön Araştırma. S.D.Ü. Eğirdir Su Ürünleri Fakültesi Dergisi Isparta
    19- Farklı Büyüklükte Kanca ve Farklı Tipteki Yem ile Sabah Tanı ve Gündüz Zamanlarında Kullanılan Dip Paraketasının Av Verimi. Anadolu Üniversitesi Bilim ve Teknoloji Dergisi
    20- Farklı Rüzgar Durumlarında Kullanılan Multifilament ve Monofilament Fanyalı Uzatma Ağlarının Av Verimleri. Fırat Üniversitesi Fen ve Mühendislik Bilimleri Dergisi.
    21- Dip Paraketasında Kullanılan İki Farklı Yemin Balık Davranışları ve Av Verimi Yönünden Karşılaştırılması. Celal Bayar Üniversitesi, Fen Bilimleri Dergisi.
    22- Karadenizde Dip Trolü Avcılığında Toplam Avın Bileşenleri ve Tür Seçiciliği Açısından Değerlendirilmesi. İstanbul Üniversitesi, Su Ürünleri Dergisi.
    23- Hamsi (Engraulis encrasicolus L.) Avcılığında Kullanılan Ortasu Trolünün Gece-Gündüz Av Verimi ve Boy Kompozisyonunun Karşılaştırılması. Erciyes Üniversitesi, Fen Bilimleri Dergisi.
    24- Ortasu Trolü ile İki Farklı Av Sahasında Avlanan Hamsi (Engraulis encrasicholus L.)’ nin Sürü Yapısı ve Av Veriminin İncelenmesi. Fırat Üniversitesi, Fen Mühendislik Bilimleri Dergisi.
    25- Karadeniz’de Ortasu Trolü İle Gece Süresince Avlanan Hamsi (Engraulis encrasicolus) ‘nin Av Verimi ve Boy Kompozisyonunun Belirlenmesi. Ege Üniversitesi, Su Ürünleri Dergisi
    26- Ortasu Trolü ile Gündüz İki Farklı Periyotta Avlanan Hamsi (Engraulis encrasicholus L.)’nin Av Verimi ve Boy Kompozisyonu. Anadolu Üniversitesi, Bilim ve Teknoloji Dergisi
     
    Son düzenleme: 28 Aralık 2006
  3. sanalbalıkcı

    sanalbalıkcı

    Mesajlar:
    294
    Şehir:
    samsun mrk.
    Favori Kamış:
    tırıvırı hariç hepsi
    En İyi Avı:
    Önümüzdeki hafta tutacağım.
    Evet hocam yine birsürü araştırma dosyalarıyla bu konudaki ciddi çalışmaları sitemize duyurdu,ben denizlerimizin kurtuluşunu yapacağımız resif lerin sağlayacağını düşünenlerdenim.Özellikle karadenizde mümkün olan her yere resifler yapmalıyız,yapmalıyızki dip trol,algarna ve adını bilmediğim birsürü dip tarama yöntemi gecersiz olsun balıklar sığınsın üresin yaşam alanları olsun,mesela cok isterim samsun gibi resif yoksulu bir yerde resifin olmasını..
    Budur benim balıkçılığın kurtuluş reçetesi.
     
  4. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Ömer yerden göğe kadar haklısın. Ve çok önemli bir konuya değindin.
    Listenin çalışmalarımızın bir kısmını kapsadığını bilhassa yazmıştım. Arada biten ve devam eden yapay resiflerle ilgili bir kaç çalışmamız var (benim dahil olduğum).

    Hepimiz hatırlıyoruzdur, daha düne kadar Karadeniz Sahil Yolu Bir Çevre Felaketidir feryatlarını çok sık duyuyorduk...

    Şimdi Karadeniz Sahil Yolu için yapılan dolgular balık cenneti haline geldi... Rizeliler Trabzonlular, bollaşan eşkina, kötek ve levrekleri avlamak için İzmirden boru kurdu ısmarlıyorlar...

    Senin de dediğin gibi tüm sahili kumsal olan Samsun gibi bir memleketin denizlerinin kuruluşunda yapay resifler çok önemli katkı sağlar.

    Romanya-Köstence-Mamaya ya gidenler bilir... Samsun gibi engin kumsalları vardır. Ama bu kumsalların bir kaç yüz metre açığında çoğu su altında kalan kayalık setler vardır, insan eliyle dökülmüş... Öyle bir balık var ki orada, yüzerken dibi göremezsiniz. Kefal istavrit, lüfer, palamut, eşkina, kötek, mersin balığı.... say say bitmez...
    [​IMG]

    Aynı şekilde bizim Kızılırmak ağzı da delta koruma topuklarıyla donatılmıştır ki, Samsun'da baba levrek avlıyacağım diyen mutlaka burayı zorlamalıdır.

    [​IMG]

    Sinop Samsun yolu Mal (çam) gölü bölgesi geleceğin süper balıkçılık yataklarıdır.

    Aynı şekilde şehir içinden başlayarak kıyıdan 500 m açığa su altında kalacak şekilde dökülecek kayalar, Samsunun bereketli sularına önemli mikarda çeşitlilik ve bolluk katacaktır.


     
    Son düzenleme: 28 Aralık 2006
  5. Taylan

    Taylan

    Mesajlar:
    612
    Şehir:
    Samsun
    Favori Kamış:
    Her türlü sahte, 0,18 ip misina, Alba orient 210 kamış, Pasha 35 makina
    En İyi Avı:
    53 cm Turna
    Bende yaptığımız bir çalışmayı aktarayım yeri gelmişken.
    Bu proje Yakup abimin hazırladığı bir projeydi. Ben de kedisine 3 boyutlu görsellerin hazırlanması konusunda yardımcı oldum.

    Bu projenin benim açımdan önemi büyük. Çünki Yakup abimle bu proje sayesinde tanışmıştık.

    [​IMG]

    [​IMG]

    Teknik detayları çok anlamadığım için bunları Yakup abi açıklayacaktır sanırım
     
  6. mahir türköz

    mahir türköz

    Mesajlar:
    35
    Şehir:
    istanbul-tuzla
    Favori Kamış:
    olta.zıpkın
    Mahir amcanın yazdıklarına katılmamak olanaksız ve tabi diğer tüm arkadaşlarımızda güzel konulara değinmişler .Özellikle resiflerin oluşturulması fikrini bir süredir bazı kuruluşlar Marmara ve Karadeniz dedenize araba hurdaları atarak uyğulamaya çalışıyolar.
    Bu araba hurdaları (aslında kaporta ve şaseden ibaret )hem balıklar için barınak vazifesi görmekte ve asıl trol ağlarının takılıp zarar görmesine ve trolle avlanan teknelerin birdaha o bölgede trol yapmamaları için caydırılık etkisine neden olmasıdır.(bu olay İstanbul da Adalar Bostancı arasında yapılmıştı )
    Aslında denize araba hurdası atmak ta ne kadar çaresiz oluşumuzunda bir göstergesidir bence.
    Amatör olarak balık avcılıgı ülkemizde bir sektör oluşturmamıştır.Yani amatör balık avcılıgında ne devlet nede özel firmalar ciddi gelirler elde etmemektedirler.Tabi birkaç av malzemesi satan dükkanlar hariç ama onlarda ciddiye alınacak kadar bir hacme sahip değiller.Avrupada bu işten para kazanan bir ticari dal var.Ve bunu uluslar arası pazarada yaymış durumda.işte aldığımız kamışlar vb.malzemelerin çoğu avrupa menşeili.
    Sermaye ne zaman Amatör Balıkçılıktan ciddi anlamda para kazanırsa o zaman kendi çıkarlarını korumak için Kanun koyuculara baskı yaparak gerekli kanunların çıkmasını sağlar ve uygulanması içinda gerekli denetimi yaptırır.
    örnek olarak da:korsan cd.ler ve korsanla mücadele gösterile bilir.Burada zarara uyramış bir sinema ve müzik sektörü vardırki kazançlar ve verilen vergilerin boyutu heralde ciddidir.Ve oluşan bir kamu oyu vardır.(aslında oluşturulan) ki olayı meclise kadar taşımışlardır.Devlette gereken yasaları çıkarıp olayın üzerineyürümüye başlamıştır.(tabii ne derece yeterli tartışılır)

    Benim aklıma gelen bir fikirde Avlakların denetiminin Belediyelere verilmesidir.Göller,Kıyılar,Barajlar,Amatör tekneler in denetimi vb.Belkide denetim şuan Belediyelerdedir ancak buralarda av yapmak için belediyelere para ödenmesi zorunlu olmalıdır.Ve belşediyelerin denetiminde ve kuralları doğrultusunda Belediyeninde kazanç sagladıgı bir olay olmalıdır.Bakalım o zaman ilgili belediye kazanç kapısını kaybetmemek için nasıl mücadele edecektir.Hatta daha ileriye gidilir bu tarz yerler in denetimi özelleştirilebilirde.

    Yani kısaca bu işten gelir elde edenle,zevk alan bir kamuoyunun çıkaraları nerede ve nezaman örtüşürse,o zaman bu meseleler için bir çözümün aranacağı kanatindeyim.O güne kadar yapılanlar sadece bireyselliğimizde kalcaktır.
     
  7. John Dory

    John Dory Emre

    Mesajlar:
    632
    Şehir:
    istanbul - bodrum
    En İyi Avı:
    Büyük beyaz 70 cl, İstanbul Boğazı
    Yapay resifler gerçekten iyi projeler fakat üzerlerinde yeterince çalışılmadan rastgele yapılmaları hem ekonomik, hem ekolojik zararları beraberinde getirebilir.
    Öncelikle yapay resif yapılacak yerlerin zemin yapısı, akıntı dinamikleri iyi incelenmeli. Eğer bu yapılmazsa yapay resif olması için atılan nesneler kum, çamur içinde zamanla batıp gidecek, buna bağlı olarak da tüm çaba ve masraflar boşa gidecektir.
    Yapay resif olarak kullanılacak nesnelerin çevreye zarar verip vermeyeceği de iyi analiz edilmelidir. Günümüzde en çok hurda arabalar ve eski gemiler batırılmak suretiyle yapay resif olarak kullanılıyor. Ancak bu araçların üzerindeki çevreye zararlı kimyasalların bertaraf edilmeden batırılmasının yararından çok zararı olacaktır.
    Yine başka bir husus, yakınında doğal resif bulunan yerlere yapay resif atılarak doğal resifin ekosistemine istemeden de olsa müdahale edilmesidir. Yanılmıyorsam yurt dışındaki yapay resif uygulamalarında baz alınan metod, kurulacak yapay resifin en yakın doğal resife 2 mil uzak olması.

     
  8. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Ey gidi günler...
    Bu proje Gerze belediyesine, Yakakent belediyesine, Alaçam Belediyesine ve Yalova Valiliğine verildi, inşallah birisi gerçekleştirir.
    Resimler aslında her şeyi gösteriyor, kumsal bir dibe özellikle Ömer'in bahsettiği illegal avcılığı önlmek için beton bloklar bırakıyoruz. Bunlar belli sıklıkla geniş bir sahayı kaplıyor.
    Belli süre sonra burası balıklar için bir cennet mekan halini alıyor.
    Araba lastikleriyle denedik sonuçlar gayet olumluydu. (lastikleri sonra geri çıkardık, üzerindeki yaşamı incelemek amacıyla)

    Bakın inşallah bu linkle görülebilir, bir avuç parke taşı dibe bırakılınca nasıl bir cazibe merkezi oluyor ortam...
    http://f1.grp.yahoofs.com/v1/sKOTRVPunO5fP14dsEKKZf2u4D3REU_XvDohsmkSoo_dknfEudAF7IvZBob7y==Q3YBCuA85mo8GaiWLO9m9Kw/parke_art_reef.wmv

     
    Son düzenleme: 28 Aralık 2006
  9. Mehmet PEKMEZCİ

    Mehmet PEKMEZCİ

    Mesajlar:
    736
    Şehir:
    İzmir
    Favori Kamış:
    olta
    Hocam, bu duruma bir de değişik bir noktadan bakalım istedim. Evet bu resif çalışmalarının ne kadar faydalı olacağı kuşku götürmez bir gerçek. Fakat benim değinmek isteiğim nokta şu;

    Bu tür yapay resifler acaba sadece bulundukları yerde balık popülasyonunun çoğalmasına katkıda bulunuyorlar? Demek istediğim şey şu. İzmirkörfezinin grişindeki Uzunada malumunuz. Askeri bir bölge ve yaklaşan sınırları ihlal eden tekneler için vur emri var. Hatta başının üstünden bir şarjör mermi geçen bazı cüratkar balıkçı tanıdıklarımızda var. Bu nedenle Uzunada balık üremesi ve çoğalması açısından güzel bir yer teşkil ederken neden balık miktarı sürekli düşüş gösteriyor ve bazı türler ortadan kaybolabiliyor(trança örneğinde olduğu gibi).

    Ya da daha değişik bir açıdan bakarak İzmir körfezinde balık yakalanıyorsa bu Uzunada sayesindedir diyebilir miyiz?

    Hatam varsa lütfen düzeltin, bildiğim kadarıyla İzmir Körfezi balık üreme alanları içerisinde önemli bir yere sahip. Özellikle Tuzla bölümü. Böyle özelliklere sahip bir yerde deniz kirliliği hariç balık miktarını ve çeşitliliğini 10-15 yıl gibi bir sürede yerin dibine vurduran şey nedir? Ticari amaçlı balıkçılığın bunda etkisi sizce % kaçtır?

    Direk olarak böyle bir çalışmanız olmasa bile en azından bu tür yayınlrı ve çalışmaları takip eden biri olduğunuzu düşündüğüm için bunu size sordum. Eğer ticari balıkçılık bu boyutlara varmamış olsaydı körfez kirlendği halde bile balık miktarında bu şekilde bir azalma olurmuydu? Bildiğiniz üzere Körfez sadece iç körfezden ibaret değil. Yani dış körfez kirlilikten bu kadar çok etkilenmiyordu.

    Bu yaz deniz kestanelerini görmek bizi çok sevindirdi. Çünkü bizler deniz kestanesinin pis suda yaşamadığını biliyoruz( belki de yanlış biliyoruz)

    Dikkatimi çeken bir diğer nokta da şu; Hazır aklıma gelmişken onuda sorayım size.

    Yakup hocam, biliyorsunuz bir süre önce gırgırların Körfez içinde ışık yakmasının yasaklanması, troller için iki mil sınırının getirilmesi(körfezin başlangıcından itibaren)ve ırıpların çalışmasının yasaklanması bizlerde epey iyimser bir tablo oluşturmuştu. Tamam demiştik artık biz çok balık yakalayacağız. Maalesef hayal kırıklığı yaşadık. Çünkü ırıp çekildiği esanada bile bizler daha çok ve iri balık yakalayabiliyorduk. Irıpların olmaması çok şey değiştirdi bunun farkındayız.Zira olta attığımız otluk alanda takımlarımız takılmazken şimdi oraya denk getirdikmi ne yazıkki takımları orada bıraıyoruz. Evet birgelişme var fakat bunun balık üzerinde neden olumlu bir etkisi olmadı. Eğer vaktiniz varsa olası nedenler hakkında bir iki kelam eder bilgi verirseniz çok sevinirim.
     
    Son düzenleme: 28 Aralık 2006
  10. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    Mehmet Körfez tam anlamıyla kendisi bir dalyan bir kuluçkahanedir.
    Ragıppaşa dalyanı da yıkılıp körfeze nefes aldırılmasıyla körfezin kendini yenilemeye başladığı bir gerçek. Amaaaa...
    Körfez Bayraklıdaki, Alsancaktaki kadar korkunç pisken de Karşıyakada yelken kulubünden, İnciraltından bir saatte 100 parça ıspari, sargoz, barbun alıyorduk. Zaten sen de bunu belirtmişsin.

    Ege aslında fakir bir denizdir. En bereketli noktaları :
    yüksek akıntılı göç yolu üzerindeki alanlar,
    Saroz gibi nehirlerle desteklenen bölgeler,
    nehir ağızları,
    büyük yerleşim ve balık çiftliği yakınlarıdır.

    Arık tratalar dibi kazımıyor, o nedenle av sahalarında erişte ve mercan çoğalması normal. Fakat tratalar olsa da olmasa da, körfezi eskiden besleyen nutrientler burada sınırsız miktarda yavru doğmasına ve gelişmesine neden oluyordu.

    Peki neden hala balık yok,
    Körfezde kaçak troller (izmirdeki adı şebeke) ve yoğun gırgır avcılığı hala devam ediyor,
    Körfezin içinden çıkan pislik hemen körfez giriş noktalarına boşaltıldı.
    (trançayı azaltan etkenlerden biri bence budur)
    Diğer sebep yukarıdaki paragraftaki son cümle, kirlilik sınırlı kaldığı sürece toleranslı türlerin çoğalmasına neden olur.
    Trança Antalyada avlanmaya başlıyor, üremek için izmir körfezine gelirken modern çağın av araçlarıyla yol üstünde o kadar kötü avlanıyor ki...

    Bence izmir körfezinde balık şu anda bol, daha da bollaşacak... Bunu Salih reis ve Mutlu avlarıyla sık sık gösteriyorlar. Balığı aramak, zamanını kollamak daha bir gerekli... Eskisi kadar ince ama çok değil, az ama iri avlar yapılabilir.

    Bu konu yaz yaz bitmez...

    Sonuç olarak;
    Her yerin belli bir besleme kapasitesi vardır.
    1- Yapay resifler bu kapasitenin artmasına neden olur.
    2- Sığınma alanları oluşur...
    3- Her av aracının giremiyeceği korunaklı av sahaları oluşur.
    4- Pasidonya, pina ve mercan gibi balık varlığını dolaylı olarak atıran canlıların gelişimini sağlar..

    5- İzmir körfezi doğal resiflerle doludur... (mesela Samsun ili sınırları içinde kıyıda 1 m2 kayalık alan yoktur)


     
  11. Mehmet PEKMEZCİ

    Mehmet PEKMEZCİ

    Mesajlar:
    736
    Şehir:
    İzmir
    Favori Kamış:
    olta
    Hocam teşekkür ederim. Benim gibi pek bilimsel terimlerle alakalı olmayan arkadaşlar için tabi konunun anlaşılması açısından nutrient in anlamını da yazayım. Şimdi buldum google dan:eek:

    Nütrient. Nütrient: Vücudun metabolik faaliyetlerinde kullanılan herhangi bir maddeyi belirten genel bir terim
     
  12. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    :D besleyici element demek...

     
  13. karayel

    karayel Yakup ERDEM

    Yaş:
    58
    Mesajlar:
    2.068
    Şehir:
    Sinop
    Favori Kamış:
    şeytan otası
    En İyi Avı:
    kaya balığı (1.5 gram) :)
    :D Yok, azot, fosfor, demir vs. ve organik bileşiklerin tümü.

     
  14. REİS

    REİS Mahir Ersin

    Yaş:
    79
    Mesajlar:
    2.389
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Olta
    En İyi Avı:
    Torikler-Kofanalar
    Çok iyi gidiyoruz,devammmm!:)

    Benim sorularım:

    Yakup Hoca'm, bahsettiğin yayınlara nasıl ulaşabiliriz ya da bize özetini lutfeder misin?

    Mesela,
    ağlarda teknik terimleri bir kenara bırakırsak, iplik diyebileceğimiz ağlarla, misinadan örülmüş ağlar arasında muazzam bir fark var, misina lehine.
    22 mm. misina ağım(0,25 mm kalınlığında misinadan örülmüştü) yırtıldığında 2-3 kulaçlık yerine 210/D 2 no. nylon iplik ağdan parça yama koydum.(Ki bu da ince takım sayılır.)
    Ertesi gün attığımda, o yamaya kadar seyrek bir balık gelirken o bölümde hiç balık yoktu, misina ağ başladıktan sonra seyrek balık da tekrar başladı.
    (Monofilament=misina, multifilament= benim iplik dediğim mi?)

    Paraketede iğne ve yemin avcılık üzerine etkisini zaman da belirterek özetleyebilir misin?


    Büyük iğne , akyem vs şeklinde değil de iğne kalite ve no.su ile yemin tam olarak ne olduğu ve hangi balık için uygun olduğu ...
    Mesela Merluccius Merluccius için böyle bir çalışma var mı?
    Teşekkürler.

    (Cevap alırsam sorularım artar. Ona göre;))
     
  15. erdemyılmaz

    erdemyılmaz ERDEM YILMAZ

    Yaş:
    46
    Mesajlar:
    2.357
    Şehir:
    İSTANBUL
    Favori Kamış:
    DURUMA GORE BİLDİGİM HER TÜRLÜ YASAL MALZEME
    En İyi Avı:
    EŞKİNE 1,5 KG.,56 CM. TURNA
    artsın mahir amca bizde sayende hocamdan ne ögrenirsek kar kardır
     
  16. REİS

    REİS Mahir Ersin

    Yaş:
    79
    Mesajlar:
    2.389
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Olta
    En İyi Avı:
    Torikler-Kofanalar
    Tabii ki Erdem

    Biz de her fırsatta bilgilerimizi artırmaya ve bildiklerimizi aktarmaya çalışıyoruz.
     
  17. amatörötesi

    amatörötesi

    Yaş:
    46
    Mesajlar:
    425
    Şehir:
    Bursa
    Favori Kamış:
    2 kamış 2 makina detaylara girmeyelim
    En İyi Avı:
    Kocaman kocaman istavritler
    değerli büyüğüm
    iyi kötü tekstile olan ilgime dayanarak söylediğinizin doğru olduğunu onaylarım.

    monoflament , misina ve benzeri tek hat ve bükümsüz biçimdeki genelde polyesterden mamül ürünlerdir. tek katlı olarak da isimlendirilirler. örneğin ipekböceği kozasındaki ham ipek de monoflamenttir.

    Multiflament , birden fazla tek katlı ipliğin mukavemeti artırmak maksadı ile bir biri etrafına sarılarak (büküm) elde edilen ürün. yani bildiğimiz her türlü iplik.

    büküm sayesinde hem ipliklerin kalınlıkları hem de dayanıklıkları artırılmış olur.
     
  18. REİS

    REİS Mahir Ersin

    Yaş:
    79
    Mesajlar:
    2.389
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Olta
    En İyi Avı:
    Torikler-Kofanalar
    Kerem

    Sağol.:)
     
  19. John Dory

    John Dory Emre

    Mesajlar:
    632
    Şehir:
    istanbul - bodrum
    En İyi Avı:
    Büyük beyaz 70 cl, İstanbul Boğazı
    Reis ustam,
    Misina ağ dediniz aklıma getirdiniz.
    Hayalet avcılık denizlerimizi tehdit eden en büyük sorunlardan biri. Ağlar ve tuzaklar başta olmak üzere dipte bırakılan her av takımı bizden sonra da avlanmaya veya birşekilde doğal hayata zarar vermeye devam ediyor. Bu konuda en çok tırıvırı denilen av aleti öne çıkıyor ancak uzatma ağları ve tuzak gibi pasif av araçları da bu konuda oldukça tehlikeli.
    Aslına bakarsanız bu konu hakkında Boğaziçi Üniversitesi Sualtı Sporları Kulübü olarak çıkardığım "derin" dergisine yazdığım daha kapsamlı bir yazı var. Ancak dergi henüz basılmadığından yazıyı burada yayınlamam doğru olmaz. Basıldıktan sonra belki ayrı bir başlık altında da burada da yayınlarım.
     
  20. REİS

    REİS Mahir Ersin

    Yaş:
    79
    Mesajlar:
    2.389
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Olta
    En İyi Avı:
    Torikler-Kofanalar
    Emre

    Haklı olabilirsin.
    Bu konu çok yönlü olarak eleştirilebilir veya savunulabilir.
    Uzatma ağı ile tırıvırı bildiğin gibi aynı şeyler değil.
    Ben ağ yırtıldı derken de dipte kaldı demiyorum.
    Dipte kalmaz mı, tabii kalabilir.
    Her türlü ağ da yırtılabilir, dipte de kalabilir.
    Bu yüzden ağları yasaklayamayız değil mi?
    Her işin bir firesi vardır.
    Doktorun verdiği ilaçların da tamamının yan etkileri var ama bu yüzden kimse ilaçlardan uzak durmuyor veya ilaçlar yasaklanmıyor değil mi?
    Kesin olarak zararının faydasından çok olduğu ispatlanan her şey yasaklanabilir.
    Ben bir kere dipte kopup kalmış bir ağ çıkarmıştım.
    Ağ dipte durduğuna göre sürekli olarak balıkları yakalıyor sanırız ama öyle olmamış.
    Ağın mantarları ve yakaları kekamoz dediğimiz beyaz oluşumlarla kaplanmış, dibe yapışmış, hatta kuma gömülmüş, üstünde canlı ya da bir kaç gün önce yakalanmış tek bir balık bile yoktu.
    Her şeyde olduğu gibi balık avcılığında da teknolojik gelişmelerden yararlanmak, yanlış değil sanırım.
    Mesela FC misinalarla avlanmaktan söz ediyoruz.Bundan yapılmış bir çapari de kopabilir ve balıklar buna yakalanır.
    Sanki çok uç bir bakış açısıymış gibi geliyor bana.
    ...
    Yazını sabırsızlıkla bekliyorum ve zevkle okuyacağımdan eminim.

    Selam ve sevgiler.