Evet dün elime geçen ibb nin dergisinde ist boğazında kurulması çalışmalarına başlanan balık av platformlarından 3 adedi nin l resimlerini gördüm ebatları eni 4 metre boy 30 metreymiş sizce bu ölçüler yeterli olurmu?
eni binbeşyüz,boyu üçbinbeşyüz olsa ne olacak,15 mi oldu 20 mi nüfusu istanbul köyünün,bu nüfusa hiç bir şey yeterli olmaz.
Surf kamışların boyu 4.25-4.50. Hadi rapalayı bir şekilde atarız da çapari nasıl atılacak O platformlar dışında balık avını yasaklarlarsa da tam süper olur...
Eğer bu platformu şu anda balık tutulan yerlere yaparlarsa hiç bir artısı olmaz. Yok eğer şu anda balık tutmaya elverişsiz yerlere yapılırsa bir nebze işe yarar, belki de ilerde yapılacak 8-9 tanenin öncüsü olur. Tabi tüm boğaz boyunca bu platformlardan yapılmasını bekleyemeyiz.
Bugün bir haber gözüme çarptı bu konu ile ilgili. Yukarıdaki sorularla kesişen yönleri olur mu? Bölgeyi bilen arkadaşlarımız ne derler? İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) tarafından yürütülen Emirgan Sahil Düzenleme Projesi kapsamında, deniz üzerinde 5 bin 650 metrekarelik bir alan yapılacak. İçinde balık tutanlar için alan, bisiklet yolu ve park yeri bulunan projenin 2015 yılında bitmesi planlanıyor. Proje sonucunda İstanbul Boğazı 8 metre daralmış olacak. İBB tarafından yapılan Emirgan Sahil Düzenleme Projesi, sahil yolunun denize doğru genişletilmesiyle gerçekleşiyor. Bisiklet ve yürüyüş yolu, balık tutma alanı ve 116 araçlık otopark cebi içeren projede denize kazık çakma işlemleri sürüyor. 2015 yılının ilk aylarında tamamlanması planlanan proje sonucunda İstanbul Boğazı 8 metre daralacak. Proje, Emirgan sahilinin 700 metrelik bir kısmını kapsıyor. Boğazın daraltıldığı bölümde, 2 metre genişliğinde bisiklet yolu, ayrıca 3 metre genişliğinde alan planlanıyor. Balık tutmak isteyenler için de 30 metre uzunluğunda 3 adet balık tutma platformu yapılacak. Böylece balıkçıların yürüyüş yapan ya da bisiklete binenleri rahatsız etmeden balık tutmaları sağlanacak. Star Gazetesi
Bana kanundan anlayan biri açıklasın lütfen.. Bir Türk vatandaşı olarak,istanbul boğazının tüm kıyı kesimlerinde balık tutabilirmiyim.. Yani boğazı zapt etmiş,denize sıfır yalıların bahçelerinden olta atabilirmiyim. Bu soruyu sormamdaki neden,kıyı sahilleri tüm halkındır,bu yerlere yapılan binalar,bizim balık yakalamamıza engel olmamalı,kanunen bu durumu nasıl açıklayabiliriz acaba...
Şöyle açıklayabiliriz: 1- Boğaz'da, söz konusu anayasa hükmünden çok daha önce yapılmış onlarca Yalı var ve şu anda tarihi eser statüsündeler. Çivi çakamazsınız, bahçesine de giremezsiniz. 2- Zamanında tarihi eser statüsü takılmayıp yıkılan, yerine yenisi yapılan godaman villaları var, onların bahçesine girerseniz, geri çıkabilir misiniz bilemiyorum. Mesela şu anda boğazın en kıymetli yerinin talan edilerek ülkenin en möhim şahısı için yapılan saraya bir girmeye çalışın isterseniz.
Platform, balıkçılar için değil, emirgan sutis için, 1500 metre balık tutulan yer 4 x 30 metreye iniyor
1. şık için Kanun hem "Bütün kıyılar kamu malıdır" diyor. Hem 1. derecede tarihi eserlere dokunulamaz, tamiri vs özel izne bağlıdır" falan diyor. Buyurun işin içinden siz çıkın.
Bu kanunda anlaşılmayacak ne varki,tarihi eserler tabiki korunmalı,zaten bu güne kadar korunsaydı O güzelim İstanbul bu günkü durumunda olmazdı. Yetmişli senelerin ortalarından sonra bayağı bozuldu güzel İstanbul.. Gelelim konumuza,dünyanın her yerinde kıyılar halka aittir,set çekilemez ve girilmesine yasak konulamaz(şahıslar için)devlet kendisi tarihi eserleri korumak için yasak koyabilir ama şahıslar bu yasağı koyamaz.. Şimdi diyelimki istanbulda 50000 kişilik bir balıkcı derneği var,bu dernek isterse bütün kıyı şeridinde av yapılmasını sağlayabilir(saraylar hariç) tabiki bir dernek olmadığına göre ve her birey kendi başına hakkını arayacağına göre,bu benim yazdıklarımın hiç bir önemi yok ama kıyı şeridi hepimize aittir,bir kaç godamana değil...
Anadolu yakasında kaç tane tarihi eser değerinde yalı varki?Saysan 10-15 tane geri kalanı parası bol şahsiyetlerin.Üsküdardan başlıyosun beykoza kadar sahili doğru dürüst göremiyosun bile.
İşin teori kısmıyla pratik kısmı birbirine uymuyor bu ülkede. Hiç de olmadı. Balık baştan kokar! Devletin en tepelerinde oturan adamların kendileri hiçe sayıyorlar o yasaları! Çengelköy'den karşıya doğru baktığınızda, kesilmiş ağaçları ve betondan setleri göreceksiniz. O setlerin üstünde de hemen Topkapı Sarayını andıran mimarisiyle, sarayımsı birkaç tane köşk dikilmekte. Şu an ülkenin Cumhurbaşkanı olan kişinin onlar. Ne kanunu, ne yasası!!!
Bir de iğneyi kendine çuvaldızı başkasına açısından bakabilir miyiz meseleye? Mesela, kıyılar herkesin ise, kıyıda yürüyüş yapmak veya koşmak isteyenler, kıyı önünde sandalla balık tutmak isteyenler, kıyıdan tekne ile geçmek isteyenler, ve benzerleri, acaba bunlar ne derler bu habere, sanırım memnun olurlar, neden mi, çünkü kıyılar sadece kıyıdan olta atanlarındır zannedenler yüzünden o insanlar çok sıkıntı çekti ve çekmeye devam ediyorlar, hatta olta iğnesi, rapala kancası, yüzüne başına saplananlar, olta kurşunuyla kafası yarılan ve kamara camları kırılanlar oldu. Bir de onların açısından bakalım, ne sonuç çıkar dersiniz?
Mahir abi,tabiki sahil kesimi sadece balık avlamak isteyenlerin değildir,yazdıklarına itiraz yokki abi...
Bu ülkede siyaseti dışarıda bırakıp neyi konuşabilirsiniz? Yasalar yukarıdan zembille inmiyor. Bizim en önemli konumuz Tebliğler bile, siyasetçilerin çıkarlarına göre şekillendirilmekte. Bu "Bizim işimiz siyaset değil balıkavı" lafı kadar içi boş bir laf daha olmaz ayrıca. Çok da sinirimi bozan bir yaklaşım bu. Yarın İstanbul Boğazında balık avlamak yasaklanırsa (imkansız değil) ne diyeceksiniz. Eh, siyasete bulaşmayalım, ne yapalım mı? Laf...
İstanbul boğazı bazı balıkçılar için yasaklanmış, onlar ne diyorsa biz de onu diyeceğiz. Sınırsız hürriyet hiçbir yerde yoktur, ayrıca siyaset işin içine girince o sohbet bitmez, çünkü kimse karşısındakinin de haklı olabileceğini düşünmez, mutlaka kendi düşüncesi doğrudur zanneder. Mesela şimdi cumhurbaşkanı olan zat, milletin % 52'sinin oyunu almıştır, ama muhtemelen o % 52 doğruları bilmiyordur, öyle mi? Siyaseti başka yerde konuşalım, burada balık konuşalım fikri benim için de geçerli. Selam ve sevgiler.
Meseleyi, Platform yaparak, avlanma sahalarını sınırlamak istiyorlar, sahiller açık olmalı mealinde anladığım için böyle dedim. Yanlış mı anlamışım?
Ben genelleme yaparak yazdım abi,İstanbul nufusunun yüzde biri balık avlamak istese herhalde şu anki sahil kısımları balıkcılardan geçilmezdi,peki bu neden böyle,sahilde kulanacak yer kalmadı,yalılar,çay bahçeleri,restoranlar çoğu bölgeyi kaplamış,bunlara birde devlet alanlarını eklersek geriye ne kaldı,tarabyada küçük bir alan,üsküdarda küçük bir alan ve bir kaç metreden oluşan diğer alanlar,Eee bizlerde balık avlamak istiyoruz,diğer vatandaşlarda sahil kısımlarından yararlanmak istiyor ama alanlar halkatan koparılmış,bu koparılma yasalarda varmı yokmu onu öğrenmek istiyorum,ben bir vatandaş olarak bu koparılmış alanlarda balık avlayabilirmiyim,oralarda gezebilirmiyim bunu öğrenmek istiyorum...