"EĞİTİM ŞART" mışşş

Konu, 'Makaleler' kısmında Yavuz AYDOĞDU tarafından paylaşıldı.

  1. Almanya'da bir lise müdürü, her eğitim oğretim yılı başında öğretmenlerine şu mektubu gönderirmiş;

    "Bir toplama kampından sağ kurtulanlardan biriyim. Gözlerim hiçbir insanın görmemesi gereken şeyleri gördü. İyi eğitilmiş ve yetiştirilmiş mühendislerin inşa ettiği gaz otaları, iyi yetiştirilmiş doktorların zehirlediği çocuklar, işini iyi bilen hemşirelerin vurduğu iğnelerle ölen bebekler, lise ve üniversite mezunlarının vurup yaktığı insanlar...
    Eğitimden bu nedenle kuşku duyuyorum. Sizlerden isteğim şudur; öğrencilerinizin insan olması için çaba harcayın. Çabalarınız bilgili canavarlar ve becerikli psikopatlar üretmesin."


    Beyler, “eğitim şart” kelimesini hepimiz kullanırız sorgulamadan. Her eğitici, eğittiği şeyi kendine veya kendi emellerine taraftar kılmaya çalışacaktır. Bu yüzden iyi eğitici değil, doğru eğitici bulmak önem arzedecek. Fakat ne yazık ki doğru kavramı da göreceli olduğuna göre, insana saygılı bir yaklaşımın köpekleri eğitmeyi, insanlara ise öğretmeyi esas alması gerektir.
     
  2. volex21

    volex21 Volkan

    Mesajlar:
    6.735
    Şehir:
    İzmir
    Favori Kamış:
    Okuma V System 2.40 Lineaeffe Spirit Surf 3.90 (fiyat performans 9/10)
    Favori Makine:
    Spro Red Arc 20'lik (Fiyat/Performans : 8/10)
    En İyi Avı:
    Levrek (57 cm - 2.100 gr ) Sargoz (700 GR kadar) Palamut (40 cm üzeri), Lüfer 40 cm, Çipura 950 gr
    EĞİTİMİN TANIMI :

    Bireyin davranışında, kendi yaşantısı yoluyla, eğitimin amaçlarına uygun ve kasıtlı olarak istenilen yönde değişme meydana getirme sürecine eğitim denir. Eğitim bir süreçtir. Eğitim sürecinde, kişinin davranışlarının istenilen yönde değiştirilmesi amaçlanmaktadır. Eğitim süreci yaşam boyu süren bir öğrenim sürecidir. Davranışlarındaki değişme kasıtlı olarak gerçekleştirilmektedir. Eğitim sürecinde bireyin kendi yaşantıları esastır.

    ÖĞRETİMİN TANIMI :

    1. Belli bir amaca göre gereken bilgileri verme işi, tedris, tedrisat, talim; öğrenmeyi kolaylaştıracak etkinlikleri düzenleme, gereçleri sağlama ve kılavuzluk etme eylemi.
    2. Öğrenmeyi kolaylaştıracak etkinlikleri düzenleme, gereçleri sağlama ve kılavuzluk etme eylemi; belli bir amaca göre gereken bilgileri verme işi, tedris, tedrisat, talim.
    3. Belli bir amaca göre gereken bilgileri verme işi, tedris, tedrisat, talim; öğrenmeyi kolaylaştıracak etkinlikleri düzenleme, gereçleri sağlama ve kılavuzluk etme eylemi

    Yavuz abi, sence aradaki fark ne?

    Görürsün ki aralarında küçük bir nüans farkı var ve birbirlerinden ayrık kelimeler değiller.

    Günümüzde yapılan öğretim. Gerçi eğitim, öğretim yılı olarak geçse de günümüzde olan büyük çoğunlukla öğretim.
    İşe yarar, yaramaz bir dünya bilgi veriyoruz. Sistemimiz yetiştirmek değil, eleme üzerine kurulu. Rekabet üzerine gelişecek yetişme umutediliyor.
    Lakin yetişme kısmı sekteye uğruyor, bu sisteme göre uğramak zorunda. Testlerde başarılı olma, kendi alanındaki testleri cevaplayabilme başarı ve yetişmişlik kabul ediliyor. Sonra televizyonda izliyoruz; bilmem ne yarışmasında komik sorularda takılan seyirciye soran mühendisler, doktorlar, mimarlar.
    Kendi alanlarında zehir gibiler ama yetişmişler mi???

    Yukarıdaki paragrafta "senin yazdığın mektup örneğinde" yazılan şey kişilerin mesleki alandaki bilgilerini kötü amaçlarla kullanmalarına dalalet.

    Bu bilerek veya bilmeyerek olabilir.

    Binlerce balıkçı yetiştirdiğini iddaa eden bir üstad, bilmeden canavarlar ordusu yaratmış ta olabilir. Yukarıdaki paragraftan çıkarımlar yapıp, yanlış olanı düzeltmeye çabaladın mı hiç merak ettim.

    Konumuz balık ve avcılığıysa;

    Bizler bazı durumlarda üstadları eleştirirken, neden bu denli eleştirdiğimizin de tanımını yapıyor üstteki yazdığın mektup örneğin.
    Benim de eleştirirken tek kaygım bu zaten. Bazen yanlış anlaşılsak ta, örnek olabilecek dönorun, en güzel şekilde avcılık yapan bir avcı olmasını istiyoruz.
     
  3. skoylu

    skoylu Serdar KÖYLÜ

    Mesajlar:
    7.941
    Şehir:
    GEBZE
    Favori Kamış:
    Olta, başkası olmaz..
    En İyi Avı:
    Büyük beyaz; 7 mt. Güney Afrika Açıkları..
    Yavuz abi, doğru eğitici, ancak insanın kendisidir.

    Eğer eğitim vs. denen şeyler, insanları insan doğasıyla başbaşa bırakır, ona bir takım doğrular vs. empoze etmeye çıkmazsa, her insan kendi içinde o doğruyu bulabilecek altyapıya sahiptir: Vicdan.

    İnsanların kaçamayacağı tek şey, kendi vicdanlarıdır. Ama siz vicdanı insanın diğer şeylerinden ayrı tutmaya çalışırsanız, onları baskılarsanız, vicdan da körelir gider. Yapılması gereken, vicdanları, insanları özgür bırakmak, ama kesin olarak özgür bırakmak, akılları, mantığı öğretimle yüceltmektir.
     
  4. Şahsen, eğitilmek onuruma dokunur.

    Bana saygınız varsa, sadece öğretin.

    İşin özeti bu...
     
  5. volex21

    volex21 Volkan

    Mesajlar:
    6.735
    Şehir:
    İzmir
    Favori Kamış:
    Okuma V System 2.40 Lineaeffe Spirit Surf 3.90 (fiyat performans 9/10)
    Favori Makine:
    Spro Red Arc 20'lik (Fiyat/Performans : 8/10)
    En İyi Avı:
    Levrek (57 cm - 2.100 gr ) Sargoz (700 GR kadar) Palamut (40 cm üzeri), Lüfer 40 cm, Çipura 950 gr
    Yavuz abi, onuruna dokunur mu bilmem ama hepimiz eğitildik birçok konuda.

    Öğretim, eğitimin bir evresi. Eğer bir kişi öğretilerini kendi hayatıyla da gösteriyorsa bu kişi eğitici oluyor.

    Peygamberler buna en güzel örnektir. :)

    Öğretiler senin hayatında değişiklik yapıyorsa eğitilmişsin demekmiş, kelime anlamı olarak. Nasıl ki belli kıstaslarla balık yakalamakla birlikte salmayı da öğrenip, hatta bazılarından örnekler alıp, kendi hayatımızı değiştirerek bizler de belli kıstaslarla salmaya başlamışsak eğitilmişiz demektir. :)

    İnsanın kendi kendini de eğitmesi mümkündür. Çeşitli bilgileri öğrenerek, başkasından örnek almadan davranışlarını değiştirebiliyorsan, kendini (nefsini) eğitiyorsun demektir.

    Yani bence onur kırıcı bişey yok. Hayvanlar eğitilir gibi bir sonuca bağlamak hem yanlış olur, hem seni gereksiz üzer. :)
     
  6. Gökhan Aydınlı

    Gökhan Aydınlı Gökhan

    Yaş:
    43
    Mesajlar:
    159
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Extreme Cast, Okuma Powerliner
    En İyi Avı:
    İçi mazot dolu, bir bidon
    Her birey başka bireyden bir şeyler öğrenebilir. Fakat burda yazışan tarafların bir disiplinle ve yöntemler dizisiyle bir konuda bir birlerini eğitmesi hem mümkün değil hemde gereksizdir. Kavram karmaşası içersinde boğulmuş bir şeyler. Avcılıkta insanın dürtüleri kadar doğaya olan saygısı esastır. Çünkü doğa olmazsa av olmaz yaşam idame ettirilemez. Yeni dünya düzenini bir kenara koyduğumuzda, ait olduğumuz yer doğa ve biz bir parçası olduğunu unutmuşuz esas sorun bu. Vicdanı, aklı, hür bireyler değiliz artık yok etmeye tüketmeye programlanmışız işte eline olta almış denize karşı esas duruşla kendini benliğini arayan biride gaflete'de düşebilir. Egolarını, yok etme dürtüsünü engelleyemeyebilir. Ona neleri yok ettiğini hatırlatmak lazım sadece. Uygun dille anlatılırsa herkes, bilir anlar kavrar. Kimse kimseyi değiştiremez yoksa.
     
  7. İnsana bilgiyi öğretelim. ve düşünmeyi önerelim...
    Kendini eğitir. Özgür fikirli birey olur. Önyargıları, tabuları, lüzumsuz bağlılıkları olmayan..
    Yoksa, "dur ben seni eğitip, kısa yoldan harika bir birey haline getireyim diye yola çıkanların, kişiyi kendinden, özbenliğinden, yaradılıştan var olan iç güzelliğinden bağımsız olarak budaması sözkonusu olacaktır. (Bu iç güzelliğe kimimiz vicdan diyoruz)
     
  8. skoylu

    skoylu Serdar KÖYLÜ

    Mesajlar:
    7.941
    Şehir:
    GEBZE
    Favori Kamış:
    Olta, başkası olmaz..
    En İyi Avı:
    Büyük beyaz; 7 mt. Güney Afrika Açıkları..
    Ama genellikle bu böyle olmaz işte...

    Bugün toplumdaki binlerce yılın küflenmiş yığıntısı, bireylerin o içgüzelliğini gırtlaklayan bir metafora dönmüş durumda.

    Mektuptan ele alalım. Amanda alman millet ne büyüktür, ne süperdir, ne müthiştir denerek, vicdanların köreltilip, insan değil, alman olduklarına güdülenen o hemşirenin, bir alman olmayan falancanın bebeğini öldürmekte bir mahzur görmeyeceği kesindir elbette.

    Çünkü o bebek, alman değildir. Hemşirenin vicdanı, koruma, merhamet gibi duyguları insana gösterecek şekilde doğar anasından. Ama o eğitim, hemşiredeki insan algısını alman algısına eşitleyince, o bebek artık bir sinek larvası kadar önemsiz olur gözünde.

    Ama dikkat edin, olay böyle başlamamıştı ki? Yüksek ahlaklı, üstün alman ırkı, katil olamazdı, kötü, pis işler yapamazdı, yüksek alman ahlakı bu vaheşt ve ilkellikleri men ederdi. O hemşireyi vs. güdüleyenler, yüksek alman ırkı derken, yüksek ahlaklı bir nesil bekliyordu. Kimsenin hedefi, bebek katili bir nesil değildi. Neydi, bu nesil, alman onurunu taşıyacak, bu onurla da, "kimseye" zulm etmeyecekti.

    Heyhat, sonuç, hemşire gene "kimseye" zulm etmiyor. Hedefine ulaştı o eğitim. Sorun, alman olmayanın "kimse" olmadığı oldu ama. Güya yüksek alman ahlaklı nesil yetiştireceğiz derken, bebek katili bir nesil yetiştirdiler, bu oldu.

    Olacak budur. Tarih bunun örnekleriyle doludur. Ve doğrusu, çok tarih bilmekte gerekmiyor artık, sadece gözümüzü açıp ortalığa bakmak kafi gelecektir.

    İşin daha kötüsü, bir bebeği alman olmadığı için kimseden saymayan vicdan, bir sonraki hamlede, "bebek insan değile" güdülenecek, kendi bebeğini bile insandan saymayacaktır. Çünkü, vicdan ancak insanı farkeder, kimliğinde yazanı okuyamaz, bayrak nedir bilmez.
     
  9. volex21

    volex21 Volkan

    Mesajlar:
    6.735
    Şehir:
    İzmir
    Favori Kamış:
    Okuma V System 2.40 Lineaeffe Spirit Surf 3.90 (fiyat performans 9/10)
    Favori Makine:
    Spro Red Arc 20'lik (Fiyat/Performans : 8/10)
    En İyi Avı:
    Levrek (57 cm - 2.100 gr ) Sargoz (700 GR kadar) Palamut (40 cm üzeri), Lüfer 40 cm, Çipura 950 gr
    Tabiki, kimse zaten bu niyetle ortaya çıkmıyor ama var olan süreç böyle oluyor. Birileri çıkıp, yazınca da belki rahatsız edici oluyor ama süreç bu. :)

    İçinde bulunduğunuz forumlar, topluluklar, tarikatlar vs.vs.vs. insan etkileşimin bulunduğu her yerde bu durum yaşanıyor zaten. İstesek te, istemesek te...
    Düşünmek lazım, hem de çok düşünmek lazım... :)
     
  10. Dimi... :)
     
  11. volex21

    volex21 Volkan

    Mesajlar:
    6.735
    Şehir:
    İzmir
    Favori Kamış:
    Okuma V System 2.40 Lineaeffe Spirit Surf 3.90 (fiyat performans 9/10)
    Favori Makine:
    Spro Red Arc 20'lik (Fiyat/Performans : 8/10)
    En İyi Avı:
    Levrek (57 cm - 2.100 gr ) Sargoz (700 GR kadar) Palamut (40 cm üzeri), Lüfer 40 cm, Çipura 950 gr
    Değişmeyen tek şey değişimin kendisidir" diyor M.Ö 535-475 yılları arasında
    Efes'de yaşamış olan filozof Herakleitos.

    Şöyle bir kendine baktığında 3-5 sene öncenin Gökhan'ını görüyormusun kendinde. Ben 3-5 sene öncesinin Volkan'ı nı göremiyorum kendimde.
    Az veya çok 3-5 sene içinde yine bir değişim göstereceğim muhtemelen.
    Umarım iyi yönlü olur. :D

    Zaten yazın da kendisiyle çelişiyor.
    İlk cümlen her birey başka bireyden bişeyler öğrenebilir. Öğrendiğin bir bilgiyle de hareket tarzın değişebilir. İşte değiştin. :)

    Benim huyum böyle, huylu huyundan fazgeçmez gibi söylemlerse, tamamen savunma sistemlerimizle ilgili. ;)
     
  12. Balikci34

    Balikci34 selim

    Yaş:
    62
    Mesajlar:
    2.590
    Şehir:
    Almanya
    Favori Kamış:
    Sportex,Shimano
    Favori Makine:
    Shimano,Daiwa,Dam,Abu
    En İyi Avı:
    Turna
    Evet eğitim şart,,Şart'da eğitecek kimse kalmadı artık,herkes herşeyi
    Çok biliyor,kendini öğrenimin son raptesinde zanediyor,Eee biz kimi eğiteceğiz? Yok kalmadı eğitilecek kimse,Google amca eğitiyor bizi,öğreniyoruz Google amcadan herşeyi,doğrularımı öğretiyor bize Google amca..Bilmem...
     
  13. Cenani

    Cenani cenani

    Yaş:
    50
    Mesajlar:
    1.189
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Lineaeffe AC Casting 420
    Favori Makine:
    Okuma Rav-II 65
    En İyi Avı:
    1 kg 500 gr Gökkuşağı Alabalığı (Şemsipaşa)
    Askerliğini yapmış olanlar bilir; tuvalet nasıl kullanılır, tuvalet yapıldıktan sonra nasıl temizlik yapılır diye.

    Bildiğin sıraya dizerler ve gösterirler. Orada içinden önce kahkaha atarsın, kamera şakası gibi gelir sonra ve nihayet bi tarafını taşla silip, sonra o taşı tuvalete atan insanlarla yanyana durduğun gerçeği tüm çıplaklığı ile suratına çarpınca nerede olduğunun farkına varırsın.

    Bizim eğitim sistemimiz ezber üzerine kurulu. Sadece dersleri öğretmeye odaklı. Halbuki gelişmiş ülkelerde okulların öğretim sistemi insan üzerine odaklıdır. Orada asıl öğrettikleri, sizin nasıl kendi kendinizi eğitmeniz gerektiğidir. Onların yolunu gösterirler ve sizi kendi halinize bırakırlar.

    Okullarda derslerden ziyade kulüpler önemlidir ve mutlaka sizin bu kulüplerden birinde olmanızı isterler. Matematik olur, tiyatro olur vs. Seçim sizin.

    Genelde okula giden çocuklar, yaşlarına göre mutlaka yarı zamanlı işlerde çalışır, sorumluluk alma duyguları böyle gelişir.

    Biz ise "Kızlı erkekli nasıl olur da!" gibi çağdışı şeylerle uğraşalım.

    Neyse işte. Çoluğu çocuğu olanlara üzülüyorum. Fırsatınız varsa okutmayın bu memlekette. Yakında imam hatip olmayan okul kalmayacak bu gidişle zaten!!!
     
  14. Gökhan Aydınlı

    Gökhan Aydınlı Gökhan

    Yaş:
    43
    Mesajlar:
    159
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Extreme Cast, Okuma Powerliner
    En İyi Avı:
    İçi mazot dolu, bir bidon

    Dünyada var olan tüm canlılar ve objeler bir biriyle iletişim içersindedir. Hepsi biribirinin parçasıdır farkında olmasalar bile, herşey değişir, beraber haraket eder. Değiştirilmek için bana kimse eğitim veremez diyen yada inancı gereği gerçekleri sorgulamayı reddeden , ön yargılı bir düşünce yapısına müdahale edersen duvara toslarsın. Belki zaman gösterir ona , tecrübeleri zamanla onu değişime sürükleyebir ama böyle bir yapıya dışardan müdalehe etmek çoğu zaman başarısızlıkla sonuçlanır.
     
  15. Gökhan, yazdıklarına harfiyyen katılıyorum. Fakat burada yazılanların üstüne gelince birileri birşeyleri yanlış anlıyor gibime geldi. Aslında "eğitim şart" kelimesini ağzından düşürmeyenlerin eğitilmeye müsait olmadığını, sanırım sen de farketmişsindir. Bu birşey değil, birinden birşey öğrenmeye bile tahammülleri yoktur, hele öğretici sıradan biriyse... Ama hepimizi birileri farkında olmadan eğitiyor. Şu an bile...

    Hayatındaki tek kandırıcının sahte balık olmasını dilerim kardeşim.
     
  16. Gökhan Aydınlı

    Gökhan Aydınlı Gökhan

    Yaş:
    43
    Mesajlar:
    159
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Extreme Cast, Okuma Powerliner
    En İyi Avı:
    İçi mazot dolu, bir bidon

    Herkes herşeyi çok bilir ya bizde abi, sıkıntı burda başlar ilk . Eğitim sistemimiz, düşünmeye, idrak etmeye, neden sonuç ilişkisi kurmamaya alıştırılmış bir ordu yarattığı halde. Herkes mutlu mesut değilmi ülkemizde?

    Tablo buyken bizler sadece dertlenirde iki kelam yazarız boşluğa atılmış maytap gibi sesleri , renkleri kıvılcımları , duyar haz alırız en fazla. Hiç bir şeyin düzelmeyeceğini bile bile.
    Ortak noktamız var bizim, aynı denizlerin, aynı sularda buluşan uçlarıyız, onun için burdaki herkes bir noktaya varır, bir gün. Deniz, doğa bizi eğitir, değişiriz, dinleriz, anlar idrak ederiz.
    Çok bilen dostların egoları, bilmeyenin kibri, yarası olanın acısı, güçlünün güçsüze baskısı, sistemlerin, modladığı insan yapılarını oluşturma çabası tüm bunlara direnebilmek ne mümkün.

    Herkes biraz haklı ama haksızlığa uğrayan doğanın ta kendisi. Yani hepimiz.

    Saygı ve sevgilerimle...
     
  17. dvrzener

    dvrzener merve kaya

    Yaş:
    34
    Mesajlar:
    55
    Eğitim ve de terbiye her bireye şart . İşçi paleti verilen işçi olmamalı mesela eline bilgisayar alan yazılımcı olmamalı kalem alan şair olmamalı hemşire forması alan hemşire olamamalı. İlk terbiyeyi ailede eğitimini de okullarda en iyi şekilde görmeli ki insanları mağdır etmekten çok memnun edebilsin.