Balıktan hayır yok, bari manzara olsun. (Avlak burası değil ha!!! ) 04/02/2015 – 09/02/2015 arası yaptığım 3 avı kapsar. Levrek için izine çıkacaktım. Lakin düşündüğüm tarih 16/02/2015 ile 28/02/2015 tarihleri arasıydı ama elde olmayan sebeplerden ötürü izini öne almak durumunda kalmıştım. Basınç, ay hepsi nanaydı, yağmur ve rüzgarsa tam istediğim gibiydi. İlk zamanlar avdaşımla beraber avlandık. - Volkan, hani yemli av yapmıştık ya, Cüneyt oradan 2 levrek almış 2'si 5,5 kilo gelmiş. - Abi, orası çok takılır beya, tek iğne bile takılıyor orada. - Toplu yapmış Cüneyt, levrekler toplara saldırmış. - Vay be.... İyi bi bakalım bakalım. Abi, 3 – 4 tane silikon almış, bilindik silikonlar. Ben full kadroyum gene. Saat 18:00 gibi atışlara başlıyoruz. 2-3 silikonla, 2-3 sert sahteyi kurban veriyoruz daha ilk saatte. Ne aksiyon var ne bişi... Abi, elindeki tüm silikonları kaptırıyor avlağa. - Gitti güzelim silikonlar, çok iyi sahtelerdi. Bizim maxrapler giderken böyle serzenişleri yoktu. Mal canın yongasıdır diye boşuna dememişler. İçten içten gülümsüyorum. - Kullan benimkilerden beya, istediğini al. Avlakta 3 saat geçiriyoruz, sağlı sollu tarıyoruz ama bişey yok, hadi bildiğimiz bölgeye gidelim diyor avdaşım, en azından orada sahte pek takılmaz. Gittiğimiz yer çayın ağzı. Saat 21:00 falan sanırım. Sahtelerimizi hazırlarken Serhat abi, bilgi almaya gidiyor. Avlakta 2 ekip var. Yakın olana; - S.a, rastgelsin varmı bişey? - Bizde yok ama akşam suyunda diğer ekip 1 tane aldı 1,5 kiloluk. Kulak misafiri oluyorum. Abi de başlıyor hazırlanmaya. Biraz önce bilgi aldığımız arkadaş kendi arkadaşına sesleniyor. - Kepçe, kepçeyi getir, çabuk. Abi hazırlanırken ben balık alana gidiyorum hızlıca. İyi tasma attıysa bölgede kepçeye pek gerek yok aslında. Sürüyerek çıkartabilecek konumda. Amacım, yardım etmek, kamış yetmezse, misinadan tutup sürükleyerek çıkartacam ama gerek kalmıyor. Ben yanına ulaşana kadar çekiyor balığı. 2 kilosu var levreğin. Levreğin sağ tarafında çok büyük bir yara var ve yeni bir yara. Zıpkınlanıp, kurtulmuş olabilir diye düşünüyorum. Hazırlanıp başlıyoruz çalışmaya , 2 saatlik çalışma sonucu ne bizde ne de diğerlerinde başka da aksiyon olmuyor. Saat 24:00 civarı da dönüşe geçiyoruz. En azından levrek görmüş, aksiyon yaşamış, çantadaki malzeme stoğumu da hafifletmişim benden mutlusu yok. Ertesi gün avdaşımın işleri yoğun olduğundan tek başıma avlaktayım. Bu sefer ağızda değil setteyim. Hafta içi olduğundan ve çay çamur aktığından kimse sette avlanmayı pek tercih etmiyor. Tek başıma kafama göre avlanmak daha cazip geliyor. Gece yarısına kadar takılayım, sonra ağıza geçer, sabah suyu yine sete dönerim diye düşünüyorum. Avdaşım gelmese de varlığını hissettiriyor. - Alooo, Volkan varmı bişey? - Daha yeni başladım abi, sette kimse yok, akıntı güçlü ama çamur akıyor. - Çalış, çalış set geç yapar diyorlar, bişey çıkarsa ara. - Geç olursa da arayayım mı? - Ara ara, geç te olsa aramamazlız etme. Önce silikonlarla başlıyorum. I ıhhhh..... Saat 21:00 gibi 12 cm'lik sert sahtelere geçiyorum. Özellikle modifiyeli ucuz sahtelerimi kullanıyorum. Hem takılırsa acıtmasın, hem bunları o şartlar için modifiye etmişim. Saat 21:35 modifiyeli sert sahtem takılır gibi oluyor. Tasmayı çakıyorum, levrek ucunda. İri mi ne? Teslim olmuyor balık, bayağı basıyor, başlıyorum geri gitmeye. İri galiba bu, ay tam arkamda tabak gibi. Ortam aydınlık, adeta akşam güneşi var gecede. Balığın kuyruk vurmalarını görüyorum, sular sıçrıyor etrafa, lakin çamur gibi suda balığın cüssesini göremiyorum. Akıntı nedeniyle iri sandığımdan da geri geri yürüyerek kafasını çıkartıyorum karaya ki, beklediğim gibi değil, en azından basışına göre beklediğim boyda değil. 45 – 50 cm arası ya var ya yok. Yanımda kimse de yok yardım edecek. Kumsal da olmadığından balığa yaklaşırken hafif potluk oluşuyor misinada. Bu boşluğu fırsat bilen levrek kurtuluyor sahteden. Artık nasıl beceriyorsa, yakalayınca ben sahteden kurtarırken 10 dakika uğraşıyorum ama kendileri bir çırpıda nasıl olup ta atıyor sahteyi anlamıyorum. Balığın yarısı dışarda yarısı içerde. Atıyorum takımı elimden, setten aşağı inerken balık bir çırpınıyor suya. İri olsa üstüne oturacam eşofmanlarla. Bi an suya girip üstüne otursam mı diye düşünüyorum ama o sıra balık ta kendine gelip, topukluyor. Balığın ardından el sallarken; Yok ya, iyiki oncacık balık için ıslanmadım diyerek kendimi teselli ediyorum. Başlarda olumlu yönde tesellim, ilerleyen saatlerde başka aksiyon olmadıkça ; hay ben senin kafana, niye geri gidiyorsun, kaldır kamışla al işte, diye şekil değiştiriyor. Abiye durum sunumu yapıyorum telefonla. Biliyorum ki, zaten seyrek olan balık, kaçırdığım balıkla bir süre avlağa girmeyecek veya bana yaklaşmayacak. En iyisi avlak değiştireyim, sabaha gelirim gene diyorum. Gene ağızdayım, kimse yok avlakta. Demek ki balık çıkmıyor pek, tam başlayacam, arabayı biraz daha ileriye alayım da gelen olursa engel olmasın. Vijjjjjjj. HADEEEEEE......??? Vijjjjjjj. Allaaaaah!!! Vijjjjjjj. Şimdi ayvayı yedik. Ulaaan kimse de yok, ne halt edecez bakalım. Sabaha kadar burdaysam, bari çalışayım. Mamun da aldığımdan göl kamışını hazırlıyorum. Hazır akıntı varken yakın sahili tarıyorum 1 saat ama aklım arabada. 1 saat sonunda tek aksiyon yok, göl kamışını bırakıp gene deniyorum. Vijjjjjj...... Derken 1 araba beliriyor, gelen 2 kişi, uzak duruyorlar biraz, biri müzik dinliyor, biri avlanıyor. Du bakalım, biraz daha bekleyelim. 10 dakika sonra bir araba daha, gene gelen 2 kişi, selam sabah yok. Harıl harıl hazırlanıyorlar. Biraz daha bekleyeyim, Allah'ım ne yapayım, sabaha kadar bekleyeyim mi, yardım isteyip olursa, gideyim mi? Aklım arabada avlanamıyorum ki!!! 5 dakka sonra 1 araba daha geldi ve gelen 3 kişi, selamlaşıp, rastgelsin diyen ekip tam benim yanımda durdu. Yardım isteyeceksem, bunlardan isteyecektim. Sağ olsun arkadaşlar, arabadan anladıklarından hemen sorunun nereden kaynaklandığını tespit edip, vurdurursak çalışır dediler. Gece gece arabayı 3 kişi itip, çalıştırdık. Allah razı olsun kendilerinden. Sabaha kadar durmayı planladığım avı, uzatmadan dönüşe geçtim böylece. Benim arabayı servise vermiştim. Hangi gündü hatırlamıyorum ama hem yağmur, hem lodos vardı. Serhat abiden telefon; Volkan lodosa yemli gidelim mi diyordu. - Gidelim ama benim araba serviste kaldı, hiç takımım, malzemem yok. Ben seni izlesem, avdaş olsam yeter abi. Bir kasnak, 2 paket mamun, 2 de levrek takımı almıştık. Abi de olan malzemelerle av yapacaktık. Tekne kamışı, 6000'lik makine, 1 kasnak, 1 atçek takımı, 1 silikon. Abi atçek takımıyla silikon yüzdürürken bende yemli takımları hazırlayıp, kafama göre istinad duvarının bir yerine dayadım. Bulanıklığın biraz azaldığı, ışığın da çok vurmadığı bir nokta seçtim. Pek umutlu olmadığımdan avlakta olan matbaacı Süleyman abiyle levrek muhabbeti yapıyorduk ki, Serhat abi, kasnağın üstündeki taşın yerinde olmadığı söylemesiyle takımlara doğru yürümeye başlamıştım. Kasnağın üzerinde taş duruyordu, belli ki uzaktan yanlış görmüştü. Belki de görmek istediğini görüyordu. Lakin tekne kamışı yan yatmıştı. Levrek veya mığri olabilirdi, kamışı yan yatıran bu sığlıkta. Kamışı yokladığımda ağırlık üstündeydi, çekmeye başlamamla uzakta karın parlaklığını görüyordum, ölü gibi geliyordu. Kim bilir ne zamandır boğuşuyordu takımla ki şişmişti. Bi de atçekle kaçırdığım balık şişseydi iyiydi. Tekne kamışıyla balığı karaya çıkardım. 1 saat kadar takılıp, kimse de vuruş almadığından avı bitirdik ve dönüşe geçtik. Sonraki bir hafta avdaşım müsait olamadı. Geçici vergiler varmış, koşturup durdu. Bense müsait olmama karşın poyrazın kuvvetli olduğu, soğukların fena olduğu hafta ava gitmedim. Birçok kez niyetlenmeme karşın, yok akşam suyuna giderim, akşam olunca, sabah suyuna giderim diye diye haftayı bitirmiştim. Bilmem arabayla yaşadığım sorun avlanmama ket vurmuştu, bilmem tek başıma av yapmak cazip gelmemişti, bilmem soğuklar ve fırtına korkutmuştu. 42 – 44 cm arası gelen tek balıkla koca 10 günlük izinin içine etmiş, mutlu mesut iş yerime dönmüştüm. Herkese keyifli avlar dilerim. Not : Fotograflar akşama yüklenecek. Zaten görülecek pek bişey yok.
Eline sağlık Volkan hocam. senin kesinlikle bir yerlerde yazman gerektiğine inanıyorum ne güzel bir anlatımdır bu. inşallah bol balıklı raporlarını da okuruz. rastgele.
Abi hem geçmiş olsun hem tebrikler sana kepçe şart bence, biz bi levrek yakalayıp kepçesizlikten kaçırsak şimdiye 10 tane kepçe almıştık İznin verimsiz geçmesi kötü olmuş, ocak başından beri ben de hemen her hafta balıktayım, senle gittiğimiz lüfer avı haricinde hiç birinde bir şey yok, bi tek cuma gece 1,5 kilo civarı bi mığrı aldım yemli takımla, bayağı kalama sesi duydum tek aksiyon o Seninki benim av yanında müthiş verimli geçmiş
Teşekkür ederim, beğenmeniz beni sevindirdi. İnşaallah hepimizin güzel avları olur da paylaşımlarımız devam eder. Keyifli avlar dilerim. Sağol Yasin'im. Ne tarafları denediniz bilmiyorum ama az çok levrek av verdi bu tarafta. Bizim avların uzunluğu eskisi gibi olaydı atçekle de inanıyorum ki balık alırdık. En baba süremiz 4 saat kadardı bu avlarda. Onda da ben tek başımaydım ve araba bozulmuştu. Sabahlasaydım bişeyler çıkartabilirdim muhtemelen. İlerleyen süreçte de çok güzel poyrazlar oldu ama tembellikten midir nedir gitmek nasip olmadı. Yanımda kafa dengi biri olaydı muhtemelen giderdim. Güneyde de çiftlik patlamış, millet kovalarla ispendek (et) toplamış. Bu sene böyle geçecek muhtemelen benim açımdan. Nisana kadar 2-3 ciddi sürelerle av yaparsam ne mutlu bana. Sizlere de rastgelsin.
Bu da mı gol değil Volkan Abi?? İzin falan görünce skor olarak daha fazlasını ümit etmiştim. Ne diyelim 1-0 olsun bizim olsun.Tabi ki sağlık olsun. Bazen işler planladığımız gibi gitmiyor. En azından deniz kenarında bulunmak ve o havayı teneffüs etmek bile insanı rahatlatıyor. Fotoğrafları sabırsızlıkla bekliyoruz. Daha bereketli avlara rastgele..
Bende Volkan gozukmuyor kesin izindedir dedim ve ekledim; iyi birsey yakalarsa kesin rapor acardi demek ki yine tirt Zevkli anlatimini okumak yine zevk verdi herzamanki gibi
Gol ama penaltıdan. (yemliyle) Ben rovaşatayla atmak istiyordum. hihi (atçekle) Rovaşatayı çaktım ama direkten döndü. 10 günlük izinde 7-8 kere avlanırdım eskiden olsa ama bu izinde mental olarak hazır olamadım. Gene de izin güzel beya... Sana da daha güzel avlar dilerim. Yine tırt Roy ama bu sefer avlar değil, biz tırtız. Daha güzel avların olsun, koca koca yayınlar nasip olsun.
av verimli geçmesede her zamanki gibi on numara eğlenceli anlatımlı rapor için teşekkürler bu ara iyice gevşedi levrek on kişi olta atıyor saatlerce bir iki balık anca çıkıyor umutlar marta kaldı dönüş başlarsa bakalım hayırlısı bahar akınında trofeler çıkarman dileğiyle rastgele...
Yaş oldu elli,bu seneki kadar fırtınalı,yağışlı ve soğuk bi kış görmedim. yağmur bitiyo,fırtına başlıyor,fırtına bitiyor kar geliyor,sonra hep beraber takılıyorlar .Dolayısıyla,iki buçuk aydır elime olta alıp,biriki kurt dökme fırsatı yakalayamadım.Oysa izmarit ve lüfer yatak yaptı bir çok meramda,tam niyetleniyorum,9 şiddetinde fırtına basıyor denizi . Senin herzamanki balıksız ,yada tek tük balıklı bu raporun bile,beni iyice kurtlandırdı Volkanım bence epey hareketli sayılır bu izin günlerin,neticede 50 cm lik levreği kuma yatırmışsın,yandaki ustaların aldığı balığı görmüşsün,az daha dursa kendi karaya vuracak levreği kovaya almışsın Daha ne olsun be volkanım Biz ne yapalım,denize bakıp,martılara kuru ekmek atıp duruyoruz aylardır
Belkide bu hobiyi en güzel kılan tüm aksiliklere rağmen insanın içinde dinmeyen heyecan sanırm reeling Güzel anlatımla sunduğunuz raporunuzu okurken çok keyif aldım tebrik ederim
Beğendiyseniz ne mutlu bana, daha keyifli avlarınız olsun. Gönlüme su serptin Timur hocam. Bende ben gitmedim, gidemedim diye levreği kırmışlardır diyordum. Şaka bi yana bu ayın sonuna doğru ve martın ilk haftalarında çıkış levreğini yakaladık, yakaladık. Sonra isparoza talim. hihi Keyifli avlarınız olsun. :laughing: :laughing: :laughing: Koptum gülmekten, eline sağlık Fatih abi. Haklısın daha ne olsun. Neler neler görmüşüm de kıymetini bilmez olmuşum. Senden de güzel bir av bekliyorum abi, balıklar da hazır meralamışken. :thumb:
Avlak burası değil: Ya 200 metre sağıdır, veya 150 metre soludur. Orayı gördükten sonra avlağı bulmak hiç mesele değil. Büyük ihtimal akarsu ağzı olan bir yer vardır civarda. İşte avlakta orasıdır. Nasıl? İyi uydurdum mu? Abim benim, sen çok yaşayasın, yine muhteşem anlatımla günümüze renk kattın. Heyecanın hiç solmasın. Keyfin neş'en daim olsun. Teşekkür ederim gözüm, sevgilerimle...
Beğendiğinize sevindim, teşekkürler. Sizlere de kazasız belasız, keyifli avlar dilerim. İyi uydurdun Nuri abim. Sende çok yaşa, keyifli ve mutlu avlar dilerim sizlere de. Sevgiler benden.
Abi nereleri denemedik ki rüzgara karşı da savaştık, rüzgarı arkamıza alarak da savaştık. Çay ağzında da kayalıklarda da sahillerde de ama maalesef yok yok En son patlayan çiftlikten yemli belki tutarız diye ıldır tarafına gidip bi yemli av yaptık gecenin bir yarısında ordan iş çıkmayacağını anlayıp ılıca alaçatı ve dalyana gidip yoklama yaptık sonra ordan da geri vaz geçip ıldıra geri döndük ama maalesef tık yoktu 1 buçuk kiloluk mığrı harici. Kafa dengi adam aradığını bilsem özkanı yollardım yanına abi, bu aralar evde sıkılıyordu benimde her daim çıkma imkanım olmayınca o da bir kaç av yalnız takıldı. Maalesef o da sonuç alamadı Dönüş levreklerini kıstırırsan bi haber et de kepçecilik yapalım abi
Özkan'ın geleceğini bilsem geçen cuma çağırırdım. cyrr Çok ta niyetlendim bi mesaj atayım diye ama gelemez diye atmaktan vazgeçtim. Bi ara hava yatsaydı Salih'e mesaj atayım lüfer deneriz diye düşündüm, hava da pek yatmadığından ona da mesaj atamadım. Gürel'in ilçeye gittim, hava buz. Gürel levrekçilik pek sevmiyor, gelmez, gelse de keyif almaz diye onu da çağırmadım. Öyle boş boş evde oturdum 1 hafta. Oysa çalışsak, kıstırırdık elbet. Bir sonraki ava haber veririm sizlere.
Bu cuma ise kesin gelirdi abi, o kadar niyetlendi ki cuma akşamı beni de sürükledi iş çıkışı birlikte gittik eğer sen haber verseydin cuma seninle birlikte giderdik en azından muhabbet etmiş çay içmiş olurduk
Kahroldum bak şimdi, bana da aksiyon olurdu ne güzel. Aleyküm selam doktorum, çok uzak değil bizim meralar, bekleriz her zaman. Gerçi şu aralar pek güzel duyumlar almıyorum ama son bi hareketlenme daha olması lazım yakın zaman içinde. Güzel avların olsun.
:laughing: bak beni nasılda analiz etmiş. Buz gibi havalarda gidenlere gıpta ediyorum. Helal olsun diyorum. Bu iş emek işi tabii. Bir süre foruma uğramayınca izinde olduğunu tahmin ettim. Güzel raporlar bekledim açıkçası... Bu da güzel ama daha verimli avların olması dileklerimle. Sevgilerimle kardeşim.