. Az önce yukarıdaki mesajlarından birinde iki kuyruklu bir modelden bahsetmiştin. o model bu mu acaba?
Evet . Kurşunu doğru takabilirsen şaşırtıcı avlar yapar. Suyun içindeki hareketliliği tek kelimeyle mükemmel.
Cabelas da bunlardan oldukça fazla var ama buradaki satıcoların raflarında pek görülmeyen ürünlerden.
Babamın ameliyatı için Konya' ya gittiğimde Mevlana civarındaki balıkçıları gezme imkanı buldum. Sudak Turna tatlısu levreği vs avlar için yüzlerce silikon ve rapala çeşitliliği gördüm ve şaşırdım. Hemen hiçbiri kaliteli değildi. Çin malı bir kullanımlık sahteler ama çeşitlilik karşısında sanki bir balıkçılık müzesi gezer gibi saatlerce o dükkanları dolaştım. yolu düşen arkadaşlara şiddetle tavsiye ederim. Dükkanlara sığmamış bodrum katlara falan çeşitler doldurmuşlar. Denizde iş yaparlarmı bilmem ancak denemeden kim bilir ki. benim çift kuyruk sanki kurbağa hareketi yapıyor yada bana öyle geliyor Ama hareket çok cazip. Onunla akşam suyunda irice bir trofe yakalamıştım.
Avcı balıkların doğal hayatlarında avlarını yakalamak için çeşitli yöntemleri vardır. Bu yöntemlerin incelenmesi ve kaçan avların karakteristik özellikleri incelenmesi sahte yemlerle av kalitesini oldukça yükseltecektir. Bu bağlamda tek başına av yapan bir levreğin av menüsündeki canlılar işerisinde savunma silahı olarak süratle kaçmayı seçen balık çeşitliliği çok fazla değil. Kaya balığı ispari gelincik gibi balıklar dipte güvenli kayalık ve yosunlar arasına saklanmayı tercih ederken sardalya gümüş sürünün içinde en içe girerek sürü hareketliliği içinde sıranın kendisine gelmemesi için saklanmaya çalışırlar. Bu nedenle kanaatimce sahte çeşitliliği içinde bunların hareketliliğini incelemek önemsiz. Bizim sahtelerimizle yapmaya çalıştığımız şeyi yaparak süratleri ve kaçma çabalarıyla hayatta kalmaya çalışan kum yılan balığı kefal zargana gibi balıkların kaçarken can havliyle yaptığı hareketler ise bizim için önemli bir araştırma konusudur. Gümüş balığı ve kum yılanbalığı (sand eel) levreklerin asla karşı koyamadığı yemlerden olan balık türü genelde sürüler halinde gezmekle beraber bizim raglou yemlerimize benzer bir hareketlerlerle yüzüyor. Ancak dikkat edilmesi gereken balığın yüzmesi değil kaçarken nasıl bir görüntüsü olduğu. Aşağıdaki daha önce başka bir amatör balıkçı arkadaşımızcada yayınlanan videonun son saniyeleri dikkatle incelendiğinde kum balıklarının anir reflekslerle belirli bir yöne hareket ederken vücutları da aşır derecede kıvrılmaya başlıyor. ancak bu hareketleri 2 m civarı sürdükten sonra durup tekrar ediyor. http://www.youtube.com/watch?v=Ap8WhuGVtQ8&NR=1 Kefal balıkları ise çok seri balıklar olmakla beraber asla bir levreğin hızına yetişebilecek kadar süratli balıklar değildir. Bu nedenle hep belirli bir mesafede kalmaya çalışırlar. Kovalanmaya başlayan kefal sürekli yüzemez. Kacan kefal kumbalığının tersine dibe doğru değil suyun üstüne doğru bir hareketle kaçar. Kaçarken çok hızlı bir kaç kuyruk hareketi ile ileri doğru atılarak bu ivmeyle bir süre yüzer ve yavaşlamaya başladığı an tekrar bu kuyruk hareketiyle sıkça sudan dışarı dahi fırlayarak levreği şaşırtmaya çalışır. Her iki balıkta ani kaçma hareketlerini yaparken hafifçe sağa sola doğru hareket ederler. Bu nedenle hareketli sahtelerimizi kullanırken ya üst sudan getirmeli yada kafa kurşunuyla aşağı yukarı bir hareketlilik sağlanmalıdır. Ancak her halde kaçar refleksi sağlanmalı ve bunun için devir gücü kuvvetli makinalar kullanarak kamışın uç kısmını ara ara 30 cm lik hızlıca çekişlerle sanki balık öne atılıyormuş gibi ara ara da 2 m lik çekişlerle kaçıyormuş gibi bir hamleyle ama asla boşluk vermeden çekmekte fayda var. Tekneden sıyırtma avında ise tekneyi mümkün olduğunca yavaş rölanti hızında ilerleterek ara ara 3-5 m kadar bir mesafe elle misinayı tekneye alıp balık atlamazsa misinayı toplucageri saldıktan sonra 15 saniyede bir bu işlemi tekrarlamak av randmanını arttıracaktır kanaatindeyim. http://www.youtube.com/watch?v=PhzqbdGWC6Y Yukarıdaki linkte kumbalığı hareketliliğini kafa kurşunuyla sağlayan bir sahtenin güzel videsu hareketi biraz abartı da olsa denenmesinde fayda olacağını göstermektedir http://www.youtube.com/watch?v=bUENEFhLVTE&feature=PlayList&p=6FA92EB91622D98D&playnext=1&index=2 Yukarıdaki linktede daka önce bahsettiğim kurt twisterlerin doğru bir kurşunla takılış şeklini gösteriyor.
benim fikrim yaralı ve can çekişen balık gibi aksiyon tarzlarından dolayı dikkat çektiği yönünde..Sonuçta dişli balık küçük balıklar ile besleniyor..O ortamda alışık olduğu yem balıkları ile paralel renklerde ve boyutlarda yaralı yani kaçamayacak halde bir balığamı saldırır yoksa sağlam haldekinemi..biraz garip bi yorum oldu ama ben 1 numara aksiyon ve hareket tarzından dolayı işş yaptığını düşünüyorum.. Markalar perspektifinden baktığımızda ise bence bu iş yapan 100 marka varsa en fazla 5 tanesi deneme yanılma, diğer 95 i ise bu beşinin taklitlemesi yolu ile ürün gamı oluşturmaktalar
Bazı silikonlar için bunu söylemek mümkün. Ancak yaralı balık sanması balıkçının tekelinde biraz. Yaralı balık ne yapar? tabiki suyun üstünde ama sadece kıyıdan yalpalaya yalpalaya ilerler. İşte Tugi64 Turgay Beyin bu site için bizlere tanıttığı cam rapalanında iyi levrek avı yapmasının nedeni de bu. Şimdi bir düşünelim. Kendisi neden ısrarla bu rapalanın tekneden kullanılmaması gerektiğini kıyıdan çok iyi iş yaptığını tekneden se levreği ürküteceğini söylemesi acemi balıkçılara biraz ters gelebilir. ben kendisini ısrarla açıklamaya davet etsemde bu rapalanın kıyıdan iş yapmasının nedeni dalıcısı olmadığı ayrıca 25 gr ağırlığına rağmen özgül ağırlığı suya yakın olduğundan çok hızlı batmadan su üstünden getirilebildiğinden yaralı bir balığın taklidini birazda balıkçının maharetiyle çok iyi başarması. Yaralı balık ne yapar arkadaşlar su üstünde yalpalayarak yüzer. ama kıyıda yüzer, denizin ortasında yüzmeyeceğini levrek dahi bilir. Bu nedenle Turgay bey tekneden iş yapmıyor diyor. Ama bilmediği bir şey varki ben botla sırtıyı kıyıdan 8 -10 m yi geçmeden ızgara tabanlı bir botla her türlü sığlıklarda çekebiliyorum. Bu nedenle yerleşik yaşayan levrekleri avlama şansım çok yüksek. Turgay beyin ısrarla bahsettiği Sarozda ekim subat arası kıyılayan ve çok iyi av veren levrekler sürüler halinde gezen levrekler olup yumurta dökmek için toplanan levreklerdir. Yakalanan levrekler ince uzun ve parlak beyaz renkleri açık deniz sürü levrekler olduğunu göstermektedir. Yerleşik bir hayat sergileyen levrekler ise enine daha çok şişer (göbekli olur) ve limanlarda dere ağızlarında kanalizasyon ağızlarında sakin ve dikkatli bir hayat sürer. Kanalizasyonların kıyıdan aktığı günlerde Kocaeli ve İzmirde gençken bu levreklerden yakalamışlığımız vardır. http://www.youtube.com/watch?v=mtxuoccNP7c Yuarıdaki linkte yakalanan levreğin rengine dikkat edildiğinde yerleşik hayat yaşadığından eşkine kadar koyu olduğu gözlemlenecektir. Böyle bir levreği sahteyle denk getirmek hayal gibi bir şey şanırım. Denk kelsede bizim 026 lık misinalarla çıkarabilmek gerçekten sabır ve maharet... İşte bu nedenlerle markaların bu sahteleri çıkarırken bizim kadar derinlemesine düşünüp araştırmadıklarını düşünüyorum. YIILLLLAAAARDIIIR aynı rapalalar aynı silikonlar renk değiştir boy değiştir 1 tl etmeyecek oyuncakları 15 20 tl ye bize satıyorlar. Turgay bey için söylemiyorum yanlış anlaşılmasın onun gibi el emeğiyle bu sahteleri üretenler hem yeni teknikler geliştirmekte hemde günde belki bir belkide iki tane sahteyi ancak yapabilmekteler. Ama Belli başlı markalar binlercesini kalıplardan üretip sattıkları aynı rapalaları dünyanın parasına bize satmaktalar. Bence lolipop çubuğu yada kalemle avlanan bir balıkçı en azından yeni fikrini kullandığı için takdir edilecek bir hareket yapıyor.
Videolara bakmak için Youtubedeki yasağın kalkmasını bekleyebilirsin. Yada İNTERNETTE SANSÜRE HAYIR der alternatif yolları denersin karar senin...
Ben birsey sormak ıstıyorum.Berkley marka boru kurtları var.Bunlar trde oldukca pahalı bır fıyata satılıyor.ama sunuda merak edıyorum normal boru kurdu gıbımı oltaya takıyoruz ? bırde kac kere kullanabılırız bır boru kurdunu ?
abi sen ne diyorsun, geçende trtde belgeselde serettim, adamlar afrikada rat nedir bilmeyorlar., spin makine bile yok. kendi yaptıkları kamışları (ağaç dalından 2 merte) ipi ya da mesinayı sadece kamışın ucuna (el kol hareketleriyle) büyük bir maharetle sarıp atıp atıp çekiyorlardı, üstelik kullandıkları sahtalarda yine ağaçtan ve el yapımı olanlar. teknik tekniktir
