Forumu işten güçten dolayı biraz aksattım. Hem okulların hazırlık aşaması, hem de özel bir takım sorunlardan dolayı biraz devamsızlık yaptım forumda. (Devamsızlıktan kalmamışımdır umarım) İlk önce paludaryumdan bahsedeyim: Paludaryum nedir? Paludaryum, bir su kenarı simulasyonudur. Tamamen su altını konu edinen akvaryumlardan ziyade, su altı yaşamı ile birlikte suyun hemen dışını da içine alır. Bu durumda su kenarında yaşayan bataklık bitkileri, hem suda hem karada yaşayan bir takım canlılar da buna dahil edilebilir. Paludaryumlar, su ve kara hayatının kesişme noktası olan su kenarlarının yapay olarak hazırlanmış (doğallıktan ödün verilmeden tabi) halidir. Görsellik, büyük ölçüde su dışı (su kenarı) elemanları üzerinde yoğunlaşmıştır. Bundan dolayı da suyun dışına taşmış kayalıklar, kütükler, ağaç kökleri, bataklık bitkileri, eğrelti otları, sarmaşıklar be bazı bataklık bitkileri bol miktarda kullanılmaktadır. Kendi paludaryumumla ilgili bir ön açıklama ve kısa bilgilere değinelim önce: Tank 100x60x40 cm. (60 cm. yükseklik) ebatlarında ve net olarak 240 lt. hacme sahip. Ama 240 lt. olan net su kapasitesi, paludaryum olduktan sonra 70-80 lt.ye düştü. İlk önce baya düşündüm "240 lt.lik hacmi olan bir tankın 70-80 lt.sini suyla doldurmak acaba enayilik midir?" diye. Ama hem su kenarı görselliği, hem ilginç oluşu, hem de eşimin bir takım gaza getirme çalışmaları nedeyinle paludaryum fikri ağır bastı ve kurmuş olduk. Eylül 2005'de bitkili tropikal akvaryum olarak kurulmuştu. İçimde melekler, tetralar, canlı doğuranlar, çöpçüler, salyangozlar ve bir sürü bitki (Ceratophyllum, Anubias, Cryptocoryne, Bacopa, Vallisneria, Lemna, Hygrophila, Ludwigia...) vardı. Temmuz 2006'da, yıllardır aradığım ama bulamadığım Aphanius türü (ülkemize özgü bir balık türü, ülkemizde akvaryumcularca pek bilinmese de yurt dışında bilinen bir tür) balıklar Bilecik-Eskişehir-Kütahya kesişimindeki bataklık bir bölgeden yakalanarak binbir zahmetle Samsun'a getirildi. Ağustos 2006'da paludaryuma dönüştürülmeye başlandı, Eylül 2006 itibariyle tam olarak paludaryuma dönüştürüldü. Bunun için de başlangıçta su seviyesi baya bir düşürüldü. Daha sonra tankı komple boşaltıp yeni bir kurulum yaptım. Kızılırmak'tan alınıp temizlenen kütükler yerleştirildi, arka kısma yine Kızılırmak'tan alınan dere kumu ile dolgu yapıldı. Çeşitli su kenarı bitkileri yerleştirdim sağa sola. Kütüklerin su dışına çıkan kısımlarına sarmaşıkları doladım ve özellikle bu aralar sarmaşıklarda gelişmeler gözlemledim. Çeşitli yosunlar, eski akvaryumumdan kalma bir takım bitkilerle dekorasyonu tamamladım. Şu anda bir başka tankta Japon şemsiyesi çimlendirme çalışmalarım var. 10-15 cm. boya geldiklerinde onlar da paludaryumun arka kısmına grup olarak dikilecek. Ayrıca elimde bulunan bir avuç çeltik tohumu için de ilginç planlarım var. Saatte 800 lt. su döndüren kanister filtreyi yerleştirip arka sağ tarafta biryerlerde şelale oluşturacak şekilde ayarladım. Ortaya böyle birşey çıktı: Genel görünüm: Devam edecek...
Onur tek kelime ile müthiş. Akvaryumunu daha önce başka yerdede gördüm ama üye olmadığım için mesaj yazamadım burda kısmetmiş. Çok büyük emeğini takdirle alkışlıyorum. Çok güzel.. Çok değişik bitkileri bulundurman oarda yaşayan balıklar için herhangi bir zehirleme vs yapmıyormu. birde kütükleri nasıl bir şekilde dezenfekte edilmeli. kaynar suda kütükler kaynatılabilirmi. selamlar.
İlgi vebeğenileriniz için sağolun. Murat Bey; Bitkilerde zehirleyici bir özellik yok. Öyle birşey olsaydı balıklar çoktan yolcuydu. Kütükleri gölden çıkardım. Çok fazla çamur içindeydiler. İlk önce dışarıda tazyikli suyla temizledim. Daha sonra kullanılmayan bir diş fırçası ile daha geniş bir temizlik yaptım. Aslında kütük gibi malzemeleri permasol ile temizliyorlar ama bunun geniş vadede suya zararı olduğunu düşünüyorum. Çünkü kütük bu maddeyi emiyor. Daha sonraki zamanlarda ise salınımlarla suya karıştırıyor ve bu bir risk. Zaten aldığım kütükler sudan çıkarıldığından ve yıllanmış olduklarından şu anda herhangi bir salınım yapmıyorlar. Eğer sudan değil de karadan bir kütük alsaydım suyu bozabilirdi. Eray Abi; sağolasın, sana da bir paludaryum yapalım mı? Saygılarımla...
elerine salık burada blık tutmak serbestmi çok güzel olmuş ellerin dert görmesin arkadaşım tebrikler...
Sevgili Onur birkaç birşey sormak isterim... Bu bitkileri doğadan kendimizde tedarik edebilirmiyiz yada satın almamız mı gerekli, Diyelim tedarik ettik peki iki farklı tür aynı ortamda yaşar mı ve yaşasa bile balıklara zarar verirmi.. Akvaryum içinde balık beslenmesi gereklimi yani yararı var mı yok mu senin önericeğin balık çşitleri neler olur. Birde bu bitkilerin bakımı sıcaklık kullanılacak kum gibi konular hakkında bilgi verirsen veya yararlanacağımız bir link tavsiye edersen sevinirim.
Arkadaşlar, hepinize cümleten yeşekkürlerimi sunuyorum. Sn. Ahmet ŞENAL arkadaşımın sorusuna kısaca yanıt vereyim: Bitkileri doğadan bulabilirsiniz. Özellikle su kenarları, nem oranı yüksek olan ormanlardaki bitkilerin birçoğu bu iş için idealdir. Aynı çekilde, akvaryumculardan da bitki bulabilirsiniz. Ama su kenarı bitkilerinin akvaryumcularda bulunabileceğini pek sanmam. Ben şimdiye de akvaryumcularda su altı bitkileri gördüm. Bir de çiçekçilerden suyu çok seven bitkiler alabilirsiniz. Mesela Japon şemsiyeleri bu iş için en ideal salon bitkilerindendir. Bitkilerin balıklara zarar vereceğini pek sanmıyorum. En azından ben şimdiye dek böyle bir sorunla karşılaşmadım. Balık beslenmesi gerekli değil elbette. Asıl unsur suyun heen dışındaki yaşam alanı ve çeşitli objelerdir. Su kısmında da balık olacak diye bir kural yok. Ama tankınız yeterince büyükse (en azından 100x40x40 cm. ebatlarında) ve üzerini tamamen camla kapatırasanız semender bile bakabilirsiniz. Linkler var ama üyelik gerektirmekte: http://www.akvaryumkulubu.org/vbulletin/forumdisplay.php?f=65 http://agaclar.net/forum/forumdisplay.php?f=55 Saygılarımla...
Merhaba Onur, Guzel calisman icin oncelikle tebrik ederim. Aklima takilan bir kac konu var: 1. Dogal bir gorunume sahip olan Paludaryumda baliklara ayri bir sekilde yem mi veriyorsun? 2. Yoksa ortamda yetisebilen bazi kucuk canlilarla mi besleniyorlar? 3. Bugun icine kurbaga atsan ne olur? 4. Birbirine zarar vermeyeceklerini bildigin baska ne tur canlilar koyabilirsin? (Kaplumbaga, kurbaga, balik, semender hepsi bi yerde mesela) Benim sahsi dusuncem oyle bir ortam olusturulabilmeli ki ne baliklara ne diger canlilara disaridan mudahale etmeden (yemlemeden) kendi dogalliklarinda yasayabilsinler. (Bu son kismi yazarken dusundum de dogal ortamlarinda canli bocek, sinek gibi canlilar da oluyor bunlari dusununce senin odan bakimindan biraz sakincali geldi bana ) Basarilar...
Arkadaşlar, çok teşekkür ederim. Bu kadar .çok ilgi ve beğeni alacağımı hiç sanmıyordum, çok mutlu oldum. 1- Balıklara normal şekilde yem veriyorum. Aslında balıklar yabaniydi ama elimden yem alıyorlar artık. Evcilleştiler. 2- Doğada; böcek larvaları, suya düşen böcekler, kendi yumurta ve yavruları, diğer balıkların yumurta ve larvaları, suda yaşayan küçük omurgasızlar ile besleniyorlar. Şu anda elimde bu tür balıklar için hazırlanmış kaliteli markaların kurutulmuş canlı yemleri, vitaminler var. Bunları severek yiyorlar. Arada bir suya düşen börtü böceği de affetmiyorlar tabi. Hatta etrafta dolaşan bazı böcekleri de yakalayıp onlara yem yaptığım oluyor. 3- Kurbağa iyi fikir ama eşim beni evden atar diye düşünüyorum. Gerçi geçen yılki paludaryum çalışmamda kurbağalarım da vardı ama hepsi yavruydu. Şu anda bu paludaryuma kurbağa atarsam ne olacağını bilemem. Kurbağa yavru ise balıklar kesin işlerini bitirecektir. Çünkü çok saldırganlar. 4- Bunlar herşeye zarar veriyorlar. Çöpçüleri bu paludaryuma koymak istedim ama bu balıklarla ilgili deneyimleri olanların uyarısı üzerine vazgeçtim. Sularımıza da salınmış türlerden olan gambusya balığına bile saldırıyorlar ki gambusya normalde çok yırtıcı bir balıktır. Hatta biri anlatmıştı, cichlidlere bile (türünü hatırlayamıyorum) saldırdıklarına şahit olmuş. Ben de şuna şahit oldum: Kendi boylarındaki kaya balıklarını bile yiyorlar. Yavru kurbağa atarsam kesinlikle saldıracaklarını sanıyorum. Hatta semendere bile saldırabilirler. Kısacası ben tırstım bunlardan. Saygılarımla...
kardeş merhaba öncelikle.bir akvarist olarak seni başarından ve zevkinden dolayı kutlarım. işte doğallığı yakalamışsın,bravo sana...
Teşekkür ederim. * * * Yeni görüntüler: Japon şemsiyeleri: Su dışına çıkmaya başlayan Hygrophila bitkisi: Saygılarımla...
SIRTÜSTÜ YÜZEN BÖCEK (Notonectidae) Oldukça tehlikeli bir böcek olduğunu ve soktuğunda çok acı verdiğini -tecrübelerle- biliyorum. Paludaryumumda 5 tanesi yaşıyor. Killifishlerle birlikte şimdilik sorun çıkarmadılar ama eşim bu böceklerden çok rahatsız oluyor. Akvaryumda bir başka hayvanın varlığına tahammül edemeyen Aphanius türü killifishler, bu böceklere pek diklenemiyorlar. Birkaç resim çektim. Aslında çok ama çok güzel hayvanlar: Tabi ki yakalayıp işini bitirdiği Gammaruslar aynı fikirde değil, gerçi burada yakaladığı Gammarus, kurutulmuş bir Gammarus ama olsun: Biraz daha yakından: Saygılarımla...