fırsat buldukca av 3,5kg levro 1 adet lüfer 1 adet yastık sarpa

Selam arkdaşlar 15 günlük bir kaçamakta, ev tadilatından fırsat buldukca yaptığım avlardan bir kaç fotoğraf ve raporla sizlerin aranıza tekrara döndüm İnsan Ankarda olunca denizi özlüyor. Hemen her an denize kaçası geliyor. Heleki konu balık oldumu akıllara zarar

İlk önce açılan konunun rapor niteliği için bazı bilgileri sizlerle paylaşmak istiyorum.

Yer: Ege denizi
Rüzgar : Alınan levrek ve diğer levrek deneme avlarında lodos ve güney rüzgarları özellikle fırtınalı, şiddeti 4-6 civarlarında rüzgarlar tercih edildi.

Lüfer ve sarpanın alındığı gün rüzgar kuzey doğu ve doğu arası esen 3-4 şiddetinde

Avlanma şekli : Levrekte atçek sipining tekniği çeşitli sahteler
Lüfer avında mantarlı lüfer takımı
Avlama saati: Balıklar akşam suyuna alınmıştır. 4:00 -7:30,8:00

Avlak bilgileri: Avlak mendirek ve çay ağızları. Mendirek etrafının dibi kumluk ve eriştelik ,çay ağızları taşlık ve kayalık.Özellikle bu avlaklarda defalarca avlanıp defalarca güzel sonuçlar aldığım. Daha önceki yazdığım başka bir raporda da buradan alınmışlevroları ve lüferleri sizlerle paylaştım. Kendini ispatlamış bir mera fakat sanırım bundan sonra yeni meralar bulmak zorunda kalıcam. Burada ve diğer forumlarda defalarca yinelenen ve tartışılan konuşulan, hatta kalp kırmaya kadar giden lüfer ve diğer makbul türlerin soyunun tehlikesi durumu, denizlerimiz ve kıyılarımızın çok ciddi ve ne yazık ki çok kötü durumda. Lüfer ve diğer makbul balıkların boylarının ve yavruy ken avlanılmasının konusunun yanısıra, birde çok tartışılan liman ağızlarının ve akarsularının denize aktığı noktaların eskiden yasak ilan edilen bölgelerin, volicilere ve gırgırcılara serbes edilmesi kıyılardaki mendirek ve limanlardaki balık popilasyonunu ciddi dercede etiklemiş. Şöyle örnekleyebilirim 2 yıl evvel aynı yerde lüferin akın zamanı günde 10-15-20 adet lüfer alırken bu sene lüfer sezonunda lüfer uğramamış az bir miktar kofana ve lüfer sürüsü gelmiş ve akın zamanından bugüne kadar tektük akşamda onlarca avcıdan sadece 3-4 tanesine denk gelip 1-2 tane av vermekte. Levrek desen havanın lodos yaptığı denizin hafif döküldüğü, çalkalanmaya başladığı sabahlarda levrek olmasada 1 kg yakın levrekler alırdık ama bugün 1 gün hava lodos yapsada ilaki denzin ve hanın tam güney ve fırtına olmasını bekliyor ve bunun haricinde av vermeyip 1. gün av verdiyse 2. gün av vermiyor. Çünkü 1. gün yakaladığın balık yabancı açık denizden yemlenmek için kıyıya gelmiş bölgenin yerli balıkları voliciler tarafında 2 yıl evvel toplanmış ve toplanmaya devam ediyor. İnanaırmısınız volici bile1-2 tane kefal yakalayıp evine dönüyor. Ama sürekli bu çay ağzından ayrılmıyor. Onları bu şekilde görünce avazım çıktıkca bağırasım geliyor. ( kuruttunuz , dibini kazıdınız bari yeni gelenlere yer ve zaman ayrın. Onlar burada kalsın) ama yok iç bırakırlar mı! Volicinin oltacının asıl düşmanı troldür. Ülkemden trol kalmadıkca trolcü voliciyi ,volici oltacıyı ezmeye deva edicektir. Ama asıl ezilen ve yok olan aslında ekmeğini yediği balıklar olucaktır.
14 aralık, akşam suyuna lüfer avına çıkmayı planlamış önceki gün oranın daim avcılarıyla konuşup lüfer durumunu öğrendikten sonra yukarıdaki bahsettiğim konuları işittim halbuki bunları biliyordum. Herkez bundan rahatsız ama volicide gariban ekmek peşinde koşan balık yaptımı fırsat bilip kuruturcasına avlanalardı. Neyse ustaların dediğene göre balık kısıtlıymış 10 larca insanın bekleyip onların arasında 1 -2 tanesine vurması tamemen şansına olan bir durum. Öyle balığı alanlarda sürekli 5-6 tane alan kişlerde değiller şansına 1-2 tane kime denk gelirse Öğrendiğim kadarıyla bu balık kıtlığında olan balıkta yem seçiyormuş hadi bakalım çifte kavrulmuş izmarit istyormuş lüfer hazretleri işin aksi elimde tavuk göğsü sardalya bağırsağı izmarit tutumaya çıktım ama bir türlü izmaritlede tanışamadık ne hikmetse sanki deniz boş ,kuru bir havuz gibi akşam olduğunda balıçılarda belki kupa balığının arasından bula bilirim diye heveslendim ama yine yok yine yok. Hatta balıkçıda kupa bile yoktu Bu ne talihsizlik ya dedim iki en iyi yem taze yem dedim. Ne yapalım yoksa sardalya alırım dedim kasanın içinde kolorit karışık duruyormuş. Birazda kolarit koydurdum fleto su güzel olur 10 dk sonra başka balıkçıda kupa buldum biraz da kupa aldım ama kupaların içinde izmarit yoktu kupalarda iriydi hep. Pek hoşuma gitmesede olurya diyip 2-3 tane de kupa aldım saat 4 gibi avlağa vardım. Takımları hazırlayıp denizle buluşturdum fotoğraflar biraz karanlık çıkmış kusura bakmayın telefonun flaşı yetersiz kalmış.



İki adet surf takımıyla avlanıyorum birinci takım lineaffe extreme cast 4,40 180gr + ryobi proksyer nose+ 0,30mm mono misina 0,17mm dynema shok 100gr ağırlık 2. takım ise lineaffe sorento 4,20 200gr + Daiwa Opus Bull 5500+0,30mono 0,17 dynema shok 125gr ağırlık fakat 2. takım makinadan dolayı baya ağır geliyor onuda inşallah ryobi proksyer nose yapmayı düşünüyorum Daiwa tam bi jig makinası gibi. Oltaları klasik mantarlı takımla donattım. Birtanesine kolarit biratnesine kupa fleto takıp gönderdim iş beklemeye kaldı fleto hazırlanmış yemlerin fotoğrafları.

beklerken beklerken insanın canı sıkılıyor. Uzun bekleyişlerde tekrara yemleri değiştirdim bu sefer bir takıma sardalya diğer takıma kolarit flato takıp tekrar gönderdim oltaların arası 1-1,5 mt civarı acaba balık varsa hangisini tercih edicek derken küt sardalyalı takım titremeye başladı. Hemne bir tasma ama sanki olta boş gibi hemen kamış havadayken makinadan 1-2 tur daha sarıp balığa bir tasmadaha atım busefer balığı hisedince hemen kamışın burnunu indirdim balık dediğin ucarak gelicek arkadaşlar balık su üstü yapıp hoplayarak zıplayarak geliyor hem heyecan hem şapırtı hemde hızlı birşekilde sarmaya çalışarak misinayı ketimemeye çalışıyorum. hemen önümdeki kayalara inerek balığı kucaklıyorum 45 cmlik güzel bir lüfer.

 

Öncelikle levrek avında kullanılan spin takım:
Kamış: Pelican pelistik:
Makina: Daiwa SWEEPFIRE 3550A
Misina :Berkley Whiplash Crystal
Denemiş ve Farklı Zamanlarda Sonuç Alınmış Sahte Balıklar :
X Rap Sub Walk 9cm suspendig özelliğine sahip gagsız suyun 0,5m altından Wtd aksiyonu verilerek çekiliyor atıp beklediğinizde yavaşca dibe doğru batıp çektiğinizde battığı noktadan çektiğiniz yüksekliğe doğru tırmanarak gelir.

X Rap 10cm

Oskar 11cm (ısrarla tavsiye ediyorum uygun fiyata güzel bir ürün gece avlarında kırmızı kaflardan bence daha iddaalı elinizde farklı bir seçenek olabilir) 11cm

Oskar 11cm

Strake Pro. 11cm (Gelibolu lu avcıların limon tabir ettiği renk ve sahte)

Strake Pro. 11cm

Strake Pro - Abu Garcia 5-6cm (bu sahtlerile yazın 1,5-2metrelik suda kupa emitasyonu (üsteki)trakonya,pembe (sağdaki) Abu Garcia 8metre suda ispendek, (soldaki) hamsi emitasyonunun 11cm liği ile bu sezon 3,5 kg levrek alınmıştır

You Zuri Mag seri 9cm kolorit emitasyonu yaz aylarının sonunda ağustos sonu eylül başı palamut, lüfer akınlarında, ağustos aylarında levreğin ve ispendeklerin su üstünde ilerya , kefal,gümüş kovaladığını duyduğunuzda o bölgelye 2-3 kere atın çekin o takılacaktır( sabah karanlığında)

You Zuri Mag seri 5-7cmlik bir sahte yazın sabah karanlığında yada gece avlarında ispendeklerin çok sevdiği bir sahte ideal boy 7 cmlik olanı 5cm biraz küçük kalıyor ama gündüz havadaki martılara bile pike yaptırıyor

Yozuri Mag seri poper Forumdan Mehmet arkadaşım sayesinde edindiğim çok güzel bir lüre. Bu aradan tekrara teşekkür ederim. Diğer poper lürerelere oranla( rapala skiter pop) uzun 11cm ve 13 lik boy seçenekleri mevcut bunun avantajı walk the dog aksiyonunu çok bariz belli ediyorlar ayrıca çek dur çek dur aksiyonunda olduğu gibi WTD aksiyonunda da sağa sola kafasını atıp su püskürtmesi harika bir sahte olduğunu kendini kanıtlıyor. Diğer bütün sahtlerden (oskar markası hariç) holgramları oldukca parlak belki yozurinin mi rapalanını mı holıgramı diye sorsanınız kesinlikle yozuri derim ama dayanıklılık konusunda rapala fark yaratıyor.

ve fotoğrafını çekmeyi unuttuğum Rapla skıter pop Mu renk kodlu sahtesi

18 aralıkta güneyden gelen rüzgarın fırtanamsı esmesini fırsat bilerek 3:30 da avlakta yerimi almak için yola koyuldum 10 dk lık yürüyüşten sonra takımları çıkartıp suya at çek yapmaya başladım 3-4 atış tan sonra birazdaha sığlığa inip orandan denemye başladım ilk atışımda oltayı sudan çıkarmaya 3 mt kala canavar oltaya bindi. İşte inanılmaz mücade ozaman başladı balığın kafasını çevirmek biryada lodos dalglarının gelgitleriyle balık sanki güç kazanıyor kalama yı biraz daha sıkıp takıma güvenerek kamışın burnunu havaya dikerek balığın kafasısnı almaya başladım. Hemen çay ağzına inip oradaki sığlıktan yararlanarak biraz daha suyun içine girip balığı hem görmek hemde aramızdak mesafeyi azaltmak için birazda ben balığın suyuna gideyim dedim baktım balık hala idreniyor dedim bu balık iri bişey salalım biraz gezsin hemen kalamayı eski konumana getirdim biraz gevşetip gitttikten sonra tekrar sıkıp kamışın esnekliğinden yararlanarak jigingcilerin yaptığı kamışın burnunu kaldırıp indirip boşluğu sarmaya başladım bukadar gezmek yeterdedim hadi çıkalım karaya dedim ama su sığlaştıkca balık dahada ağırlaşıyordu sanki bu balığı çıkartmak lazım ama kıyıya geldiğimizde kafasını gördüğümde kaldırılıp atılacak cinsten değil bu dedim. Uygun bir dlaga bulup hızımızı alıp kıyıya sürüklerken balık kıyıya oturdu cebelleşiyor balık sahteyi tamamen yutmuş misinaya güvenerek takımı gergin tutup balığın üstüne diz çöküp yattım hemen galazmalarından yakaladım. Ama balık karaya oturup cebelleşirken soğuk terler boşalıyordu sırtımdan. bi panik bunu kaçırmamalıyım diyordum ve mutlu son

 

Özellikle güneyden esen rüzgar ve fırtınaların olduğu günün gecesi yağmur çiseliyip deniz duruluyor, rüzgardan hiç bir eser yok gibi birşey oluyor. Deniz oldukca yavaş şekilde dökülerek harekt ediyor böyle havalarda poperları densemde henüz sonuç alamadım levreği aldıktan 5 gün sonra tekrar yemli lüfer takımı denedim busefer yem seçeneğimi birazdaha kısıtlı tuttum ilk lüfer avında olduğu gibi okadar çeşit yapmadım fakat busefer tekrar sardalya kolarit denemisi yaptım. Takım yine aynı mantarlı takım yine 6,30 civarlarında bir vuruş aldım sanki lüfer gibi vurdu ama çekiyorum şapırtılar gelmiyor bu beni tedirigin ediyor acaba balık öndemi gidiyor. yoksa kaçtımı filan diyorum ama ağırlığını hisesidiyorum. Balığın kafalamasını hisettiğimden kafa lambasını yakıp suyun içinde balığı arıyorum acaba ne bu diye balık kıyıya geldiğinde meğerse sarpaymış ama sarpa oldukça iri sayılacak boyda 25-30 cm civarı. Şişkin bir balık bizim oralarda boklu sarpa derler miğdesinin, işkembesinin yediğinin bol olduğunu gösterirmiş denizin ineği gibi bişey neyse hemen sardalyalı takımı tekrara yemleyip attım 7:30 civarlarında bir vuruş daha aldım ama bu sefer kazanan lüfer efenedi. Ne oldu nasıl oldu bilemiyorum iğneler yerinde ama sardalyanın yarısını hart iye koparmış saat 8:00 e kadar bekledim başkada vuruş olmayınca yavaştan toparlanıp evin yolunu tutum.




15 günlük av macerası ev tatdilatından fırsat buldukca kaçıp sizlerle birşeyler paylaşmak ve bu güzel sporu yaşamak için kendime vakit yaratmaya çalıştım insan ankrada neden yaşar yavv

 

Tebrik ederim, oldukça öğretici bir rapor olmuş.

 

Kardeşim tebrikler. Çok güzel balık. Forumda olmayışından kaçamak yaptığın belliydi Sweepfire dan bende kullanıyorum. Bana göre felaket kötü makine Malzemesi çok kötü. Belkide ben kullanamadım bilmiyorum. Tekrardan tebrikler Kesin sen mag popperla aldın balığı da demiyosun ))))))))))))

 

güzel paylaşımınız için teşekkürler Ali kardeş,son balık bayağı heyacan yaratmış
yeni avın için şimdi den rastgele

 

Kardeşim elllerine sağlık güzel av ve çok güzel bir anlatım.Avların bereketli olsun...

 

Güzel paylaşım, tebrikler.

 

Vay maasallah.Ne guzel anlatim,paylasim.Baliklarda cok guzel.
Umarim dahasi artarak gelir.Rastgele

 

Ali Kemal tebrik ve teşekkür ederim, gerçekten harika av macerası olmuş.

Oscar kandırıcılar hep dikkatimi çekiyordu, şimdi alıp denemeye iyice karar verdim. Acaba bu kandırıcılar ne kadar dalıyor, bir fikir verebilir misin?

Ali Kemal, en iyi dileklerle ve rast gele..

 

Ali Kemal kardeşim;tebrikler çok güzel bir av
Anlatımınızdaki mendirekler ,çay ağızları bana Balıkesir/Altınova'yı hatırlattı.
Hele bir de fotoğraftaki günbatımı kendimi Ege'de hissettirdi.
Ayrıca bu voli vs. ile ilgili yazılarınız benim denizlerimizle ilgili endişelerimi
daha da artırdı. Size aynen katılıyorum.
Antalya'dan sevgiler, saygılar

 

teşekkür ederim bahtiyar beyendiysen ne mutlu bana

 

Teşekkür ederim Mehmet bi kaçamak yapalım dedim. Ankradan forumda katılım yapıp paylaşım yapıyor ama uygulama yok dedirtmeyiz Daiwa Sweepfire konusunda aslında biraz yanlış algılanma var gibi pelican kamış ve daiwa makinayı öğrencilik yıllarımda kısıtlı imkanlarla aldım şimdi ikisinin toplam fiyatı 90-100 civarında ozamanlar makarasına makaraya 0,25 mono sarıp bikaç çeşit rapalayla çalışıyordum ama makinayı şöyle bi baktığımızda ağırlık bakımından oldukca iyi denilecek 1 bilyalı olmasına rağmen güçlü bir makina kolu metal üserini gövde rengiyle boyamışlar bady si diğer makinlardaki gibi sağlam bir gövde ama 40ytl lik makinlar sıralamasında spin için alına bilecek birinci sırada bir makina tambir fiyat performans. hatta makinaın ati revors sistemi çarklı yapmış ona bile bilya koymamaışlar ama kim sipin avında bilyalı durdurucuyu ararki Mag poper konusunda çok güzel bir sahte nekadar övsem azdır. Buradan tekrar çok teşekkür ederim.forumun getirdiği paylaşımcı ruhu her yönüyle sizlerle yaşıyorum. sahte konusunda diyeceğin +sı ve - si konusnda rapordada yazdığım gibi +sı hologramı çok kaliteli parlak kasiyonu harika çok güzel su fışkırtıyor. içindeki bilyaları ve aero dinamiği sayesinde kıydan çok uzak msafelere atış yapabiliyorum. diğerler sahtelerlede uzak mesafere atış yapıyordum fakat bu çok fark yaratıyor. - yanı ise hologramlı yüzeyi çabuk deforme oluyor 15 günlük deneme süresinde sahtenin kancaları rapalanın aksionu sebebiye kendi yüzeyini ciziyor aslında bu bütün youzurilerin ortak sorunu crysatalminnowda da böyle mag serisindede tomimaruda da İnşallah başka bir avda bu sahteye de iş yapıtırırm

 

Tebrikler alikemal bey, daha fazla zaman bulsanız daha güzel avlara imza atacakmışsınız, kolay gelsin...

 

İyi ve güzel dileklerin için gerçekten çok teşekkür ederim Kadir abi. Hiç sorma iri balık oltaya gelince nasıl çıkartıcam diye bir yandan panik bir yandan heyecan kepçede olmayınca akla karayı seçtim. Umarım bundan sonrada böyle iri balıklar oltamıza takılır. sanada diğer forum arkadaşlarımada böyle büyük avlar nasip olur, mücadeleis çok farklı ve heyecanlı ama iri balıktan ziyade bölgedeki yerli balığın popilasyonunun artmasın yiğelerim her ava çıktığımda olmasada hafta 1 1-2 ispendek tutmak daha tercih edilir tabi geri salmak şartıyla yoksa benimde voliciden hiç bir farkım kalmaz, yeterki balık olsun. sanada bundan sonraki avlarında avlarının rast gelmesini diliyorum. foruma bakıyorum biraz uzak kaldım kadir abi dönüp baktım senin raporlarını aradım. bir ara her ahfata nerdeyse belirli aralıklarda sipendek levrek raporları sunuyordun benide heyecanlandırıyordun. Avlarının devamını dilerim

 

Okan abi iyi dileklerin ve temennilerin için çok teşekkür ederim. kendi çapımızda nacizane güzel bir rapor hazırlmaya çalıştım faydalı olduysa ne mutlu . İzmiri televizyondan gördüm sel almış üzüldüm ama balıkçının amatörün düşündüğü yine balıktır sel sonrası kıyılarda levro bol gezer haber vereyim

 

İyi dileklerin için teşekkür ederim Serkan abi sizinde avlarınızın daim ve güzel geçmesini dilerim

 

Emrah beyendiğin için çok sevindim, umarım sen de güzel avlara imza atıcaksın. Ankaraya döndük artık yine balık sevdasını buradan arkadaşlarla paylaşım yaparak devam edicek. İyidileklerin için tekraar teşekkür ederim

 

Selam Aykut abi oskar maket balıkları hakkında diyeceğim yozurinin kopya üretimi diye bilirim nikalaj kaplamaları ve kataloklarda renk benzerlikleri youzuri ve maria prenses arasında gidip gelen bir sahte. kutusunda öyle dalış derinliği konusunda detaylı bir bilgi yok ama denemelerim de takip ettiğim kadarıyla 0,5ila 1m aralığında geliyor aksiyonu konusnda yozuri ve rapaladaki gibi titreşimi kamışta okadar çok hisedemiyoruz wtd aksiyonu verdiğinizde endi salınımından daha iyi geliyor. Aykut abi dikkatini çektiğim renk teki sahte mariadaki ve youzuri deki benzer renk kodlarındaki sahtelere bir alternatif olabilir.

İzmir yağışlı ve sel almış götürmüş abi umarım sizede bir hasar ve zararı yoktur. Varsa şimididen geçmiş olsun dileklerimi iletirim. Umarım sel sonrası güzel levrek raporları gelir izmirden. sizede rast gele

 

Barbaros abi raporu beyendiğine çok sevindim bahsettiğiniz bölgeye google erth den baktım oldukca güzel bir mera ama orası deyil uarım oradada avlanmak nasip olur. Gün batımı fotoğrafını beyendiğinize çok sevindim. Sürdürüle bilir balıkçılık için yazmış olduğum ve bölgedeki durmu anlatmak için yazdığım yazıyı beyenmeniz ve aynı fikirde buluşmamız beni de sevindirdi 10 aralık tarihinde dayımın İstanbula gitmesi kısa süreli bi iztanbul ziyeretinde gördüğü tezgalardaki yaprak ve çinekoplar, galatadaki kraçalar eve döndüğünde söylediği şey artık lüfer yok boşuna uğraşma oldu soyu tükenmiş balığın halbuki forumlarla bu konularla hiç bir bilgisi alakası yok bu sözleri ondan duymak beni hem şaşırttı hem de yoplumun kulağına kar suyunun düştüğünü işaret ediyor. Ankaraya dönüş yolunda radyodan dinlediğim bilinçli avlanma ve lüfer soyu ile ilgili anlatım medyada ses getrimeye çalışılması benide sevindiriyor. eve döndüğüm akşamı star tv deki Lüfer ve balıkçılık konusunda İstanbuldaki tezgahçılara mikro fon uzatıldı onlarda aynı şekilde balığın küçük olduğunu biliyorlar ama ekmek davası için para kazanmak için satıyorlar. Asıl mücadeleyi trol cülere ve avlanması önceden yasak olan sonradan serbes edilen alanları tekrar kzanmaya çalışılarak yapılmalı ozaam 2 yıl sonra denizlerimiz tekrara eski güzelliğine kavuşacağına inanıyorum.