11-14.09.2008_Sazan Avı Raporu

Avlak yeri İstanbul yakınlarında bir göl olduğunu ve ilk olarak İlhan’ın (Carpmaniac) amcasıyla birlikte Perşembe 11.09.2008 gidip kampı kurdu. Yemlemeyi yaptıktan sonra oltaları atarak ava başlamışlar. Yemlemede mısır ve nohut gibi baklagillerden, boili ve pellet kullanıldı. Hafta sonu avlak panayır yeri gibi kalabalık olduğundan ilk 2 gün rahat av yapabilmişler. Gece boyunca oltalardan ses seda olmamış. Sabah 7 civarında ilk ses gelince oltaya sarılarak tam manasıyla olaylı bir mücadele olmuş. Balık kıyıya yaklaşınca su yüzeyinden tam hızda karaya doğru yönelmiş. Ve bu hızda 1 metre karaya çıkmış! Bu acayip hareket sonucunda İlo’nun amcası dengesini kaybedip kepçeye dayanarak kepçeyi kırmış. Neyse ki ilk kuzu 6, kg. aynalı buna değmiş.


Aynı gün öğleden sonra amcası avdan ayrıldığından İlo tek başına kaldı. Akşamüzeri ben tam yola çıkmak üzereyken İlo’dan telefon geldi ‘yetişin, kepçe getirin…’ diye feryat ediyordu. Sazan vurduğunda Allah’ın yardımıyla yan tarafa bir balıkçı gelmiş. İlo da kendisini çağırmış. Balık 1 saat boyunca ikisini uğraştırmış. Kepçe kırık, sadece çemberiyle balığı almaya çalışmak, yardıma gelen balıkçı tecrübesiz olduğundan İlo devamlı ne yapması gerektiğini söylemiş. Neyse ki kepçeye aldıklarında mükemmel aynalıyı görmüşler. Sazan’ın ince ve uzun şeklinden erkek ve güçlü olduğunu bu nedenle de çok uğraştırdığını anlamışlar. 11 kilo ve 87 sm! Ben be Mehmet 2 saat sonra av yerine vardığımızda İlo’nun heyecanı hala geçmemişti. Ben de oltalarımı atıp ava katıldım. Gece yarısı oltalarımızı attığımız bölgeye yakın bot geçtiğini gördük. Bölgeden uzaklaşması için seslendik. Adam parakete atacağını ve bizim oltalara zararı olmayacağını söyledi. Anlayacağınız 10-15 dakika boyunca yüksek sesle şu mahlukla tartışma yaşadık. Sonrasında da arabanın farlarını açıp ne yaptığını görmeye çalıştık. Neyse ki sonra adam bölgeden uzaklaştı. Fakat sabaha karşı 05:30’da yanımıza geldi. Son derece içkili ve konuşmalarından kafa dengesi bozuk birisi olduğunu anladık. 1 saat boyunca yine yüksek sesle tartıştıktan sonra gitti. Maalesef tüm bunlar avımızı son derece olumsuz etkiledi. Neyse ki öğle saatlerinde oltalarımızdan biri yine sessizliği bozdu. Tam da İlo çadırda bende dışarıda şemsiye altında uyuklarken alarm sesi Çok ciddi bir balık oltanın ucunda hissettim. Fakat 2 dakika mücadeleden sonra iğne kösteği koptuğundan balığı kaçırdık. Epey bir moral bozukluğu yaşadık doğal olarak. Balık İlo’nun özel reçetesiyle hazırladığı mısıra vurmuştu. Ben ise devamlı boili, pellet ve mısırın farklı kombinasyonlarda yemler atıyordum. Akşam saatlerinde oltalarda hareket olmadı. Akşamüzeri yan tarafa 4 balıkçı geldi ve 20-25 olta attı ve parakete atmayı planladıklarını söylediler. Bu kadar çok olta ve paraketenin yasak olduğunu söylediğimizde ise bu yasakları ilk kez duyduklarını belirttiler. Sabaha karşı yine ikimizin de uyuduğu dakikada benim alarm uçacak gibi çalmaya başladı. Hemen çıkıp oltaya sarıldık. Harika bir 6,5 kg pullu Sazan’dı. Kardan adam montaja vurmuştu. Ben son zamanlarda saffety clips ve stiff rig kullanıyorum. Önceki gün avımda yakındaki ağaçları göz önünde bulundurarak FOX’un 2XS serisinin 2 ve 4 No’lu iğneleri kullanmıştım. Sonrasında FOX’un SSC serisinden 8 No’lu iğnesini kullandım. Ve balık vurdu! Sazan avının en sevdiğim özelliğinden biri budur’ devamlı araştırma ve deneme!
Adrenalin seviyesini düşürürken donduğumuzu fark ettik, balık vurduğunda çadırdan donca çıkmıştık. yine çadıra girip ısınırken uykuya dalmışız. 2 saat sonra yine aynı oltanın alarmı uzun uzun çalmaya başladı. Yine çadırdan fırlayarak oltayı ele aldığımda karşımda daha ciddi bir rakip olduğunu fark ettim. Mücadele çok uzun sürmedi, sanırım 15 dakika, (biliyorsunuz o anda zaman kavramı devre dışıdır) sonra İlo balığı başarılı bir şekilde kepçeledi. Mükemmel görünüşlü bir pullu! 10 kg ve 84 sm!
Balığı carp-sack (livara) koyup suya attıktan sonra adrenalinin üst seviyede olduğunu fark ettik ve bu durumda bir daha gözümüze uyku giremezdi. Avımız başarılı olacağa benziyordu – 6,0 kg, 6,5 kg, 10 ve 11 kg harika tablo oluyordu! Trofe yakalama şansımızın arttığını konuşmaya başladık aramızda. Neden olmasın? Balık yemleme bölgemizdeydi ve aktif besleniyordu. Hava şartları oldukça değişken olmasına rağmen balık hareketliydi. Gece boyunca rüzgar fırtına seviyesinde estiğinden şişme botu benim rod-pod ’un üzerinden uçurdu. Hatta ben bunun bir uğur olduğunu aklımdan geçirdim. Ve uğur doğru çıktı!
Öğleden sonra Mehmet tekrar aramıza katıldı. Güzel bir avın (aslında avın yarısında, şöyle ki İlo hala ava devam ediyor) fotoğraf makinesiyle belgeledik.
Umarım daha büyük trofeler için tekrar göle gitmemiz gerekir!
Asıl büyük trofeler sezonu başladığına göre bundan sonra herkesten en azından böyle trofe haberleri gelir.
RASTGELE!












Bu da avımızın videosu :
http://www.vimeo.com/1769283