Tarih 16.Ocak.2012 yer Ayrancılar mevki – Torbalı Egekent 4 , evdeyim saat kaçtı hatırlamıyorum ama 12 den sonraydı 16 dan önceydi. Ne güzel uzanmışım TV seyrediyorum ,, zırt telefon.. ahanda Sevgili İshak.. naber ?nasılsın? vs den sonra amaç belli oldu ,, Sevgili Çagatay ile akşam sahildeyiz..istersen gel.. Hedef levrek – yemli.. Tam iyileşmedim sesim gidik, öksürük var , bu telefonda hiç iyi olmadı.. -Hanım ben gidemmi? .. -Sen bilirsin dönüşte –yarın aksırıp tıksırısan söylemedi deme, -Olur bişi demem.. Saga bak sola bak ah –vah – olurmu? Olmazmı? ….Olur be.. halk hazırlan 3-5- kat giyinirsem bişi olmaz.. Evet yallah hazırlandım, düştüm yola..alemin güzellerinin mekanına , tabii önceden yarım kilo sardalye su deymemiş …yemde iyi idi.. Neyse ben onlardan önce oradaydım .. hava sert. Ama bendeniz 3-5 kat giyinmişim..hava işlemiyor içeriye.. Derken bizimkiler gelmeden saat 18 gibi bir vuruş aldım 3 kez kısa vuruş ama ses yok.. bekle yok ,…. çektim takımı yemlerden bir tanesi en üstteki .gidik.. Tekrar yemledim salladım aradan bir yarım saat geçmediki kamış 4-5 kafa salladı hooop sehpadan havalandı.. (makine efsane Daiwa GS9 ) agır makine olmasın karşın.. kamış gidecek nerdeyse yere yatay hale geldi..sehpada.. Hop. Ha –ho noluyoruz bu ne levrek ? derken koştum yapıştım takıma .. bir sallamaki sorma gitsin.. makinede ip var dynemea , sert ya tüm darbeyi kamışa iletiyor.. alt taraf ta beden köstek tek parça misinadan 040 .. iğneler 2/0 bronz. Neyse asılda gelsin yavaş yavaş topladım ,,,,,, zira kurşunda 150 gr.dı dalga oldugundan malum kaymasın diye… Seviniyorum eh be baba levrek geliyor hesabı ama çok ta seri kafa atmadan geliyor.. şüphelendimde …ne iş?? Neyse kuma sürükleyerek çıkardımki birde ne göreyim kocaman bir Mıgrı..(Conger conger) sanırım 1 metreden uzundu..neyse aldım kenara .ben bu balıgı yemem ne yapayım derken orda birileri istedi onlara verdim..afiyet olsun hesabı .. Sanal dünyanın yani bu alemin enteresanlıgı ve güzel tarafı ise , oraya gelen bir gurubun, aramızdaki konuşmalardan İshak bey sizmiydiniz diyerek yanımıza gelmiş olmaları . mufiyi hatırlamaları .(forum aleminden) ve yogun bir muhabbet ,, gecenin bir saatinde yüzlerini zor seçtiğimiz insanlar , ile sanalda olan muhabbetin gerçeğe dönüşmesi..çok güzel.. Derken rüzgar dindi, deniz sakinleşti.. levrek umudu azaldı , benimde ayaklarım üşümeye başlamıştı zaten.. saat 21.30 du galiba bana musade dedim. Ve eve dönüş yoluna koyuldum .. dostlar orada kalmış bir müddet daha ..Tek balık lı bir gece.. Sevgili Çagatay Sevgili İshak..iyiki varsınız, iyiki sizi tanımışım .. (Not kafamdaki ışıldagın üzerine kırmızı bir maskeleme yaptım o renk dogaldir yani..levrek kırmızı renkten korkmazmış..hatta ilgisini çekermiş..İngiltere kaynaklı bir bilgi)
abim güzel bir av yapmışsınız.havanında soğuk olduğu gayet belli ama kısmet olmadımı olmuyor.peki bu mığrı balığı yenmiyormu ?
Abi çok güzel bir rapor. Büyük bir keyifle okudum. Aha dedim yemliyle levreği yakalamış Sonra moralim bozuldu Avlanırken de mığri ile karşılaşınca nasıl moralim bozuluyosa işte öyle bozuldu. Sanki ben çektim miğriyi. Bende yemem, lakin iğneden çıkarması çok zor. Belki ben zorlanıyorum, belki yılana benzediğinden kolay çıkartamıyorum. Birde bi kitapta okumuştum; bunların ağzında bakteriler olabiliyormuş. İnsanı ısırdığı zaman oluşan yarada ciddi bir iltahaplanma olabiliyormuş. Yakaladığım zaman çoğu telef oluyor. İğneden kolay kurtulanları suya atıyorum ve orada av yapmayı bırakıyorum. Bu kadar sevmiyorum bu balığı. Yiyenler olduğunu biliyorum lakin yüzmesi bi dert. Eti çok yağlı olduğundan mangalda suya daldırıp çıkarıp pişirildiğini biliyorum. Zor bir pişirme şekli var zaten. Tipinden hayır yok zaten. Neyse; avlarının ve güzel raporlarının devamını dilerim. Çok geçmiş olsun...
Tebrikler abi. En son ben de Karaburun' da yavru müren yakalamıştım. Çıkartana kadar öldüm öldüm dirildim iğneyi, sağ olarak yolladık denize
Muvaffak Ağabey, avın amacına ulaşmış. Heyecanı tam yaşamışsın. Balıksa, almışsın karaya koca hayvanı. Anlatım harika. Bir de ertesi gün hapşırıp, tıksırmadıysan ne ala!
Bu balık yeniyor , yılan balıgının sadece deniz versiyonu diyelim.. bunun alt çenesi daha kısa i (conger conger) özellikle ingilterede çok makbulmuş... bizde de yiyeni çok ama ugraşı istiyor.. kafasından bir agaca veya bir saglam yere asılıyor . sırtından ve karından keskin bıçak ile anüse kadar çizilip derisi 2 parça halde soyuluyor daha sonra tekerlek vaziyette kesilip marine -sos -bekleme den sonra kızartılıyormuş..
Muvaffak abi böyle bir havada mığrı yakalamanın heyecanı bile yeter kısmet böyleymiş demek lazım bir dahaki avında özlediğin balığı yakalamanı dilerim rastgele
-Hanım ben gidemmi? .. -Sen bilirsin dönüşte –yarın aksırıp tıksırısan söylemedi deme, -Olur bişi demem.. Abi mükemmel bir anlatım olmuş.Bir an ben rapor düzenliyorum zannettim.:thumb: Bu balık sevdası için aksırıp-tıksırmaya değer. ________________________________ Serkan-Salihli-A RH + Önce senin ağzınamrsparkle Sonra benim ağzıma:hungry:
Çok güzel anlatmışsın Muvaffak abi. Levreği kıstırdığını kafamda canlandırırken mığrının çıkıp gelmesi moralimi bozmadı değil. Ama o anki yaşamış olabileceğin heyecanını düşününce yüzümde tebessüm belirdi. Maksat da zaten bu heyecanı yaşamak değil mi?
Tebrikler abi, çok güzel bir anlatım, en azından avın amacına ulaşmış Birde resimleri görebilseydim daha güzel olacaktı
abi bizde ahmet beylideydik pazartesi bütün gün. deprem olmuş sabaha karşı 05:00 civarınçok sinir olduk çoooook. mığrıda tipsiz bi hayvanmış yahu ama heyecanı herşeye değer tebrikler
Okuması çok keyifli bir anlatım olmuş. Bu arada mığrılar ölmez kolay kolay, ne içirdiniz de poz verdi merak ettim Tebrik ederim Mufi bey, 15-20 sene sonra inşallah yaşarsak, av öncesi yaşayacağımız diyalogları şimdiden bize gösterdiğiniz için... Saygılar, sevgiler...
-Hanım ben gidemmi? .. -Sen bilirsin dönüşte yarın aksırıp tıksırısan söylemedi deme, -Olur bişi demem.. abi ben balığa gidiyorum dediğim zaman yine mi balık,napçan orda bir başına,tutamadıgın balığın neyine gidion vs neyse tebrikler keyifle okudum.bu arada ben o kadar giyinsem kıpırdayamam bile.