sabah 05 te uyandım. gideyimmi gitmeyeyimmi. vaz geçtim tembellik var.. yattım daha sonra zaman nasıl geçti anlamadım saat 10 olmuş birden geldiler.. -Hanım ben gidiyorum !!! _Nereye?? - Bilinmez bir yere.. - Hadi ordan ..!! - Geldiler yine bu saatte sıkıldım - anladım balıga yine değilmi.. -aferim benim akıllı eşime.. 10 puan.- .ten point- yallah aynı yere saat 11.30 gibi azmaktaydım.. aynı malzeme yem ekmek içi.. kalan yarım ekmeklede yavruları besledikten sonra 15.30 de dönüş.. neden 15.30.. şöyleki.. bu balık avcılıgı aynı zamanda saygıda gerektirir ama maalesef insanlarımızın çogunda bu yoktur..15.oo ten sonra sagım solum bir doldu.. olta atamaz hale geldim..tartışma yerine sukunetle mekanı terketmeyi yeğledim.. ayıptır söylemesi onca kıbrısçının içinde bir tek ben tek iğne ile hepsinden fazla balık tuttum kaçanlar- salınan yavru lidakiler cabası.. ama bir allahın kuluda gelip yahu bu adam-abi-amca-kardeş- nasıl tutuyor bir bakem hele demedi.. gelse oturup anlatacam işi gücü bırakıp hemde seve seve .. ama yok kardeşim.. toplumda ya inat var .. benimki ben..inadı yada ..korku var..yada başka bişi.. yok olan sadece merak.. kaçanların sebebi kullandıgın sert aksiyonlu kamıştan ötürü oldu hayvan her kafa atışta kamışın esnemesi kıvrılması lazım ama sadece uçtan kıvrıldıgı için balıklar tüydü.. muhtemelen ağızları yırtılarak kaçtılar zira iğne mustad 7 numara ..ince geliyor.. yıllar önce albanın erma diye bir 4 mlik tatlısu kamışından halka montesi ile makine yuvası ile derleme yapmıştım aksiyonu tam istediğim gibi olmuştu maallesef aynı sistemi oturtamadım.. 30 cm gibi bir kefal zorladıgı anda kamış yay gibi full kıvrılması lazım..ki iğneye ve agzına aşırı yük binmesin.. kefallerin alt dudakları incedir.. agızlarıda ufak oldugundan maalesef iğneler her defasında dudak kenarına takılır.. çıkma olasılıgı fazladır.. neyse kafanızı şişirmeyelim..
güzel bir av olmuş tebrik edrim muvaffak abi yada amca bilemedim ne desem kusuruma bakmayın :S bende dün sabah kefal tuttum ama kokusu beni benden aldı sizin tuttuklarınızda da öyle bir koku var mı? yani tüm kefaller kokar mı böyle yoksa bölgeden bölgeye değişir mi? saygılar
tebrikler muvaffak bey, güzelce vakit geçirip balıkta almışsınız, afiyet olsun, şu takımı, sistemi anlatın hele, biz dinleriz
anlatıcam sevgili kardeşim hemde detayı ile..resimlerii le az sabır.. çok keyifli bir sistem.. kırıs gibi çok iğne bir sürü ekmek te yok.. zamanı gelince upuzun yazıcam..
sevgili alper kefal bilindiği gibi çok dayanıklı kirli su vs demeden dalan bir balık bir özelliğide nasıl oluyorsa uyanıkta bir balık.. kafali emin oldugun yerden avlıyacaksın.. kesinlikle av mahallinde sagdan soldan bir yerden 1km mesafede bir kanal boru vs olmayacak.. bir dönem marmarisye yaşadım 4 yıl kadar orada kefal çok egeden daha fazla..ve hiç bir zaman en ufak bir koku almadım balıgı tutugum yerler orman kampları - hisarönü vs gibi sakin yerler.. kış boyunca buralarda insan olmaz..(ki atık olsun) ayrıca diyelimki istanbul kıyılarında kumsallarda kışa dogru dil pişi başlar ama bu balıklarıda kalkıp kanal dere agızlarından tutarsan aynı şekilde risklidir..kefal kirli balık derler ama yıllar önce izmir körfezinin dibindeki birikimden dolayı tüm bentik türler aynı tehlikeyi taşıyordu.. haliç temizmidr? bilemiyorum şu an ne alemde ama galata köprüsünden dibe idirilen olta ile alınan mezgit ne alemdir ????? yada başka bir balık.. geçmiş yıllarda ticaret odası tarfından ızgadadan su emilip marmaraya veriliyordu.. bu sayede karaköy tarafından temiz bogaz suyu girişi saglanıp sirkülasyon olması isteniyordu.. ama şimdi durum nedir.? kısaca sadece kefal değil tüm balık türeleri temiz yerlerden avlanmalı..
Gelip sormazlar ama bütün baliklari tuttu gitsede rahatlasak bize kalsa baliklar diye düsünürler aliklar !
Muhtemeldir aynı taktiği yıllar önce boğazda da uygulardım .. sabah erken giderdim.. kimse yok.. birileri gelir hemen yanıma .. koca sahilde sadece benim orda balık varya koca bogazda.. derken zincir devam eder.. ben sıkıldımı zinciri kopartır gider..
... Bir Allah`ın kulu da gelip yahu bu adam-abi-amca-kardeş- nasıl tutuyor bir bakem hele demedi.. gelse oturup anlatacagim işi gücü bırakıp hem de seve seve .. ama yok kardeşim... toplumda ya inat var .. benimki ben..inadı ya da ..korku var.. ya da başka bişi.. yok olan sadece merak... Muvaffak agabey; sormayan, sorgulamayan, dinlemeyen, dusunmeyen ve her seyin en iyisini kendisi bilen insanlariz ya biz, onun icin oluyor bunlar iste... hepimizin bildigi gibi, buna kisaca CEHALET diyoruz. Oyle degil mi agabey?
ben artık 5 numara iğne bağlamaya başladım. geldimi iyi balık geliyor. zulada ne kadar iğne varsa tükettim zaten. küçüklerede yavru balık takılıyor. mersinde kefal o kadar çokki. 10lu çapari kullanıyorum, bedene bağlı, bir ara fotoğrafını gönderirim. şu tek iğneleri bizim mersinde, sahildeyken mersinin yerlilerinden birine sorayım dedim, pek anlatmaya yanaşmadı. hatta, hiç uğraşma deyince bende bıraktım artık, sormadım. bildiğim yoldan gidiyorum. sizinkisi daha çok sabır gerektiriyor, emekli olduktan sonra uğraşmak lazım. Bir de kafa şişmek ne kelime, buradaki en büyük meziyet, balığa zarar vermeden o mahareti gerçekleştirebilmek. bende kefallerin ağzının narin olduğunu öğrenince tasmalamamaya başladım, yavaş yavaş çekiyorum. bu arda balıklar güzelmiş, afiyet olsun
Öyle kara-mara değil, sarıkulak bunlar, kefalin hası. Aynı muhabbet, aynı güzellik. Selam olsun kefalin ustasına.
Gümüldür denizatı otel yanı azmak kırmızı demir köprünün iç tarafı köprü ile aramdaka mesafe 20 m. o azmakta her tarafta balık oluyor ama denize yakın olan bölgede kefal in su üstüne çıkma şansı daha yüksek.. iç kısımlarda yani asfaltın içi tarafında denememe ragmen hayvan su üstü yapmıyor ama denize yakın yerde nedense su üstünden birşeyler yeme alışkanlıgı daha fazla..