Selam Gönül Dostları, Sazan'dan sonra bir de Yayın avına gitmek istiyorum.. ERZURUM-HORASAN VE KARS-KARAKURT arası avlak yeri seçecem..yaklaşık 60-70 km lık bir yol boyunca uzanan nehir'de doğru bir seçim yapmayılım.. Yalnız Yayına ilk kez gideceğimden Aras nehri ya da yazdığım avlak bölgesi hakkında hakkında bilgisi olan ya da Yayın avlama konusunda uzman olan olmayan arkadaşlardan taktik ve tekniklerinden faydalanmak istiyorum. Şimdiden Teşekkürler..
Mehmeeet,kelin ilacı olsa önce kendi başına sürermiş şakamı anlayışla karşılarsın umarım.Bölge hakkında bilgili arkadaşlar muakkak bilgilerini paylaşacaktır.Erzuruma kucak dolusu sevgiler
Senin gibi usta Balıkçıdan da elbette alacağımız kapacağımız bişiler vardır Abicim, Bölge hakkında olmasa da Yayın hakkında bilgi verseydin keşke...Çok araştırdım sitelerden ama bu Balık çok Farklı Yem konusunda bile kararsızım sanırım 4-5 ayrı yemle denicem...
Mehmet Yayın40derece Ali varya çağır onu zaten fellik fellik yayın merası arıyor Türkiyede hisettiğim kadar tam bir yayın hastası ayrıca yayın için benim bildiğim kan kokusuna dayanamaz kuzu dalağı,tüyleriyle ateşte az gezdirilip ütelenmiş ve birsüre dışarıda bekletilmiş daha doğrusu kokuşmaya dönmüş küçük kümes hayvanları bütün olarak,ayrıca onlara ait bağırsakları,kara sülük gerçi bu mevsimde toprağın çok derinlerindedir onlar belli olmaz ahırların gider yerlerinde kürekle biraz derine inersen belki bir ihtimal olabilir,canlı ölü balık ne bileyim sonu gelmez birsürü çeşit yüreği kaldırmayan ama okuma gafletinde bulunan arkadaşlardan özür dilerim kısmetin bol olur inşallah ama usta ne olursa olsun yayın için erken değilmi sence sular çok suğuktur kimbilir zavallılar hangi kovukta hangi delikteler
Mehmet bey çok fazla bilgim olmasada yem konusunda babam yayın için hep kuzu dalağı derdi. Eskiden adanada çalıştığı yıllarda hep kuzu dalağı ile yakalarlarmış yayını.
Erzurum da Kuzudan çok ne var..Buluruz Kuzu dalağı..Güzelim kuzuları kesip cağ yapıyorlar...Teşekkürler denemek lazım...
Ertan Abicim, o seneye gelcekmiş şimdiden yerini yapıyor..O bayağı bir uzman ondaki tesisatlar bende olsa kuruturum nehri dereyi... GPS balık bulucusundan teknesine kayığına herşey mevcut..Verdiğin değerli bilgiler için teşekkürler...Bir kaçını deniyecem...Soğukluğa gelince harbiden erzurum da kar yeni yeni erimeye başladı...Ama Kan kokusu belki balığı çeker, havaların ısınmasını beklersek ertan abicim, içimizdeki Kurt büyür bizi yer bitirir....
Muharrem Abi Nuri Abinin Sazan ve alabalıkla ilgilendiğini sanıyorum yanlışmıyım...Balli abim nerdesin..?
Merhabalar kardeşler, afiyetler dilerim herbirinize. Bundan 30-40 yıl önce Horasan yakınlarında da güzel yayınlar alındığını babamdan dinlemişliğim vardır. İlçe merkezinde dolaşırken kalın bir sırığa geçirilmiş 2 adet balığın 2 kişi tarafından omuzlarda götürüldüğünü, hatta balıkların kuyruklarının sırık esnedikçe yere değdiğini bizzat kendi görmüş. Ama yakın tarihlerde yöreden böylesi avlar hiç duymadım ve görmedim de. Çok istemiş olmama rağmen bu güne kadar hiç gitme imkanı bulamadım. Avatarımda da en iyi avı kısmına "yayın balığı nasipse" diye yazmamın sebebi de budur. Mehmet'in de dediği gibi yayın avı daha çok Ermenistan sınırına yakın yerlerde yapılıyormuş. Yukarılarda yani Erzurum'a yaklaştıkça o nispette de azalıyor.
Sevgili Nuri Ağabey Yayın avına gitmek nasip olmadı mı diyorsun Evvela Allah nasip ederse, yolun bu aralar (Temmuzdan Ekime kadar) İstanbul'a düşerse, mevsim de uyarsa, bildiğim güzel bir avlakta seninle beraber bir av yapmak isterim. ( Cümle içinde istek kipi biraz fazla kullanıldı, ama bunu gönülden istekli olmaya yorumlayalım ) Yayınavını ve tadını çok sevmem. Hatta yıllar öncesi yaptığım son avımda daha da gitmem dediğimi hatırlıyorum. Ama kendi adıma yakala bırak avı yapmak için daha ziyade seninle hatta ekibinle bir kere daha doyasıya sohbet edebilmek için zevkle gideceğim bir av olacaktır
Merhaba Nuri Ağabey, Ne bileyim avatarında "yayın balığı" görünce şimdiye kadar tutmuşsundur, dedim ama galiba yanılmışım
Yayın balığı, benim bildiğim, Aras'ta bizim mübarek (Nuri Abiye inat ) Kars topraklarına girdikten sonra bulunabiliyor. Kars Çayı'nda da Şahnalar köyü civarında tutuluyor diye duydum.
Aras Aras han Aras Bingöl'den kalkan Aras Al başımdan sevdayı Hazar'da çalkan Aras Yar beni yara beni Öldürür yara beni Aras kurbanım olam Al götür yara beni Dağlar siz ne dağlarsız Kardan kemer bağlarsız Gül sizde bülbül sizde Daha neye ağlarsız Aras'a vurdum teşti Aras bulandı geçti Muhannet emmim oğlu Senin de vaktin geçti
Abi döktürmüşsün gene valla..Zaten senin normal günlük anlatım dilin benim diyen edebiyatçılara taş çıkarır Abicim..İnşaallah denk gelirse belkide beraber gideriz abicim..Emircan da gelir, Hem bu aralar balık tutamıyo sazan morali bozuk reis in....
Benim değil abicim. Bu bir halk ezgisi, anonim yani. Eskiden köy odalarında özellikle düğünlerde "ses sese katarak" bir grup cümlenin sonunu bitirmeden diğer gruptakiler son kelimeyi de tekrar edecek şekilde 'ağızdan alır' ve yeni cümleye devam ederdi. Bitene değin böylece tekrarlanırdı. Mikrofonsuz, doğal insan sesi ve çalgısız. Ancak, damlardan torpah tökülir. Hareketler ağır, eller serçe parmaklarından birleştirilmiş, yüzler birbirine dönük, handiyse herkes yanındakinin ağzına bağırır vaziyette, omuzlar dik. Şimdilerde ne kimse söyler ne de dinler.
O düğünleri ben de hatırlarım abi. Hakikaten çok güzel tasvir etmişsin: "handiyse herkes yanındakinin ağzına bağırır vaziyette"