Değerli Arkadaşlar, ekteki video klibi dünya denizlerindeki aşırı avlanmanın günümüzdeki ve gelecekteki yıkıcı etkilerini, ayrıca balık çiftlikleri ile ilgili ilginç bilgileri içeriyor. Maalesef Türkçe değil ama animasyonlar çok net. http://vimeo.com/ocean2012/endingoverfishing Rasgele
yeni nesil zor görür balığı gibime geliyor bizdeki bu barbar kafalı anlayış olunca,yeni nesil balığı zor görür..devlete sırtını dayamış, salla başını al maaşını tipleme dolu..ötü sandalye den kalkmıyor..çoğu görevini bilmiyor..bilsede üstüne düşmüyor..ihbarı değerlendirmiyoridk top yekün baştan yapılmalı bu sistem..mevcut görevlilerin işlerine son verilmeli..bütün büyük gemiler kameralar ile takip edilmeli..yasağa uymayanın gemisini orda gömeceksin..ikaz kesinlikle olmuyacak..yasanı koyacaksın uyguluyacaksın..buna göz yuman memurun işine son vereceksin 5 yılda tıkacaksın içeri.. bu hadisenin çıban başı balık bulucular.kesinlikle yasaklanmalı..kullanana 5 yıl indirimsiz ceza vereceksin... olta balıkçılığı, malzemeciye git 5 10 kuruş ver oltaları döşe misali..kolay olmamalı..bu işin en az 4 ay kursunu görmeli..orda bilinçlendirilmeli..ehliyet almalı..en fazla 2 olta taşımalı..2 iğne den oluşmalı takımı..limiti aşana ağır para cesazı vereceksin..3 5 yıl kendini toparlıyamıyacak.. ehliyetsiz oltacıyı yakaladınmı 5 yıl tıkacaksın içeri.. tatlı suya ağ atanı adeta öttüreceksin elektrik vererek..5yılda tıkacaksın..tekne bot vs sokturmuyacaksın gölete..yasağa uymayanı 5 yıl tıkacaksın.. bize böylesi müstahak......
Kimi zaman senin gibi düşünmekten kendimi alamıyorsamda,tatbikatta bazı tedbirlerin bu bereketli denizlere ve tatlısulara tam uygulanması bence yeterli olacaktır. Örneğin yasak av zamanını yazın tam ortasınada uygulamayacaksın. Komşularımız yumurtlama mevsimini gözetmekte ve uygulamakta iken,bizler işte o dediğin aletlerinde yardımıyla,üstelik generatör tekneleriyle yumurtalı balığı yataklarından kaldırıp tonlarcasını,adeta yumurtlama ve üreme içgüdülerini alt,üst edercesine avlanmaktadırlar. Yasakav mevsimi hiçolmazsa iki ay öne alındığında bu katliam yapılamayacaktır. Troller kapalı havzalarda ağ çekememeleri,ağ gözleri kontrol edilerek küçük balıkların kaçması mümkün hale gelmelidir. Yasak av mevsimi tüm teknelere,küçük balıkcı diyerekten hiçbir limite,mevsime boya derinliğe tabi olmadan avlanan onbinlerce tekneyede,belki daha az süre olabilir,uygulanmalıdır. Hep bu noktayı pas geçiyorsunuz,oysa tahribat bence gırgır ve trol teknelerinden dahi ileridedir. Ucuz mazotta neymiş,vermeyeceksin zaten çoğu amaç dışındada kullanıyorlar,ticaretini dahi yapanlar var,önleyeceksin. Neden daha gelişmiş ülkelerde cezalar çok ağırdır.Zira bu kaynaklar milli servet sayılmakta tahribatına göz yumulmamaktadır.O zaman sende böyle yapacaksın. Kadirin malı deniz,yemeyen domuz mantığı yok edilmelidir. Denizden nasiplenen herkes vergisini vermelidir. Kimisi gırgırdan az ufak ancak hiçbir yasağı bulunmayan,üstelik vergiye tabi olmayan,üstelik mazot desteği alan,isterse kara kıyıdan gücünün yettiği her derinliğe istediği göz aralığında boyunda ve derinliğinde ağ serenleri neden göz ardı ediyorsunuzki.Sen bile bunlardan bahsetmemişsin sevgili Kadir. Adamlar kulübelerinde bomba imal ediyorlar ve onbinlerce levreği bombalalıyorlar. Yahu şehiriçinde yakalansalar teror suçlusu addedilirlerken,denizde yakalansa ufak bir cezayla paçayı sıyırıyorlar.Bu ne yaman çelişkidir. Zıpkıncıların hemen hepsi işine geldiği yerde kural dışı balık vura,vura orfoz,lagos ve bazı iri balık türlerini mahvettiler,bu nasıl bir iştir anlayan varmı. Bu katliamı geçim kapısı yapanlar çok,üstelik gece dalıcıları üstelik kimi son zamanlarda tüple dahi gece dalıyorlar bu ne gaflettir. Oltaya dahisınırlama getirilmeli ve limitler aşağı çekilmelidir. Oltacıyla balık nesli zarar görmez diyenlere sesleniyorum.Neden o halde gelişmiş ülkelerde bu titizlikle uygulanıyor. Karnı yumurta dolu bir trofe levreği yakalamaktan kim geri kalmaktadırki. Öff ki Öff ben dahi balıkcılığımdan utanır oldum.Tutmuş birde şu balık nasıl tutulur diye halende anlatıp duruyorum. Benden sonrası Tufan mantığı yerin dibine batsın. Bu topraktan doğdu bu nesil,bu toprakta bu yetişiyor.Kendime dahi sıkasım geliyor kimi zaman. Yetmedimi len yarım asırdır tuttuğun diyorum kendime,inanın ki böyle diyorum. Sonrasında ne yapacağım ben deyip hadi ava devam. Sevgiler
Vedat abi deyinecek çok şey varda başlıcana kabasını aldım vallah parayı bir bulsam..yahut kafama göre bir ülkede iş temin edileceğini bilsem..hemen tası tarağı toplar giderim..o derece sıkıldım..yam yam misali olduk gidiyoruz kaç gündür bir tane levrek tutamadım yokidk hava 3 gün bozdu..3 gün kıyıda dalga yedim tepeden aşağı..yoklarım yoklarım yok..idk o kadar gerginimki,,kamışı filan kırıp bırakasım geliyor..balık havyar yapmıya başlıyor artık..şurda ne kaldı,,ne umutlarla başladık,,elde var koca bir hiçidk aslında balığın tam anavatanında norveç için bir güneş doğmuştu da..ben pek sıcak bakmamıştım soğuk diye o tren de kaçtı elin ecnebi ülkesinde güpe gündüz levreği tutuyorlar..biz burda bünyemize zarar veriyoruz levrek peşinden koşmakla..balık peşinden koşmak ile yam yam lığa fırsat verdirmiyorlar.. yanlız şu dikkatim den kaçmıyor abi..bizim yurt dışında yaşıyan vatandaşlarımızın büyük çoğunluğu %90(balıkçılık ile uğraşanlar),oranın olta balıkçılarının huyunu benimsiyememişler.. adamlar koca koca balıkları geri salıyorlar.ihtiyacı kadarını alı koyuyorlar.bizimkilerin alıkoydukları balıkları görünce utanıyorum kendi adıma..nereye gitsek gidelim kafa değişmiyoridk acayip bir milletiz vesselam..
Sanırım seni en iyi ben anlarım sevgili Kadir. Dünki lodosta denizdeydim.Sırf buraya gelen arkadaşıma birşeyler tutturabilmek için.Çırpındım birkaç çupra alabilirmiyiz diye. Neyse 30 kedim ile Assos limanındaki kedilerime yarımşarda olsa biraz hanos ile iki arkadaşıma bir tavalık mercan tutabildik. Hani forumdan birisi durumu görseydi,biz Vedat Abiyi gözüpek bilirdikte deli olduğunu tahmin edemezdik derdi içinden. Ancak böyle yapınca birşeyler yakalanabiliyor. Dün ben denizdeyken,buralara gelen forumdaşlarımızın gayet iyi bilecekleri,eski kahveci,fenerci Hüseyin amca hakkın rahmetine kavuşuvermiş.Bugün toprağa vereceğiz. Gayrı ben buralarda duramam.Sevdiklerim ard,arda göçüp gidiyor. Gidiyorum sevgili Kadir.Hayatımın son perdesini yaşamaya gidiyorum.Hedef Gökçeada.Orada doyasıya avlanacağım.Tüm sahtelerimi deneyeceğim. Şu kedilerim olmasa tamamen oraya yerleşeceğimde,şimdilik sadece bazı ayların yarısı orada ,yarısı burada idare edeceğim. Levrek gelecek oralara Kadir ve sen kimini salıp kimini alıkoyacaksın ve sanırım alıkoydukların seni üzecek,ama saldıklarınla avunacaksın. Sevgimle kal yiğit dostum
Çok balık tutuyoruz bir amatöre yüzlerce balık bence haram dün tv de boğazı gösteriyordu oltalarda yapraklar doluydu onlara sorulduğunda gırgırcılardan şikayetciler ama hepsinin kovasıda oltalarında yapraklar kol geziyordu son tuttuğum palamuttan sonra annemin bir sözü üzerine çok adetli balık tutmamaya söz verdim kendime
Defalarca tekrarladım yine tekrarlıyorum, Kara avında çifte tüfekler varken avın kaçma şansı vardı şimdi otomatik tüfekler var 6 lı 8 li, avın kaçma sansı yok kara avı bitti kuş kalmadı, Denizlerde sonarlar yoktu balık bollugu vardı sonarlar çıktı denizi süpürüyorlar sonrada balık fiyatları düşük diye balıkları yem fabrikalarına satıyorlar günü kurtarıyorsun gelecegi yok ediyorsun, Biz uygulasak başka ülke uygulamıyor diye hemen başlarlar konu başka ülke degil bu ülke, ufacık çinekopları yakala, lidaları yakala , babayigitlik çıktıgın avda olaki günlük limitin saat 11'de doldu bu saatte avını sonlandıracak kaç babayigit var, Degişime kendimizden başlayalım ve sonara hayır kampanyası oluşturalım diyorum, tarım ve denizcilikten sorumlu bakanlık çiftçilerin aglamasından yüzünü denizlere dogru çeviremiyor bunu biz saglayalım.
balık tutarken şöyle bir haz var, kovanda çok balık olunca ,kendini farklı bir statüde görüyorsun, o yüzden ayrılmak kolay olmuyor o balıklardan .sırf kovan dolsun diye küçük balıkları bile salıvermiyorsun.Yada gün boyunca balık tutarak zaman harcadığın vakit , kovana bir bakıyorsun 3-5 tane standartlarda istavrit , küçükleri bıraktığın zaman . İnsan ister istemez bunlar büyük diye alıkoydum ama evde kimseye yetmez diyerek küçükleride alıkoymaya başlıyor. Tamamen psikolojik bazı durumlar . Ben amatör olma yolunda giderken ,ilk başlarda ne yazık ki bu psikolojiye kapıldım, ama standartlarda da olsa da çokça balığı da salıverdim. Zaten belli bir noktadan sonra insan da artık o psikolojik durum yerine sorumluluk hakim oluyor. Yeter ki insanlar en azından yiyebileceğinden fazlasını ve de standartların altındakileri bırakabilsin. Bir de insan şunun mukayesesini yapabilmeli, Eğer ben bu balıkları tutmasaydım , ve akşam marketten balık alsaydım kaç kg yada kaç tane alırdım? Bu soru önemli bir soru ,sürekli balık tutanlar için. yani marketten 4 tane palamut alcak iken 20 tane palamutu tutmamalı balık avcıları. Ya da nadir zamanlar hariç eşe dosta dağıtmak için sürekli çok sayıda balığı alıkoymamalı. Eğer sorumluluk bireylere indirgenemezse kanunsuz avlananlarla baş edemeyiz,birlik olamayız. Bu benim kendi düşüncem, muhakkak katılmadıklarınızda olacaktır,saygı duyarım. diğer bir konu, Vedat abimizle ilgili, Bir kaç aydır Vedat abinin yazılarını okuyorum, kendisi eskiye nazaran çok duygusallaşmış, her ne kadar birebir yada internetten kendisiyle bir görüşmüşlüğüm yada tanışmışlığım olmasa bile , hemen hemen her yazdığı yorumları yada açtığı konuları takip etmeye çalışıyorum. Vedat abinin bu duygusal halide ister istemez insanı etkiliyor. Vedat abi ve Vedat abi gibi diğer büyüklerimiz biz amatorlere herzaman katkı sağlayan kişilerdir.ben eminim Çanakkale ye her yolu düşenin kesinlikle Vedat abiyi ziyaret etme gibi bir isteği vardır. sanki gurbetten baba evine gider gibi. Her ne kadar iş,güç,zaman ya da maddiyattan dolayı ,imkan bulup oralarda olamayanlar olsada, bir çok kişinin gönlünde sizinle balığa çıkmak ,tanışmak vardır. Belki bedenimiz yanınızda değil ama ruhen sizin yanınızdayız Vedat abi.
Amatör avcılıkta öncelikle balığa et yada ganimet gözüyle bakmamayı öğrenmek gerek ama bizim milletimiz hep bu zihniyette ve bu ganimet gördükleri şeyi elde edebilmek için sınır dahi tanımıyorlar. bu bakış açısı ancak eğitimle çözülebilecek bir sorundur lakin ülkemizde kaç üniversite bitirirsen bitir doğaya karşı ahlaki tavırla ilgili hiç bir öğreti ne gördüm nede duydum. Birde doğayı millettten önce devletimizde konturolsüz kullanıyor bu açık ve net gelingüllü barajına salınan lağım ve kimyasal fabrika atıklarını görseniz bırakın o balığı yemeyi elinize almaya korkarsınız burada sorumlu aramaya lüzum var mı? iç sularımız acınası halde daha bunun gibi binlerce yanlışı doğaya savaş açmışcasına yapmamıza rağmen devlet millet el ele halen bitiremedik balığın kökünü ama bu gidişle fazla sürmez diye düşünüyorum...
merhabalar benim de bu konuda bir iki kelamim olsun. bursada 2000 li yillarda yapilan Avci Egitim kurslarinda uzman egitmen olarak yaklasik 5000 avcinin kursunda gorev almistim. ordan ve cevremden edindigim tecrubelere dayanarak soyluyorum ki bizde maalesef o yurtdisinda olan sistemlerin hicbirisi uygulanmaz. Uygulanmaz zira bizim belkide 2000 yillik konar gocer genlerimiz hicbir yere tam olarak yerlesip sahiplenmemizeengel olmustur. bilincaltimizda yasadigimiz topraklari sanki tuketip daha baska yerlere gidecekmisiz gibi bir vaka var bence. o yuzden de ister kara avi olsun ister deniz avi olsun kokunu kurutana kadar icimiz rahat etmiyor. genel yargi ben tutmasam-vurmasam baskasi zaten vuracak.... bu kafa yapisi oldugu surece ki bence her zaman olacak bu is cozulmeyecek. Denizler ile ilgili ise durum bence daha vahim.... ne bu isten para kazanan profesyonel balikcilar ne de amator balikcilar denizlerin kuruyacagina ihtimal vermiyor. Sonra Serdar abinin dedigi gibi bugun balik yok denip isin icinden cikiliyor. benim yasim 33. ben 7-8 yaslarinda iken rahmetli dedem ki balikci idi kendisi bandirmada zamani gelecek lufer icin adalara gidilecek derdi ki korfez icinde o zaman sandalla istavrit tutulamazdi lufer akinindan..... evet durum 20 yil onceden daha kotu ancak bir 20 yil sonra daha da kotu olacak.... yasaklamayla egitimle vs ile de bu sorunun cozulecegini sanmiyorum zira egitim sadece meslek kazandiran bir kurum bizde. ahlak ve kisilik maalesef okulla kazanilmiyor..... biraz kotumser baktim belki ama 2.5 yildir burda (polonya) gorduklerim insanlarin yaklasimlari ve turkiye ile olan tezatliklar maalasef durumun bu halde oldugunu bana gostermektedir. 2004 senesinde Amerikada NY eyaletinde nehirde goc eden somonlari 100 kisiye yakin bir toplulukla seyrederken arkamdan birinin '' abi simdi buraya bi dinamit atacan butun baliklari toplyacan'' demesi ile irkilmistim.... sonuc olarak biz buyuz.....
Serhat Bey siz hiçte kötümser bakmamışınız gerçekleri direk olarak yazmışınız başka bir forumda Bahadır Abinin ( Bahadır SARICA ) paylaştığı bir video vardı arkadaşıyla birlikte yaptığı avı videolamışlar videodaki arkadaş yaklaşık 5-6kiloluk levreği hiç düşünmeden saldı forumda videoyu izlerken eli öpülecek insansın demekten alı koyamadım kendimi bizler küçük büyük ne varsa kaar sayıp atıyoruz torbamıza eski büyüklerimiz bana şu yıllarda şu balıklar vardı şukadar tutardık dediklerinde tuta tuta bitirdiniz diyorum artık ben hatalar yapmadımmı tabiki yaptım tuttukça tutmak istedim ama 84 yaşında annemin bir lafı üzerine artık yiyebileceğim kadar tutmaya söz verdim bana 2 palamut yetecekse 2 palamut alıkoyuyorum ve ava devam etmiyorum
Bu konu çok derin mevzu ben yinede fikrimi belirtmek isterim kesinlikle bilinçlenmemiz lazım örnek ben bu forumu takip etmeye başladıkdan sonra hangi balık ne zman yumurta bırakır ne kadar almalıyız ne kadar büyük olmalı vs. vs. bunları bu site sayesinde sizlerden ögrendim benim alanım tatlı su oldugu için son 2-3 aydır tuttugum balıkları dahi almıyorum yani ana fikir bilinçlenmek lazım :/
Kadir usta bazı yerlerde bu havada millet iyi av yapıyor burda niye yok acaba gerçekten balıkmı yok havanın düzelmesimi mi lazım