06.10.2013 Pazar sabahı evime yakınlığı ve yeni yerler keşfetme düşüncesiyle daha önce bir kez deneyimleyip slikon balıkla bir sarıkanat çektiğim Ataköy Marinanın resimde görünen bölgesine gittim. Bölgem marinanın en sonundaki turistik tesis, işletme hatta yolun dahi olmadığı kayalıklardı. Tam çantamı açıp av öncesi kahvaltı hazırlığı yaptığım esnada güvenlik görevlisi yanıma gelerek hayırdır kime gelmiştiniz? dedi. -Denize geldim. balık tutup kahvaltı yapacağım. dedim. -Burada balık tutmak, oturmak yasak. Özel mülktür. Burayı derhal terkedin. Dedi. -Özel mülk? Kimin ki hem neden yasak olsun? Ben bir belediye tabelası göremedim dedim. -Kalkavancı ailesinin ortak malıdır. Buranın mülkiyeti ve işletme hakkı Galeria, otel ve tüm bu alanlar kendilerine aittir. Balık tutmak, hava almak istiyorsan kayıkla gelip kayalara basmadan istediğini yapabilirsin. dedi. -Kardeşim, denizler ve kıyı şeridi kamu malıdır. Balık tutma yasağı da ulaşıma, çevreye ve diğer insanlara rahatsızlık vermediği sürece serbesttir. İstersen bir amirine önce danış... Desem de, seviyenin bozulmaya başladığını, günümün, moralim bozulmasını istemeyerek orayı terketmek zorunda kaldım; ama yine de içime dert oldu; Uğraşmaya karar verdim. Balık bolluğu veya verimli bir alan oluşundan değil; Parsellenmeye ve tavırlara kızdığım için mücadele edeceğim. Bakırköy Belediyesine ve Marina yönetimine mail attım sonuç bekliyorum. Duruma göre dava açarak eyleme geçeceğim. Sonuç dahilinde kıyıdan av partisi organize etmeyi düşünüyorum Bilgi amaçlı. Kıyı Kanunu: Madde 4 - Bu Kanunda geçen deyimlerden; Kıyı çizgisi: Deniz, tabii ve suni göl ve akarsularda, taşkın durumları dışında, suyun karaya değdiği noktaların birleşmesinden oluşan çizgiyi, Kıyı Kenar çizgisi: Deniz, tabii ve suni göl ve akarsularda, kıyı çizgisinden sonraki kara yönünde su hareketlerinin oluşturulduğu kumluk, çakıllık, kayalık, taşlık, sazlık, bataklık ve benzeri alanların doğal sınırını, Kıyı: Kıyı çizgisi ile kıyı kenar çizgisi arasındaki alanı, Sahil şeridi (Değişik tanım: 01/07/1992 - 3830/1 md.) Kıyı kenar çizgisinden itibaren kara yönünde yatay olarak en az 100 metre genişliğindeki alanı, Madde 5 - Kıyılar ile ilgili genel esaslar aşağıda belirtilmiştir: Kıyılar, Devletin hüküm ve tasarrufu altındadır. Kıyılar, herkesin eşit ve serbest olarak yararlanmasına açıktır, Kıyı ve sahil şeritlerinden yararlanmada öncelikle kamu yararı gözetilir. Kıyıda ve sahil şeridinde planlama ve uygulama yapılabilmesi için kıyı kenar çizgisinin tespiti zorunludur. Kıyı kenar çizgisinin tespit edilmediği bölgelerde talep vukuunda, talep tarihini takip eden üç ay içinde kıyı kenar çizgisinin tespiti zorunludur. Ek: (01/07/1992 - 3830/2 md.) Sahil şeritlerinde yapılacak yapılar kıyı kenar çizgisine en fazla 50 metre yaklaşabilir. Ek: (01/07/1992 - 3830/2 md.) Yaklaşma mesafesi ve kıyı kenar çizgisi arasında kalan alanlar, ancak yaya yolu, gezinti, dinlenme, seyir ve rekreaktif amaçla kullanılmak üzere düzenlenebilir.
Bu onurlu mücadeleniz için öncelikle tebriklerimi sunarım. Malesef kıyıların gözde yerleri para babaları tarafından, bazı yerler devletin kurumları tarafından ve bazı yerler yerler ise kıyılara kazık, çit vs. çeken, tekne bağlattıran mafya bozuntuları tarafından git gide parselleniyor. Bu gidişle neredeyse vatandaşa denizi hiç göstermeyecekler. Oysa bu durum belirttiğiniz gibi açıkça kanunlara aykırıdır, kıyılar tüm vatandaşların ortak malıdır. Bahsettiğiniz yer dışında, bu haftasonu gördüğüm kadarıyla Kumkapı balık halinden Ahırkapı balıkçı barınağına kadar olan uzun sahil şeridi tel örgülerle kapatılmış. Bir zaman önce vatandaşın piknik yaptığı, denize girdiği, balık tuttuğu yerde yoğun bir inşaat çalışması başlamış. Bu bölgede ne yapıldığını ve ileride halka açılıp açılmayacağını bir bilen bize bildirebilirse çok sevinirim.
Davanın sonucunu merakla bekliyorum orası el değmemiş esrarengiz bir meradır benim için.Örnek bir vatandaş hareketi tebrik ediyorum.
Eskiden oraları kayıkhaneyken rahatça girip çıktığımız,yüzdüğümüz balık tutuğumuz yerlerdi.Örnek davranışınız için sizi tebrik ediyorum.Umarım iyi bir sonuca ulaşırsınız...
Bahsettiğiniz bölge boğaz araç tüneli şantiyesi kapsamında olduğu için çevrildi. En az 3 yıl o bölgede inşaat sürecek. Hatta sahil yolu da proje kapsamında 1 yıl kadar kapanacak ileride... idk
Ben 33 senedir o kıyıları seyrederim evimden...Son 3 senedir yaşanan talan apayrı boyutta.Kanuna aykırı olduğu halde oralarda binalar yükseliyor.Kıyı şeridinde 6 kattan fazla yapıya izin verilmeyecek dendiğinde oradaki yapı 6 katlıydı şimdi 22 kat.Bu sahil yıllarca talan altındaydı halka açacağız dendi TOKİ tabelaları konuldu ve iktidar yandaşlarına açıldı...Belediyeye boşuna gitmişsiniz oralara onlar bile giremiyor...
Sonucu ben de _Bakırköy'de yaşayan biri olarak_çok merak ediyorum..Cesaretinizden ötürü de sizi kutluyorum
Yüksel bey helal olsun size,tepki verilecekse bende imzamla katılırım,kıyı şeritlerimiz halkın ortak kulanımına açık olmalı,tekrardan tebrik ederim tutumunuz için sizi,ortak bir tepkide bende yanınızdayım...
Burası türkiyedir.Tazıya tut tavşana kaç sen adamları denizin içine kadar sok ,sonra bana kıyı kanunundan bahset.
Bu kanunlar senin benim gibiler içindir. Biz kendi elimizle devleti bu hale getirdik devlet mi bizim için var biz mi devlet için varız karışmış. Ama bizim millete her türlü rant,hortum ,yasak vs.. mübah cahiliz ne yapalım oy verirken , hakkını yerlerken tık yok sonra dedikodu hırla neyse arkadaşım giriştiğin mücadelede dava açarsan uzayacak davanın! giderlerini buradan karşılarız. Kolay gelsin..
bahsettiğiniz ve muhattab olacağınız kişilerin genel profili şu şekildedir. http://www.denizhaber.com.tr/balikc...ari-tavan-yapti-palamut-20-tl-denizhaber.html denizcilik sektörünün nasıl bir elde olduğunu görüyoruz ne yazıkki.
Tebrik ediyorum Yüksel bey bu yapılanlara sinirlenmemek mümkün değil. Aslında oraya polisi çağırtsaydınız direk kestirebilirdiniz.Tabi orada nasıl bir konuşma geçti bilmiyorum.Siz keyfim kaçmasın diye uğraşmak istemediniz. inanın polis gelseydi onların keyfi kaçardı .Böylelerine çirkefleşeceksin.
En güzeli en az 10-15 kişilik bir balık organizasyonu düzenlemek eminim etkili olacaktır en azından ..... 1) ya toplu bir protesto etkinliği 2) Akşam haberlerinde Amatör balıkçılara Toplu göz altı 3) Görevliler ile kavga 4) Hepsi sonuçta bizim insanımızda kalabalıktan korkma demiyelimde kalabalıktan çekinir ve o bölgede en az 10 15 kişi aynı anda sorunsuz balık tutabilir
Kimse balıkçıdan yüksek fiyata balık almasın, ellerinde patlasın bir müddet balıklar, bakalım noluyor ..
Tebrikler;denizlerimizin,derelerimizin ve nehirlerimizin talan edilmesini bu tip çabalar durduracaktır elbet...
Mücadelemizde yalnız olmadığımı biliyordum Hepinize destek ve yorumlarınız için teşekkür ederim. Avukattan kıyı ve denizlerin kullanımı ile ilgili bilgileri yapılacak prosedürleri öğrendim ve gereği halinde destek sözü aldım. Marina yönetimine yazdığım ve henüz cevap verilmeyen yazım aynen aşağıdadır: 06.10.2013 Pazar sabahı saat 10:00 civarlarında ilişikteki haritada görünen(Kırmızı okla belirtilen alan) 'Kıyı Çizgisi' olarak kanunda kabul gören alanda bilgisiz özel güvenlik görevlilerinizin müdehalesi ile tarafımı hürriyetimden yoksun bıraktığınız ve tehditlerinizle haksız müdehaleniz sebebiyle mağdur edildiğimden yönetiminizi uyarmam gerekmiştir. Şöyle ki; Türkiye Cumhuriyeti vatandaşı olarak, ikamet ettiğim semtte denize ulaşmak, ondan faydalanma hakkım, ilgili kanunlarca güvence altında olmasına rağmen personelce yapılan işin gereği bilinmesi gereken mevzuat, vatandaş hakkı, kıyı ve anayasa kanunlarından bir haber güvenlik görevliniz tarafından, ilişikteki haritada gösterilen alandaki kayalıklarda kahvaltı yapıp, balık avlamak üzereyken engellendim. Görevliyi bilgilendirmek istediğimde, "-diğer arkadaşlar daha önce izin vermiş, görmezden gelmiş olabilirler; Ben senin yüzünden fırça yiyemem; Burayı terket! Burası özel mülk olup Kalkavancı ailesinin kullanımına tahsis edilmiştir, eminim uğraşmak istemezsin" şeklinde ısrarlı, bilgisiz ve seviyesiz söylemleri karşısında sabrederek olay büyümesin, günüm ve moralim rezil olmasın diye karşı koymayarak alanı terkettim. Deniz ve çevreyi temiz tutmak hepimizin görevi olup bunun için bilinçli olmak yeterlidir. Çevreyi diğer vatandaşları rahatsız etmek de kişinin terbiyesinden kaynaklanır. Abartılı durumlarda gerekirse polis sorumluluğundadır. Ben sizin tellerle çevrili, özel güvenlik gereken yat limanınıza, size ait mülk veya mala girmiyorum, Turistik tesis ve işletmelerinizin yolunda, yakınında, görünüründe bulunmuyorum, Özel otopark ve sportif işletmelerinizi kullanmıyorum mani olmuyorum; Beni neden engellemeye çalışıyorsunuz? Vergisini verdiğim vatandaşı olduğum ülkemde alt tarafı kayalıklarda oturup denizimi kullandırtmamak ne haktır? Zaten çok sık gelen birisi değilim; İlk defa böylesi bir olayla karşılaştım ve zarar gördüm. İlk fırsatta yasal dayanaklarımı toplayıp tekrar geleceğim ve o kayalardan balık tutup, denizi seyredip, simitimi yiyip, çayımı içeceğim. Hazine Müsteşarlığından bilgi edinme kanunu ile bazı verileri talepte bulundum, sonraki ilk müdehalede tutanak tutturup kesinlikle yasal hakkımı arayacağımı, tesisiniz ile ilgili sosyal medyada gerekli bilgilendirmeleri yapıp amatör kıyı balıkçı kulüpleriyle örgütlü bir mücadeleyle girip, vatandaşlık hakkımı koruyacağımı, yasalar çerçevesinde her türlü eylemlerde bulunabileceğimi tarafınıza ihtar ederim. Saygılarımla. Yüksel KİŞO - 0554 831 44 55
Yüksel inanırmısın bilmem ama gözlerim doldu sinirden.Senden ricam lütfen bırakma.Her şey Hz.Hüseyin efendimizin zalim yezite karşı durması ile başladı.O köpeklere hadlerini bildir.
Hepimiz Yüksel'e destek veriyoruz çok güzel ama içimiz de bu konulardan anlayan ne bileyim bu işlere bakan bir devlet dairesinde çalışan veya tanıdığı olan var mı acaba.Yüksele yol göstersin yardsımcı olsun