Balığa gitmeler,etmeler.

Konu, 'Av Hikayeleri' kısmında cemal doğan tarafından paylaşıldı.

  1. cemal doğan

    cemal doğan cemal doğan

    Yaş:
    52
    Mesajlar:
    484
    Şehir:
    istanbul
    Dayım emekli olduktan sonra,çalıştığı şirketin müdürünün çocuklarını sabah evlerinden alıp, Sarıyerdeki özel okula bırakıyordu.
    Çok rahat bir iş olmasına karşın,sıkılıyordu çünkü sabah 8'den çocukların çıkma saati olan 14'e kadar yapacak birşeyi yoktu.
    Teklifte benden geldi.
    -Sana bir olta alalım, zaten balığın tam yeri sıkılmazsın.
    -Ben becerememki.!
    -Beceremeyecek birşey yok,ilk gün bende gelirim kabaca öğretirim sonra sen takılırsın.
    -Olurmu?
    -Olur..
    ...........
    Ertesi sabah beraber gittik, çocukları okula bırakıp sahile indik.
    Benim yabancısı olduğum biryer olduğu için,çevreye baktım.
    Kimi palamut çaparisi sallıyordu,kimi istavrit.
    İlk gününde palamut çekerse, çok şevkleneceğini düşündüğüm için,dayıma palamut takımı yapmayı uygun gördüm.
    Kenardaki malzemeciden onun işini görebilecek;kamış,makine,çapari üçlüsünü 35 liraya halledip,nasıl atması gerektiğini göstermek adına bir kaç atış yaptım, sonra oltayı devrettim.
    Bir acemiye göre iyi atışlar yapmaya başladı,ve bir acemi şansıyla 3.atışında ilk palamutu (çingene)geldi.
    Bir mutluluk,bir saadet,bir çılgınlık hali'ki dayımda sormayın.
    1 saat içinde 2 tane daha aldı.
    Ve yavaş yavaş arka cenahı hareketlendi.
    Bana akıl vermeye başladı, çevresindekilere müdahale etmeye başladı.
    Takımını henüz savurmuştuki,bir motor kıyıya çok yakın bir şekilde geçmeye başladı,dayımı takımı çekmesi için uyarmama rağmen, müdahale edemeden takım koptu.
    Ondan sonra bizim etmeler başladı.
    Dayım motor sahibine bağırarak,gelip karadan gitmesi için davet etti.
    Motorcu susması için işaret etti.
    Dayım ısrar etti.
    Motorcu küfür etti.
    Dayım küfür etti.
    Ben rica ettim.
    Dayım banada küfür etti.
    Dedim dayı ben ne ettim.
    Kendinede küfür etti.
    Motorcu karaya doğru hareket etti.
    Dayım arabaya meyletti.
    Bagajdan koca bir sopa çıktığını gören motorcu çark etti.
    Siniri geçmeyen dayım balığada,balıkçısınada saydıktan sonra oltasını kırmaya niyet etti.
    Ben müdahale ettim.
    Ama dinlemedi,oltasını yere vurmasıyla, her parçası su görmüş gremlin gibi bir yöne hücum etti.
    Dayım balığa tövbe etti.
    Ben onunla bir yere gitmeye tövbe ettim.
    Sonuç şu'ki dayım günümüzün içine etti.
    Ve bir balıkçının ilk balığa gitmesi,etmelerle nihayet etti.
    Kötü etti.
    Berbat etti.
     
  2. balli

    balli m.nuri akkaya

    Yaş:
    59
    Mesajlar:
    9.049
    Şehir:
    erzurum
    Favori Kamış:
    D.A.M Telespin 3 mt. 10/30gr.
    Favori Makine:
    Shimano Hyperloop 4000 RB
    En İyi Avı:
    11,7 Kg. Aynalı sazan
    Dayımız balığa tövbe etti. Bu tamam, bunu anladık.;)

    Da, ya sen?:confused: :)
     
  3. cemal doğan

    cemal doğan cemal doğan

    Yaş:
    52
    Mesajlar:
    484
    Şehir:
    istanbul
    Benim balığa tövbe ettiğim gün. yaşamayada tövbe edeceğim gündür.:):)
     
  4. drasty41

    drasty41 Recep

    Yaş:
    64
    Mesajlar:
    1.326
    Şehir:
    Kocaeli
    Favori Kamış:
    lineaeffe unicast, spro spin2,70 ve 2,40
    Favori Makine:
    shimano exage ryobi ekusima4000
    pekte asabi dayın varmış :)
     
  5. gtatas

    gtatas Gürcan Tataş

    Yaş:
    49
    Mesajlar:
    980
    Şehir:
    İzmir Özdere
    Favori Kamış:
    en ucuzu
    Favori Makine:
    en ucuzu
    En İyi Avı:
    Levrek 2.200 gr
    Valla dayı dayılığını yapmış.
     
  6. eozsoyeri

    eozsoyeri Erdem Özsoyeri

    Mesajlar:
    1.976
    Şehir:
    İstanbul
    Cemal abi gülmekten ölüyorum şu yazılarına :D:D:D dayı da dayıymış :)
     
  7. gtakgoa

    gtakgoa gtakgoa

    Yaş:
    43
    Mesajlar:
    210
    Şehir:
    istanbul Ataşehir
    Favori Kamış:
    LINEAEFFE OYSTER CAST KAMIŞ 4.20
    Favori Makine:
    banax sx5000
    En İyi Avı:
    sarıkanat, 5 adet
    mükemmel bir hikaye ve anlatım. çok güldüm
     
  8. Balikci34

    Balikci34 selim

    Yaş:
    63
    Mesajlar:
    2.590
    Şehir:
    Almanya
    Favori Kamış:
    Sportex,Shimano
    Favori Makine:
    Shimano,Daiwa,Dam,Abu
    En İyi Avı:
    Turna
    Dayi dayi dayilanmis:D ...
     
  9. themad2

    themad2 Serdar

    Yaş:
    34
    Mesajlar:
    887
    Şehir:
    İstanbul
    İsabet olmuş bırakması.O sinirle çok kavga ederdi zat-ı muhterem :D
     
  10. Feridun

    Feridun feridun

    Mesajlar:
    637
    Şehir:
    istanbul
    Favori Kamış:
    El oltası
    En İyi Avı:
    Kaya balığı
    Eeeeeeee çok normal bir durum Dayıya çok görmemek lazım..
    İstanbul gibi bir metropolde okul servisi çek sinir kat sayın taban yapsın nerdee...:)
    Cemal emeğine sağlık.......
     
  11. m-a-v-i

    m-a-v-i Yasin

    Mesajlar:
    1.153
    Şehir:
    İstanbul
    Dayı cidden "etmiş" :) sağlık olsun. İnsan her gün bir şey öğreniyor demek ki neymiş dayı ile balığa gidilecekse iki kere düşünülecekmiş.;) Teşekkürler.
     
  12. fixahmet

    fixahmet AHMET

    Yaş:
    45
    Mesajlar:
    996
    Şehir:
    SAMSUN
    Favori Kamış:
    Daiwa msp 270
    Favori Makine:
    Ryobi ecusima 4000vi
    En İyi Avı:
    sazan 5150 gr
    :D hayırlısı olmuş cemal aabi:) :) dayı beyde o hırs varken balığa tövbe etmeyiip devam etse kimseye balık bırakmazdı herhalde:D :D
     
  13. kilicbey

    kilicbey İsmail Kiliç

    Yaş:
    54
    Mesajlar:
    1.719
    Şehir:
    İSTANBUL
    En İyi Avı:
    MIRMIr. 1.5 Kg LEVREK2 Kg Köpekbalığı 1 metre.
    Ya tekneci dayı arabadan sopayı almadan karaya çıksaydı , vayyyy vaaayyyyy , düşünmek bile istemiyorum .
     
  14. simendifer

    simendifer Sennur

    Mesajlar:
    9.177
    Şehir:
    İstanbul
    Ablam, ben ve Diren...

    Poyrazköy'e gideceğiz, levrek için... Sabah erken saatte buluştuk, koyulduk Poyrazköy yoluna. Daha Beykoz'a henüz gelmiştik ve kahvaltımızı edelim burada dedik. Ara bir sokakta arabamızı park edip, küçük evlerin arasında kahvaltımızı edip, bir de hafiften balıklara yoklama çektik oltamızla. Tık yoktu oltalarda. Hepimiz farklı takımlar kullanmıştık, şansa hangisine denk gelirse diye. Ama levreğe değil, çinekopa atıyorduk.

    Ablam- Yahu ben çok üşüdüm, arabanın içine mi girsek?
    Ben- Abla saçmalama, daha yeni geldik ne üşümesi?
    Ablam- Valla ben çok üşüdüm, arabaya gidiyorum.
    Ben- İyi hadi git ısın biraz madem.

    Bu arada Diren'le olta atmaya devam ediyoruz. Aradan biraz zaman geçiyor ablam geliyor.

    Ablam- Benim otayı da hazırlasanıza, yemi falan bitmiş, olta da karıştı sanki biraz.
    Diren- Yahu abla kaç kere attın ki zaten?
    Ablam- bozuldu diyorum, takımlarımı yenileyin hadi.
    Ben- Tamam ben yaparım.

    Takımları hazırlıyorum, oltayı eline tutuşturuyorum.

    Ablam- Ama bunun yemi yok, yemini de taksana.
    Ben- Yahu abla yemi bari sen tak.
    Ablam- Ama ben üşüyorum, şimdi yemi elleyince yıkamak zorunda kalacağım, daha çok üşüyecek.
    Ben- Offff.... :)

    Aradan biraz daha zaman geçiyor, hepimiz olta atıyoruz...

    Ablam- Diren! Çay var mı?
    Diren- Var abla, arabanın arkasında termos.
    Ablam- Hadi çay içelim.
    Ben- Sen iç, biz olta atıyoruz.
    Ablam- ya birlikte içelim işte, sonra yine devam edersiniz.
    Diren- Tamam abla sen başla biz geliyoruz.
    Ablam- Olmaz hadi birlikte gidelim içelim, sonra yine geliriz.
    Diren ve Ben- Offfffff... :):)

    Çayları içip geri geliyoruz.

    Ablam- Benim oltam bozuldu, yeni takım taksanıza benim oltama.
    Diren- Tamam bu defa ben takarım.
    Ablam- Yem de tak ama. :)
    Diren- Tamam abla.

    Oltasını verir Diren, 5 dakika geçer geçmez;

    Ablam- Ben çok üşüdüm dı dı dı dı dı, arabaya gidelim.
    Diren ve ben- Yahu daha yeni çay içtik geldik ne üşümesi.
    Ablam- Ben çok üşüdüm gidelim. :)

    İyi hadi gidelim...

    Poyrazköy'e doğru yollanıyoruz ve o sıra radyodan bir anons. "Şiddetli kar yağışı bekleniyor, bu nedenle sürücülerin dikkatli olması v.s. v.s. v.s." Arabayla bir süre gittikten sonra kar yağışına ilk yakalananlardan oluyoruz ve Poyrazköy yolunu (daha da çok dönüşünü) düşününce Poyrazköy'den vazgeçmek zorunda kalıyoruz. Ama aklımız orada. :)

    Dönüşte, Vaniköy'e uğrayıp bir de orada şansımızı deniyoruz. Ablam bu defa "oltamı da siz atın" demeye başlıyor. :p:p Orada da bir çay faslı ve üşüme krizlerinden sonra arabaya gitmeler gelmeler... Ben artık herşeyden vazgeçmiş ve suda jiglerimin nasıl yüzdüğünü test etmeye çalışan biri olarak balıklara veda ediyorum. :)

    Geri dönüşte, Üsküdar'da dilrubaya gidip, ablamı hiç üşümeyeceği o sıcak mekana sokup, dilediği kadar çay içmesini sağlıyoruz (tıka basa, çünkü bizi çıldırttı bütün gün:))

    Yaşanan bu günün ardından, Diren ve ben, bir daha asla ablamla balığa çıkmama kararı alıyoruz. :p (Ablama da duyurulur.)

    Yani sadece dayılarla değil, ablalarla da balığa çıkmamak gerek. :)
     
  15. kilicbey

    kilicbey İsmail Kiliç

    Yaş:
    54
    Mesajlar:
    1.719
    Şehir:
    İSTANBUL
    En İyi Avı:
    MIRMIr. 1.5 Kg LEVREK2 Kg Köpekbalığı 1 metre.
    Maalesef balık avına tutkulu olmayan yağmurda çamurda yollara düşmeyen ve birtakım sıkıntılara göğüs geremeyen insanlar ile av yapmak hem çok zor hemde sıkıntılı geçer ve hiçbir zevk alamazsınız hatta ızdırapa dönüşür. Sizlerin durumuda maalesef bu anlattıklarımı içeriyor.
     
  16. ALİCO

    ALİCO AliCo

    Mesajlar:
    5.206
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    D.A.M El oltası
    Favori Makine:
    0,33 beden FC
    En İyi Avı:
    Herhalde Toriklerdir. Kofanalarda olabilir.ispendek 13,8 kg, Kırlangıçlar.vs.vs.
    Alıntı: Simendifer

    Yaşanan bu günün ardından, Diren ve ben, bir daha asla ablamla balığa çıkmama kararı alıyoruz. :p (Ablama da duyurulur.)

    Yani sadece dayılarla değil, ablalarla da balığa çıkmamak gerek. :)[/QUOTE]


    keşke dilrubada bırakıp paşalimanından salsaydınız oltaları.

    Bizdede öyledir genelde. Denize çıkarken asla davet edilmez gelen geliyorum der gelir. sonra nemi olur? (davet ederseniz nemi olur)

    -Ya bir saat sonra benım işim var dönebilirmiyiz?
    -Ya ben üşüdüm geri dönsek olmazmı?
    -Ya denizde biraz kötü galiba. ben gelmiyim yola çıkalı 1 saat olmuştur.
    -Ya beni iş yerinden bekliyorlar.
    -Hanım bekliyor
    -Arabayı tamire götürmem lazım.
    -işim vardı 2 saat sonra gelirim dedim.
    -Çıktık ama ben yarınm gün durabilirim.
    -mazot kokusu benı fena yaptı.
    -Balıkta gelmiyor dönelim biz.
    -hava esmeye başladı donsekmı acaba?
    -Takımım yok benım senın takımını kullanabılırmıyım?
    -Tuvaletim geldi. (İçeride tuvalet var. Yok ben onu kullanamam.)
    -Siz beni bırakmak için donmeyın ben şurda ıner taksıye binerim.
    -Balık tutarken. bana balık gelmiyor. ben tutmayayaım. içerde uyuyayım.
    -Yem azmış ben tutmasamda olur.(Sankı balık varken tutulmayacak)
    -Sen uzun olta kullanıyorsun bende çaparı deneyımmı. (Yok sen atma o zaman)
    -karnım ağrıyor, başım dönüyor. demiri çekemem. (İyi tamam ozaman )
    -burada motor bozulursa ne yaparız. (Yalovaya kadar gideriz)
    -mazot varmı (Yok her an bitebilir)
    -bişey olmaz dimi. (Yok olmaz bizim canımız patlıcan ya)
    -ben biraz uyusam.(9 saattir ayaktasındır gecenın başından sabah 4e kadar.)
    -ya ben ilacınmı unuttum. ne ilacın yaşamsal bir ilaçmı yok mşde bulantısı için. (Tamam hallederiz. 2 damla mazot iç geçer)
    -Senin takım iyi çalışıyor bana neden balık gelmiyor(al o zaman benim takımı)
    -tekneye kösele ve topuklu ayakkabıyla binenler
    -Ya bismillah demeden yola çıkanlar.
    -balık geldiğinde ne güzel şu bu dıyerek gözle bitirenler.


    İşte benıde bunlar deli ediyor. o zaman güzel arkadaşım canım kardeşim ne dıye geldin denize.

    Balık tutacaksak budadeğer verilmesi gereken bir olay. zaman ve emek sarfedilen bir durum.
     
  17. istavrit

    istavrit Boğaç

    Mesajlar:
    2.365
    Şehir:
    İstanbul
    durun bende ekleyeyim :D
    -bu akşam zargana süzücez akşam 00.30 limanda buluşalım ; çömez tam o saatte orda olur Usta yaklaşık 02.00 da

    -sabah 04.00 limanda buluşalım ,çömez o saatte orda olur liman kapısında dikilir ve aynı zamanda evde sıcak yatağındaki Ustayı telefonla uyandırmaya çalışır ,Usta zahmet edip 05.30 da gelir (telefonu sessize almıştır akşamdan )

    -kahvaltı hazır mı ? bu ne lan peynir ekmek ,peynirin ucuzunumu aldın ??? yok valla Usta kilosu 20 TL olanı aldım

    -tüm gece zargana süzülür ,Usta teknenin en güzel yerinde yatar ,çömez kıç üstüne kıvrılır ,gece ayazı üstüne yağar ,sabah Usta 05.00 uyandırılmaya başlanır 07.00 sonuç alınır ...kahvaltı hazır mı Hacı ?

    -Al sen bu takımı kullan (takımın üstünden Marmara geçmiş )

    -Zargana bulamadık ,git Halden al ...(Halden telefon edilir ,zargananın kasası 100 tl diye ,Usta limanda çoktaaaaan uyumuştur ,hadi al bakalım alabilirsen )

    Çookkk eklicek varrrr çooooookkkkk:D
     
  18. istavrit

    istavrit Boğaç

    Mesajlar:
    2.365
    Şehir:
    İstanbul
    çok özledim bunları beeee :D ...
     
  19. istavrit

    istavrit Boğaç

    Mesajlar:
    2.365
    Şehir:
    İstanbul
    bak birileri hala konuya yazıyo ...saydım 10 dakika oldu ...kalın bir döşeme yazı geliyo şimdi bana ...ama ben kaşındım :p
     
  20. ALİCO

    ALİCO AliCo

    Mesajlar:
    5.206
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    D.A.M El oltası
    Favori Makine:
    0,33 beden FC
    En İyi Avı:
    Herhalde Toriklerdir. Kofanalarda olabilir.ispendek 13,8 kg, Kırlangıçlar.vs.vs.


    Sen bunları hiç yaşadınmı ben merak ettim doğrusu.

    Yok sana yatağımı verecem ha. oldu.
    Bundan sonra sana takım verırsem adım ali olmasın.
    hayatında bir kasa zargana hiç aldınmı bakayım sen?
    hayatta 2 sefer geç kaldım onuda yazarsın ha.
    birde peynir mevzuu var peynir yerine lor getiriyorsun be. yok borek yapsaydın bari.
    halden sen hiç 10 adet zarganadan fazlasını aldınmı bugüne kadar. Alma kardeşim sen hangi takımı kullanırsan kullan banane
    ama 1 kere dahi olsa takımlarıma el süremezsın artık.
    Sen ve 20 TL peynire vermek ha. asın benı ..

    Bende sana bu yazdıklarının hesabını tek tek sormaz isem. Bunların hepsini sana tek tek yaşatmazsam. Tekneme lüfer grmesin.


    Bu arada en güzeli bu ne lan peynir ekmek olayıydı. Bundan sonra kahvaltıları ben getıreyım o zaman.


    Tüm gece zargana süzülür ha baş üstünde ayazda sabaha kadar kepçe salladınya bugune kadar 3 kat giyinerek. 20:30 dan sabaha kadar baş üstünde zargan suz yağmuru karı. ve uyuyacağım de ha.

    Sen bittin. bittin. tamamen hemde

    Şunuda unutmadan soylıyım hacı neyin adı.....