değerli arkadaşlarım siteye üye olduktan sonra internette geçirdiğim sürenin %90 nını abartmadan söyleyebilirimki balıkavı.net aldı.Bu sitede güzel vakit geçirmekle kalmadım ,yeni bilgiler zihnime naklettim ve ortak noktası olan birçok insanla tanıştım bu arkadaşlığı sanal ortamdan 3 boyuta taşıdım,örnekmi enginson rumuzlu engin kardeşimle son yıllarda hayal edemediğim avlar yaptım .bu avlarıda siz değerli arkadaşlarımla fotolarla paylaştım. üniversite yıllarında devam eden balıkçılık aşkımı son sınıfta gemimakine ve inşaat mühendisliği bölümünde bitirme ödevimle resmileştirdim.Konum bir balıkçı gemisi dizaynı idi ayrıca nominal gemi kar marjını çıkaracak ,balıkçılıktaki potansiyelini ölçecektim.Nitekim bu bitirme tezini yıllar sonra sizinle paylaşacağım nereden aklıma gelebilirdiki. Bunları nedenmi anlattım geçenlerde sitede gezerken beyaz martı rumuzlu arkadaşımı avladığı 13 adet çinekopla görüntülendiği için birkaç arkadaşın kendisini balık katliamı ile suçladığını gördüm,şahsen arkadaşları tanımam,beyaz martı rumuzlu serbülent beyide hiç tanımam sadece siteden paylaşımlarını izliyorum. Şimdi bu konu neden açıldı,neden alevlendi diye düşünebilirsiniz,amacım bu değil ama bu sitede bazı arkadaşların temel bilim dayanağı olmadan tebliğ adı altında birbirlerinin kalbini kırmalarını engellemek ve birazolsa insanları bilgilendirmek yapılan araştırmalarda son teknoloji ile elektroşok dalgalarına sahip,haberleşme ağı olan ve uçsuzbucaksız ağ kapasitesine sahip olan gırgırlar bu balık kıtlığı pastasının ilk sırasını almakta ,heran yerdeğiştirebilmeleri,içdeniz hatta küçük bir göl hüviyetinde olan boğaz kıta sahanlığında depolama sorunları olmadan gün içinde defaten avlanabilmeleri onların enbüyük silahları. ikinci etmen artan tonaj kapasitesine sahip olan gemilerin boğaz trafiğinde yarattığı keşmekeş ve kirlilik .bilhassa sintine ve petrol atıklarının yarattığı oksijen kıtlığı ve yerli balık azlığı.azalan sualtı bitkisel yapı yumurta ve sürülerin soluklanma mola yeri huzursuzluğu.Bunların körüklediği artan istanbul nufusunun deniz kirliliğine katkısı,düşünsenize galata köprüsünde bile ski balık bolluğu yok ayrıca kefal balığı nüfus patlaması bunun enbüyük göstergesi. iş bu sebepten yukarıda açıklanan maddeler ışığında bir yüzdeleme yaparsak kıyı balıkçılığının balık nufusu üzerindeki etkisi % 10 mertebesini bulmaz,tabi klimatik değişimleri yani susıcaklığının dengesiz gitmesi ışığında deniz suyu sıcaklığının değişik değerler etkisini daha söylemedik. Keşke tüm sorumlu 13 çinekop avlayan yada yan komşumuz 3 kilo kıraça yakalayan fikri bey olsaydı emin olun herşey daha kolay olurdu. Tabi teblilere uyalım insanları bilinçlendirelim ama insanlara yüklenmeyelim balık katili ilan etmeyelim .Sudan sebeplerle insanların trafik yada herhangi bir yerde öldürülmeleri,gençlerdeki kötü alışkanlıkların atması hep stres birikimi,bu birikimleri,stresi atmaları balık avlamakla pek iyi giderilir,ozaman birbirimizi kırmayalım balık tutanları belirli tebliler içinde alkışlayalım,haksız yere eleştirmeyelim. saygılarımla
Açıklamalar ve bilgiler için teşekkür ederim. Forumlardaki paylaşımlara yapılan öneri, uyarı ve eleştirilerde daha hoşgörülü, daha ılımlı davranılmasının, tüm katılımcıların birbirine sevgi ve saygı yaratmasında önemli bir etken olacağını düşünmekteyim. Herkese sevgi ve saygılar.
Balik tutmaya yeni baslayanlar icin kucuk baliklarin geri birakilmamasi hos gorulebilir bence, eminim hepimiz ilk basladigimizda baliklari geri iade etme olgunlugunda degildik. Ancak avlanilan baliklarin boyutlari buyudugu zaman zaten insan kucuk baliklarin vurmasindan bile rahatsiz oluyor ve dogal olarak geri saliyor, buyuk baliklari kendisine hedef aliyor, bende de oyle oldu diyordummm, ama Gecen iki kafadar gordum, hatri sayilir irilikteki mirmirlari, cipuralari tutmuslar, gel gor ki posetin icinde minicik cipura yavrulari var. Hele bir levrek yavrusu vardi ki sormayin gitsin izmaritin az buyugu...O esnada bir yavru daha tuttular, dedim ki bunlari ben geri saliyorum, eti ne budu ne? O da evet biz de serbest birakiyoruz dedi ve posete atti. Sinirlendim ve uzaklastim, bunun adi acgozluluktur. Eminim forumumuzda da bu tip kisiler bolca mevcuttur. Kendilerine tek tavsiyem avlanirken cok merhametli olmalaridir. Inanin avinizin bereketi kat be kat artacaktir. Yasadim oradan biliyorum. Amator balikcilarin denizin kokunu kurutamayacaklarini ben de biliyorum, ancak bu olgunluk yayginlasirsa asil katillere karsi daha az hareket alani kalacaktir, ornegin ihbarlarin sayisi artar, yetkili birimler de islerini cok daha ciddi yapmak zorunda birakilirlar. Saygilar
Tek kelimeyle tebrik ediyorum. Ayrıca şunuda eklemek istiyorum. Bu sitenin üyelerinin %95'inin bir kereliğine bile olsa limit altı boyda balık yakaladığı olmuştur veya limitin üstünde adet/kg olarak balık yakalamıştır ama önemli olan fotoğrafının çekilip buraya koyulmaması !! Balık avımı yaptın? Bizler görelim diye fotoğrafını çekip burayamı koyacaksın? Eyvallah herkesin eline koluna sağlık, bende bayılıyorum av raporlarını okumaya ve fotoğraflarına bakmaya ama fotoğraflarken "limitlere uymayan balıklarımızı" lütfen F O T O Ğ R A F L A M A Y A L I M!!!! Limitlere uymayan balıkların çekmeyelim fotosunu, böylece kimse rencide edilmemiş olur. Arkadaşın yukarıda bahsettiği merhametli olupta avın bereketinin artması çok defa başıma gelmiş güzel bir olaydır, herkese tavsiye ederim.
Dogru olsam ok gibi yabana atarlar beni Egri olsam yay gibi elde tutarlar beni Hic keder elem etme bos yere matem etme Düsmanlarini tani uzak dur sitem etme Ne fakiri ac gördüm ne zengini tok Hedefine varir elbet dogru ok Hz. Mevlana Ben bunu biliyorum, Sizin soyleyeceginize de saygi duyarim... Arkadasimizin soyledigi kendisine ait zaten... Konu basliginin ozunu degistirip Iskender Bey'e de saygisizlik etmek istemiyorum.
Değerli iskeender abi çok doğru bi noktaya parmak bastın.Bende bazen değerli abilerimin birbirlerini üzecek şeyler yazdıklarını görünce üzülüyorum hiç gerek yok bu tür şeylere. Olaya birde şu pencereden bakılmasını istiyoum ben.Ufak, limit altı balıkların geri salınması hem onların neslinin verimli devamına ufak bir katkı, hemde insanın dünyevi maddiyata bağlılığından biraz uzaklaşması gibi hissediledebilir.Zaten herkes herşeyden sıkılıp bunaldığında soluğu balıkavında almıyormu.Bu benim açımdan gizli mağbet gibi birşey.Balık yemekten çok öte.