Tükeniş sadece denizin içinde değil maalesef, kıyıda doğru düzgün balıkçı da çok azaldı. Balıkçılık adı altında resmen dolandırıcılık yapılıyor, kokmuş veya kalitesiz balıkları bin türlü üç kağıtla millete kakalayıp para kazanan bir sektör türedi. Limit altı balık satışından bahsetmiyorum bile. Bu adamların yaptığı tek kelime ile sahtekarlık. Hem halkı kandırıyorlar, hem de halkın sağlığıyla oynuyorlar. Ülkede otorite olsa şu satıcıların hepsine ağır cezalar verilmesi gerekir. Maalesef bu yönde bir umudumuz olmadığına göre en azından çevremizdeki insanları bu sahtekarlar konusunda uyaralım. Bu resimlerde gördüğünüz yalan isimle balık satışı dışında daha pek çok dolandırıcılık yöntemi kullanıyorlar. Lüfer, istavrit gibi balıkları satarken üste 2 tane canlı balık atıp, leğendeki suya attıkları bayat buzhane balıklarını tazeymiş gibi satıyorlar. Adeta bir tırnakçı gibi el çabukluğuyla çalıştıkları için balıktan anlayan adamı bile rahatlıkla kandırırlar. Kalkan gibi balıkların kokmuş olanlarının solungaçlarını boyayla kırmızıya boyayıp taze görüntüsü veriyorlar. Canlı balığı alıp arkada temizlermiş gibi yapıp, daha önceden temizledikleri kokmuş balıkları poşete koyup veriyorlar. Maalesef gırgırcısı, toptancısı, tezgahçısı, sırf para hırsıyla önce denizlerde balığı tükettiler, sonra da para kazanmayı sürdürebilmek için yavru balık katliamından, sahtekarlığa her türlü yöntemi kullanmaktan çekinmiyorlar. Balık mevsimi olması gereken şu dönemde, balık tezgahlarını bu hale düşürdüler, biz de bu paylaşımı yapmak zorunda kaldık. Daha fazla söze gerek yok, resimler konuşsun...
allah ıslah etsin söylüyecek başka söz bulamıyorum şikayet etsen de değişen birşey olmuyor para için yapmıyacakları şey yok bunların
şeref haysiyet yoksunu dolandırıcılar elbet cezasını çekicekler bu yaptıklarının keşke yer isim adres de belirtseydin bir video ile de desteklesen illaki buradan alışveriş yapan biri bu sahtekarlığı görüp oralar ile ilişkisini keserdi eline sağlık aret
Hiç anlamayan insan bile o koca deniz levreğinin sürekli sıcak soğuk ortam değişiminden dolayı etinin taze olmayacağını tahmin edebilir. Koca levrek sürekli müşteri bekliyor , alan olmazsa akşama dolaba , sabah tekrar tezgaha . derken o et hiç taze kalırmı , kokmaz mı ? Soğuk zinciri çoktan bozulmuş.
Adam sudağa mezgit yazmış ya üç kağıtçılık son senelerin revaşta mesleği oldu, bu tarz fiiller sırf balıkçılık sektörü ile kalmıyor,otomativ sektöründen tutda elektroniğine,dometesinden pancarına kadar her alanda hile var, kime nasıl ne zaman güveneceğini kestirmek çok zor artık, keşke balıkla kalsa idk
Aynı şey Karşıyaka'da da var, maalesef. Resimlere ve etiketlerde yazanlara bakınca bi yandan güleceğim de geldi. Sarpalara doğal deniz çipurası yazmaz insan, biraz utanır. Demek bizim tuttuklarımız doğal değil. Buralarda da kolyoza, uskumru. Yazılı orkinosa da palamut yazıp kaktırıyorlar. Ayrıca o deniz levreği yazan en iri balığın da, deniz levreği olduğunu hiç sanmıyorum. Hatta büyük ihtimal deniz balığı bile olmayabilir bence. Gerçi tam kafa yapısı görülmüyor ama gördüğüm kadarıyla o da dolap. El çabukluğuyla dolandırmaksa ata sporu gibi artık, her yerde.
:laughing: :laughing: :laughing: :laughing: Bende levrek olmadığından emindim ama tatlı su balıklarını pek bilmediğim için birşey diyemedim. Yalnız satıcıdaki pişkinlik te 5 yıldız. Ya biri çıkar da, tepki gösterir mi demeden nasıl da bu kadar alakasız isimler yazmış anlamak mümkün değil. Gerçi biri anlayıp tepki gösterse, böylesi : Vay şerefsizler, beni de balık halinde kandırmışlar demek, der. Güzel konu için teşekkürler Aret. :thumb: Bu aslında toplumun genelinin ne kadar balık cahili olduğunun göstergesi bi yerde Bilgilendirme için teşekkürler, arkadaşlar.
Benim başıma Karaköy balık pazarında geldi. 3 -4 sene önce canlı Lüfer aldığımı zannettim meğerse arka tarafta el çabukluğu ile buzhane Lüferleri koymuşlar. Torbanın içine bir bakayım dedim... içindeki balıklar buzhane. Geri döndüm yanlışlık oldu galiba torbalar karışmış dediğimde bir dayak yemediğim kalmıştı. Poşeti elimden alıp, parayı iade ettikten sonra tehdit ederk uzaklaştırdılar. O gün bu gün tezgahtan balık almıyorum. Marketlerde de sahtekarlık diz boyu ama reyondakiler ile ilişki kurarsanız telefon ile arayıp fiyat konusunda da yardımcı oluyorlar. denemenizi tavsiye ederim.
Bende,Mudanyadaki balıkçıları fırçalıyorum,granyoza minekop yazıyorlar diye İstanbulda aşmışlar olayı demekki,yalandan kim ölmüş dercesine,alayı yalan etiket bunların yahu ( YUHHH RESMEN YUHHH,bu kadar ayağa düşürülmez esnaflık ,bu üç kağıtçılardan limitlere uymayan balık satmamalarını falan bekliyoruz bi de.
Aret Allah iyiliğini versin, çok güzel yakalamışsın. Ancak bu kepazelik yeni değil, yıllardan beri sürüp gidiyor. Belediye Zabıtası balıktan anlamıyor, ,iyi de kardeşim bunca Su Ürünleri Fakültesi mezunu var, ne olur her belediye hiç değilse bir tane mühendis istihdam etse, hem bu gençlere iş kapısı açılır hem de zabıta yavaş yavaş balıkları öğrenir ve görevini yapar. Dediğin gibi bu ticaret değil tamamen dolandırıcılık. İslam inancında, 1-Aldatan bizden değildir. 2- Allah her kulu rızkıyla beraber yaratır, kulların kimi rızkını helalden kimi de haramdan kazanır, yer . buyurulmuştur. BUNlar haramdan yemeyi tercih ediyorlar demek ki. Allah bizleri haramdan ve haramzadelerden korusun.
Bana da çiftlik levreğini 'lüfer' diye tanıtıp sonrasında da mercanı da 'deniz çipurası' diye itelemeye kalkmıştı da karşılıklı bayağı bir gülüşmüştük satıcıyla 'abi hiç sorma sazanı lagos diye satıyorum' demişti bir de utanmadan ...
abi inanirmısın benim aklımdaydı karaköydeki bu reziligi belgelemek ama bence satıcıdan ziyade insanları ve gelecek nesillere sazan ile levregin farkını ögretemeyen egitim sistemini yargılamamız lazımm idk
bunlar gerçek olabilirmi ya bu adamlar balıgın b sinden anlamıyorlar tatlı su balıgını levrek diye sudagı mezgit diye satıyorlar üstüne üstük kilosu 5 tl etmeyen balıga 20 tl yazmışlar resmen nitelikli dolandırıcılık aret resimle sende ise bir haber ajansına göndermeni tavsiye ederim bundan haber çıkar çünkü
bu pislikler palamudu lüfer diye satmaya başlamışlar insanlara türkiyede herşey kağıt üzerinde denetleme sıfır ancak kıyıdan olta avcılığı yapan kişilere hiç bir eğitim olmadan belge çıkarttırıp vatandaştan para kopartmanın peşinde bu yetkililer ayrıca balık alıyorsun balıkhaneden adam 13tl dir senin için 11 tl olur diyor ondan sonra tezgahın arkasındaki terazide tartıyor 15 tl den hesap ediyor işte şu kadar tuttu bu kadar tuttu deyip sağdan soldan çarpmanın peşinde
Benim de alışveriş yapptığım tezgahta yazılı orkinosu palamut yazmışlardı. Ya abi bu yazılı orkinos dedim. Vatandaş onu Palamut diye biliyor dedi. Hatta uskumru, kolyos, palamut, torik ve yazılı orkinos; hepsine palamut diyor vatandaş Adam haklı Eğitim sisteminde yok ki bunlar!
4 tane iri balik 10 TL cinsi modeli ne kardeşim çok rahatlarmis gerçekten.. Malesef bu dolandiricilik sadece balik saticilarinda degil her yerde mevcut. Bakkal nanav boyaci tesisatci kaportaci nere el atsan var bu sikinti..