Merhabalar Hafta sonu ailem ile Eneze bir kaçamak yapmaya karar verdik, ee saroz körfezi olurda balık olmazmı diyerek başladım forumdan tavuk göğsünün nasıl yapıldığına, önce filetosunu çıkarttım altını üstünü önce tuzlayıp sonra şekere buladım eski bir havluya sarıp, 1 gün bu şekilde beklettim ertesi gün baktığımda tavuk göğsü kayış gibi olmuştu ertesi gün kurşun kalem kalınlığında uzun ince şekilde kesip tekrar tuz ve şekerle bir gün daha beklettim, daha sonrada iğneye girecek kadar ufak kesip hazırladım. Daha sonra bu tavuk göğsüne katmak için 2 kutu ton balığının yağını bir konserveye koyup onuda yanıma aldım Eneze saat 10-11 arası varmıştık varır varmaz tavuk göğüslerini ton balığı yağının içine attım, önce bir deniz sefası yaptım daha sonra orada mekan sahibi bir abi ile konuşup hemen denemeye başladım, ilk yemi attığımda ufak ufak oynamalar oluyordu, hemen paletlerimi gözlüklerimi alıp kendimi attım denize, takımı attığım yere gittim bir baktım yemin başında onlarca mırmır yavrusu yemi tırtıklıyor biraz onları seyrettim daha sonra kıyıya gelip yemleri tazeleyip biraz daha yakına attım bu sefer hemen bende gittim bi baktım bizim ufak mırmırlar ve başka çeşit bir balığın yavruları yeme saldırıyolar, tam onları izlerken bir baktım kahverengi bir şey yemin başına geldi torpile benziyordu ne olduğunu bilmiyordum biraz yaklaşınca geri geri kaçmaya başladı daha sonra orda bir tekne sahibine şeklini tarif edince ne olduğunu öğrendim bu canlı sübyeymiş balıkları beslemek hoşuma gitmişti hemen kıyıda kendime kısa bir el oltası yaptım yaklaşık 1.5 met ucunda 3 numara bir iğne ton balıklı tavuk göğsünü taktım attım kendimi denize ufak balıklar hemen etrafını sarmıştı bu arada bir baktım abileri de geliyor el kadar 1-2 tane sargoz ziyaret etti ama yeme atlamadı biraz kısa yapmışım takımı neyse dedim yem bitince tazeledim yine denize bu sefer biraz daha değişik ama aynı familyanın balıkları geldi bir sefer sadece kuyruğunda siyah çizği olan bir balık geldi (ispari gibi) daha sonra hem kuyruğunda hem kafasında siyah çizgileri olan balıklardan geldi, yalnız ufak balıklar saldırırken büyük balıklar benden ürktü, balıklar arasında bıyıklı bizim barbun balığına benzeyen gri renkli balıklarda vardı onlarında ne olduğunu bilmiyordum boyları 10-15 cm arasıydı daha sonra kefal ziyaret etti beni bu sefer yanımda takım yada yem yoktu 4-5 tane kefal yaklaşık 40 cm civarındalardı baya bir takip ettim sonra uzaklaştılar ve en son gördüğüm balık kefal büyüklüğündeydi yaklaşık ama kefal değildi tahminimce bir levrekti bir anda geldi ve hemen gözden kayboldu daha sonra gümüş sürüleri geçidi tamamladı ve tatili bitirip döndük Tavuk göğsünü ton balığı yağına batırıp 1 saat kadar bekletince inanılmaz şekilde balıkları çekiyor deniz altında balıkları izlemek gerçekten çok güzel
Yahu Seçkin, bizim kedi gibisin. O da bir şeyi fırlatır, sonra gider seyreder, ağzına alıp geri getirir tekrar fırlatır, sonra yine seyreder. Sen anlatırken o geldi aklıma. Ama eminim çok keyiflidir, oltayı at, sonra başına git seyret, oh ne güzel ama tam o anda kalama vermen gereken bir balık zorlasaydı ne yapardın düşünemiyorum.
Olsun Seçkin, izlemek te güzel. Oltayı atıp başına yüzerek gidip bakmak bayağı komik aslında, gözümde canlandırınca. Bende çok izlemişimdir balıkları. Kuyruğunda çizgisi olan balıklar ya isparozdur ya melanur. Kulağında da çizgisi varsa o zaman karagöz. Büyük balıklar çok daha dikkatli senin de yazdığın gibi. Biri varken yakınlarda pek yaklaşmıyorlar yeme. (Zaten onlar ondan büyük. Tedbirli davrandıklarından yaşamışlar ve büyümüşler. ) Bi sonraki avına rastgelsin...
Aslında izlememin bir kaç nedeni vardı Volkan ilk nedenim hava çok sıcaktı o sıcakta at bekle işime gelmedi dedim işimin başında durayım serin serin aslında balıklar yeme ne şekilde yaklaşıyor nasıl alıyor kaçıyor onu merak ettim birde o ufak balıkların yemi nasıl tırtıkladıklarını yemi daha güzel nasıl iğneye yerleştiririz biraz fikir edinmek içindi onları tanımadan avlamak zor olur
:laughing: :laughing: :laughing: Bende o mantıkla tanımaya çalıştım ama pek bişi farketmedi. Gene tırtıklayıp götürüyorlar yemi. İyi yapmışsın ama; insan işinin başında olmalı. :laughing: :laughing: :laughing:
süper fikir kardeş, hep merak etmişimdir, belgesel izler gibi izlemişsin, süper valla... bi gün bende deneyeceğim, kafama yattı... :laughing:
ya aslında akşam üstü deniz kenarında kalabilseydik uzağa atıp beklemeli bir av yapmak istiyordum ama rüzgar çoktu aynı zamanda kalacak yer ayarlamak için başka bir yere geçmek zorunda kaldık aile ile gidince oluyor böyle durumlar su altında kıyıya o kadar yakın, ve o kadar çeşit balıkları gördükten sonra büyük olmasa da sirkülere uygun av yapmak zor değil
Seçkin çok güzel bir anlatım olmuş, tebrikler :clap2: balık tutamasan da onların ortamına dalıp onları izlemenin keyfi bambaşkadır ben de mırmırların sualtı videolarını çekmiştim geçen yaz.. tam da böyle bişeydi http://www.youtube.com/watch?v=lI_g6EvpvSk
aynen abi çok güzel, aslında şu tüplü dalış yapanlara özeniyorum bir ara kaşa gidip dalmak istiyorum çok değişik bir duygu
Seçkincim güzel bir hafta sonu kaçamağı yapmışsın.Tavuklarda eneze nasip olmuş.Sarozda balık yakalayamamanda manidar.Denizlerimizi iyice kuruttuk ne kadar acı
Seçkin enezde neredeydiniz. Geçen sene enez tatilim tamamen suyun altında mırmır ve kefalleri izlemekle geçmişti. Gerçekten çok keyif verici...
Balıklar hep ufaktı abi yakalamaya değmezdi yalnız arada sırada ziyaret eden balıklar oldu ama ufak balıklar yemin etrafını kapladığı için ve bende onları izlediğim için oltaya atlamadılar iğneleride büyük tutunca attığım yem 2-3 dk içinde bitiyordu ama tavuk göğsüne bu kadar rağbet olacağını bilmezdim suyun altında gördüm
evet Hasan abi su altında film izler gibi izledim eneze gelmeden 20 km önce bir köy sahiliydi vakıfmıydı öyle bişeydi
enez çok güzel bi avlak yeri 20 yaşındayım 12 yıldır enezde balık tutuyorum balık bilgisi yaşta değil başta ve tecrübede beni her sene mutlu bırakmıştır enez