Bana Ne İma Ediyorsun Deniz?

Ava gidiyordum. Hedef çipura, mırmır gibi dip balıklarıydı. Hava soğuyana kadar surf, yemli avcılık yapmak kendimi o yönde de geliştirmek istiyordum. Atçekte çok gelişmiştim ya, yemli eksik kalmasın. Balık yakalama şansımı arttırmak için 2. bir surf kamış ta almıştım.
Çeşitli yerler deniyor ama isparoz tacizine 3-5 saat tahammül edip, dönüşe geçiyordum. Avdaş olmayınca, beklenen balıklar da çıkmayınca insan sabahlayamıyor.

Avlar genelde 3-5 isparoz 1 mırmır veya gene 3-5 isparoz 1 kaba lidaki ekseninde geçiyordu.
En son avda bir deniz hıyarı da gelince hepten moralim bozulmuş, artık yemli avları bırakmanın vaktinin geldiğini düşünmeye başlamıştım.

Dedim kurban bayramına kadar yemli, sonra atçek yapayım.

Kurbana kadar her fırsatta yemli av yapacaktım. İlk fırsatı da bu hafta buldum.
Bergama'ya gitmiştik. Cuma akşam balığa gitmeyi kafama koymuştum. Bergama'ya giderken yoldan yem alıp, bizimkileri kayınvalideme bırakıp saat 22:45'te avlağa doğru yola çıktım.

Bu hafta Yasin'ler de av yapacaktı ama onlar c.tesi av yapacaktı. Benim cuma av yapıp, c.tesi dinlenmem gerektiğinden onlara katılamadım ve Bergama'ya yakın olan tenha bir koy seçtim.

Ustalar, fazla insan eli değmemiş yerleri öneriyorlardı nede olsa. Bende öyle bir koy seçtim ki, .oysalar sesimi kimselere duyuramam.

Koya gittim, baktım ki sular çekik. Kabarık olsaydı daha iyiydi diye içimden geçirsem de yapacak bir şey yok. Ara babam ara, kafa lambası yok arabada. 4 kadar vardı halbuki...

Her avda birini bıraka bıraka tüketmişim. Yemleri bir açtım ki yemler de şansızlığımı haykırır bir şekilde hepsi mefta. Halbuki alırken canlıydılar. Satan adam kutuyu deliyordu, bu sefer delmeyi unutmuş ve mamunlar ölmüş, daha da kötüsü yumuşamışlardı.
Herşey ters başlamıştı. Hava ara ara ters esiyor, ışıksızlıktan ip misina zorluk yaşatıyordu.

Bu haritada bile olmayan koyu isparozlar keşfetmişler, bana da sinir testi uyguluyorlardı.

Uzaklardan gelen köpek sesi, tepede kocaman dolunay, yanıp sönen rüzgar güllerinin kırmızı ışıkları korku filmlerini aratmıyor, hiç balık tutamasamda adrenalin patlamaları yaşıyordum.

Kamışı savuruyor, 3 dakka içinde yemi isparozlara yedirip, arabanın kapısını açıyor, dışarı sızan ışıktan yeniden yem takmaya çalışıyordum.

Zorlu şartlar devam etse de, dedim ki bugün sabahlayacam. Saat 04:00 civarı olmuştu ne de olsa, en çok 2 saate kadar ben avantajlı konuma geçecem, ışığa kavuşup sabah suyunda bişeyler denk getirecem dedim.

Aslında şartlar balık için kötüydü, sular çekik ve ay ışığının doruk yaptığı günlerden biriydi.
Lakin bu avlakta sabahlamak gurur meselesi olmuştu artık. Sabah suyunda bişeyler olacak diye de düşüncem hiç aklımdan gitmemişti. 5 dakka oturmadan mamun ve boru kurtlarını isparozlara sunuyor, onlara ziyafetin kralını yaşatıyordum. Şartlara rağmen çok güzel bir avlaktı esasen. Atılan olta 2 dakka vuruşsuz kalmıyordu. Geneli isparoz da olsa vuruş almak keyifliydi.

Gün doğarken pis bir sırıtmayla artık sıra bende dedim ve kayalık kısıma geçtim. Akşamdan sabaha tek balık tutmuş değildim. İri iğneye, iri ve bütün yem takıyordum. İsparoz hedeflesem 1 torba tutardım sanırım boru kurtlarıyla. Lakin hedefim çipuraydı. Mırmır olabilecek bir yer değildi.
Günün ağarmasıyla bölgede salyangoz kabuklarını gördüm, bu demekti ki başkaları çipura denemesi yapmış epey de yem harcamışlardı. Güvenim katlanmıştı bu işaretleri örünce. Çok geçmeden 3 isparoz tutmuştum. Beklenen balık bu değildi ama deniz hıyarından iyidir dedim.

Mamunla yemlediğim gezer kurşunlu oltamı savurdum 3,90'lık kamışımla.
Birkaç tırtıklamaktan sonra sağlam bir çekiş....

İşte bu dedim içimden, sabaha kadar beklediğim buydu. Tasmaladım ve balık halen takımdaydı. İğne takılmıştı artık. Tek bir balık, evet tek bir balık tüm gece tek başına ıssız koyda, ıssız adam olmama değerdi. Hak ettim bunu dedim daha balığı görmeden. Kamışla çektim, baktım sola gidiyor. Bana teslim olmamıştı, belli ki sert güzel bir balıktı. Denizden 1 metre kadar yüksekteyim ve deniz çok berraktı. Sahilden 10 metre ileriye kadar da 30 cm derinlik ya var ya yoktu. Burasını ilk defa bu kadar sığ görmüştüm. Balığı çektim, çektim ve artık parladığını görüyordum ve renkli bir balık tı da. Merakım iyice artmış, balık halen mücadeleyi bırakmamıştı. Denizden çıkmasına 6-7 metre kala kırmızı renklerini görünce daha bir heyecanlandım ve balığı kamışla kaldırıp ayaklarımın dibine yatırdım.

Beklediğim balık değildi ama çok güzeldi. Fangri sanırım dedim. Epey büyüyen bir balıktı bu hatırladığım, salayım mı acaba??? İğne de görünürlerde yok? Şöyle avucuma aldım iğne ağzının içinde de yoktu. Youvela'nın boru kurduna uygun ince iğnelerinden kullanmıştım.

Çantadan ince pensemi çıkardım epey bir uğraştıktan sonra ancak misina koparak takımdan ayırabilmiştim balığı ve balık halen nefes alıyordu. Lakin ellerim kan içindeydi ve balık çok hırpalanmıştı. Neyse dedim bu balık ta böyle oldu. Nasip denizin değil, benimmiş.

Tuttuğum balığı fotoğraflayıp, koydan çıkana kadar birkaç yerden daha deneme yaptım ve bir isparoz daha tuttum. Sonuç 4 isparoz 1 Fangri Mercandı. Kıyıdan böyle bir av yapmak bana yetmişti. Tüm olumsuzluğu fangri bitirmişti. Bel ağrıları içinde arabaya binip dönerken, bir sonraki sefere nereyi denesem diye düşünmeye başlamıştım bile....

Ö Z E T : Bu bölüm senin için İsa (şimal) abi. (kısacık bak, tam istediğin gibi)
Yukarısını okuma, önemli bişey yok.

Av zamanı 20-21 Eylül 2013 (22:45 – 08:50)
Rüzgar : Kuzeyli (hafif şiddetli)
Deniz : Çekilmiş (durgun)

Av sonucu : 4 İsparoz, 1 Fangri Mercan (Sanırım Fangri, tam emin değilim), 1 deniz patlıcanı

Anafikir : İsparoz baskısı devam ediyor. Levrek için bırakma yapılacak en uygun zaman olabilir şu sıralar. 2 avda 2 deniz hıyarı (patlıcanı) yakaladım. Deniz hıyarı nüfusu patlamış olabilir. Yahut deniz bana birşeyler ima ediyor.

 

:thumb: Çok güzel anlatım ve süper bir av... Resmen seninle yaşadım geceyi... Çoooook teşekkürler paylaşım ve emeğin için...

 

Teşekkür ederim Emrah, beğendiğine sevindim.

 

Keyifle okudum, çok teşekkürler

 

Keyfine doyum olmaz klasik bir Volkan raporu!.. :thumb:

Ellerine sağlık değerli dostum. Özellikle ilk fotoğrafa bayıldım, tam arşivlik.

Her zamanki güldüren, heyecanlı anlatımın için de ayrıca teşekkürler.

Deniz patlıcanının içini çıkartıp yem yapmayı biliyorsun, öyle değil mi?

Dev trançalar oltana gelsin..

 

Harika bir rapor eklerine sağlık

 

Beğendiğine sevindim Alper, ben teşekkür ederim bu kadar uzun ve bir balıklı raporu okuduğun için

Teşekkür ederim İbrahim abi, çok sağol.
Deniz patlıcanı hakkında bayağı bir bilgi edindim. Daha önce Ildır'da yem çıkartma şeklini de görmüştüm. Lakin hiç kesip yem çıkartmadım ama bu sene 3 kez karşılaştım kendisiyle.

Aslında denemek te istiyorum ama ellemek pek içimden gelmiyor, yanımda kaşıkta yok kabuğunun altını sıyıracak. O yüzden öldürüp, mındar etmek istemedim. Ancak bir sonraki çipura denemesinde sert yem kullanmak gerekecek sanırım. Kalamar kolu düşünüyorum bakalım?

Sana da rastgelsin. Gönlündeki motoru alıp, güzel avlar yapmanı dilerim.

Çok teşekkürler...

 

"Al şu iki hıyarı da uza" diye ima etmiş olabilir deniz :laughing: :laughing:

Her zaman ki gibi yüzümde oluşan ile okudum Volkan. Ellerine sağlık.

Sana hıyarsız, bol trofeli bir av diliyorum

 

Yahut; "Volkan'cım, güzel kardeşim, niyetin iyi ama şu lanet olası isparozlar sana gün yüzü göstermez. Al şu hıyarları yem çıkar ve istediğin balığa kavuş. Valla ya, ben tutturucam sana, iki dalgam önüme aksın." demiş te olabilir ama bende jeton düşmemişti. Şimdi haaaaaa..... diyorum ama geçmiş olsun.

Sana çok daha irileri nasip olsun.

 

deniz hiyarli mesaj düsündürücü hihi kismet deriz ya hep, senin kismetin de oymus be Volkan :laughing: :laughing:

fotograf çektiysen oltamiza takilan ilginç objelere koyarsan hit olur :laughing: :laughing:

çok zevkli bir rapor olmus tebrik ederim

 

Bende düşündüm zaten bayağı ama sonra oluruna bıraktım Roy.

Beğendiğine sevindim, teşekkür ederim.
Senin o konun için bir fotoğrafım vardı. Denizden inşaat eldiveni çekmiştim ama o fotoğrafı bir türlü yükleyemedim. Hata verdi upload sitesi. Hadi başka siteden yüklerim diyerek sonraya bıraktım. Sonra nasıl olduysa fotoğraf bir şekilde silinmiş. Ben eşimden şüphelendim ama neyse...

Hıyarın fotoğrafı var İlk tuttuğumu çekmiştim. Bu avda tuttuklarımı çekmedim. İlkine göre küçüklerdi. Hemen yüklüyorum.

 

çok güzel rapor ve balık tebrikler :thumb:

 

Geçen kış bir kıyı avında bolca deniz yıldızı tutmuştuk.

Balık yok, ısparoz bile yoktu, oltaya dokunuş bile olmayınca uzun süre suda kalan takımları yemi tazelemek için çekip kontrol ediyorduk. Sabaha karşı sahile bir deniz yıldızı istilası oldu. Attığımız takımları hiç dokunuşsuz 20-25 dakikanın sonunda çektiğimizde yemi alıp sindirmeye başlamış ve iğneyi yutmaya balşamış deniz yıldızlarıyla karşılaşıyorduk. Sinir bozucuydu, boş dönülen gecelerden biri oldu.

Yanız bizim buralarda bol olmasına rağmen hiç hıyar tutmadım Volkan'ım.
O da senin kısmetin artık.

 

Sevgili Volkan, gecenin bu vaktinde foruma bir bakayım dedim.Birde baktım Volkan bir rapor açmış, bir bakayım hele balık var mı yok mu diye

Valla aynı dediğin gibi öyle uzun uzun yazıları görünce, bu saatte hiç okuyamam, bari aşağıya resimlere bakayım derken, bu kadar uzun hikayeye bayağı bir balık resmi koymuştur diye aklımdan geçirirken, birden kırmızı yazı ile yazılmış yer olmasa adımıda görmeyecektim ki, birden karşıma ismim çıkınca kısa bir şaşkınlıkta yaşamadım değil:laughing:

Ah be Volkanım, tek balık fotosu ile yine beni hayali sükut'a uğrattın, belki o uzun yazıda açıklamasınıda yapmışsındır ama yarın okuyabilirim artık

Ama kesin karar verdim, senin bu makus kaderini değiştirip, bol balıklı bir av yapman için neler yapılabileceği konusuna kafa yoracağım.Lüfer başladığında bir şekilde seni boğaza getirtebiliriz inşallah ama olmazsa bizim ekibi toplar İzmire biz geliriz

Değerli dostum, avların ve güzel muhabbetlerin daim olsun, egedeki tüm dostlara selam ve sevgilerimle, sağlıcakla kalın

 

Hay Allah, hıyar konusuna girmeyi unutmuşum ama bu saatte konuya girersem, sabahlamam lazım, yarın bununla ilgili birşeyler yazarım, lakin bu konu çok su kaldırır.

 

volkan abi tebrikler, balık gerçekten çok güzel, konuda geçen diğer elemanların fotograflanmaması bizi beklenti içine sokmuştur, patlıcan ve isparozları merak ettik.

bu arada tekin olmayan yerlerde yanlız avlanmamanda fayda var

 

eline sağlık tez zamanda aklından geçen balıklara kavuşman dileği ile rast gele

 

Teşekkür ederim abi, senin balıklar daha güzel sanki.

İsparoz çok olunca da sıkıntı Aykut'um. Evet hemen vuruş gelmesi güzel ama şöyle 10 dakka sırtım dinlensin deyip, arabada oturamadım. Oltayı atıyorum, kamışı daha dayamadan tık tık tık... yem gitti. Sert yem olaydı belki geceden de bişeyler tutabilirdim belki ama kısmet işte.

Diğer konu ise, bölge deniz patlıcanı dolu. Aslında ihraç ediliyormuş bazı türleri. Yem olarak ta kullanılabiliyormuş ama küçük olunca uğraşmadım.

Hiç değilse hareketli bir geceydi. Zaten yavaştan diğer stile de dönerim artık.
Bir iki av daha yaparım yemli, sonra yallah yemsize....

Gönlünce rastgelsin...

Benim kaderim pek parlak değil ama bölgenin de makus kaderi var bence.
Aliağa'dan dikili'ye kadar bölgede iyi derece kıyıdan yemli av yapan varsa beri gelsin.

Ben İstanbul'a gelmeye niyetlensem balığın yönü değişir, Rusya sahillerine kaçar falan. Sizde hasret kalırsınız Maazallah...

Tek balık diye küçümsediğini seziyorum abi, balık tek ama kıyıdan fangri tutan varmı koca forumda... Olsa çipura da tuıtacağım demek ama yoktu ogün sanırım.

Gönlündeki rastgelsin İsa abi... Bakarsın birgün 3.90'lık kamışımla bogazda lüfer, palamut ta tutarız beraber

Teşekkürler Hakan. Fotograflar kısmına yüklemiştim patlıcanı. Ondan buraya da yüklemedim. İsparozların görülecek bi yanı yok diye düşündüğümden çekmedim ama demek ki sıraya sokup çekmek lazım. Bi daha aklımda olsun, ne tutarsam çekecem. Gönlünce avların olsun.

Teşekkür ederim, sizlere kat kat fazlaları nasip olsun.

 

ya Volkan Kardeşim sırf senle tanışmak ve av yapmak için bir gün inşallah geleceğim oralara. her raporun 10 numara

denizde sana bu aralar için bişeyler ima ediyor olabilir. dikkatli ol