Bu forumda balık tutan herkesin mutlaka bir başlangıç hikayesi vardır,şuandaki haline nasıl geldiği neden başladığı gibi bir anket olarak herkesin hikayesini anlatması(kısaca) rica olunur.
Bizim eski oturduğumuz evde kapı komşularımız ile çok iyiydik. akraba gidibiydik. o evin aile reisi naci amca vardı ilk olarak o bizi götürürdü haftasonları balığa. sonra yaş ilerledikce çocukluk arkadaşım volkan ve naci amcanın oğlu şenolla gitmeye başladık. tabi o zamanlar yakaladığımız balıklar istavrit, gümüş ve mezgitti. daha sonrasında metcan isminde bir çocukla üsküdarda balıkta tanıştım bizim mahallede oturuyormuş ben hiç görmemiştim. yaşı ufak olmasına rahmen çok usta bir balıkcıydı ben 20 o 18 yaşında felandı. onunla gittiğim hiç bir balıktan boş dönmedim. Bir dönem beraber kulelide sıyırtma ile zargana yakalayıp teknelere sattık güzel para kazandık. sonrasında üniversite hayatı başladı okul bitince de iş hayatı balık olayı seyrekleşti. askerden geldikten sonra 2 sene boyunca hiç balığa gitmedim. sonra sitede de üye olan arkadaşım selçuk ( obsession ) ile tanıştım. ortak yönümüz çoktu ama balık sevdamızı sonradan keşfedip beraber balığa gitmeye başladık. hala selçukla balığa gideriz zaman buldukca ve bu sevda gün geçtikce daha çok artıyor...
Ben şahsen aydınlıyım ve senelerce aydında kaldım.2007 den beri iş için afyonda ikamet ediyorum.Sen bunca zamandır kıyıda yaşa ama balık avına meraklı olma.... Neyse bundan 1,5 - 2 yıl önce bayram için yine burada ikamet eden arkadaşım ''bu sefer farklı bişey yapalım.mesela balık avına çıkalım'' dedi. Bende ağız burun kıvırarak olur dedim. Benden umut yok , ne anlarım bu işten nede merak etmişim.(Asıl hobi fotoğrafçılıktır bu arada) Neyse ki gün geldi olta takımlarımızı aldık. Bilinçsizce takımlarımız makineleriz hazır kuşadasında akdeniz motel in önündeki iskeleye geldik. Yem: Boru kurdu. yemin olsun ilkdefa karşılaşıyorum böyle bişeyle. Bir acemilikle çıkartık kurtları taktık iğneye. Attık oltaları (Tabi olta nasıl atılır yeni yeni sağa sola çarptırmadan atmaya çalışıyoruz.) hemen kıpırdadı kamış. ooo çok zevkliymiş ne bu? -bilmem...! Abi bakarmısın ne bu balık? -Gopez -Gopezmiş abi. Attıkça çekiyorum attıkça çekiyorum beni aldı bir zevk sesler ve renkler birbirine karışıyor . Yelkovan akrep keza öğle vakit nedir hiç bilmem. Deniz ana dedi ''çok oldun ama'' çıktı bir fırtına.Dedim olmaz devam.Fırtınadan arkadaşım gitti. Ben devam. Fırtınada iskelenin ucunda bir ben varım. Balık torbam balıkla doldu taştı. Son balığı torbaya koyduktan sonra arkama bir döndüm ki oda ne benim boyunda dalga burnumun dibinde. Bağırdım ama guluk guluk ses çıktı. Deniz ana dedi ki ''sana dedim ama'' arkama baktım ben tabi sırılsıklam balıklar gitmiş.Misinalar, takımlar hepsi denizde yüzüyor. Güldüm. dedim ''deniz ana özür dilerim'' gittim kıyıdan takımlarımı topladım. İşte bu ilk ve en zevk aldığım balık avımdı arkadaşlar bir arkadaşım vesile oldu yi ki de olmuş.Herkese rast gelsin...
4 5 yaslarında iken deniz kenarında oturuyorduk o zaman olta nedir iğne nedir balık nedir nerden bilelim köprüde avlanan abilerimizi görür özenirdik oltayı nasıl yapmıslar diye bakardık, toplu iğneyi büker balık iğnesi yapardık dikiş ipinden de misina midyenin klbini de yem yaprdık salardık kaya balığına tek vurusta ne iğne kalırdı ne de ipimiz vay be balığa bak der tekrar tekrar denerdik ama birşey yakalayamazdık
Barış abicim, ben anket seçeneklerinden hareketle hikayemi yazmak isterim, ekleyebilir misin? Bir de, arkadaşlarımızın hikayelerinden elde ettiğin değerleri paylaşırsan memnun olurum. Selamlar.