Bayram Sonrası İzin (Levrek Sezon Açılışı)

Bayram tatili ardından 12 günlük izin dilekçemi vermiştim. Bayram tatili sonrası 2 haftalık izin demekti bu. Bayramla birlikte yaklaşık 3 hafta.

Balık durumunu gözden geçirdim. Levrek şansım az da olsa tamamen yok değildi. Yemli beklemeli avlar da artık av vermeliydi. Geçen sene bu zamanlar birkaç kaba lidaki denk geliyordu en azından.
Hiç olmazsa çayda topan kefal kovalarım diye düşündüm. Olmadı kışın yapacağım avlar için eşimi gezdirir, çenesini kapardım.

Denizde çocukların kullandığı makarnalardan aldım, uygun boyutta doğrayıp kendimce takımlar yaptım. Fotograflarda da göreceksiniz, ben çok memnun kaldım. Yemli avcılıkta kullanmanızı tavsiye ederim.

Önce surf avları yaptım. İlk bir iki av çok içler acısı geçti. Tek iğneli uzun köstek takım küçük balıklara mağlup olmuştu ama kışın yavru balık azalınca çokça kullanacağım. (levrekten başımı kaldırabilirsem. )

Bu takımı ve yeşil fosforlu kurşunu Rıdvan abinin av videolarında görmüş ve denemeye karar vermiştim. Yeşil fosforlu kurşun maalesef bulamayıp, gene eşimin ojelerine salça oldum ama fosforik yokmuş. Onlar pahalıymış. Bastım parayı aldım, eşimle bir kurşunlardan birkaçını boyadık lakin beklediğim fosforik etkiyi gene göstermedi. Hiç yoktan iyidir dedim. Zaten yemli avlar pek tat verecek gibi değildi. Yemli avlardan aradığım byutlarda balıkları denk getiremeyince bari topan kefal tutayım dedim ama tutmak ne mümkün. Bol bol izleyebilirsin ama yemle yakalamak imkansız. Hayvanlar açlık grevinde.
Gittiğim çayda, abartısız yüzlerce kefal gördüm kimi kiloluk balıklar. Lakin ekmek, sardalya, kırmızı kurt... ne denediysem nafile. En son malzemecide konuşuyoruz.

- Siz neyle tutuyorsunuz kefalleri.
- Çarpmayla tutarsın, tutarsan. Yem yemiyor onlar.

Çarpma sportif değil dememle, dükkanda kim varsa bıyık altı sırıtıyorlar. Akıllardan geçen; tuttun da sportifi kalmış.

Çayda çıra oynarken ilerde mavi slim donla çaya giren bir adam görüyorum.
Vaybe, insanlar ne zorluklar yaşıyorlar. Adam tarlasını sulamak için çaya girmiş diye düşünüyorum.
Yola devam edip adamın yanından geçiyorum ki, 131 mi desem, doğan görünümlü şahin mi desem bir araba. İçinde güneş gözlüğü takmış bir adam. Belli ki mavi donlunun arkadaşı. 5 metre ilerde bir ağ, çayı kapatmışlar. Bir 20 metre kadar sonra bir ağ daha. Benim çiftçi sandığım adam meğer bohçacıymış. O gün onlar ne tuttu bilmiyorum ama ben sazan yavrusu olduğunu düşündüğüm bir balık tuttum kırmızı kurtla. (balığı saldım)

Bu arada amcam, yeğen ve damat durmadan sıkıştırıyorlar. İznin bolmuş Volkan, balık tutmaya gidelim diye. Güzel, keyif alınacak bir yer bulsam götürecem ama yemli avlar içler acısı.

Atçek avlarından da hiç umudum yok. Yüzlerce kefalin içinden, sen tut benim sahte balığı ye... Olacak şeymi diyorum ? Lakin canım da istemiyor değil, özledik ne de olsa.

Sabah saati 04:30'a kurup 35 km uzaktaki avlakta saat 05:30 da soluğu alıyorum. Saat 08:00'e kadar çayı ve azmak ağzını deniyorum ama tık demiyor. 6,5 cm'lik sırtı mavi raglou kullanıyorum.

Saat 08:30 civarı bir balık çırpınıyor ragloumun yüzdüğü yerde. Eh be takıldı kefallerin birine, istemeden çarpma yaptım diyorum ama çekince gördüğüm daha benekleri kaybolmamış 12 cm'lik bir levrek. Böylece hem levrek sezonunu açmış oluyorum, hemde bu sezon ne kadar iddaalı olduğumu gözler önüne sermiş oluyorum. Tabiki palazı da hemen saldım. Salmalardan video çekmedim. Çünkü yaz sıcaklarında balıkların çabuk öldüğünü biliyorum.

Damatla gece beklemeli yemli ava gidiyoruz. Yemli takımlarda bende bişey yok. O durmadan balık tutuyor sinek iğnelerle. Antalya'da sinek iğne kullanıyorlarmış. Sende değiştir ki zevkini al diyor. Neyse ki amatör avcılığı gelişmiş önceki senelere göre 3 lidaki 2 erkek mercan 1 yabani mercanı salıyor. Ne kadar yavru balık varsa bölgede, hepsi yaşasa bile ya kör ya topal kalıyorlar.

Gece daha derin bir bölgeye geçiyoruz. Dipten umudu kesen ben belki bir zargana umuduyla su üstü takım yapıp yolluyorum açıklara. Yem sülünez. 1 saat kadar sonra şamandırları takım dayalı bulunduğu yerden tangır tungur düşüyor. Hemen koşuyorum, kafada zargana olduğundan böyle kamış devirecek zargana bayağı baba bişeydir diye geçiriyorum. Balığı çekmemle damat heyecanlanıyor. Balığın iğneden kurtarıp koyuyoruz torbaya. Yemli takımları da şamandıralıya çeviriyoruz. Melanur sürü olur diyerek, arkası gelir diye umuyoruz ama tık demiyor.

Tek balıkla dönüşe geçiyoruz. Nereye gitsem elim boş dönüyorum. Ayın 24'ünde pek umutlu olmadığım bir yeri deniyorum. Herkes isparoz tutarken 1 kaba lidaki tutuyorum tek iğneli takımla. Havam 1500, gözler bende. Surf kamış kullanan tek benim avlakta 100 gr kurşun. Diğerlerinin 3 katı uzağa atıyorum. Yem ipi ve yem şişi kullanıyorum.
Balık olsa diğerlerini cırcır böceği gibi çatlatacam. Lakin iri balık sayıyla. Küçüklerse sürüsüne bereket. Diğerlerinden ayrılan 2 genç var. Onlar küçük balık çok diye şamandıralı av yapıyorlar. Gayette güzel kefaller tuttuklarını söylediler ayak üstü konuşmamızda. Ekmek sarılı kıbrıs takımı kullanıyorlar ve her ikisi de birer kefal yakalayarak avı bitirdi. Avlağı ve hedef balığı bulduğum sırada maalesef iznim bitmişti. İçlerinden yaşça büyük olanı tuttuğu tek kefali bana vererek avlakta ayrıldı. En yakın zamanda iri bir kefalle kucaklaşmak üzere diyerek bende hüzünle avlaktan ayrılıyorum. Akşamına düğüne gidip, ihtiyaç giderirken wc'de şarkı söyleyen birinden daha ciddiyetsiz şarkı söyleyen org'cu çocuğa 3 saat süreyle tahammül edip iznime nahoş bir şekilde son veriyorum.

 

Sezon açilmis Volkan hadi hayirlisi diyelim
Bu sene trofelerin efendisi olacaksin gibi bir his var içimde.

 

Dehşet bir balıkla açtım sezonu. Umarım böyle güzel aksiyonlar devam eder.

 

Tebrik ederim arkadaşım, yinede güzel balıklar yakalamışsın
Belli olmaz; sörfe bir bağlanırsan kışın belki sörften kalan vakitte atçek yaparsın
Afiyet olsun, devamına rastgele

 

tebrikler volkan sezonu açmışın gerçekten daha irileri rast gelsin son iki resim mükemmel ötesi

 

Sevgili Volkan, özlemişiz seni öncelikle hoşgeldin

Bayrammdan sonraki hafta sonu bende tatilde sahildeyken bile telefonu elimde tutuyordum ki belki Volkan "Yoldayım geliyorum abi" diye arar belki diye

Yarım saattir rapor diye yazdığın makaleyi okurken artık yüzüm nasıl bir hal aldıysa, hatun "birazda bize böyle gülsen" diye narayı atınca bütün konsantrasyonum kayboldu. Anlayacağın senin yüzünden hanımla kapışma noktasına geldik, biraz özet şeklinde yaz artık yahu

Balıklar içinde (vasat olsada ) tebrikler, ben en çok kahve ve biber közlemesi olan resmi beğendim, tatilin kötüsü olmazmış.Sevgi ve selamlarımla kal Volkan kardeşim

 

Bende seni tebrik ederim Önder. Harika bir çipura yakalamışsın. Gayet keyifli çeşit avlar ve örnek salma videoları çekmişsin. Biraz önce okudum raporunu.
Surf esasen çok keyifli bence. Zaten önceleri yemli av yapardık. Lakin avlağın az da olsa hareketli olmasını istiyor insan. Bir zil sesi, ışığın karanlıkta güldür güldür sallanması. Daha az yorulma, daha az üşüme vs.vs.
Surf avcılığın en güzel yanlarından biri de oltalar denizdeyken çay demleyebilme, müzik dinleyebilme falan da cabası ama o levreğin sahteye yakalandığı an yok mu? İnsanı zıvanadan çıkarıyor.

Lakin bu kış mutlaka kobra kurdu çıkarıp, yemli levrek arayışına da girmek istiyorum. Kısmet, Allah sağlık sıhhat verirse kendimi çok gelişmiş hissediyorum eskiye nazaran. Hissettiklerimi av ganimetine dönüştürebilmek bakalım ne derece mümkün olacak?

Güzel gönlüne, güzel balıklar rastgelsin.

Teşekkür ederim. Daha baştan çıkartıcı piknik fotoğrafları da var ama insanların canını çektirmemek lazım diye yüklemedim.

Sana daha iyileri rastgelsin. Gerçi daha kötüsü pek mümkün değil. hihi

 

Yapma be abi, çok mahcup oldum bak şimdi.
Bi de utanmadan yürüyerek te olsa gelecez artık falan yazmıştım.
Hep aklımdaydın esasen. O süre zarfında 2 düğün atlattım. Toplamda 3 düğün. Ev gezmeleri ,bizi denize götür, pikniğe götür baskıları, hergün bir yere gittik ailecek. Senin geldiğin hafta zaten full rüzgarlıydı. Geçen hafta kısmen daha iyiydi. Damat ve amcamların soğuk nefesleri de her daim ensemde. Sanki ben tutuyorum da; bizi balığa götür nidaları...

Gene de her ne olursa olsun gelmeliydim. İnşaallah bir daha ki tatiline desem, ayıp kaçar mı? Senin kısa raporumsu yazını okudum. Kadersiz bir zargananın başını yemişin.

 

Yok canım ne mahcubiyeti olurmu öyle şey ama çok ayıp ettin
Zaten daha da oralara gelmem, ya karadeniz olur yada saroz

Ayrıca zargananın başını yemedim, gövdesini götürdük ama 15 cm geliyordu kafası gagasının ucuna kadar

Şaka bir yana vuslat bir başka zamana kaldı inşallah kardeş, hayırlısı olsun

 

Önce bir soru ile başlayayım; Makarnalı takımları çapari gibi birbirine mi bağladın?

Balık açısından(büyüklük) verimli olmasa da avlaklar, Oltaların sürekli tıkırdaması, havanın yumuşaklığı ile harika bir mevsim özellikle gece avları için. Özellikle hafta sonları kıyılar çok kalabalık tabii yollarda. Küçük balıklar çok acemi ve tam bir bohçacı mevsimi yaşanıyor. 20 cm e kadar 5-6 ispendekle tanıştık neyseki zarar vermeden iade edebildim.

Bu yıl çok balık olacak hem de çok. Geçen yaz bu zamanlar böyle çok yavru olduğunu hatırlamıyorum. Trofeleri bizim olsun.

 

Keşke ekleseydin böylelikle bizlerde bu güzel resimlerden faydalanırdık sağlık olsun

Daha kötüsünede razıyım düşün artık nasıl bi durumdayım :laughing: :laughing: :laughing:

 

Yok, çapari gibi bağlamadım birbirine. Hepsi birbirinden bağımsız. Yedekli şekilde takım yapınca avlağa götürene kadar nerede muhafaza edeceğimi şaşırıyordum. O açıdan iyi oldu.

Bu yıl çok balık olacak mı bilmiyorum? Kışa kadar büyümez sanırım o palazlar. Lakin gelecek için güzel tabiki bol yavru olması.

Sana da güzel levrekler rastgelsin.

Yok canım, bence şaka yapıyorsun.
İstanbulda palamut başladı raporlardan gördüğüm kadarıyla. Hayvan akıyor, sen kötü durumdayım diyorsun.

O palamutlar, semirerek buralara da gelecek sanırım. hihi

 

Volkan çok verimli olmasada güzel bir av serüveni olmuş közdeki kahveden canım çekti sabah sabah aslında bakır cezvede bir o kadar daha lezzetli olur

 

En kötü avın böyle olsun

Dahasına rasgelsin. Takımların boş kalmasın. Daha bereketli ve bol avlar diliyorum

Rasgele....

 

Abi ben de nerelere kayboldun diyordum, başlıkta da levrek görünce bir yandan sevindim (senin adına) bir yandan da üzüldüm (kendi adıma) dilinize erkenden düşerim diyordum ki raporu okuyunca birazcık rahatladım (kızmazsın umarım)

Geçen hafta sonu biz de özkanla 100 kmlik yola gittik gece yemlide bir minekop yavrusu (20cm kadar) suya iade ettik bir de kaba lidaki aldık. Hava aydınlanmaya başlayınca da at-çek yaptık ama su çok bulanıktı fena yosun vardı muhtemelen levrek varsa da sahtelerimizi görmedi.
Bu sene sezon başlayınca senin şu semaveri biraz aşındıralım abi malum ben avlaklara sıcak su ve sallama çayla gidiyorum artık senin sayende demleme de içeriz diye ümit ediyorum (tabi bizi yanına alırsan)

 

Teşekkür ederim Tamer abi. Bazı avlar çok moral bozucu olsa da 2 av benim için çok güzeldi. Palaz yakaladığım av özeldi benim için.

Sezonun ilk levrekgillerindendi. Raglouyla yakaladığım ilk levrek. Kendi yakaladığım palazı saldığım ilk levrek. Gün aydınlıkken görerek avladığım ilk levrek. (Yüksekçe bir yerden atıp çekiyordum.) O gün o balık 04:30'da kalkmama değdi benim nazarımda. Senin tuttuklarınla kıyaslanmaz elbet Kahveyi sevsem bakır cezve de edinirim ama çok aradığım bir içecek değil. Pikniklerde kayınvalidem içer mutlaka. Közde de is kokusuyla karışık, değişik bir haz verdiği de yatsınamaz.

 

Teşekkürler Ali abi. Esasen mevsim itibariyle eğlencelik avlardı. Ancak benim için ciddi anlamda ilk defa bu kadar hazırlık yaparak, sonbaharda yapacağım avlara antreman niteliğinde oldu.

Sende palamut raporunu patlatmışsın. Devamını ve lüfer palamut karışık olanını da temenni ederim. Kazasız belasız avlar dilerim.

 

Boyut seni rahatlatmasın, levrek levrektir. Abartısız, yüzlerce gamitin içinden tek raglou ile aldım onu. Bruce Willes gibi yamuk yamuk gülümseyip, saldım hemen. Telef etmeyeyim diye video bile çekmedim. 2 poz foto zor çektim. Semaver tam bir yüz yılın icadı. Pikniklerde nasıl işe yarar birşey anlatamam. İçindeki demlikle 4 kişi gag diyene kadar çay içebiliyor.

Nasipse bolca tecrübe edersiniz, bence en kısa zamanda sizin de bagajınızda yerini alabilir.

100 km kadar kuzeye mi, güneye mi gittiniz? Nereden buluyorsunuz bu minekopları anlamıyorum. Keşke bende yakalasam da salsam. Nice güzel balıklar dilerim.

 

Zaten önemli olan bu haz değilmi Kahveyle benimde çok aram yoktur ama közde bakır cezvede oldumu hüpletirim

 

Yine aldin götürdün bizi uzaklara güzel anlatimin ve maceralarin için teşekkür ederim volkan bol şans
Bu sene levrek show yapacaksin eminimki