Geçen sene kıştan kalma 1 haftalık lüfer sezonu, bayrama denk gelmişti. Fırsattan istifade yapılan avların fotoğrafları. Aslında lüder sezon sonu levrek sezonun başı diye biliriz Avlakta yerimize geldik, yavaştan hazırlıklara başlamıştım.Havanın kararmasına yarım saat kadar kalmış, denizin ve havanın durumunu kontrol etmek için gözümü ufka diktiğimde,karşılaştığımı manzara çok güzeldi. Hava iyice kararmış ve hissedilen sıcaklık esen rüzgarla beraber, gecenin çetin geçeceğinin habercisi. Misafirlerini bekliyen livarımı şereflendiren 3adet lüfer, seyrek vuruşlar ve ardından balığın tamamen kesmesiyle takımları toplayıp başka birgüne nasip deyip bu geceki avımızı noktalıyor bulunmaktayım bir sonra ki gün de aynı avlağa gitiğimde yakaladığım tek parça çinekop Dönem olarak lüfer sezonun sonu levrek sezonun başlangıcıydı.Birkaç gün lüferin iştahsız ve verimsiz geçmesinden dolayı havanın durumunu kontrol etmiş, lodoslu havayı beklemekteydim.Beklenen gün geldiğinde herzamanki avlakta takımları hazırladım ve oltaları denizle buluşturdum.İlk misafirim Mırmır bey. Aldığım bilgilere göre ertesi gün lodosun artarak devam ediceğini duyunca, herzaman rapala attığım ve sezonda beni mahcup bırakmıyan avlağıma saat 05,00 - 05,30saatlerinde sabah suyuna rapa altmaya gittim. İlk başta kıyılarda ve çay ağzında, tatlı suyun deniz suyuyla birleştiği akıntılı yerlerde River marka su üstü sahte ile dikine ve çapraz atışlar yaptım, fakat denizin getirdiği ölü erişeler, dereden gelen çalılar ve kütükler ,tahta parçalarından dolayı sürekli takılmalar ve rapalayı kurtarma girişimlerinden dolyı av veriminin düştüğü ve takım kayıplarının yaşanacağını düşünerek açıkta kayalık bir buruna gittim. Orada derinliğin artmasından ve su üzerindeki akıntının, köpüren denzin artmasından dolayı River çıkartıp Yozuri cyristal minow taktım. Burunda dalgaların patladığı birkaç yerde atış yaptıktan sonra hedef balığa ulaştık. avlakta tek olduğumdan ve balık sudan yeni çıktığından yerinde dumuyor bizde elimizle sabitleyip flaşın aydınlata bildiği mesafeden çekimler yaptık daha sonra evde ifadesini alırım dedim az daha unutuyodum temizlemeye başlıyodum Artık fotoğrafların en can alıcı, iştah açıcı yerine geldik Balıklar temizlendi, zeytin yağı ile yağlandı,hafif tuzu eklendi ve lüferin en çok yakıştığı yere, közün üstündeki tele yatırıldı. Bukadar mangalda lüferden sonra karnımı tıka basa balıkla doyurduk bunların üstüne bizim oralara özgü güzel bademli ev baklabası ne gider Aha hemde tepsiyle
saolasın mehmet baktım forum sesiz ilerliyo av bölümlerinden haber yok bizde eski defterleri açalım dedik
emerecim valla bizim oralarda bu baklavayı bayramdan bayrama yaparlar, özelliği içinde kayısı bademi ,normal tatalı badem ve acı bademden yapılyo olması yorumun için teşekkürler
Ali Kemal kardeşim balığın olmadığı şu günlerde inan içimizi açtın , hele üzerine birde bademli baklava ooooof of , eline, emeğine sağlık.
Evet abi dediğin gibi ankaralardan sizleri takip edip içimiz açılıyodu , denzi görünce ama olmayınca olmuyo ne yapalım iş başa düştü dayanamadım bu hasrete. Beğendiysen ne mutlu bana.
Abi benimle lezzet yarışına girme Annem babam Antepli baklavadan , fıstıktan tut lahmacuna kadar. Ben Adanalıyım kebabından tut şalgamına kadar.
D emrecim merak etme bilirim şalgamın kebabın lezzetini hatayın tatalısı olan künefeyi de bilirim lezzetleri severim anlıyacağın şimdi biyelerden tutup biri bademli baklava başka yerin derse anlını karışlarım diye yazdım antebin yuvalaması, içliköfesi ,mardinin kaburga dolması uffff insanın kan şekerini yükeltir
ali kemal harikasın...ilk karede ki manzara nefes kesici(benim açımdan)...sonra ki kankalarının resimleri daha da güzel...ama en güzel olanı da közler...ah o güzel közlerin...bakalım bu akşamdan sabaha kadar avlanacağız...umarım darısı başıma olur...
rastgele ağbim, darısı sizlerin de başına lüferler bu sıralar aşağılarda güney ve güney batı civarlarında güzel iri iri geziyo olmaları lazım. Daha güzelleri sizlerin olsun ,tekrar rastgele