Bebek + Sarıyer Havası :)

Efendim merhabalar,

Bildiğiniz üzere 3'te sıfır ile yolumuza "aşk ve sabır" ile devam ediyoruz

Elbet bir gün kader bize de gülecek , o misinanın ucunda bir balık olacaktı. O da bugün nasip oldu çok şükür.

Sabah 08:30'da yola çıkıp Esenyurt'tan arkadaşımı da alarak sahil yolundan bebek tarafına doğru ilerlemeye başladık. Hava yarı kapalıydı. "meteor.gov.tr bugün sağnak yağışlı olacak" dedim arkadaşıma.

10'a doğru bebek'e girdik , yavaş yavaş ilerlerken park yeri arrıyorduk bir taraftanda. Amma ve lakin çooookk erken kalkan abilerimiz tüm bebek sahilinin park yerlerini kapmışlardı... (beleş parklar dahil) Tek tük rastladığımız boşluklara araçların düzensiz park etmesi sebebiyle giremedik. Neyse biraz ilerleyip bir U dönüşü yaptıktan sonra zoraki bir yer bulduk ve takımları çıkardık. İkimizde hazırlıklı gelmiştik...

Çapariler...Kurşunlar...Livar vs vs...


Takımları alıp , aracımızdan biraz ötedeki boşluğa doğru ilerledik ve çaparileri takarak şansımızı denemeye başladık. Önlerinden geçtiğimiz 10-12 erkenci abimiz iri iri istavritleri çekmişlerdi. Ehh bize de 1-2 tane gelir edasıyla 1-1,5 saat kadar atıp çektik )) ama hep boş...

Arkadaşla göz göze gelip hadi gidelim dedik ,toparlandık araca bindik.

Şöle sarıyere doğru bir açılalım dedim. Aklımda Sarıyer'de devam etmek vardı. Park yeri arıyordum ama maşallah her yer full...

istanbul'da neden trafik sorunu olduğunu bir kere daha anladık bu sayede....

Neyse Sarıyer sahilin sonlarına doğru bir perk yeri bulup aracı park ettik ve hiç zaman kaybetmeden takımları tekrar hazırladık.

Ha bu arada 1-2 ufak çapari-kurşun kaybımız oldu Bebek'te

Sahile geldik , atmaya başadık. İlk atışta yanımdaki bey amca "Olmaz evladım...öyle olmaz dedi"..."amca nasıl olur hele bir göster dedim." kamışı aldı elimden , bak buradan tutacaksın şöle atacaksın , korkma böle atarsan kopmaz" dedi.

Beyamca ve 3-4 kişi daha yemli ile çinekopa atıyorlardı ama nafile...Yem mem kandıramadı.

Tabi ben beyamca'dan atış dersini alıp bir de üstüne sabahtan kalma , seyyar satıcıdan aldığımız çayı içince kendime geldim.

Atışlarım düzelmiş , kendime güvenim gelmişti. Bir iki defa beyamcamın öğrettiği gibi atış yapıp sonucunda hemen hemen yanımızdaki arkadaşlarla aynı uzaklığa atmaya başlayınca heralde oluyor diye düşünmeye başladım.

3 veya 4. atışımda uzağa atma rekorumu kırmıştım ağır ağır sararken makineyi bir baktım her zamankinden farklı...Önce halkayı gördüm peşinden bir parıltı , bir tane daha derken bi baktım çaparide 2 balık...

vay be olmuştu işte...heyecan yaptık , doğru dürüst resim felan çekilemedik. yanımızda ki katlanabilir livarı da su doldurmak aklımızdan bile geçmemişti zira biz kim balık kim diye düşünüyorduk.

Bir parça misina ile denize saldık livarı ama geri alamadık

Kendi kendime söz vermiştim yakaladığım ilk balığı bırakacağım diye ve bıraktım. Doğrusu çokta zevkliydi suya bırakıp hızla kaçmasını seyretmek.Ehh ne de olsa yuvasına dönüyordu...

yanımızdan geçen bir abi " ilk balığı siz çektiniz kaç saattir" diye söyleniyordu...

misinadaki diğer balığı bir poşete atmıştık...hala inanamıyordum

2-3 atış sonra bir balık daha takılmıştı iğneye. 16:00'ya kadar atışlarımız devam etti ama başka da balık alamadık...

Balık'ın iyice açıkta olduğu bir günde ilk siftahımızı yapmış , daha da önemlisi bir ustadan atış dersi almıştık...

Ehh Bebek sahilinden sonra Sarıyer sahiline de bir kaç iğne , kurşun felan bıraktık küsmesin diye

 

Fatih tebrikler kardeş ilk balığını yakalamış ve istamiyerekte olsa salarak sözünü yerine getirmişsin bir ustadanda atış dersleri almışsın artık senin raporlarının sonu gelmez ama lütfen resim çekmeyide ihmal etme

 

Hadi bakalım, dişin kana değdi.

Ha bugün, ha yarın diye-diye ama, azim ve sabırla antrenmanlar yaptın, olta salladın nasip bu güneymiş. Hayırlı olsun. Sözünü tutup, ilk balığı saldığın için de can-ı gönülden kutluyorum Fatihcan. Laporunu okurken nasıl duygulandım bir bilsen. İnan çok sevindim, sağolasın çok ta güzel anlatmışsın. Doruk yapmış heyecan taa burada içime doldu. Gurur duydum, gönendim.

Yüreğine sağlık, bu ilk balıklı gününü ben de unutmayacağım.

 

Abi heyecandan olsa gerek bu sefer pek bi resimsiz geçti günümüz

Bir tek bu var yadigar



İlk avım , dolayısıyla serbest bıraktığım balık ile çektirdiğim anı fotoğrafı

 

Sağol Nuri abi , senin bu içten mesajında beni duygulandırdı...

Dilim döndüğünce yaşadığım heyacanı aktarmaya çalıştım , aktarabildiyesem ne mutlu bana.

 

İlk tuttuğun balığıda görmüş olduk çok şirin birşeymiş

 

Güzel çok güzel hareket bunlar diyorum Fatih

 

He Valla çok şirindi abi , diğer 2 balığı da bırakmadığıma pişman oldum sonradan...

Akşam kızıma yemek oldular gerçi

 

Sağol abi , inşallah devamı da gelecek

 

İşte tam bir "toytumli"

Gılilendi gılilendi, nem ne oldi

 

tebrikler.kalender uğurlu gelmiş size. hele bir de istavrit zamanı denk gelirseniz oraya çok daha fazla balıkla dönersiniz
bu arada meteor.govtr yerine http://turkish.wunderground.com/global/stations/17060.html burdan takip ederseniz havayı ,çok daha tutarlı tahminler veriyor

 

teşekkürler Ahmet

hele bir deyiver ne zamandır o istavrit zamanı?

 

ah be abicim balık işine akıl-sır erdiren mi var. Bugün bende kalenderdeydim çaparim takılana kadar uğraştım istavrite. bi tane bile mi atlamaz güzel günler yakındır inşallah

 

Ehh en azından adresi netleştirdik ya nasip

 

Fatihcan resmini görünce bir an duraksadım, sanki seni Erzurum'da görmüş gibiyim. Hatta sanki konuşmuşuz gibi bir hisse kapıldım. Ne dersin, nerelerde eğleşirdin, neler yapardın?

 

Doğrudur abi , Erzurum küçük yer

Tortum Pazarı desem? Kırtasiye desem? Yolun düşmüşmüdür bizim dükkana acaba?

 

Fatih sen kırtasiyecimiydin
İstanbulda ne iş yaparsın

 

Evet abi...

İstanbul'da bir lojistik firmasında çalışıyorum (CEVA Lojistik)

 

Evet kesinlikle oradandır.

Yahu işyeri nerdeydi, şimdi hatırlayamadım.