Allahım ne büyüksün, yeryüzündeki epey küçük su birikintilerini dahi bir sürü canlı ile doldurmuş. bolu gölcükte sazanları 1 paket çekirdekle beslerken çekirdeğin düştüğü yerde birbirinin üstüne kaynayan balıklar bana bunu düşündürdü. çocukluğumda dere kenarında etrafını çakıl taşları ile çevirdiğim yarı çürük soğan çuvalı ile tuttuğum fakat yemek nasip olmayan iki büyük bıyıklıdan yıllar sonra marmarada arkadaşımın teknesinde çaparime takılan istavritler bana balık tutmanın anlatması imkansız keyfini tekrar yaşatı. bal yemeyene tadını tarif edemezsiniz ya. bir arkadaşım balık tutmaya gitmiş 3 dk. beklemiş ve sıkılmış oltayı bırakıp gitmiş. ona ne kaçırdığını anlatırken garip hallere girişimi napıyor bu adam edasıyla dinlerken görünce bunu da anlamış oldum. bu aralar ise kendimi balık avı sitelerinde dolaşırken buluyorum, kabul ederseniz aranıza katılmak birşeyler öğrenip bu keyfi mümkün olduğu kadar yaşamak istiyorum en derin saygılarımla,
Hoşgeldin Fatih abi.Sitede gezdiğin her dakika yeni bilgiler öğrenebileceğin bir yerdesin.İyi vakit geçirmen dileğiyle...
Hoş geldin Fatih ağabey. keyifli paylaşımlar dilerim. Bende balığa ilk soğan çuvalıyla dere valıkları tutarak başlamıştım
FAtihçim aramıza hoş geldin.Bu şekilde tefekkür etmen gerçekten çok hoşuma gitti.Keyifli paylaşımlar dilerim.
kapısını samimice açan bu siteyi bulduğuma memnunum, epey konu okuma fırsatı buldum, balık tutmanın bu kaday detaylı altbaşlıkları olduğunu bilmiyordum, bir heves düştü bir kere içime. artık fırsat buldukça okuyacak ve uygulayacağım, yalnız ben biraz tembel olduğumdan takım hazırlayamayacağım galiba hazır alacağım, bir handikapım da canlı yem kullanamayacak olmam, neyse ki suni yemler var bu kısıtlar altında bakalım ne yapabileceğim, inş. ilk raporumu burada yazarım. bu arada soğan çuvalı balıkçıları olarak serhatla ve kainat okuyucusu halilin değer ve geçmişimi paylaşmaları çok hoştu teşekkürler,