Bir günde dört mevsim Alabalık avı

Bir haftalık planlar yapılmış,ekip saatler 22.00 i gösterirken yola çıkılmıştı. Yaklaşık 3 saat süren yolculuktan sonra alabalık Uzmanı abimizi evinden aldık.Yolumuz uzun ve zorlu idi. Uzun süren dönemeçli bir yolculuktan sonra avlağa vardık.Güneş doğdum doğacağım derken çaylar demlenmiş sofra kurulmuş ve hoş bir sohbet eşliğinde kahvaltıya başlanmıştı. Güzel sohbetin arkasından sıra olta takımlarını hazırlamaya geldi.
Herkes bir heyecanla oltasına sarılmış gözüne kestirdiği yerleri avlamaya başlamıştı. İlk balık hazırlıkları en son hazırlıklarını tamamlayan Emrecan'dan geldi. İlk attığı meppse yapışan yakışıklı alabalık fotoğraflardaki yerini aldı. :-*



Avlağın her tarafı tavaf edilmiştik.Fakat bir türlü alabalıklar yemlerin yüzüne bakmıyordu. Acaba bu balıklar daha uyanmadı mı? diye düşünürken bir taraftanda diğer arkadaşları gözlemliyordum.Bu arada attığım yapay balığı sudan keserken alttan gelen balık tüm vucudumda bir ürpertiye yol açtı. :-\ Vücudum adrenalin yüklenmiş oltayı zaptetmeye çalışırken heyecandan ölecek gibiydim. Artık yorulan ve kendini teslim eden kırmızı benek resimlerdeki yerini aldı.







Saat 10.00 olmuş tüm ekip bir araya gelmiş sandalyeleri çekmiş sohbete başladı.Ama herkesin gözü suda ki hareketlerdeydi.Su da arada sırada hareketlilik gözlememiştik. Yorulan ekip biraz atıştırdıktan sonra uykuya teslim oldu.







Bir saat uyuduktan sonra uyanan Emrecan la birlikte birazda keşfe çıkalım diyerek yukarlara doğru yola koyulduk. Elimizde oltalarla debisi düşük olan dereyi taramaya başlamıştık ki menfezin altından çıkan gökkuşağı oltaya atladı. Resimini çektikten sonra suya iade ettim.Sonra gözüme ilişen yere oltamı atar atmaz otların altından çıkan gökkuşağı alabalığın yemi kapmasıyla havalara uçması bir oldu. Biraz uğraştırdıktan sonra teslim olan gökkuşağını aldıktan sonra arada gelen ufak tefek alabalıkları incitmeden suya geri iade ettik.









Dönüş yolunda tekrar aynı menfezden Emrecan'ın aldığı ikinci gökkuşağınıda yanımıza alarak öğlen yemeği için kamp alanına döndük. Izgaranın yanında Ustanın özel alabalık kızartması ve sosu ile afiyetle yemeğimizi yedik.









Öğleden sonra yağmurla birlikte alabalıkta kendine gelmişti. Emrecanın yakaladığı bir alabalık yanında iki tanede kaçırdı. Günün en güzel anı; Emrecan balığı yakaladığı anda balık kendini kökün içine attı. Emrecan da almak için suya girdi.Ve tam yakaladım derken balık kendine havaya fırlattı.İnanılmaz güzel bir manzaraydı. Havadaki balığı yakalamak için Emrecan'ın oltayı elinden atarak dizlerinin üzerinde havadaki balığa hamle yapması sonucu değiştirmemişti. Balık bize el sallayarak ağzında mepps ile uzaklaşdı







Ustanın iki benimde bir balık daha balık yakalamasından sonra yağmurun kesilmesi ile birlikte balıkta kesmişti. Artık akşam olmak üzereydi. O güzel manzara ve güzel balıkları arkamızda bırakarak evimizin yolunu tuttuk. Tüm güzellikler için arkadaşlara ve Ustaya çok teşekkürler.

 

Tebrik ederim. Çok güzel kareler.

 

tüm ekibi tebrik ederim

dogrusu söyleyecek kelime bulamıyorum,böyle bir rapora ne methiye düzsem azdır.

alaların renkleride çok hoş ayrıca. dahasına rast gele

 

Rengarenk bir rapor tebrik ederim herşey çok güzel görünüyor

 

Selam

tuncer abicim süper bi anlatım ve sunum elinize sağlık gerçekten güzeldi rasgele

 

çok güzel bi av olmuş usta bir an önce şu alaları bende tutmaya başlasam çok iyi olacak

 

size yakışır bir av olmuş tebrikler