1 aydır balığa gidemiyorum. Dün akşam Mersin'e geldim ve şu 9 gün doyasıya avlanacağımmrsparkle Asıl kanımı kaynatan olaylar 1 ay önceki 5-6 günlük tatilimde yaşandı. Her zamanki meralarıma takıldım 1-2 gün akya palazlarından başka birşey yoktu. Ha 40-50 cmlik turnalarda vardı ama kesmiyor haliyle ufak olunca... Yeni biryer deneyeyim diye düştüm yola. Sevdiğim bi abiyle birlikteyiz. O yemli avlanıyor ben atçek yapıyorum. Yine zargana-akya palazı varidk Yok dedim arkadaş tatilin tadı kaçacakidk Üstüne v-systemimin halkasını kırdım Geldim oturdum bizim abinin yanına. İki tane arkadaş vardı biri yeni başlamış biri hiç bilmiyor. Bi tane kalamar tutmuşlar. Birisi yem yapalım dedi. Kalamarı kesti büyükçe bi parçayı koca iğneye taktı attı. Bende öyle pinekliyorum. Kalamayı açık bırakmışlardı. Birden cırrr etti. Biraz gittikten sonra tasmayı vurup çekmeye başladılar. Balık yüzeye çıktı. 4 kilo civarı bi halili(granyoz). Ama bizi görünce deliren balık kafa ata ata 45lik misineyi patlattı. Şöyle oldu böyle oldu derken bi takım yapıp yine büyükçe bi kalamar parçası takıp attılar. Bende izliyorum kamışımız kırık boynumuz bükük ne yapalım Yarım saat o balık hakkındaki muhabbetle geçerken yine cırrrrrreeling Bu sefer daha dikkatli çalıştı ekip kepçeyle aldılar 3.5 kiloluk haliliyi. Tabi bunu gördük dururmuyuz. Hemen sübye alındı yola düşüldü meraya varıldı.. Ama dokunan yok. Öğle saatleri oldu. Birisi hala at-çek yapıyor. Ben diyorum levrek tutacak güya olsa çoktan yerdi balık... Sonra can sıkıntısından kenarda duran ekmekle izmarit yakalayayım dedim. İlk defa canlı yem deneyeceğim. Ama kepçeyi suya sokunca izmaritler kaçıyor. Sonra aklıma geldi. Balıklar üşüşünce dışardan hızla kepçeyi suya vuracağım. İlk vuruşta bikaç tane izmarit oldu kovamda. Yanımda atacak takım bile yok. Çantada duran 30luk FC makaraya bir iğne bağladım İzmariti karnından takıp attım 5 metre. Pıt pıt pıt vuruyor bende misine verdim biraz. Sonra hızlandı sonra misine elimden kaymaya başladı. Bi yokladım kafa atıyor. Çektiğimde öğlenin 1'inde de levreğin ayağımızın dibinde gezdiğini anlamıştım. Ama o gün v-systemden sonra ron thombson spin kamışımıda kırmıştım. Telefonuda denize düşürdüm. İzmaritin ahı tuttu heralde. Sonraki gün aklım hala halilide... Güya kefal tutup oraya götüreceğim. Ben tutana kadar bi abi 2 melanur çekti. Gittim dedim abi bana sat bunları ne parası dedi verdi sağ olsun. Hava motoreu yardımıyla götürdüm melanurları. Kocaman iğneye dikip attım. Melanurda el gibi hani vurdumu iyi birşey vuracak. Yanımda biriyle sohbet ederken aldı aldı dedi. Bende su üstünde hareket var sandım suya bakıyordumki kamışın suya düşmesine ramak kaldığını gördüm. Kamışı aldım tasmayı vurdum. 5 dklık bi uğraştan sonra çapı 1 metrelik bi vatoz göründü. dışarı almadan koparttık misineyi. Sonra bizim abiye dedim abi gidelim adam gibi kefalimizi tutalım sağlam gelelim buraya. Tamam dedi. Ertesi sabah buluştuk. Klasik kefalcilerin bulunduğu biyere gittik. Baktık gelen giden yok. Onlarca kefalci var. Dedim abi ben bi gezeyim bulursam satın alırız sonra düşeriz yola. 30 civarında kefalciden yalnızcan birisi 2 tane tutmuştu. Onları satın aldım sonra bi geldim bizim abide almış bitane. 15 dk uğraştı 3 tane daha aldı bi anda 6 tane kefalimiz oldu yüzler gülüyor. Ama hava motoru bozuldu Biz varana kadar sadece 2si sağ kaldı. Nasip dedik birini abi attı birini ben. Biraz sonra cırrrrrr. Tasma vurdum ama boşidk Sarmaya başladım 20 metre kala öküz ölüsü gibi oldu bizim boş olta Ben yine arkadaşlarınki gibi 3-4 kiloluk bi balık bekliyorum. Önceki gün o koca vatozuda 5 dkda almışız ya. Takım sağlam diyorum... Ama balık değil traktör var sanki karşıda. Kocaman makine var 45lik daiwa misine var kımıldatamıyorum balığı. Ben pergelin merkeziyim oda ayağı sanki. Daire çiziyor ama yaklaştıramıyorumreeling Keşke tahmin etseydim bu kadar büyük olduğunu diyorum... Balığı biraz yaklaştırıyorum kayaların sıfırına iniyor. Daha önce bi halili kaçırmıştım ağzında sahteyle gitmişti. Kayaya girmesin diye uğraşıyorum kalamayı iyice kısıyorum. Çok güvendiğim kamışım iki büklüm elimde kalacak kamış yüreğim hopluyor. Balığın açısını bozmak için yer değiştireceğim sırada ordaki bi abi kamışı bana ver sen misineyi eline al şuraya geç filan diyerek elini benim elimdeki kamışa atıyor. Ve o lanet hafiflikcyrr Kayaya sürttü... Gitti... Hala anlam veremiyorum elimdeki kamışı tutmaya çalışmanın alemini... Kamışla gidemezmiydim ben oraya neden misineyi elime alıp gideyimki Tek açıklaması o muhteşem hazzı oltanın ucunda hissetme arzusu. Balıkçı işte... Daha önce 5-7 kg arası çok tuttuğunu söyleyen abi bu kadar güçlüsüyle hiç karşılaşmadığını söylemişti. Ben hiç tutmadım ama bizim abi 10 kg dan aşağı değil fazlası var diyor. Başka kefalde yok Ben elimde kalan son spin kamışımda gezerek atçeke başlıyorum. Bizim abiye vurmuş bu sefer bu koca oğlanlardan biri. Kafasını döndürememiş bile. Cır cır cır cır yavaş yavaş aldı gitti diyor. O sırada bana bağırıyor ben de belki bi melanur filan alırımda yem yaparım diye uğraşıyorum 100 metre 45lik misine sona yaklaşınca kalamayı iyice kısmış ve balık aldırmadan koparmış gitmiş... Çok hayıflandım bi tane daha kefalimiz olaydı diye yada bi günüm daha olsaydı diye. Ama maalesef son günümdü Haa pas geçmeyerek o gün elimde bulunan son spin kamışımıda kırdıktan sonra bu güzel şehirden ayrılmak zorunda kaldım. Aklım bir aydır o balıkta. Boru kurdundan sonra 25-30 cmlik kefallerden yem yapmak insanın kalp atışlarını hızlandırıyor. Yemli ava yeniden ısınmaya başladım Şimdi önümde doya doya avlanacağım 9 günüm var. Bakalım hayaller gerçek olacakmı. Uzun oldu ama kariyerimin zirvesi olan anıyı ancak anlatabildim kusura bakmayın. Herkese rastgele...
Çok güzel bir hikaye olmuş hemşehrim, o kaçan balığa bende üzüldüm okurken gerçekten kendi şahsıma da söylüyorum tecrübe çok önemli Sende o balığı talihsizce kaçırdın ya büyük bir tecrübe edindin yaşayarak, bende okuyarak biraz tecrübe edindim sayende
Onur kardeşim ellerine sağlık, çok güzel anlatmışsın yanındaymışımda mücadeleni izliyormuşum hissine kapıldım ve kaçan o devasa balığada çok üzüldüm. Umarım gönlündeki avı yaparsın ve burada biz amatör balıkçılarla raporunu paylaşırsın bizde mutluluğuna ortak oluruz. Rastgele kardeşim!
Onur en yakın zamanda gene güzel bir av raporu yazısının altına iyi bir trofe fotosu bekliyorum,şimdiden tebrikler.
Büyük balığa gittinmi yakına yaklaştırmadan yoracaksın burdan bunu anladım. Yoksa zaptedemiyorsun ya kayaya giriyor yada durmadan kafa atıp patlatıyor. Teşekkürler... Teşekkür ederim abi. Umarım avatarındaki gibi bitanede biz çekeriz. Ah abi denedim 2 gündür tık demiyor. Kesmiş anlaşılan. Ama umarım iyi bişey çıkartabilirim. Teşekkür ederim...
Çok güzel yazmışsın, eline sağlık, keyifle okudum, yer yer heyecanlandım. Asıl merak ettiğimse 9 günlük tatilde ne yaptın, nasıl geçti?
Volkan Abi kusura bakma uzun zamandır girmiyorum foruma. 9 günlük tatilde o mekan boştu. Ama başka yerlerde akyalar cirit atıyordu 1 kgdan 10 kg kadar. Ama tutmak için kefal bulamıyorduk. Buluyorduk da aslında mavruk dediğimiz kayaların dibinde yaşayan kefallerden vardı hep. Oda açığa doğru yüzmüyor. Bizim burda uzun ya da sivri dedikleri bi cinsi var kefalin, bide altınbaş var ha birde sarıkuyruk kefal. Bu üç cinsten birini bulup 500 metre misine ile suya bırakmak gerekiyordu. Hayvan 200 metreyi geçtimi garanti alıyordun. Tabi biz kefali bulana kadar saat akşamın 6sı oluyordu ertesi güne kovada yaşatamayınca silbaştan kefal peşine düşüyorduk. Sadece adamın birinden 4 liraya 15 cm boyunda bi kefal almıştım. Onla bi adet kglık akya aldım. Canlıyla aldığım ilk akyam olarak kayıtlara geçti Şimdi 2 günlük bi tatile geldim. Bakalım neler olacak.
Ne kusuru??? Umarım yukarıda yazdığın gibi ekşınlar yaşarsın. Bize de okumak nasip olur. Rastgelsin...
