Boğazda gırgır avcılığıyla ilgili dilekçeye verilen cevap üzerine yeni bir dilekçe...

Konu, 'Tebliğler' kısmında REİS tarafından paylaşıldı.

  1. REİS

    REİS Mahir Ersin

    Yaş:
    80
    Mesajlar:
    2.389
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Olta
    En İyi Avı:
    Torikler-Kofanalar
    Biraz uzun oldu ama, bilginiz olsun istedim.

    Sürdürülebilir balıkçılığın ve denizlerimizdeki balık varlığının devam ettirilebilmesi ile Marmara Denizini tehdit eden müsilajın giderilmesi için İstanbul Boğazının gırgır avcılığına kapatılması yolunda bazı balıkçıların, sivil toplum kuruluşlarının ve duyarlı vatandaşların tarafınıza yönelttiği dilekçeye verilen cevabı üzülerek okudum.
    Üzüldüm ve balıkçılığımızın geleceği açısından derin bir ümitsizliğe düştüm.

    Dileçeye verilen cevabı aşağıda göreceksiniz, satır aralarında da bendenizin yorumları olacak.

    Sayın ....
    Müsteşar Yardımcımız Sayın Dr.Nihat PAKDİL ve Genel Müdürümüz Sayın DoçDr.Muzaffer AYDEMİR'e hitaben yöneltmiş olduğunuz 2/1 Numaralı Su Ürünleri Avcılığını Düzenleyen Tebliğ'de yapılan değişiklik ile İstanbul Boğazında gırgır avcılığına ilişkin düzenlemenin değiştirilmesi ve Marmara Denizinde meydana gelen müsilaj oluşumuna ilişkin sorularınızın yer aldığı e-postanız incelenmiş olup, bahsi geçen hususlara ilişkin açıklama aşağıda yer almaktadır.
    Konuya göstermiş olduğunuz hassasiyetten dolayı teşekkür ederiz

    1- İstanbul Boğazı gırgır avcılığına aslen kapalı iken ve yukarıda anılan bilim adamı raporları da önümüzde durmaktayken, niçin ve hangi "daha güçlü gerekçe"yle Çubuklu önlerine kadar uzanan alan gırgır avcılığına açılmıştır?

    a) Boğazlara ilişkin yapılan avcılık düzenlemelerinde, gemilerin seyirleri esnasında sorun yaşanmaması için, seyir güzergâhlarında avcılık yapılmaması yaklaşımından hareketle İstanbul ve Çanakkale Boğazlarının bir kısmı gırgır avcılığına yasaklanmıştır.

    a) şıkkındaki açıklama, asli görevlerinin birinci sırasında balık stoklarını korumak olan bir kuruluşun, boğazlarda gırgır avına yasak bölgeyi, balıkçılığın devamı açısından değil, başka bakanlığın mevzuatından doğan bir mecburiyet altında ilan ettiği anlaşılıyor.
    Dilekçeyi yazanlar, mevcut sınırlamanın, balık stoklarının korunması açısından olduğunu sanıyorlar ve bunun biraz daha genişletilmesini istiyorlardı.
    Tebliğde yapılan değişiklik bunun tam tersini getirdi, kısıtlanan saha daraltıldı.


    Su Ürünleri Tebliğinde seyir yapılan güzergâh için “trafik ayırım düzeni” ifadesi kullanılmıştır. Ortaya çıkan sorun üzerine trafik ayırım düzeninin, Türk Boğazları Deniz Trafik Düzeni Tüzüğündeki tanımı incelendiğinde, bu tanımın Boğazlar girişinden itibaren Marmara Denizindeki alanlar da dâhil, çok geniş bir bölgeyi ifade ettiği, amaçlanan düzenlemeye uygun tanımın “trafik ayırım şeridi” olduğu anlaşılmıştır. Değişiklik yapılan düzenlemede, trafik ayırım düzeni ile amaçlanan, tüm Boğazlarda gırgır avcılığının yasaklanması olsa idi, bu durumda Boğazlarda ayrı bir yasaklamaya gerek kalmayacağı açıktır.

    Bakınız, şu yukarıdaki açıklama da tebliğleri düzenleyenlerin ne yaptıklarından haberdar olmadıklarının itirafı gibi görünüyor.
    Şöyle ki, tebliğde önce trafik ayırım düzeni demişler, sonra (Poyrazlı gırgır balıkçılarının dilekçesi üzerine) yeniden bir inceleme yapmışlar ve eyvaaah! bu durumda tüm boğazlarda gırgır avının yasak olması gerekiyor deyip tebliğdeki terimi, trafik ayırım şeridi olarak değiştirmişler.
    Burada da balık stoklarının korunması amacıyla değil, tam tersine gırgırların biraz daha rahat avlanabilmelerini temin için düzenleme yapmışlar.


    Oysa, düzenlemeler yapılırken dikkate alınacağını umduğumuz ve alındığını kabul ettiğimiz ilmi raporlar, bunun tam tersini söylüyor.
    Sn.Prof.Levent Artüz tarafından 2003 yılında hazırlanan, lüfer balıklarıyla ilgili raporda, lüfer, çinekopun Karadenizden boğaza girdikten sonra ortalama 15 gün içinde yemlenerek, oyalanarak, bu arada boğazdaki küçük balıkçılara av ve yaşama şansı vererek, Marmara'ya indiğini ve dikkat buyurun, bu 15 gün zarfında %25 ağırlık kazandığını, yani 50 gr.lık bir çinekopun bu sürede 62,5 gr. olduğunu belirtiyor ve avcılığın kesinlikle boğaz girişinde yapılmamasını tavsiye ediyor.
    Buna dayanarak, ekonomik açıdan ve sadece gırgırları korumak açısından bile bu tavsiyenin dikkate alınması gerekmez miydi?

    Büyükdere ve Paşabahçe koylarında gırgırla avcılık, bir havuzdan kepçeyle balıkları toplamak gibidir ve buradan hiçbir balığın kurtulması mümkün değildir.

    BU duruma göz yummak ve izin vermek neye hizmet etmektedir?


    b) İstanbul boğazında, Ahırkapı ve Kadıköy İnci burnu mendirek fenerini birleştiren hat ile Yeniköy vapur iskelesi ve Paşabahçe fenerini birleştiren hat arasında kalan alan içinde olan çevirme ağları ile avcılık yasağına ait Paşabahçe feneri koordinat noktası, yarım mil kadar güneye, Kozaltı burnuna çekilmiştir. İstanbul Boğazı haritası incelendiğinde, Paşabahçe fenerinin olduğu alanın, Boğazın en keskin dönüşlerinden biri olduğu görülecektir. Avcılık sınırının Paşabahçe’de olması av yapan balıkçı gemilerinin akıntı nedeni ile yasak alan içine sürüklenmesine ya da deniz trafiğinde tehlikeli durumlara yol açmakta idi. Yapılan düzenleme belirtilen sorunların giderilmesine yönelik bir düzenlemedir.

    Şu yukarıdaki ifade de yine baştan savma bir uygulama yapıldığının itirafıdır.
    Paşabahçe fenerinin olduğu alanın, boğazın en keskin dönüşlerinden biri olduğunu, tebliği hazırlayanlar, şimdi mi farkettiler yoksa gırgırcıların isteğini yerine getirmek için bunu bir bahane olarak mı ileri sürüyorlar?
    Her ne olursa olsun, verilen cevaba eklenen harita, yeni hattın, Yeniköy-Kozaltı(Çubuklu) değil, Yeniköy-İncirköy olarak tesbitinin çok daha akılcı ve ileri sürülen tehlikelere meydan vermeyecek bir düzenleme olacağını haykırıyor.

    Sizce de öyle değil mi?



    2- Madem bilim adamlarının vardıkları sonuçlar ve tavsiyeler değerlendirilmeyecek, tebliğde yapılan değişikliklerde kaale dahi alınmayacak ve hatta tam tersi uygulamalara gidilecekti.. sormak ve öğrenmek isteriz, bu raporun hazırlanmasına devlet kesesinden ayrılan bütçe neydi?

    Marmara Denizinde musilaj nedeninin tespiti amacıyla FAO Teknik İşbirliği Programı kapsamında, anılan kuruluşun maddi kaynakları ile bir proje yürütülmüştür. Proje sonucunda kirlilikten balıkçılığa kadar pek çok konuda öneriler bulunmaktadır. Yapılan önerilerin gerçekleşmesi ile sorunun kesinlikle ortadan kaldırılabilineceği ileri sürülememektedir. Bakanlığımızın konuya ilişkin hassasiyeti devam etmekte olup, ülkemizin üyesi olduğu Akdeniz Genel balıkçılık Konseyi (GFCM) vasıtası ile 6-8 Ekim 2010 tarihleri arasında İstanbul’da “Alg ve Denizanaları Patlamaları” konulu bir çalıştay düzenlenmektedir.

    Yukarıdaki paragrafa bakınız, bir sorun var, sorun için çözüm önerilmiş, bunun kesin sonuç vereceği ileri sürülemediği için uygulanmadı denmiş.
    Bu tip sorunlara karşı hiçbir bilimadamı kesin sonuç alınacağını iddia edemez, görüş bildirir, siz de uygular denersiniz, başarılı olursa ne ala, olmazsa uygulamadan vazgeçersiniz.
    Bunu denemek, çok mu zordu ve geri dönüşü olmayan zararlara mı yol açacaktı?

    3- Marmara'daki müsilajın en çok gırgırları etkilediği gerçeğinden hareketle, doğal olarak en çok gırgırları, dolaylı olarak da diğer balıkçıları ve tabii balık stoklarını korumak maksadıyla, yukarıda adı anılan ve bugüne kadar değerlendirilmediyse de, bundan sonra değerlendirilmesi yerinde olacak bu bilimsel raporların çerçevesinde değişiklikler yapılması düşünülmekte midir?

    Çalıştay ve söz konusu proje sonuçları Marmara Denizinde ve Boğazlarda başta pelajik balık avcılığı olmak üzere tüm avcılık faaliyetlerine ilişkin düzenlemelerde dikkate alınacaktır.

    Yukarıdaki zihniyetle bakıldığında, çalıştaydan çıkacak sonuçların da kesin fayda sağlamayacağı savıyla savsaklanacağı açık olarak görülmektedir.

    Şimdi öğrenmek istiyorum.

    Asli görevi balık stoklarının korunması ve rasyonel bir avcılığın sürdürülmesi olan kişiler, tamamen başka saiklerle uygulama yapıyor ve yaptıkları uygulamanın yanlış olduğunu, bir süre sonra başkalarının telkiniyle anlıyorlarsa,
    Sözgelişi lüfer balığında (ve tabii diğerlerinde de) avlanabilir asgari boy, her sirküler ve tebliğde değişiyorsa,
    Henüz üreme olgunluğuna erişmemiş fertlerin avlanmasına açıkça göz yumuluyorsa,
    Balıkhanede, hemen her balığın yanına bir de ince kelimesi eklenerek, ince istavrit, ince lüfer, ince çinekop deniyorsa,
    Uzunca bir zamandan beri sirküler ve tebliğ hazırlanmasına rağmen, ekonomik değeri yüksek olan orkinos, uskumru, kılıç ve benzeri balıklar, Marmara Denizini tamamen terketmişse,
    Ve bunlar gibi daha nice olumsuzluklar ortada duruyorken,

    Sizler hala işgal ettiğiniz koltuklarda oturmaya devam edecek misiniz, yoksa bu işleri gerçekten bilen, yaptığı işin farkında olan ve sonuçlarını hesaplayan kişileri işbaşına getirmeyi düşünecek misiniz?

    Bu uygulamalar, balıklar ve birkaç endüstriyel balıkçı dışındaki bütün balıkçılar için açık bir haksızlıktır ve bunun hesabı, dünyada olmasa bile (eğer inanıyorsanız) ahırette nasıl verilecektir?

    Teşekkürler, selam ve saygılar.

    Mehmet Mahir Ersin
     
    Son düzenleme: 9 Ekim 2010
  2. enginson

    enginson engin

    Yaş:
    43
    Mesajlar:
    2.161
    Şehir:
    istanbul
    Favori Kamış:
    daiwa crossfire(spin) okuma salina
    Favori Makine:
    shimano catana 400 fb, ryobı ecusima 6000vi, okuma avanger 65
    mahir amca bende şimdi bana gelen cevap mailini okuyordum . eline emeğine sağlık amcacım ellerinden öperim.
     
  3. REİS

    REİS Mahir Ersin

    Yaş:
    80
    Mesajlar:
    2.389
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Olta
    En İyi Avı:
    Torikler-Kofanalar
    Sağol Engin, el öpenlerin çok olsun. :)

    İşte sana bir ışık, benimkinden esinlenebilirsin.
     
  4. enginson

    enginson engin

    Yaş:
    43
    Mesajlar:
    2.161
    Şehir:
    istanbul
    Favori Kamış:
    daiwa crossfire(spin) okuma salina
    Favori Makine:
    shimano catana 400 fb, ryobı ecusima 6000vi, okuma avanger 65
    seninkinden esinlenerek bir mail yazdım abi buraya kopyalamayı unuttum maili de gönderdim ne yazdığımı tam hatırlamıyorum yemeğe gittim geldim kopyalamayı unuttum :( ama sonuçta ben yazdım diğer arkadaşlar da kendilerince birşeyler yazarsa sürekli aynı maili göndermeyelim herkez kendi yazsın en güzeli böyle. güzel soru şeklinde cevaplar verdim bakalım bunlara ne diyecekler.
     
  5. enginson

    enginson engin

    Yaş:
    43
    Mesajlar:
    2.161
    Şehir:
    istanbul
    Favori Kamış:
    daiwa crossfire(spin) okuma salina
    Favori Makine:
    shimano catana 400 fb, ryobı ecusima 6000vi, okuma avanger 65
    konu güncel
     
  6. mr_zagg

    mr_zagg zeki

    Yaş:
    40
    Mesajlar:
    234
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    V.s, v,s. v,s....
    En İyi Avı:
    hedefime az kaldı...
    Gelen cevabı okuyunca sinirlerim alt üst oldu!!! Nasıl bu kadar duyarsız ve sorumsuz olabiliyorlar hiç anlam veremedim doğrusu hiç mi vicdanları yok yada vicdanlarına kadar mı satın alındılar. merak içerisindeyim!!!! :(
     
    Son düzenleme: 12 Ekim 2010
  7. bnymnblr

    bnymnblr Bünyamin

    Yaş:
    46
    Mesajlar:
    510
    Şehir:
    istanbul
    Burada yapılması gereken aynı kararlılıkla mücadeleye devam....
    Eğerki internet başından bu iş çözülecek olsa idi Türkiye'de sorun kalmazdı söylediklerim yanlış anlaşılmasın.
    Ancak farkındalık oluşturmak için bunu internet üzerinden de yapmak da fayda var. Sürekli olarak gönderilen mailler insanların bu konudaki duyarlılığın arttığını ifade eden bir veritabanı haline gelir ki bu ciddi bir kazanımdır.

    Hatta benim değişik uçuk fikirlerimde olmuştur bu konularda
    oy kullanırken oy pusulasının arkasına Boğaz'da gırgır istemiyoruz bu yüzden oy vermiyoruz gibi. tepkileri oy sandığında da dile getirmek gibi düşünceler olmuştur.

    Belki Boğazdaki restoranlara bildiri dağıtılır, bölge halkına broşür dağıtılır. yapılan avcılığın denizlere zararı anlatılır yapılır bu işler aslında
    tırıvırı ile mücadele kampanyası var. gırgırları Boğazdan uzaklaştırma da bir kampanya olsun. belli periyotlarla broşür dağıtma işleri yapalım.
    zaten özellikle Marmara ve çevresi ekseninde balık populasyonu bitti bitecek nerdeyse sadece geçiş balıkları var.
    Bu bir kampanya olsa ve belli zaman aralıklarında broşür dağıtılsa ciddi kazanımlar sağlanır.
    Gırgırlar zaten zokayı yutmuş vaziyette her geçen gün bitmek üzere olan deniz yüzünden.
    İşin garibi bitmiş bir balıkçılıkta neyi sürdürme savaşıdır bu bilinmez.
     
    Son düzenleme: 12 Ekim 2010
  8. enginson

    enginson engin

    Yaş:
    43
    Mesajlar:
    2.161
    Şehir:
    istanbul
    Favori Kamış:
    daiwa crossfire(spin) okuma salina
    Favori Makine:
    shimano catana 400 fb, ryobı ecusima 6000vi, okuma avanger 65
    evet bünyamin bey büroşür işi çok mantıklı. bu tarz bir organizasyon yapabilirsek elimden gelen bütün maddi manevi desteğe varım. çeşitli mail adreslerinden bir çok mail attım ama şu ana kadar sonuç alabilmiş değilim..
     
  9. bnymnblr

    bnymnblr Bünyamin

    Yaş:
    46
    Mesajlar:
    510
    Şehir:
    istanbul
    Bu iş için bir borüşür dağıtma kampanyası başlatabiliriz. Forumdan da katılacak arkadaşların olacağına eminim. Bunun üzerinden fikirler geliştirilir. Bunu ayrı bir konu başlığı altında açmak daha iyi olacaktır diye düşünüyorum. Katılımcı arkadaşların da listesini yaparak bir iş bölümü yapabiliriz.

    hatta broşür yazısı ve tasarımını bile site üzerinden düşünebiliriz.

    Amaç belli ve net
    "Gırgırcılığın Boğazda yasaklanması"
    Marmara'da bozulan döngünün yerine gelmesi.....

    Çeşitli maillerle başlayan bu tarz faaliyetlerde bulunmanın kurumlar üzerinde "boğuk ve sıkıntı veren bir hal almaması için" akademik alanlarda faaliyet gösterenlerden yapılan işin genel niteliği ve olası sonuçları hakkında tecrübe ve yorumlarına da ihtiyaç vardır.
     
    Son düzenleme: 12 Ekim 2010
  10. enginson

    enginson engin

    Yaş:
    43
    Mesajlar:
    2.161
    Şehir:
    istanbul
    Favori Kamış:
    daiwa crossfire(spin) okuma salina
    Favori Makine:
    shimano catana 400 fb, ryobı ecusima 6000vi, okuma avanger 65
    aynen bünyamin bey hatta facebook ve diğer paylaşım sitelerinde bu tarz bröşür örneklerini paylaşabiliriz. ben varım her türlü diğer arkadaşlardan da öneri almak lazım güzel şeyler yapacağımıza inanıyorum..
     
  11. bnymnblr

    bnymnblr Bünyamin

    Yaş:
    46
    Mesajlar:
    510
    Şehir:
    istanbul
    "Boğaz'da Gırgır Avcılığının Yasaklanmasına İlişkin Broşür, Dağıtım Çalışması ve Katılım listesi" gibi moderatör arkadaşlar bir başlık açarlarsa, yazıları ve katılacak isimleri sürekli olarak eklemeye ve değiştirmeye yetkilerinin olmasından dolayı daha uygun olacaktır.
    Forum yetkililerine duyurulur.
     
  12. enginson

    enginson engin

    Yaş:
    43
    Mesajlar:
    2.161
    Şehir:
    istanbul
    Favori Kamış:
    daiwa crossfire(spin) okuma salina
    Favori Makine:
    shimano catana 400 fb, ryobı ecusima 6000vi, okuma avanger 65
    arkadaşalr gırgırlarla ilgili bütün yayıl kuruluşlarına mesaj attım ama bir sonuç alamadım.
     
  13. bnymnblr

    bnymnblr Bünyamin

    Yaş:
    46
    Mesajlar:
    510
    Şehir:
    istanbul
    Bu konuda atılan maillere cevap verilmemesi canınızı sıkmasın. Çünkü her atılan mail farkındalık oluşturulmasına imkan tanır. Gırgırların Boğaz'da olmasının zararları anlatılır ve buna göre bir çok kişi bu konuda düşünmeye başlar. zamanla belki bu durumu belli yetki sahibi kişiler farkedip doğru kararlar alınmasına yardımcı olurlar. En azından gündem oluşturur.