Yer: K.Irak ve G.Doğu Anadoluda bir yer Kullanılan malzemeler:F-16, skorsky, Kobra, Mg3, Bixi, G-3, El bombası ve dahası Katılımcılar:Mehmetler, Hasanlar, Aliler, Kenanlar........(Yüce Türk ordusu) Avlanılacak hedef av türleri:İt, Çakal, İSRAİL SAZANI, Doğa ve insanlığa zararlı bilimum mahlukat... Allahım sen Yüce Türk ordusuna bu avında güç kuvvet ver. Bol trofeli ve limit , boy, zaman, mekan yasağı olmayan bu türlerin kökünü kazımak nasip et. Şanlı ordumuz inşallah bu verilen görevide başarıyla yerine getirip sağ sağlim vatanına döner. Haydi Fatihlerin, Kanunilerin, Yavuzların Torunları, Atatürk' ün, Deli Dumrulun, Nene Hatunun evlatları ecdadınızın asaleti, bizlerin duaları ve şehitlerimizin refakatıyla ileriiii..... Allah yolunuzu açık etsin. Amin. Rasgele aslanlarım...
Amin. Yanlız burada önemli olan tasmayı takıp balığı çekerken birilerinin misinayı kesmemesi!!!! Bilmem anlatabildim mi?
Bir şey rica etsem şu şerefsizler ile doğa içinde kendi hallerinde yaşayan hayvanları bir tutmasak. O hayvanlara saygı duysak.
tüm temennilerinize katılmakla birlikte; x'in verdiği kamışla, y'nin verdiği misinayla, oltayı dibe taktırmaktan öteye gidemeyiz. yine dağa taşa bomba atıp kurşun sıkıp döneceğiz. bu sefer yanılıyor olmayı diliyorum. yapacaklarını yaptılar, döndüler gittiler, duş alıp, üstlerini değiştirip televizyondaki haberleri seyrediyorlardır şuanda. o kadar askere mukavemet edecek halleri yok. sistem belli, haince pusu kur, sonra ortalıktan bir süre kaybol. ne yazıkki terörle mücadele edemiyoruz, çünkü bir şekilde elimizi kolumuzu bağlıyorlar.
Bu sefer ümitliyim inşallah.22 Tabur 10000 asker, bölge ülkelerin dışişleri bakanları burda,herhalde bu sefer işi neticelendirecekler:thumb:
Bataklığı kurutmalı Ortada bir bataklık var, 1000 sinek öldürsek ne olur, 1.000.000 öldürsek ne olur! Ama bu sineklerin sokması sonucu bizim bir yiğidimiz sıtmadan ölürse yüreğimiz yanar. PKK'nın dağ kadrosu tahmini olarak 5,000 ne bu sayının üstüne çıkarlar, ne de altına inerler. 5000 kişi üzerinde olunca onlar için gereksiz kalanalık, muhimmat, yiyecek sıkıntısı, barınma ve eğitim alanları sorunu ortaya çıkacak. Bu şartlarda biz gitsek 2500 aşağılık insanı öldürüp gelsek, 1 ayda yerine yeni 2500 gelecek. Biz o 2500'i öldürmek için asgari 100 şehit versek ki bunu hiç istemeyiz. Yeni ocaklara ateşler düşecek Kaldı ki işte şehit ailelerinin hali budur: Şehit Evinin Elektriği Borcundan Dolayı Kesilmiş Birol Elmas’ın annesi Mübyen Elmas’ın, biri engelli 3 çocuğuyla birlikte yaşadığı evin elektriğinin borcu yüzünden kesik olduğu ortaya çıktı. Karakamış Mahalle Muhtarı Adil Kaplan, şehit çavuş Birol Elmas’ın babasını yıllar önce kaybettiğini, annesi Mübyen Elmas’ın biri özürlü olan, biri kız 2’si erkek 3 çocuğuyla yaşadığını belirterek, ''Yardımlarla geçiniyorlardı. Ailenin Sakarya Elektrik Dağıtım A.Ş.ye bin 200 lira borcu vardı. Bu borcu taksit yaptılar. Yine ödeyemediler. Sonra borç 2 bin liraya çıktı. Bunun üzerine de kestiler. Karanlıkta oturuyorlardı. “Şehit haberi gelince de SEDAŞ ekibi gelerek eve elektrik verdiler" dedi. Borcu Personel Üstlendi Bu arada Sakarya Elektrik Dağıtım A.Ş. İcra Kurulu Başkanı Bekir Sami Güven, yaptığı yazılı açıklamada piyade Çavuş Birol Elmas’ın Adapazarı’nda biri özürlü üç kardeşiyle birlikte yaşayan annesi Mübyen Elmas’ın 2 bin lirayı bulan elektrik borcunu, Sakarya Elektrik Dağıtım A.Ş. personelinin üstlendiğini ifade etti. (http://www.hurriyet.com.tr/gundem/19037447.asp) Mardinde, Denzili ilimizin tükettiği elektriğin tam 2 katı % 72 kaçak oranı ile tüketilirken, özürlü kardeşi bu soğuk havada elektriksiz yatmaya mahkum eden yeni şehit aileleri olsun diyorsanız buyrun gidelim kardeşim! 306. dönem asteğmen olarak ben de yanınızdayım.... Ülkenin gerçeklerini artık daha iyi yorumlayalım. Bu ülkede iyi şeyler olmuyor!!!! Kim ne derse desin ben gördüğümü bilirim
Şehit Birol şiiri Kış geldi be usta; açın artık şu anamın elektriğini!.. Görevse görev, paraysa para bedelse bedel… Cansa can, bedense beden… Neyimiz varsa ödeyecek; Ödeyelim be usta!.. Çocuklar üşüyor Dinçkök usta; duyuyor musun? Anam karanlıkta, kardeşlerim karanlıkta… Ocak kaynamıyor, çocuklar ödevlerini yapamıyor. Banyo yapamıyorlar en önemlisi… “Yiğit Birol’un kardeşi bitlenmiş” diyecekler!.. Reva mıdır be usta!.. Bizim bütün borcumuz, senin Ak Merkez’deki bir vitrinin aylık giderini geçmez ustam... Yatını bir depo eksik doldur… Bir kutu puro, iki şişe viskiyi eksik iç be usta… Olmadı, zıkkım iç usta!.. Havana olmasın da çakması olsun, iki kutu az olsun… Ufaklık hastalanmış ateşi çıkmış sonradan haberim oldu. Babamın gözbebeği, ocak umudu… Sönsün mü be usta!.. Babam mezarlıkta dedim mi? Anam karanlıkta dedim mi? Bacım zorunlu eğitimde okulda… Kardeşim özürlü, yatakta Evin reisi çavuş talimgahında dedim mi? Para istedim mi? Pul istedim mi? Celbim geldi bir an olsun bekledim mi? Sülüsümü almadım mı? “Yat!” dediniz yatmadım mı? “Kalk!” dediniz kalkmadım mı? “Sürün!” dediniz sürünmedim mi? “Öl!” dediniz de ölmedim mi? Niye kestiniz anamın elektriğini? Biz vatanın bütün barajlarını… Taşırken yorgun omuzlarımızda… Ve Mardin’de % 72’si kaçak, Denizli’nin iki katı elektrik kullanılırken… Anamıza bir göz elektriği çok gördünüz. Ölmek mi gerekirdi be usta… Vermek için elektriğimizi?.. Allah ıslah etsin sizi!.. Ben şimdi ay yıldızlı semalarda gece gündüz uçmaz mıyım? Vicdanın hava sahasından güpegündüz geçmez miyim? Lanet sosyetenizin karşısına çıkmaz mıyım? Vicdan azabı olup paslı yüreğinize çökmez miyim? Kanatlarım var artık benim… Hava harekâtına çıkmaz mıyım? Ak Merkeze, pek merkeze… Akça pakça ihalelere… Ak özelleştirmelerin adaletsiz “hak ediş”lerine… Ve memleketin bütün kahredici dengesizliklerine İnip pike yapmaz mıyım? Şehit Birol benim adım! Lanetli bir mermi gibi; Tepenize çakmaz mıyım? Öğretmen ŞÜKRÜ ALNIAÇIK