İyi günler,aslında amatör balıkçıların haberi olmadığı konu Samsun,alaçam,terme hattındaki yemlik balık kıyımıdır.Çoğumuzun bildiği gibi Lüfer ve Palamut Karadeniz tarafında yumurtlayıp yavruların belirli bir boya ulaşınca tekrar ters göçe geçerlerki o zaman ege ve akdeniz bölgesinde sizler balık yakalamaya başlarsınız.Son yıllarda Samsun,alaçam ve terme bölgesinde Yemlik balık(çaça)avı aşırı çoğalmıştır.Orta su trolü yööntemiyle tonlarca yemlik balık, balık fabrikalarının ana hammadesi olarak yakalanmaktadır.Ekonomik değeri olmayan fakat denizlerdeki diğer balıkların yaşaması ve büyümesi için gerekli olan çaça balığı adeta bir yem sanayi hammaddesi olarak görülmektedir.Son yıllardaki bizim gözlemlerimizde Palamut yavruları ağustos ayında su üstündebinlerce yağıntı gösterip 10-15 gün içinde kaybolmaktadır.Çinekop da aynı şekilde yaprak halindeykenbinlercesini kıyılarda gezerken birden bölgemizi terkettiklerini gözlemlemekteyiz.Buda bize yemlik balık bulamayan balıkların karşı tarafda avı yapılmayan çaça balıklarının peşine düştüğü kanaatine kapılmamıza sebeb olmaktadır.Bu nedenle herkesin gözden kaçırdığı konu orta su trolüyle yapılan çaça balığı katliamıdır.Bu konuda benim bildiklerim bu kadar ama bu konuda bilgisi olan arkadaşlar daha açıklayıcı bilgiler verebilir. Bu arada çaça avının mayıs sonuna kadar devam ettiğini de bildireyim. __________________
insanoğlu kendi kıyametini kendi hazırlıyor, bilinçsiz avlanma dengeleri bozduğu gibi bizden sonra ki nesillere nasıl bir doğa teslim edeceğiz, devletimiz uyuyor mu?
eskişehirde bu yıl çok miktarda çaça balığını hamsi diye sattılar. tabii bilmeyen ve ucuz balık almak isteyen vatandaşımıza.
Maalesef lüfer palamut familyasının azalmasının en büyük nedeni yukarıda anlattığınız çaça balığı katliamıdır. Kendileri ölçü gözetmeksizin aşırı avlanan lüfer palamut familyası(hoş paamut da pek kalmadı) bir de avladığı balıklar ortadan kaybolunca daha da azalıyor. Hep söylemişimdir. Yüzyüze konuştuğum birçok arkadaşım bilir. Öncelikle balıktan balık unu yapılmasının önüne geçilmelidir. Türkiye de zaten tüketimin 4-5 katı hamsi avlanıyor. Artık gırgırcılar "Yakalayalım satılmazsa fabrikaya göndeririz" mantığıyla, arz talep dengesini görmezden gelerek avlanmaktadırlar. Bilin ki "halk ucuza balık yesin" edebiyatı külliyen yalandır. Zaten hamsi her daim ihtiyacın çok çok üzerinde avlanmaktadır. Bildiğim kadarıyla hale giremeyecek kadar küçük balıklar bile hal dışından fabrikalara gitmektedir. Bu şekilde ciddi şekilde azalan hamsiden sonra sıra çaça balığına gelmiş gibi gözükmektedir.
Maalesef çok doğru tespitler. Şu mevsimde Karadeniz'e göç etmekte olan ve İstanbul Boğazı'nın akıntılı kıyılarında kepçe ile avlanabilen çaça balığının kızartması çok lezzetli olur. Ancak halkin pek bildigi bir balik degildir. Beykoz gibi Boğaz semtlerinde çeşitli yöntemlerle avlanan bu balığın kilosu meraklılarına perakende sadece 2 liraya satılıyor. Balık unu fabrikalarına kaç paraya satılabileceğini varın siz düşünün. Bu balığın ticari avcılığını yapmaya değer mi? Kendi bindiği dalı kesmek diye işte buna derler.
ben yaklaşık bir aydır üyeyim buraya. bu ve buna benzer konular bu sitede sıkça yazılıyor. daha önce bu tür şeyler aklıma bile gelmezdi. bunları okuyunca çok üzülüyorum ve aklıma bir tek soru geliyor: biz nasıl insanlarız?
Bu konu daha önce profesyonel balıkçılar sitesinde tartışıldı. Konuya yazanlar, ilimadamlarının raporlarına dayanarak, özetle şu bilgileri aktardılar. Karadeniz'de çaça varlığı beş milyon ton civarındadır Anılan bölgede yıllık avcılık toplam 80 bin tonu geçmemektedir. Çaça avcılığının yıllık 500 bin tona çıkarılması gerekmektedir, bu sağlanabilirse, hamsi üzerindeki av baskısı hafifleyecektir. Çaça genel olarak Karadeniz'de açık sularda bulunmaktadır ve diğer devletler, sanılanın aksine onu insan yiyeceği olarak avlamaktadır, bizde pek tanınmamakta bu yüzden yenmemektedir. Aslında çaça çok lezzetli bir balıktır( Bunu ben söylüyorum) Selam ve sevgiler.
mahir bey bu yazınızı okumadan bir konu açtım daha doğrusu bu konuyu görseydim konu açmazdım burada paylaşırdım. ama bugün kulelide gördüğüm manzara hem çevre kirliliği hemde katliyam gibiydi. kayaların üstünde her yerde çaça balığı üstüne basılmış balıklar la doluydu yani manzara çok kötüydü.. beni üzdü açıkcası...
Enginson Haklısın, ancak buna katliam demeyelim, birkaç kg çaçanın taşların üstünde kalması katliam olmaz, olsa olsa israf olur ki bu da hoş bir şey değil tabii. Çaça bu mevsimde kıyılardan Karadeniz'e doğru akarken kepçe veya çökeltme ile tutulur, ince olan bazıları da kepçe gözlerinden çıkar veya kovaya boşaltırken dökülür, onları tek tek toplamaya üşendikleri için veya kaçınılmaz olarak bu manzara oluşmuştur. Asıl katliam, Bakanlık izniyle ve anladığım kadarıyla yasal bir dayanağı, ilmi bir dayanağı olmadan, Ege'de uluslararası sular adı altında büyük gırgır teknelerine 15 Hazirana kadar avlanma izni verilmesiyle ortaya çıkacak. Ege'den Marmara'ya girmek üzere yol alan balıklar ÇAnakkale boğazı yakınlarında ölçüsüzce avlanacak. Benim korkum bu. Profesyonel balıkçılar bunun engellenmesi için büyük bir çaba gösteriyorlar ama birkaç büyük takım sahibi( bunlara endüstriyel balıkçı diyorlar) bir yolunu bulup yasağı deliyor. Asıl üzerinde yoğunlaşılması gereken mesele bu. RAstgele.