Muğla'nın Milas İlçesi'ne bağlı Güllük Körfezi'ndeki çipura ölümlerinin ardından önceki gece bir çiftlikte yaklaşık 600 kilogram levrek telef oldu. Balıkçılardan Levent Usta, balıkların hatalı taşıma sonucu telef olduğunu söyledi. Kıyıkışlacık, Gazalıkuyu ve Ziraat Adası'nda ölen çipura sayısı 2 milyonu aşarken, bölgedeki levreklerde ölüm görülmesi panik yarattı. Ziraat Adası'ndaki bazı çiftliklerde her birinin ağırlığı 1 kilogramın üzerindeki levreklerin su yüzüne vurduğunu gören üreticiler adadan ayrılarak kafeslerini açık denize çekmeye başladı. Ziraat Adası'nda üretim yapan balıkçı Levent Usta bu sabaha karşı yaklaşık 600 kilo levreğin öldüğünü, balıkların hastalıktan değil, kafesler taşınırken, hızlı ve hatalı hareket edilmesinden ötürü telef olduğunu belirtti. Usta, şöyle konuştu: “Kiloluk levrekler taşıma ve ağları ayırma anında sıkışarak ölmüş, önce hastalık sandık ama değil. Denizde yanlış nakilden kaynaklandı. Bu nedenle ilk saatlerde yaşanan panik şu anda yerini sakinliğe bırakmaya başladı. Kafeslerin daha dikkatli ve tedbirli taşınmasına için çalışma başlattık.'' Körfezdeki balık üreticilerinin sözcüsü ve Seçkin Su Ürünleri ve Yetiştiriciliği şirketinin yöneticisi Sami Kont kıyıdaki üreticilerin açık denize taşınmasını sağlayacak bürokratik işlemlerin bir an önce tamamlanmasını ve devletten maddi destek beklediklerini söyledi. Kont, “Aksi taktirde büyük milli servet göz göre göre yok olacak. Körfez'de hızlı hareket edilmeli, üretici daha fazla mağdur edilmemeli. Devlet gücünü ve desteğini burada göstermeli'' diye konuştu. Milas Kaymakamı Bahattin Atçı da levrek ölümlerinin hastalıktan değil, ilk tespitleree göre açık denize taşınan balıkçıların kafesleri hızlı ve dikkatsiz çekmesinden kaynaklandığını belirtti. Atçı, “Şu anda ekiplerimiz bölgede geniş çaplı araştırmalarını sürdürüyor. Bölgede her türlü tedbiri aldık'' dedi. kaynak: haberler 22.01.2008, 17:33.
Beklenen bekleniyordu zaten.oradaki tüm koyları sarmaz inşaallah.bence biran önce önlemleri alınmalı.bu bir ders oldu.
ufak kafeslerde aşırı balık yetiştirilmeye çalışılıyor bunlarıda koylarda yapmaya kalkınca olacağı buydu demek geçiyor içimden akıntısı olmayan koylarda su ne kadar oksijenli kalabilirki akıntılı yer lazım bunlar için
Olaya biraz da felsefi bakalım, bu balık çiftlikleri niçin kuruldu? Nüfusla orantılı artan balık tüketme talebini karşılamak için maliyetlerin düşürülmesi gerekiyordu sektördeki muhtelif rakiplerle yarışabilmek için... Peki burada hangi soruyu sormalıyız? Çiftlik balıkları damat tadımıza, besin değeri beklentimize ve doğayla barışıklık hususuna uygun mudur, değil midir sorusunu mu... Yoksa nüfus neden sürekli artmaktadır sorusunu mu ? Çünkü nüfus bu denli artmasa, bu çiftliklere ihtiyaç duyulmaz, doğada kendiliğinden yetişen balıklar hepimize hayli hayli yeterdi... Doğru yanıtı almak isteyen kişi doğru soruları, öze inen soruları sormalıdır. Ve ben balıkçıların toplumsal konularda daha bilgili ve daha duyarlı olması gerektiğini düşünüyorum, çünkü balıkçı doğanın çocuğudur... Doğayla başbaşa geçirilen zaman insanı bilgeleştirir... Gelelim can alıcı yere, peki doğada asli bir işlevi, asli bir görevi bulunmayan insanoğlu neden sürekli üremektedir? Üremek ilkel toplumlarda asker ve işçi sayısını artırmak için girişilen bir eylemdi... İnsan doğa için vazgeçilmez değildir, doğayı seviyorsak, doğa öz güzelliklerini korusun istiyorsak insanoğlunun bu "üreme" konusunu kendi kendimize de olsa irdeleyelim... Fazla derinlere inip bunalttıysam affola Saygılar, rastgele...
Levrekler çipuralara göre daha narin balıklar...Bu tuzluluk oranı düşmeden önce normalde levrek balıkları daha çok ölürdü...MEsela havuzun üstünde çok kişi varsa, havuz üzerinde geziyosa balık avlarken ,balık ürkerdi...Ve daha sonrada yem yemezdi...Balık taşınımında normal bişey bu daha öncede olan bişeydi fakat şimdi gündemde olan bi haber olduğu için bunlarıda gösterir oldular ...
Yazık olmuş. Bunlar gördüklerimiz. Peki ya "yavruculuk" sektörü ile yıllardır süregelen katliam neden insanlara gösterilmiyor? Kaç kişi biliyor? Balık çiftliklerine satmak için dere ağızlarından levrek yavrularını topluyorlar ve bu oltalara sadece levrek takılmıyor ne yazık ki. Diğer balık türlerinin de araya karıştığı bu oltalardan çıkarılan balıkların yarısı da ne yazık ki nakliye sırasında telef oluyor. Bu her defasında yaşanıyor ama kimse sesini çıkarmıyor, haberimiz bile olmuyor. Neden? Çünkü bu işi ruhsatlı olarak yapıyorlar. Bu insanlara ruhsat veriliyor ama her zamanki gibi denetim sıfır. Elbette çok kötü bir durum ama, 600 kg. levrek, yavruculukla katledilenlerin yanında hiçbir şey ifade etmiyor.