Uzun süredir keyifle izlediğim sitemizde pek çok kez D.S.İ.'NİN 'İsrail Sazanı gibi ya da Beyşehir gölünde olduğu gibi doğal dengeyi bozacak yeni türleri göle bırakma gibi nedenini anlayamadığımız uygulamaları olduğu anlaşılmaktadır.Bunlar gerçekten D.S.İ. tarafından mı yapılmaktadır.Bu konuda D.S.İ.yetkilileri ile görüşen arkadaşlarımız oldu mu? Olduysa bu uygulamarın nedenini bizimle paylaşabilir mi?
DSİ israil sazanını, aşırı sivrisinek sorunu olan gölet ve barajlara böcek/sinek kontrolü yapılması amacıyla bırakıyor !!DU!!, türün istilacı predator konumunda olması nedeniyle bu uygulamadan vazgeçilmiş
bir de işgüzarlar var şimdi, balık yok diye gidip dağda bayırda ne kadar göl dere varsa israil sazanı atıyorlar
bu tip zararlı hayvanlarla savaşmanı tek yöntemi soykırım yapmaktır. eğer national geographic ya da discovery channel izliyorsanız. avustralya gibi ülkelerde halk zararlı canlılarla savaşmaktadır. Örnek olarak; diğer canlılara zarar veren bir tür kurbağa halk tarafından elle toplanıp, dondurularak öldürülmekte ve daha sonra gübre yapımında kullanılmaktadır. devletin konuyla ilgili birşey yapmasını beklemektense organize olup birşeyler yapmak bence en iyi seçenektir. izin alınarak, ve tırıvırı kullanılarak yapılacak toplu bir av az da olsa göletlere nefes aldırabilir mesela...
Şeytan asla iyilik yapmaz... Hakan kardeşim tırıvırı son derece büyük ekolojik zararları tesbit edilmiş ve forumda sürekli kullanımının ve satışının tamamen yasaklanması gerektiği dilegetirilen bir araçtır.Ne kadar iyi bir amaç güdersek güdelim kötü araçlar bizi amaçladığımız yerden başka bir yere götürür,kaş yapalım derken göz çıkarmış oluruz. Lütfen bu laneti ne sen kullan ne başkasına kullanmasını tavsiye et.Rastgele...
sadece bi öneri, ben kullanalım demiyorum. zaten hiç görmedim de tırıvırı bu arada tırıvırı denen şey direk balığı öldürüyor mu? sonuç olarak başka balık gelirse salıverilir. böylece amacından sapmaz başka bir yöntem de olabilir
tırırvırı denilen araç yanlış bilmiyorsam, ir tür ağ, oltanın ucuna bağlanıyor ve bir de kurşun eşliğinde ileriye atılıyor. çekilirken içine takılan balıkları alıyor, yavru, büyük, küçük demeden... ve çok zararlı olduğu yer ise, eğer bu zımbırtı suyun dibinde bir taşa vb. takılıp kopar ve orada kalırsa, yakın çevresindeki bütün canlılara büyük tehlike oluşturuyor! lütfen ne amaçla olursa olsun tırıvırı kullanmayalım, kullananları uyaralım!!!
Tiriviri hakkinda genis bilgi ve dogaya verdigi zararlar hakkinda tiklayiniz Tiriviri hakkinda olumsuz yorum yapan arkadaslara tesekkurler.Aynen katiliyorum.Hic bir konuda avlaklara girmemesi gereken bir illettir tiriviri. Ancak arkadasimizin Avusturalya ornegi ile verdigi cagrida cok onemlidir. Bir araya gelerek pek cok zararli baligin sulardan yok edilmek maksadiyla yakalanmasi Yeni Zelanda da uygulanan bir yontemdir. Halk bir araya gelerek bu baliklari yakalar yenilebilir bir zararli tur ise cocuk yuvalarina, duskunler yurduna baliklari bagislar.Yenilmeyen bir tur ise hayvanlari koruma cemiyetlerine bagislanir ki kedi gibi hayvanlar bayram etsin diye. Cok guzel dusunceler tebrik ederim.
benim dikkat çekmek istediğim konu farklıydı. ama herkes "tırıvırı" kelimesini görünce onun üzerinde durdu. Yazının anafikri sadece sizin dikkatinizi çekti. tesekkur ederim... Bu zararlıdan kurtulmak için birşeyler yapması gereken bizleriz, yeter ki gereksiz ayrıntılarda kaybolmayalım...
Uzun zaman önce bir belgesel seyretmiştim. Amerika kıtasında açılan bir kanalın okyanusla gölün birleştirmesi sonucu ortaya çıkan bir parazit balıkla ilgiliydi. Balığı tam hatırlamıyorum ama parazit bir balıktı ve yapıştığı balıkları zamanla öldürüyordu. Uzun uğraşlar sonucunda balıkla mücadele devam etmesine rağmen başarılı olunamamıştı.En etkin yöntem balığın üreme zamanında, etkilendiği bir kimyasalı göle otomatik olarak bırakma ile elde edildiği belirtiliyordu. Özetle yeni parazit balık ekosistemi bozmuş ve ortamdan uzaklaştırılamamıştı. Onca zaman ve maddi kaynak boşa gitmişti. Benim anlamadığım araştırılmadan yeterince sonuçları görülmeden, en kolayı hiçbir müdahelenin yapılmaması değilmidir?
:=))) ilahi arkadaşım. neyani adamlarınyaptıgı insani bir seymi? deep frezeede kurbagalar. her evde psikopat bir çocuk yetiştirmek için kestirme yol. ne yapcaz yani israil sazanı gübresimi yapcaz. bu tip operasyonlardan halkın uzak tutulması insanlık geregidir. kimseyi öldürmeye, yok etmeeye ve simdilik zararlı diye bir hayvana eziyet etmeye teşvik edemezsiniz. evet zararlı bir turdur ancak bu türün sınırlanmasıda bilimsel metodla yapılır. aksi halde kızıl devrim sırasında pirinçleri yemesin diye serçe avına çıkıp milyarlarca serçeyi öldurup kamyonlarla parti merkezlerinin önüne döken çinliler kadar komik olabilirsiniz. çind ehala serçeler var. sadece çinlilerin ruhları biraz daha kirlenmiş oldu okadar. kaldı ki bu ülkede kaçkişi tutup israil sazanı avlıyor. kaç amatör balıkçıvar . bu tip girisimlerle sonucta kendinizi bir nevi ev tipi caniye dönusturursunuz gibime geliyor. eger avlaya avlaya balık tukenseydi bu tip bir soykırım için bunca çabamıza ragmen hamsi tukenirdi. en hassas turlerin dayanıklılıgına bakınca hele israil sazanı gibi bir predatör tür sadece canilestiginizle kalırsınız. öldurdugunuz her birey diger bireyler için daha geniş yaşam alanı anlamına gelecektir. sonucta bu türün üreme kapasitesine ulasmak zor. hele böyle dayanıklı bir melez tür için malesef yapılacak fazla bir şey yok gibi görunuyor. ayrıca, tarım bakanlıgının web sitesini incelerseniz israil sazanının "ticari degeri olan " cici türlüge çoktan terfi ettiginide ögrenmiş olurdunuz. yanisi. yandı gülüm ketenhelva. bundan sonrası bu kılcıklı balıkları hazmetme süremize baglı kalıyor . birde henuz bulasmadıgı avlakları kıskançlıkla korumak zorunda oldugumuzu bilmemiz gerekiyor. bir suda balık yoksa bırakın olmasın bir nehirde bir tur balık yoksa bırakın yine olmasın. v e birs ebeple birileri başkalarının günahını kapatmak için kasaplıga soyunacaksa bırakın bu siz olmayın.
iş bizim insanimiza kalırsa yandık demektir =)) kaş yapalım derken göz çıkarırıız sonra israil sazanı diye ne kadar balık varsa hepsinin nesli tükenir kısaca işgüzarlara gün doğar bu haltı yiyen madem D.S.İ o halde temizlemesinide onlar yapmalı tabi D.S.İ bu konu üzerinde duracağini pek sanmıyorum açıkcası ülkedeki susuzluk sorunun bu safhada olduğu bir dönemde heleki
serçeler için üzüldüm Ancak verdiğiniz örneğin konuyla alakasını kestiremedim. Serçeler insan eli tarafından yetiştirilen mamüllere zarar verdiği için öldürülmüş. Bizse ekolojik dengeyi bozan bir zararlıdan bahsediyoruz. Doğadaki diğer canlı- lara zarar veren bir türden. Ben alakayı kuramadım... Ayrıca denizde balık bitmez gibi bir tesbitiniz de var. Hamsi tükenmedi gibi Göletleri, denizle karşılaştırmak pek de mantıklı olmaz sanırım. Karadeniz mesela Ömerli Barajına göre biraz daha büyük sayılabilir. Balık türleri daha yavaş tükenir dolayısı ile. Dünyanın her ülkesinde bazı hayvanların nüfusları kontrol altında tutulmak da, bunun canilikle alakası da yoktur. Cok sağlıklı cocuklar yetişmektedir. Merak etmeyin. Gerçi bazı insanlar bilim adamlarından çok bilirler... Neyse ben bu konuya bir daha yazmiyacağım... Saygılarımla
burada fikirleri paylasıyorsak. darılıp gucenmenin ne alemi var artı düzzz mantıgın size ne faydası var. tabiki teşbihte hata olmaz demem odurki bir sekilde bugdayda yese diger balıkların yumurtalarınıda zararlıilan edilen bir türün üzerine sokaktakiv atandaş salınmaz. s erçe örnegim bu nedenle verildi. 2. si bulundugu ortama uyumlu ve üreme hızı yeterince yuksek bir türü öyle avlayarak yoke demezsiniz. vahsi avlanmayla tükenseydi hamsi tukenirdi simdiye kadar diye örnek verdim sizde ne güzel eklemissiniz tukenmez degil ama yavas tukenir. yani bu işi zevk içinyapan ve hatta tuttugu balıgı öldurmeyip geri salanbatılı avcılara özenen bizleri birer profesyonel avcıya mı dönustürmemk gerekiyor. zararlı turler evet. kabul aam kimse ekint arlalarına dalıp süne kovalamıyor. bu tip "zararlı tür" azaltma çabaları dunyada çokyasandı. avustralya hayvanlara eziyet ve sebepsiz kıyım konularında sicili bozukbir ülkedir. bu ülkede kurbaga örneginden önce dunyaya ihracı - soyu tukenmesin diye- yasak olan avustralyanın dogal turu - ve en hızlı konusmayı ögrenen- beyaz papaganların darı v emısır tarlalarına zarar veriyor diye yüzbinlerle öldururlmesi. kangururuların merinos lara ot bırakmadıgı halde öldurulmesi hatta yine evlerden atılıp dogaya kaçan ve orada üreyen evcil kedilerin profesyonel avcılarca avlanması gibi "çılgın" örnekleri de verebiliriz. bunları da bazı devlet gudumlu bilim adamları tavsiye etmişti. çindeki serçelerin öldurulmesini de kızıldevrimin sözde aydınlık yüzlü bilim adamları tavsiye etmişti. aynı bilim adamalrı 1950 lerde amerikada ddt nin insan saglıgına zararı olmayan çok basit ve faydalıbir ilaçoldugunu ilan ediyorlardı. yani bir fikrin nereden geldigine bakıp konuyu sakince dusunup çözmezsek bizim elimize bir seyelr tutusturup bir yerlere sevkeden her zaman bulunur. sonucta dunun sıtma tedavisi için icad edilen balık turu, simdi tu kaka, ertesi gun baştacı. bence avlaklara gidip boşu boşuna hayvan öldurmeyi teşvik yanlıs. bizim ülkemizde ise fazlasıyla riskli. örnegi tekrarlayacagım üzülerek. elde sopa ve taşlarla serinlemek için dereye girmiş bir ayı yavrusunu ölduren insanların yasadıgı bir ulkede bir türü hedef gösterirseniz işin sonunun nereye varacagını bilemezsiniz.hangi balıkta hangi turde hangi dere yada gölde ... "son bir tekrar daha . tilapia turu sazan yetiştiriciligi halen tarımbakanlıgı tarafından "polikültur yetiştiricilik" adı altında teşvik edilmektedir." yani bu konuda bir tavsana kaç tazıya tut vakası yasanmaktadır. kurbagaları dondurup gubre yapmak "süper zekiliginin" dogaya ne gibi bir faydası olmustur bilemem. ancak aramızd a bir çogumuz bile israil sazanını ayrıd edemezken kim nerde nasıl hangi metodla bu işe girişecek daha simdiden forumda tırıvırı kullanılsın mı konusu açıldı - bu bir suç- 3 gunsonra dinamit de tartısılır. bu konuda dsi veya devlet elbette bir seyler yapar bizd e fikirler uretebiliriz. ancak öldürmek bir fikir degildir. yakalayıp gubreyapmak veya kedilere vermek bile az dusunulmus fantezilerdir. o balıklar bedeni pulu kılı yünü ile o avlagın ekosisteminin malıdır. onu alıp tarlaya atamazsınız. buyuk oranlarda kıyım yapamazsınız. ben sahsen durumdan vazife çıkarıp çizmeleri çekip baltalar elde avlaga çıkmayı ne insani nede medenice bulmuyorum. sadece kus gribi salgını sırasında zavallı tavuklara yapılanları hatırlamak bile tuylerimi diken diken etmeye yetiyor. " hatırlamayanlar için. canlı olarak bir çukura doldurulup dozerle çignemek veya yakmak gibi super metodlar kullanmıstık"