Sazan avı bu sene güzel bir açılışla başladı. Hele geçtiğimiz hafta sonu sizlerin de okuduğu ''Resimli ilk av raporum''da anlattığım gibi güzel bir sofra, sohbetler ve pırıl pırıl 2 aynalıdan sonra bu cumartesi günü yapacağımız avın heyecanını bir hafta süresince yaşadık. Ancak iki elemanımın (Hasan ve Oğuz) mazeretleri çıkınca iki komşumla (Nejat ve Arif) haftanın programını yapmaya başladık. Bir taraftan ben yemleri hazırlarken, Cumartesi akşamı mangal ve sofra düzenini kimin üstleneceğini konuşuyorduk. Daha doğrusu bu üstlenmeyi aralarında planlayacaklardı. Çünkü börtü-böcek, solucan türleri üzerine de ben hazırlık yaptığım için onlar bana el sürdürmüyorlar Organizasyonu bitirmiş Cumartesi olmuştu. Gündüz, bacanağım da yanımıza geldi.Baldızım da bizimle beraber çaılışıyor, bacanak da üretiminin önemli kısmını bize satıyor. İş konuşurken bacanak, akşam programı için baldıza bir çalım denemesi yaptı. Baldız direkt faulle durdurdu. (Bacanak, benim taktiklerimle baldızı alıp bana bacanak olma mutluluğunu yaşadığı için, baldızın benim yanımda bu çalımı yiyeceğini sanmıştı) Ben anında durumu görerek küçük kıyameti önlemeyi görev bildim; - Yavv baco akşam bize takılsana, tekirler de dolapta diye dilim yana yana teklifimi yaptım. - Bakarız baco... cevabı buruk, mahcup bir ses tonuyla geldi. Birsüre sonra baco, baldız ve yeğeni gönderdik. Hanım bana çaresiz tebessümle bakarken; - Üzülme..Birşey olmaz, baldız onu akşam postalayıp gazını alır, dedim. Nihayeet saat 20.00. Adaşım Nejat altın mağazasını kapatmayı başardı ve Arif'i de alarak Kavacık'ta alışverişe başladık. Ben 4 kişilik malzeme alında adaşım arabanın içine koltuk altlarına bile bakıp - Yahu sen 2 kişiliksin ama benim kadar bile yemezsin, n'oluyo.. deyince - Birazda telefon çalacak anlarsın -.........zırrrrrrrrrrrrr ..Yıldo.....zırrrrr..yıldo.. - Alo baco n'aber... -İy abi yaa.. Nerdesiniz, kaçta gölde olacaksınız -Saat 21.00 de - Tamam, görüşürüz.. Benim yüzüme şaşkın şaşkın bakan Arif'le Nejat'a -Eyvah baco balığa geliyor. Korktuğum başıma geldi.Belayı ben davet ettim - Niye yaa. Bacon iyi çocuk, onun için alışveriş yapmadın mı? - Arkadaşlar biz kimleri kesinlekle balığa götürmüyoruz. - Kayınbiraderinin oğlu Kemal ile komşu Necmi'yi - Şimdi sayıları 3 oldu. - Ama geliyor. - İyi ya.. Hiç boşuna oltaları açmayalım da sazanlar gülmesin.. -............ - O zaman masayı ters kuralım onu da göle ters oturtalım belki faydası olur. - Saat 21.00 Gölde birararaya geldik. Malzemeler indirildi ve bir manevrayla mangal işi bacanağın üzerine yıkıldı. Ama o da bunu anlamaz mı? == Boşuna yorulmayın. Bu akşam balık tutamazsınız. Yahu, adamı babası istemiyor. Hani torun hatırı olamasa... Aydın abi Enez'de sayılı levrek avcılarından. 3 ayda 300 adet tutmazsa ''Bu sezon kısır geçti'' diyenlerden. Oğlu yanına gittiği zaman 0 çekiyor. Bacom, mangalı binbir güçlükle yaktı. 2 torba kömürü 2 saatte yakmayı başararak rekor kırdı. Bu arada otları da tutuşturarak bizi alevlerin ortasında bırakmayı da denedi. Allahtan, bizler eski adamız da tulumbacıların nasıl çalıştığını bildiğimiz için gölden su çekerek paçayı kurtardık. Ama dumandan tütsülenmekten de kurtulamadık. Saat 23.00 te sofraya oturmayı başardık. Baco mangalda etleri güzel pişirmişti. Yani hakkını vermek lazım. Onun tavuk değil de kırmızı et sevdiğini bildiğim için özellikle tavuk almıştım. İçeceklerden de o biracı, biz rakıcı. Ama, başlamıştı bir kere... Önce ''ellerine sağlık'' deyişimizden etkilenmişş ki tavuklara dalıverdi.. Nefes aldığı arada ise peynir kavunu gördü..Elindeki şişeyi bir kenara itekleyerek; -Sizin ki daha iyi görünüyor diyerek süt şişesine dalıverdi. Bizim zaten oltalardan yana ümidimiz yoktu. O sofra hayalimizi de halletti.. - Arkadaşlar, bacoyu çabuk doyuralım da gönderelim. Belki şansımız döner.. derken o; -Abi..arabamın etrafına üç köpek var. Ben hayatta gidemem. -Oğlum, onlar bizi çakallardan korumak için geldiler. Tavuk kemiklerine tuttuk onları Köpeğin üç günlük yavrusunu kapısının önüne koy, bacanak eve asla giremez. Neyse, arabasına kadar elinden tutarak refakat edip bindirdim ve yolcu ettim. Bacom gitmiş ama şansımız geri dönmemişti. Beklemek nafileydi... Sabah baldızım aradı; - Yaa senden Allah razı olsun. Akşam mangalı seninki yaptı. Çok becerikli.. Haftaya da gönderirsin artık...
Anlaşıldı, bundan sonra sizden balık raporu beklemek hata olacak. Hepsine gelip de mangal yaparsa işiniz iş.
İnanamıyorum. Nejat abi, siz şimdi olta atmadınız mı? Baco da sizin kır çiçeğiniz. Ve sizin de hayatınız/ayağınız kaymış?
