Herkese Merhaba Avlakta olmadan yazdığım ilk rapor İki üç gündür hava çoook güzel içim kıpır kıpır. Fly bağlıyorum akşamları derken Azizcan aradı çarşamba günü telefondan kurbağa sesleri geliyor. - Abi napıyon - çalışıyorum - sen ? - balıktayım - hadiiii iyi ikide benim için uçur dedim kapattım. yarım saat sonra: -Abi lideri kopartııı Birde ufak aldım fotosunu ceptem mail ine bıraktım. Bugün saat 4 civarı : Azizcan arıyor : - İşim bitti ben avlaktayım abi - Haydi rast gelsin Günün yemeği: biraz sonra : - ilk fotoyu mailine bıraktım ufak ama aksiyonu süperdi. biraz daha sonra : - bir tane limit üstü aldım fotolayama dan suya düştü saat 18:10 - abi varya dev gibiydi lider yine koptu içim cıızzzz ettii - sorun değil nasıl olsa yakalayacağız bozma moralini ben sana güveniyorum deyip kapattım telefonu. İçimdeki kıpırtı hala geçmedi. Normal şartlarda bir avcı için avlaktaki arkadaşının araması ve bu tür aksiyonları anlatması bile kudurma sebebi olur. Azizcan her balık haberini verdiğinde kaçan dahi olsa yanındaymışım gibi yada kendim yakalamışım gibi hissediyorum. Nedeni beraber tasarladığımız yada birlikte fikir yürüterek bağladığım flylarla birlikte Azizcan ın oltasının taaaa ucunda olduğumu hissetmem herhalde. Şimdi işten eve dönmek üzere yola çıkıyorum Azizcan lideri yeniliyor ve suda bakalım neler olacak. Can kardeşim bekliyorum tosunu:Br Devamı Azizcanda
İyi vakit geçiriyoruz önemli olanda bu. Gönül tosun yakalamaktan yana ama habire direkten dönüyor banghead Ne yaşıyorsak onu yazıyor paylaşıyoruz. Bakalım hep beraber göreceğiz, daha neler yaşayacağız. Trofe dileğiniz için çoook teşekkür ediyoruz :thumb: . Rastgelsin.
Merhaba Sabah işlerin durumuna baktım çok bir işim yok, plan programıda yapınca öğleden sonra bitiyor, beynimdeki devreler otomatik olarak Azizcan, işin biter soluğu avlakta alırsın olarak tamamladı kendini hihi, malzemeler zaten arabada. İşleri bir an önce bitirmek için ne sabah kahvaltısı nede öğle yemeği yemedim, yol üstü marketten birşeyler alır sakin sakin su kenarında keyifle yerim diye düşündüm öylede oldu, marketten ufak tefek alışverişi yaptım Birol abiyide aradım abi yoldayım gidiyorum haberin ola. Evet su kenarına vardım sakin sakin keyifle yemek yiyecektim ya nerdeeeee, birden elim ayağım birbirine dolaştı içimi bir heyecan aldı yine, avlakta bir ben varım ama önümdekileri biri kapacakmış gibi kıtlıktan çıkmışım gibi nasıl yediğimi bilemedim. Kasık çizmemi giydim oda ne içinde taş var haydaaaa zaten acelem var önce tulumu sonra taşı çıkar oooooo zaman geçiyor, zavallı taşa sövüp duruyorum sanki kendi girdi içine, neyseki koca bir 10 saniyede onuda hallettik. Kamışı hazırla makineyi tak yemi bağla ne uzun sürdü ellerim titriyor ne oluyo yaaaa sanki ilk balığa gelişim, ama hissediyorum balıklar beni çağırıyor bütün acele bu yüzden . Tamamdır arabayı da kilitledik, artık sudayım atışlar başlayınca tüm vücüdum sakinlemeye başladı kendime geliyorum. Yemi usul usul çekerken küt ne oldu yaaa almadı ufaktan bir aksiyon daha evet ip gidiyor ağzındaaaa ve tasmayı atınca balık oltamın ucunda taklalar atıyor, limit altı ama iyi direniyor yol bile istiyor veriyorum fotoğrafları çekip aynen birol abiye posatlayıp ardından arıyorum ufak ama aksiyonu güzeldi diyorum. Ardından bir tane daha bu limit üstü ama önceki kadar uğraştırmıyor, alıyorum tam fotoğraf çekecem şıp suya gidiyor kızıyorum "zaten bırakacaktım bari bir fotoğraf çekebilseydim" diyorum ama kuyruğunu sallaya sallaya gidiyor. atışlara devam ama bu arada sağımda solumda iri balıkların su üstündeki dansları başlıyor, hani odada uturuyorsunuzdur bir büyük gelince şöyle bir çeki düzen verirsiniz kendinize aynen o ruh haliyle atışlarıma çeki düzen veriyorum ama bir yandan da düşünüyorum lider misinam 0,18 irisine denk gelirsek koparmı kopmazmı derken oltamın ucunda bir vuruş ve kamış U oldu güzel bir balık ama içimde bir korku ya koparsa, mücadele devam da ediyor 5-10 dakika geçince yem güzel oturmuş misinamı kesmeyecek diye rahatlıyorum artık 1 metre kadar önümde ama yem tamamen ağzının içinde görebiliyorum, kamışı kaldırıp sırtımdaki kepçeye uzanıyorum göz göze gelmemizle dişlerinin arasındaki misinamı kesmesi bir oluyor, baka kalıyorum arkasından. Bulunduğum durumun tarifi yok oturup ağlayacağım Birol abiyi aradım hemen "abi gitti çok güzeldi ama gitti". Arabaya dönüp lider için çantamın sağını solunu karıştırsam da yok daha kalın bir misina bulamıyorum çaresiz devam ediyorum. Yemi yeniliyorum onada güzel bir vuruş alıyorum tasmalıyorum tam mücadele başlayacak oda patlıyor gülermisin ağlarmısın, ama hata bende kontrol etsene çantanı, etmiyorsan böyle keserler cezanı. Kaldı iki yemim biri sualtı gümüş imitasyonu diğeri su üstü fare imitasyonu, giden yemlerim hep su altı çalışan sahtelerdi fareyi takıyorum ama bir hareket yok, son su altı yemimi takıyorum ve ikinci atışımda limit altı bir turna daha kepçede, fotoğraflayıp aynen suya iade. Atışlara devam ederken diğer yemlerle aynı kaderi paylaşıyor son su altı yemim ve oda balığın ağzında gidiyor. Heyecanlı hareketli ama maalesef basit bir hatam yüzünden iri balık fotoğrafı alamadan ayrılıyorum avlaktan. Evet bu avın hikayesiydi, umarım yaşadığım heyecanı biraz olsun sizlere aktarabilmişimdir. Bir de işin Birol abi kısmı varki ne desem ne yazsam bilmiyorum ama birşeyler karalamaya çalışacağım. Sen çalışacaksın, iş stresinin içinde (kim olursa olsun) birisi seni dakika başı arayacak, abi şöyle tuttum böyle koparttım diye anlatacak, aynı heyecanı duyacaksın raporu anında yazacak ve bundan keyif alacaksın. Bunun önemini kelimelerle anlatmam imkansız. Bunu neden söylüyorum, başkasının oltasında hareket gördüğünde koca taşı suya atan avcı da gördüm zamanında. Demekki neymiş av partneri illaki avlakta yanında olan değilmiş, arada kilometrelerde olsa sen balıktayken o çalışsa da yanında olmayı da bilenmiş . Tüm balıkçı dostlara Rastgele ......... Uploaded with ImageShack.us Uploaded with ImageShack.us Uploaded with ImageShack.us
Azizcan beraber ilk ava gittiğimiz günü hatırlıyorum Avlanırken kamışın hatasından dolayı benim avım yarım kaldı. Seni seyredeyim dediğim halde sudan çıktın. Avı bırakıp döndük. Geri döndüğümüzde Cengiz e bahsettim çok rahat bir avdı İyi bir insan ve iyi bir avcı diye. Yanılmadığımı zaman içindede gördüm. Üçünüzün de ayrı yeri var benim ve ailem için. Dün eve gittiğimde üzerimde bir rahatlık vardı Ve kafamda soru işaretleri. Fly nedir diye başlayan bu macerada kefal tutsam yeter derken nerelere geldin. Şunu öğrendiğimi fark ettim azim ve kararlılık iyi bir kalkan. Kılıcıda idealine sadakat olunca delemeyeceğin zırh yok. Eğer ekibinde iyi se ki ona şüphe yok sorun kalmamış demektir. Bizim idealimiz belli " Fly la balık yakalamak " bağarız Fly ımızı uçururuz olmadı mı? Başkasını bağlarız bir daha deneriz. Biz hoş vakit geçiriyoruz. Fly konusunda yardım isteyene de elimizden geleni yaparız. Bağladığımız Fly lar biraz cicili bicili olmuş herhalde turnaları fena bozacak. İğneler elime geçti sabah gün doğumunda suda buluşuruz. Rastgelsin.
Abi Azizcan'a avından sana da anlatımından dolayı teşekkür ederim. Sağlık ve muhabbetle kalmanız dileklerimle.