Bir sitede tutulup geri salinan baliklarin tekrar oltaya yakalanirim korkusuna yem yiyemeyip acliktan ölduklerini okudum...Ben her baligin limit alti boylarini saliyorum ama bazen eve goturmek istemedigimde buyuk baliklari da saldigim oluyor sizce bu bilgi dogru mudur? Not:Ben ihtimal bile vermiyorum ama sizin de yorumlarinizi merak ediyorum(Sonucta baligin hafizasi topu topu kac dk?)
Eğer bahsedildiği gibi balıkların korkudan yem yemeyip öldükleri doğru olsaydı, onlarca yıllık tecrübeli ve çevreci balıkçılar yakala-bırak şeklinde avlanmazlardı. Balık hafızasının ortalama olarak ne kadar olduğunu ise bilmiyorum...
Birçok kez yakaladığım balıklarda iğne yarasına veya kopmuş deriye kaynamış iğneye rastladım..kesinlikle yanlış bilgi
selam Kemal agabey. yakalanip salinan baliklarin ayni gün yemlenmediklerini ben de okumustum. fazla hirpalanmayip iyi oksijendirilerek salindiginda tekrardan ertesi gün yemlemeye baslayip yakalandiklarina sait olduk. geçen sene 167cmlik bir yayin 2 hafta içerisinde 4 kez ayni kisi tarafindan avlandi ve geri salindi. baligin kafasinda belirgin beyaz bir leke vardi ve fotograflar yan yana kondugunda açik seçik bu kaniya varmistik. yavru baliklari ise tamamen sagligina ve kivrakligina kavusarak geri salmak gerekiyormus. aksi taktirde meradaki daha iri bir bireye av olma olasiligi yüksek gibi diye tahmin ediyorum. bununla birlikte agzinda igne ile balik tuttugumuz da oldu
merhaba; ağzında 2 adet çapari kösteği olan irice bir zargana yakalamıştım seneler önce galata köprüsünde... kıssaden hisseye.
Balıkların Hafızası 5 Saniye Midir? Mit: Zayıf hafızalı olan insanlara "balık hafızalı" denir, çünkü balıkların 4-5 saniyelik hafızaları vardır. Sonra her şeyi unuturlar. Gerçek: Balıkların da, diğer tüm hayvanlar gibi kendilerine yetecek kadar uzun bir hafıza kapasiteleri vardır ve bu kapasite, kesinlikle saniyelerle ölçülemez. Balıkların, aylardan yıllara kadar sürebilen hafızaları bulunmaktadır ve tüm balıklar için geçerli olabilecek, ortak, tek bir sayıdan bahsetmek mümkün değildir. Bilgi-1: Uzun süre, özellikle Japon Balıkları'nın hafızalarının 3 ila 5 saniye arasında değiştiğine dair bir mit ortalıkta dolanmaktaydı. Bunu pek doğru bulmayan ve bu iddiadan şüphelenen Technion Teknoloji Enstitüsü uzmanları Japon Balıkları üzerinde bir araştırma yapmaya karar verdiler. Balıkları belli bir ses verildiğinde, yiyecek verileceğini sanacakları şekilde şartlandırdılar. Bu şartlanmaya göre, belli düzeydeki bir ses her çalındığında, doğal ortamlarındaki balıklar yemek bulmak amacıyla araştırma merkezinin iskelesine gelmektelerdi. Bu şekilde 1 aylık antremandan sonra doğal ortamlarına saldılar. 4-5 ay sonra, balıklar olgunlaştılar ve üreme çağına geldiler. Bu kadar zaman sonra ses tekrar çalındığında, balıklar yine üsse dönebildiler. Dolayısıyla bu balıkların en azından 4-5 aylık bir hafızaları olduğundan eminiz. Bilgi-2: Dr. Mike Webster'ın yaptığı araştırmalar sonucunda, karşılaşılan sorunlara çözümler üretmek konusunda golyan balıklarının, dikenli balıkların ve benzeri balıkların fareler gibi memeliler ve hatta bazı kuşlar kadar yüksek başarıya sahip oldukları tespit edildi. Bu balıkların labirentleri çözebildiği, kendi türünden olan diğer balıkları tanıyabildiği, tanıştırıldığı yeni balıkları hatırlayıp ayırt edebildiği ve hatta hangi bireylerin doğal mücadelede daha başarılı olabileceklerini tespit edebildikleri bilinmektedir. Tüm bunlar, yüksek hafıza ve algı becerisi ile sağlanabilmektedir. Bilgi-3: Balıklar, sadece zihinsel (sinirsel) bir hafızaya değil, aynı zamanda kimyasal bir hafızaya da sahip olarak diğer hayvanlara üstünlük bile sağlayabilirler. Örneğin somon balıklarında bulunan koku hafızası, onların aldıkları bir kokunun geometrik uzaydaki tam yerini, hatasıza yakın olarak hatırlamasını ve tekrar bulmasını sağlayabilir. Bu sayede somon balıkları sadece hafızalarına güvenerek yüzlerce, binlerce kilometrelik yollar kat edebilirler. Bilgi-4: Evinde akvaryumu olanların aşina olacakları bir konuya değinmek gerekirse, balıklar düzenli olarak verildiği müddetçe yemek saatlerini akıllarında tutabilirler ve yemek saati geldiğinde, akvaryumun yüzeyine çıkarak yem arayabilirler. Bunun haricinde, sürekli aynı şekilde yem verdiğiniz için (akvaryumun karşısına geçip, yemin kapağını açıp, akvaryumun -varsa- kapağını açıp, yemi attığınız ve balıkların yemesini izlediğiniz için), akvaryumun önüne her geçtiğinizde, yem vermeseniz bile balıklar yem verileceğini sanarak yüzeye çıkmaktadırlar. Bu da balıkların diğer hayvanlar kadar koşullandırılıp, bunları hatırladığını gösteren güzel bir "ev deneyi"dir. Bilgi-5: Bir beyni ve sinir sistemi bulunan her canlıda belli bir zeka, algı, duygular, hafıza ve bilinç bulunmaktadır. Türden türe bunun miktarı değişmekle birlikte, belli bir skala üzerinde her hayvanın mutlaka bir değeri bulunmaktadır. Dolayısıyla sırf evcil hayvan olarak beslenen bazı hayvanların, eğitimsiz gözler tarafından değerlendirilip yargılanması sonucu bu tip mitler doğmaktadır. Halbuki tüm bu konular, detaylı bilimsel araştırmalar ve arkaplana ihtiyaç duyan konulardır. Hazırlayan: ÇMB (Evrim Ağacı) http://evrimagaci.org/fotograf/56/1272/
Kesinlikle hafızalarının çok kısa süreli olduğuna inanmıyorum,bu yüzden yerli liman levreklerini yakalamak çok zordur.
Bir balığı geri salarken tatbik edilmesi gereken bazı hususlar vardır. Bunlara uyulmazsa o balık salınsa bile uzun birmüddet yiyemez. Salarken balığı mümkün olduğunca iğneden çıkarırken sıkmadan,su dışında haddinden fazla alıkoymadan,hassas bölümlerine temas etmeden(solungaçları)ve hatta bazı tatlısu balıklarında daha fazla gözlemlenen,vücut dışındaki kaygan,sümüğümsü mukoza tabakasını tahrip edecek kadar ellemeden,iğneden çıkarılması aşamasında yere düşürmeden salınması önemlidir. Oysa ağzının derinine giren bir iğneyi çıkarmak için uğraşma yerine misina ucundan kesip salıverseniz balığı ,örselemeden bu durum dahi o kadar zarar vermez.Kuvvetli mide asitleri metal iğneyi illaki eritir. Yoksa büyük bir balık tarafından ısırılan,yüzgecini,kuyruğunun bir kısmını kaybeden,vücudunda belirgin yara izi açılan balıklar dahiz aman içersinde bu yaralarını onarırlar ve hayatlarına kimi zaman çok sıhhatli bir şekilde devam edebilirler. Sevgiler
geçmiş dönemde oltaya gelen ,ağzının yarısı olmayan bir balık fotoğraflamıştık belli ki daha önce de oltaya gelmiş ama kurtulmuş http://img91.imageshack.us/img91/9462/15072008416cq1.jpg
İnsanlar zaten tuttukları balıkları bırakmamak için bahane arıyorlar. Bunu çok kişi okumaz inşallah . Baybora Bey, tam da sizin paylaştığınız haberi yazıyordum.
Ben bu konuyu burdaki uye arkadaslarimin ve kardeslerimin kafasinda soru isareti kalmamasi icin acmistim yardimci olan herkese tesekkur ederim ozellikle Veday agabey ellerine kollarina saglik cok guzel ozetlemissiniz...