GÖL VE BARAJLARDA ÖZELLEŞTİRME (ÜCRETE TABİ AVLANMA)

Merhaba değerli avcı dostlarım.Hepimizin az cok tanıdığı bildiği Vedat Amcamızın özel avlak projesini okuduktan sonra bende bu yazımı sizlerle paylaşmak ve görüşlerinizi almak istedim.Belki bu projeyi düsünen gerekli altyapısı ve çevresi bulunan kişilerin de dikkatini çeker bu konu ve belki hayata geçer diye ümid ediyorum.
Sevgili vedat amca, sazan team başlıklı konunuza hayran kaldım.Benimde hayalimde olan kafamda hep tasarladığım bir mevzu idi.Fakat ben sadece bir bölge olarak degil bütün il ve ilçelerimizdeki özelleştirmeye uygun baraj , göl,gölet ve akarsularda bu bölgelerin devlet tarafından belirli şahıs ve kurumlar tarafından avlak olarak kiralanmasına müsade edilmesi hayali içerisindeyim.
Şu an sesleri duyar gibiyim;e be adam delimisin bi özelleşmedik oralar kaldı oralarda özeleşsinde oralarada giremeyelim diyenleri duyuyorum şimdiden.Hatta bu duydugum en saçma fikir diyenleride . Fakat aşagıdaki maddelere uygun, uygun muessese ve kişilere kiraya verildiğini düşünün birde.(misal Vedat amca )
a) Bölgeyi kiralayan şahıs veya kurumun asli görevi;kiralanan göl , gölet veya barajın izinsiz ve tebliğ dişi av a karşı özel güvenlik sistemleri ile korunması.(ki buradan para kazanacak kimse zaten yasak av yaptırmaz)
b)Kiralanan bölgede limitler dısında ve olta başı sadece bir iğne kullanılmak kaidesi ile avlanılmasına müsade etme ve kişi başı en fazla 2 adet olta atılmasına müsade edilmesi.
c)Bölgede kesinlikle ağ,tırıvırı ve benzeri doğaya ve çevreye zararlı av malzemelerinin kullanılmasını engelleme.
d)Bu kiralanan alanlarda,su kenarlarına,ahşap avlak iskeleleri kurularak , göl veya barajın gerek kontrolunu kolaylaştırmak gerekse avlakta doğal ortamı korumak.(Bu aynı zamanda ben para verdim girdim kardeşim istediğim yerde atarım deyip gelip başkasının burnunun dibinde olta atan duyarsız avcılarıda engeller.)
e)Avlak çevresinde belirli noktalarda Su ve WC bulundurulması.
f)Avlak çevresinde atık kovaları ve konteynırları bulundurulması.
g)Avlak çevresini kirleten avcı ve vatandaşlara idari para cezası
uygulanması.
h)Göl çevresinin bölge habitatına uygun ağaçlandırılması ve bu ağaçların bakımı.
ı)Avlaklara avlanma belgesiz girişlere izin verilmemesi.(Tabi inşallah eğitim dışı belge verilmez)

Evet arkadaşlar daha bircok madde eklene bilir.Ücretli girilecek olması biraz sıkıntılı görülebilir,bu ücretlendirme gerekli kurum ve kuruluşlar tarafından önceden belirlenir ise kiralayan şahıs veya kurum kafasına göre fahiş fiyatlarla avcılık yaptırmaz.Elbet 1 veya 2 lira gibi ücretler bukadar hizmet sunulması karşısında beklenemez.Buda durumu iyi olmayan avcı doslarımızın her hafta ava gitmesini zorlaştırır fakat en azında ayda bir veya iki kez gittikleri avlaktan buyuk trofe balıklar yakalamışve avın keyfini alarak dönerler.Başka avcıların duyarsız ve umarsız davranışlarından uzak durur bu tür sorunlar olustugunda görevliler tarafından çözüme kavuşturulmasını sağlarlar.Avlaklara eşiyle ailesiyle guven içinde gidebilirler.Tuttukları balıkları (limitler dahilinde) afiyetle yiyebilir veya sportif amaçla avlananlar balıkları göle zarar vermeksizin sala bilirler.Özelleşen bölgelerin stabilize ve bozuk yolları daha iyi hizmet sunma amaclı asfaltlana bilir ulasım ı kolay hale getirile bilir.Buda zorlu hava sartlarında ,altında 4*4 araç bulunmayan avcıdostlarımızında daha rahat bir şekilde avlaga ulasmasını sağlaya bilir.Göldeki canlı yasamı korunur ve devamlılıgı saglanmış olur.
Biliyorum bir cogumuz özelleştirmelere karşı gelsede kolaylıklarını ve avantajlarını da biliyor ve kullanıyoruz.Bunun avlaklarımızda da işe yarayacağını düsünüyorum.Bizim toplumumuzun bilinçlenmesini veyahut devletin yasak avlanma ve avlaklara gereken değeri vermesini beklersek ne buna bizim ömrümüz yeter nede o sular bu tahribata dayana bilir.
Bunun yanısıra bu özelleştirmeleri tüm yurdumuz ve ulusal boyutta da dusunurisek;

a)Başta buyuk kentlerimizde başlayan bu projeler başarıları göründüğü taktirde hiç emek ve çaba harcamaksızın tüm yurda yayılır buda tüm yurttaki baraj,göl,gölet ve akarsuların korunmasını sağlar.
b)Başta buyuk şehirler olmak üzere bir çok il ve ilçedeki suların kalitesi artar çevre kirliliğinin önemli ölçüde önüne geçilir.
c)Tüm yurtta yasal avcılık zorunlu hale gelir ve belgesiz avcılık engellenmiş olur.
d)Bir çogumuzun bildiği gibi bir çok göl ve barajımızın etrafı kurak ve çorak bu bölgelerin ağaçlandırılmasına katkıda bulunmak.
e)Yapılan ağaçlandırma ve temizlik çalışmaları sayesinde su altı oldugu kadar su üstü canlılarında göl çevresinde ikametini sağlamak ve doğal hayat çeşitlliğini artırmak.
f)Artan kuş , bitki , ağaç ve tatlı su canlıları sayesinde fotoğrafcılık , kamp çılık ,doğa sporları vb faliyetlerin artması.
g)Yerli ve yabancı turislerin avlanma ve gezi amaçlı yurdumuzu ziyaret etmeleri.

Evet arkadaşlar benlar benim düsüncelerim.Bu düsünceleri hayata gecirebilecek maddi yonden cok kuvvetli bir çok avcı iş adamımız oldugunu Yaban Tv izleyenleri görüyordur.Ve bu avcı iş adamı veya bürokrat kişilerin yurdumuzun bütün illerinde yeteri kadar oldugunu da biliyoruz.Yani bu proje aslında hayata geçmiyecek birşey değil ve aynı yurdumuzdaki birçok sey gibi başarıya ulasıldıgı bir kere görüldümü gerisi çorap söküğü gibi peş peşe gelecektir.
Yorumlarınız bekliyorum saygılarımla...

 

Hürkan eğer yaban tv de izlediğimiz gibi(ercan abinin) sazanlar tutacaksak varsın özelleşsin paralı olsun ben ankarada gittiğim hiçbir avdan tutarım diye emin gidemiyorum özel avlak olursa en azından yılda 2-3 kz gider zevk alırım.

 

Fazla bir şey söylemeyeceğim, sadece bir soru sormak istiyorum. HES (Hidro Elektrik Santralleri) 'lerin kullanım sularını özelleştirmenin ilk adımlarından biri olduğunu, bundan sonraki savaşların su yüzünden olacağını biliyor musunuz?
İyi avlar diler saygılarımı sunarım.

 

Evet gökhan ben de tam da bu fikir ile yaklasıyorum olaya.Devletin bize ne duzgun bir avlak vereceği var ne de bu avlakları koruyacağı.Vatandaş desen halen bağnaz insan sürüsü.fırsatını bulsa halen ankaranın göbeğinde dinamitle av yapar.
Yorumların için teşekürler...

 

Muratbey biliyoruz;HES lerin Allah belasını versin kuranlarında kurdurtanlarında.Benim dediğim özelleştirmeler çtamamen yabanıl hayatı koruma ve toplumun yaban hayatına zarar vermeden etkinliklerini ve faliyetlerini yerine getirme aynı zamanda uzunyıllardır süre gelen ve yok olma seviyesine gelmiş göllerin barajların akarsuların ağaçlandırılarak ve korunarak eski hallerine kavuşturulmasını sağlama.
HES'ise elektrik sağlamak için çevre vatan daşları iş vaaadi ile kandırıp arazilerine el koyarak.Sularımıza , havaya uzunyıllar etkisini yitirmeyecek zararlı atıklar bırakması için kurulmuş santrallerdir.Bu santralleri avrupa kaldırdı bizler kuruyoruz.Topunun köküne kibrit suyu o santral i kuranlarında izin verenlerinde.
Yiyecek doğal birşey kalmadıgında,ki kalmadı sayılır,o elektiriği midelerine takarlar doyarlar umarım..banghead

 

Birkaç tane (sayısı tartışılabilir) saygısızın gösterdiği anlayış ve davranış bozukluklarıın, "kamu mallarının özelleştirilmesinin haklı gerekçesi olarak gösterilmemesi" gerektiğini düşünüyorum. Gönlünce avlakların ve avların bol olması dileğiyle.

 

Muratbey birkaçtane saygısız i size net olmamak suretiyle fakat sağlam bir tahmin olarak hemen kanıtlaya bilirim.O birkaç tane dediğimiz insan sayısı yüzbinlerce.Sadece Ankaranın Mogan gölünde hafta sonu binlerce olta atan var gidip kontrol edelim kacı yasal avlanıyor dersiniz.1000 de 10 oda zorlarsak.İçinde ağ atanlar var onlar hele 10 000 oltaya bedel , e o bölgede göle pisliğini atan insanlar ve işletmeler var e bi 10 000 de bunlara yazalım çunki en buyuk tahribatlardan biride bu.Buna birde bu gölün bağlı olduğu belediyenin başkanının göle bakan bir pen cerenin kenarında aksama kadar oturup bu yok olmayı izleyip bişey yapmadıgını da ekleyelim.Ben buna rakam bile eklemek istemiyorum bu rakamla ifade edilemez kesinlikle.
Şimdi sorarım size bu kamu malı özelleşsin çevre kirlilikten,avcılar bir göle bol iğneli 10 olta atan adamlardan,göldeki canlı nufusunu ciddi manada yok eden ağcılardan,gölü ve çevresini gürültü ve çevre kirliliğiyle mahfeden işletmelerden kurtulsunmu? Yoksa bekleyelim insanlar kendi kendine 3 asır sonra bilinçlensinmi?Ve tabi 3 asır sonraya avlanılacak veya kenarında bir bardak sıcak çay içip oturula bilecek bir göl kalırsa.

 

Örnek aldığımız avrupa ülkelerindeki özelleştirmeleri bile geçmiş olduğumuz bir zamanda özelleştirme fikri kulağa vicdanlara ve elbette uzun vadede halkımızın cebine (3 yıllık karına satılan kitlerden dolayı) hoş gelmeyecektir. Ancak burada Hürkan arkadaşımızın bahsettiği özelleştirme, ülke topraklarını yabancılara peşkeş çektirme, ülke zenginlerini daha da zengin yaptırma gibi bir gayeyle ortaya atılmış bir fikir değil.Şahsen yaklaşık 3 ay önce tatlısu avına tövbe edip (insan suretli mahlukatlar münasebetiyle) Eskişehirden İzmire belirli periyotlarla av maksatlı 1000 lerce km yol tepmeyi göze almış birisi olarak gayet mantıklı, akla yatkın bir öneri.Hele Hele bu gibi işletmeleri Vedat amca gibi şahısların işleteceği bir alan tadından yenmez diye düşünüyorum.Ücret meselesine gelince yüzlerce km yol yapıyoruz.Haritada bile yerini bulamayacağımız ülkelerde üretilen ekipmanlara tonlarca para ödüyoruz.Zamanın en değerli nakit olduğu kısmına girmiyorum bile.

Düşünün bir, ailemizle haftalık kamplar yapıyoruz. Etrafta tırıvırı , ağ yok.İnsan müsvetteleri yerine muhabbet edebileceğimiz insanlarla birlikteğiz.Sadece kalama sesi...

Ancak maalesef ülkemizde bu iş yapılacak olsa bile ülke olarak elimize yüzümüze bulaştırırız.İhaleyi kimlerin alacağı ihale açılmadan önce belli olacak, torpilliler yer bulacak biz ağzımız açık bakacağız daha neler neler...

Herkese bol ve keyifli avlar...

 

Onur bey yorumlarınız için teşekürler beni sonunda anlayan birilerini görmek güzel. :thumb:

 

[Düşünün bir, ailemizle haftalık kamplar yapıyoruz. Etrafta tırıvırı , ağ yok.İnsan müsvetteleri yerine muhabbet edebileceğimiz insanlarla birlikteğiz.Sadece kalama sesi...

Ancak maalesef ülkemizde bu iş yapılacak olsa bile ülke olarak elimize yüzümüze bulaştırırız.İhaleyi kimlerin alacağı ihale açılmadan önce belli olacak, torpilliler yer bulacak biz ağzımız açık bakacağız daha neler neler...


Bir av merasında düşünün piknik masaları var ailenizle olta atıyorsunuz tuttuğunuz balıklar tartıp size satıyorlar siz çocuklarınızla beraber nezih bir ortamda av yapmış oluyorsunuz.Hem zevk hem aile aktivitesi ben bugün ankarada bir yere gittim içenlerimi ararsın dengesizlerimi ararsın......... .

 

Böyle bir uygulamaya acil ihtiyacımız var arkadaşlar.Yakında göllerden balık yerine araba lastiği çekmeye başlıyacagız.Poşetler ayakkabılar zaten geliyor hemen hemen her avda da yakında lastik cekicez bol bol.
Fakat bu öneriyi suna bileceğimiz kurumlar nereler, bu konuda önderlik yapacak birilerine ihtiyaçvar.Bence bu iş olur.Enazından bir denek bölge seçilse bu konunun nekadar talep göreceğini ve başarılı olacağını emiğnim herkez görecektir.

 

Hürkan,

İşin ticari boyuta dökülmesini bende arzulayanlardanım. Hatta böyle bir özelleştirilme yapılırsa, girişimci olarak özel avlak bile işletebilirim. Hem hobimden para da kazanmış olurum

Yalnız, benim de çekincelerim yok değil. Düşünelim şimdi, gelir beklenen bir göl var, amaç balık tutulması. Avlak kiralandı, gişirimci baktı ki kiraladığı alanda yeterli balık popülasyonu yok. Ya etrafını ağ ile çevirip havuzda balık tutturacak, balığın dışarı kaçmasını önlemek için, ki havuzda balık tutmaktan bir farkı kalmayacak, yada popüler balıkları oraya aşılayacak. turna, perch gibi hızlı çoğalan balıkları.

Teoride amaç habitatı korumak, süper. Ama ticarette durum değişiyor. Fabrikaları düşünelim, bir fabrikatör doğanın korunmasını mı esas alıyor, yoksa karına mı bakıyor? Avlak sahibi sömürebildiği kadar avlağı sömürecek, ekonomik ömrünü tamamladığında da geriye şu ankinden çok daha vahim bir tablo bırakıp, diğer bakir avlaktan kazancına bakacak.

 

Baybora;
Bak dostum şimdi,sen bir avcı olarak veya avcılıgı da bir kenara koyalım ticari yönden elindeki sermaye yi tukettirir misin?
Cevap: Elbette tuketmezsin.E bunu nasıl sağlayacaksın,limit altı balık kesinlikle alı koydurtmayarak.Sazan limit 40cm ,altında balık alı konulması nı engelleyip kişi başı balık limitlerine uyulmasını sağlıyacaksın.Bu nedemek,bu aslında cok sey demek yavru balık populasyonu korunacak,sportif balıkcılık desteklenecek,buda bir çok yetişkin balık da hayatını o sularda sürdürmeye hersene balık başına 40 000 yavru ile göle katkıda bulunucak demek.
-Avlağa balık aşılamaya gelince,neden aşılasın ki?
Ankaralısın Mogan i bilirsin o göl kadar sömürülen su memlekette başka göl varmıdır bilmem halen bitiremediler.10 km ağ atan avcılar var.Bilinçsiz binlerce avcı var limit i kafasına takılan şapka sananlar var okadar cahiller.Bununla kalsa gene iyi en kirli gölümüz senede binlerce balık ölüyor.Diyeceksin aşılanıyorda evet aşılanıyor fakat aşılanan balıgın cogu telef oluyor,kalanıda diğer balık turlerine yem oluyor.E gene balık bitmiyor.Demekki gerek yok aşıya korumak yeter.Bir balık seneye en az10 000 balık demek.E sen de doğayı sevmesende elindeki sermayeyi peşkeş çekermisin?Gölü kirlettirir balıkları öldürtür müsün?Peki oraya aileleriyle gelen balıkcılara ne demeli bunlar için bir gölgelik yapmıyacakmısın?Yani gölü n çevresini ağaçlandırmıyacakmısın?Elbet yaparsın çunki WcCparalı olacak e oraya bide büfe koyarsın e alış verişlerde ordan yapılır dimi?Bunun yanı sıra tacari amaç ve gölgeyi boşver bu yasatasarısına belirli zorunluluklar konulacaktır bunlardan biride ağaçlandırma olacaktır.Atıyorum firma senede 1000 ağaç dikmekle yukumlu olacak.Yani bu proje hayata gecer ise ilk defa doğanın karına olacak bir ticari anlaşma olacaktır.
Avlak yerleri belli olacak yani avcı gelip kafasına göre gölün heryerinde avlanmıyacak.belirli olta yerleri olacak buda denetimi kolaylaştırmanın yanında avcılar arasında sorun olmasını birbirlerinin avlanma bölgelerine tecavuz etmemiş olur.
Yani her koşulda korunur tabiyat...Adı ister özelleştirme ister ticaret olsun abicim bundan doğa karlı cıkacaksa ben varım.Balığı bir sene limit dahilinde alı konulmasına musade ederken bir sene sadece tut bırak şeklinde yaptıra bilirsinde.
:Umarım bu fikri yetkili birimlere ilete bilecek birileri bu forumdan cıkarda yetkililere iletilir.

 

Sular bu halkın.
Devlet de bu suların düznli sağlık vs vs olmasını sağlamk için vergisini alıyor ve görevleri arasında...

Şimdi, Halkın olan bu su birine satılacak, halkın suyunda yetişen halkın balıkları halka parayla tutturuluacak(!!!!)

Devlet benden vergisini (Ücretini) aldığı görevi yerine getirmeyecek,
Bazılarının umurunda olmadığı ve parası olduğu için bunların satılıp (Kimin malını satıyorsun) yine bazıları, parası olup, toplumun yozlaşmasında ses çıkarmayıp,düzenin yanlışlarıyla uğraşmayıp, emek harcamayıp, yozlaşmadan faydalanıp, burjuva fantazisi yapacak...

Oldu...

Yapsın vatandaş usulüne göre kendi göletini gölünü (Benim olan suya bulaşmadan ve benim haklarımı bozmadan) ne yaparsa yapsın, parasını veren mangalını yapıp balığını tutsun.

 

Peki Devletin vergi aldıgına hemfikiriz,işini yapmadığına da hemfikiriz,bizim toplumun uzun hattaaa coook uzun yıllar bilinçlenmiyeceğinede hem fikiriz.Geldik mucadele kısmına,silahlanıp gölleri koruyabiliriz,çevre ve orman bakanını kaçırıp belediye ve hükümete şantaj yapa biliriz,avcılar arasında bir parti kurup tum doğa severleri gölleri kurtarıcaz deyip oy vermeye ikna eder her kurum ve kuruluşu elimize alarak layıkıyla korunmasını sağlayabiliriz.
Yada en son çare çok saçma biliyorum fakat,birtakım yasalar ile sınırlandırılmış ve sorumluluk verilmiş işletmecilere ücrete mukabil avlandırma yetkisi verilerek.Hem sorumsuz kurumların önüne geçilmiş olur hem yaban hayatı kontrol altına alınmış olur hemde çöplükden geçilmeyen sularımız temiz sular haline gelir.
Ha ben üsttekileri yaparım diyorsanız o olta tutan mubarek elinizi herkezden önce ben öperim saygılar...

 

Hem nuri bey;bu sular benim derssek bu sular halkın dersek tırıvırı atanda halk tek iğneyle avlananda halk o adamda demezmi sanane kardeşim bu göl senin oldugu kadar benimde ben 10 iğneyle tırıvırı ile avlanıcam sen karışma derse ne diyeceksiniz?Bunların önlemi yasalarla alınmıyormu?aynı sekilde bu bölgeler kiraya verilse bilinçli yöneticilere kiralansa , bilinçsiz insanların kiralamasına karşıda koruyucu yasalarla desteklense bi sorun cıkarmı?
Gelelim maddi boyutuna ben Ankarada yım en yakın balık tutulacak adam akıllı yere 200 km yol gitmem gerekiyor ki yakında ülkeyi tavaf etmem gerekecek gibi balık tutmak av yapmak için.En kötü ava gidiş gelişim 100 tl ye maloluyor.Sence hangisi ekonomik olur?10 km ötendeki gölde 30 liraya adam gibi ailenide yanına alarak av yapmanmı diğerimi.
Kaç avcı bana ben masrafsız ava gidiyorum diyebilir?bilhassa büyük şehirlerde ikamet edenler.Gene kucuk ilçelerde illerde nufusun az oldugu yerlerde iyi kötü yakınlarında avlak varda büyük yerlerde nerdeeee?**
Şimdi birkez daha düsünün bunları değerlendirerek..

 

Hürkan bey,
Evet bir çok mücadelede bulunuyorum ve bulunmaya da devam ediyorum.
Bakanı kaçırmak vs gibi demagojik abartmaya tabi tuttuğunuz yöntemle değil ama,

Devletin hakiminden tut kaymakamını, karakol komutanını mahkemeye vermeye kadar, tekerlerine çomak sokulan köy ahalisinin saldırılarıyla eşim ve annem yanımdayken boğaz boğaza gelmeye kadar...

Kafasına göre yasak uygulayan, görevini yapmayan yetkililer için her türlü olanağı kullanıp, Türkiyenin bir çok suyunda, denizinde kontrollerin yapılmasını, gerek bireysel, gerek beraber yola çıktığımız amatör balıkçı arkadaşlarla, abilerimle uğraşarak sağlamışımdır.Haksızlığa uğrayan amatörün haklarını da savundum.Yasa dışı davranan amatör(!) ve ticarilerin ceza almaları için de elimden geleni yaptım.

Nihayetinde,

Hiç bir zaman, yok falanca yerde katliam var biri el atsın dememiş, kendim el atmışımdır.


velhasıl,

Foruma girip konuları okumadan, imdat acil yardım diyen hazır emek sömürücülerinden hoşlanmadığım gibi,
elini taşın altına sokmayıp, yasaların kendine verdiği haklardan faydalanmayıp mücadele etmeden, kendi rahatı için toplumun genelini, daha doğrusu DİĞERLERİNİ düşünmeyen bireyci davranışlardan da hazzetmem.

Ha bu arada "sular halkın malı ben tırıvırı atarım" demekle, "sular benim malım, birilerine satılmasına izin vermem" demek çok farklıdır not edeyim.

Umarım anlatabilmişimdir.

Nihayetinde, devletin ve amatörün görevini yapmaması nedeniyle, benim haklarımın satılmasına her halde karşı çıkarım. Bu, bahane götürmez bir şey.

 

Nuri bey çabalarınızdan ötürü teşekürlerlerimi sunarım ve başınıza gelen üzücü olaylardan dolayıda üzüldüğümü belirtmek isterim.Bakanı kaçırma fikri silahlanma fikri nekadar saçma ve uçuksa ki zaten bir şakadan ibaretti.
Bizim toplumun uyanıp birlik olup mucadele vermesi okadar uçuk bir fikir.Diyelim oldu bunları umursayıp çözüm alacak kurum görmek de bundan pek farksız değil.Sırf biz böyle bir tepki sundugumuz için olsa yapacaklarsada bişeyleri örnek teşkil etmesin millete diye yapmazlar.
Gelelim elimizi taşın altına sokmaya ben ve bu konuyu okuyan bu konuya yorum yapan herkez de bişekilde taşın altına elini sokuyor.Haa maşa varken elimizle mudahele ye ne gerek var.Allah uçalım diye kanat vermemiş fakat duşunelim diye akıl vermiş.Siz bekliyorsunuz mucadele edelim devlet duzeltir.Siz hiç soğan ekilen tarladan patates alındıgını duydunuzmu?Ben duymadım.Elimizde de ki tarla bu 100 yıllardır olmayan birşey şu an olacak inancımı yitireli cok oldu.Bu sebeple kurumlar neyi sever ek gelir ve sorumluluktan kaçmayı.Bende onlara ek gelir sağlıyacak sorumluluktan kurtaracak çözüm sunuyorum,karşılıgında bana temiz bir göl,nezih bir ortam ve bol trofeli avlar veriyor.Doğa korunuyor,avcı guzel bir avlağa kavusuyor.Ben bunlar olursa halimden memnunum ücretinide ödemeye hazırım ha durumum olur her hafta giderim durumum olmaz ayda bir giderim ama gittimmi ,foruma alın dostlarım bu guzel trofe balıkları ,dedelerimizin fotoğraflarında ve yurt dışı avlarında görürdük artık bizde de var diyebilirim.
Ha kurumlar bundan gelir elde edecekmiş etsin,şahıs para kazanacakmış kazansın.Ben değil utanacaksa işi bu hale o suları bu hale getiren kurumlar ve kuruluşlar utansın.

 

Burada bu fikri ortaya atan ve farklı açılardan olumlu bulan insanlara bu nasıl bir üslup? Burada hiç kimse burjuva fantezisi peşinden koşup yozlaşmaya doğru gitmiyor.Bunlar nasıl ithamlar?

Bu forumdaki herkes bu yozlaşmanın önüne geçmeye çalışan insanlar.Bizler de bunun için buradayız.Burjuva fantezisine gelirsek ki hiç girmek istemiyorum çok su götürür tartışma. Nihayetinde bir arkadaş ortaya bir fikir sunmuş bizler de fikir beyan etmişiz.Bizler düzenin yanlışlarıyla uğraşmadan emek harcamadan yozlaşarak burjuva fantezisi yapıp ailemizle mangal yakıp (ki daha bir tane mangal yakan burjuva görmemişimdir) balık tutmak istiyoruz, sizler ise herşeyi yoluna koymaya çalışarak batmancilik yapıyorsunuz.Tebrikler.

Saygılar...

 

Ha birde işin adalet boyutu diyorsunuz alın size koca bir örnek ankaradaki en büyük göl olan mogan gölü(gölbaşı).Belediye başkanı göle karşı makamında oturup yasak avlanmayı gölün nasıl pisletildiğini ve göle kendi belediyesinde çalısan adamların kilometrelerce ağ attıgını izliyor.
100lerce şikayet ve dava acıldı sonuç! sıfır.Birde senede en az 2 kere gazetelere dusen bir göl.YAsa varmı var,kesin mi kesin,e hadi işletin.bende o mubarek elinizi öpeyim.ağları kaldırın ,yasal limitlerde ve ölçülerde olta balıkçıgı yaptırın göle çöp ve atık döktürt meyin ha bakın tüm forumda açık açık yazıyorum el öpmeklede kalmıyacam etek giyip zil çala çala köçek gibi göbek ata ata ankaraya merkeze kadar yürüyecem.