Değerli üyeler Belkide safiyane olarak nitelendirilebilecek bazı huylarım üzerinde düşünmekteyim bugünlerde. Vardığım sonuçlar,benim açımdan pek olumlu değil. Ne yapsam,ne etsem sonuçta üzüntü ve hüsran peşimi bırakmıyor. Yakup hocamız iyi bilir.Balığın kıt olduğu devirlerde konuları bir yana bırakır,sosyal konularada girerim. Bu kere tam tersi olmakta.Hemen her balık avı uğraşımda şu jigging yöntemi sayesinde,itiraf etmeliyimki geçmiş av senelerimde seyrek olarak aldığım iri balık,trofe balık skorlarımı misliyle arttırabilmekteyim.Üstelik bana inanan,güvenen meraklı kardeşlerimede,bu hazzı tattırabilmekteyim. Hal böyleyken karamsarlıklara,kendi içime kapanmalara,heyecan ve zevkle yaptığım paylaşımlarımı askıya almalara neden başvurmaktayım. Üzülmekten korkuyorum.Bünyem her türlü fiziki zorlamalara şimdilik galip geliyor görünsede,üzüntülere artık dayanamıyorum. Bakınız başıma gelenlere.Haksızmıyım yoksa olayı benmi büyülteçle görüyorum,bilemiyorum. Trolden beter katliamcıya benzetildim.Sularımızın son anaç balıklarını yok etme çabasında olan,ne yazıkki bunuda teşvik eden kişi konumuna sokuldum. Balık satıcısı,gizli profesyonel olarak tanımlandım. Oysa balığımı tutar,güzelce satar,bukadar amatörlük yeter deyip,kıt bütçeme katkı sağlar,bu ıssızlarda hiç olmazsa madden rahat ederdim. Oysa partnerlerimin buzluklarında halende yiyip bitiremedikleri trofe sinagrit,akya,trançalar halende donmuş beklemekte. Fazlaca balık tuttuğum doğru.Ama ölçü yanımdaki partnelerimide sayarsak hiçte amatör limitleri aşar değil. Daha bugün sevgili Andre,abi yarın senin için çalışalım dedi,anlamadım,anlayıncada red ettim. Neymiş buzdolabındaki sinagritten bir akyadan iki balık halende donmuş beklemekteymiş. Nerdeyse kargo ile yapılabilse,sevdiğim forumdaşlarıma göndereceğim. Evvelki gün buraya gelen bazı arkadaşlarımla ve eşleriyle koca sinagriti bitiremedik,nerdeyse yarısını etraftaki kedilere verdim. Beni en fazla üzen başka bir durum ise şu. Serhoş serhoşu,kumarbaz,kumarbazı severde ben hiç geri kalırmıyım.Elbette bende en çok balıkcıları severim.Hiçolmazsa iki çift balık sohbetini hiçbirşeyede değişmem,sıkılmam karşımdaki ne kadar uzamasını isterse anlatır,anlatırım. Ama şu noktayıda göz önünde tutarım.Balığa daha hevesli,daha tutkulu,daha dayanıklı ve daha çok avlanmayı göze alabilenlerin üzerinde daha çok durur,irtibatımı hiç kesmez,haftada bir,iki telefonlada olsa görüşürüm.Geldiklerindede belki daha fazlada sevinirim. Ama bu diğerlerinde bir sevgi kıskançlığı oluşturabiliyor.Bana alınabiliyorlar.Kimi yerlerde menfi bazı laflar edebiliyor ve yazabiliyorlar. Çok fazla balıkla ilgili kişi tanıyorum.Bir şekilde hemen,hemen herşey kulağıma gelebiliyor.İşte o zaman üzülüyorum. Çünki gönlü geniş birisiyim.Sevgi arsızıda olabilirim.Gönül dostuyum.Beni artık kimse üzmesin lütfen,dayanamıyorum. Bana önerileriniz olabilirmi,dinlemeye amadeyim. Sevgi ve saygımla kalınız. Vedat Abayoğlu 1948 - Çanakkale
sayın vedat abi forumda yeniyim.uzun süredir yazılarınızı, av raporlarınızı, tavsiyelerinizi dikkatlice okuyup gerekli notlarımı alarak büyük bir titizlikle takip ediyorum. Bu güne sizin yorumlarınıza yazmadım. Akranınız olabilecek kadar hayat tecrübemin ve bilgimin olmayışı bundaki en büyük etken ve sebeptir. Bu doğrultuda zannetmiyorum ki forumda ki birçok kişinin sizin isteklerinize cevap verebilecek olgunluğa ulaşmış olmasını.Zevk ve menfaatlerini birbirine karıştırmamış, toplumsal duyarlılığa sadece amatör balıkçılık olarak bakmayan gelecek nesillere bukadar önem veren bireylerin, toplum denen birlik içinde de sevgi saygı çerçevesinde yaşabilmesini umuyorum. Sizinki kadar olmasa da yaşadığımız toplumun bana öğrettiği birçok açlık hissi var. bastırabildiklerimiz erdemlerimiz bastıramadıklarımız zaaflarımız olmakta.Zaaflarımız arasında yer alan aslını ve astarını öğrenmeden konuşma(ki bu sizin anlattıklarınızdan anladığım) bu topraklar üzerinde yaşayan her birey için geçerli. biz heyecanlı bir toplumuz.ne olacağı değil ne olduğu önemli bizim için anlık yaşıyoruz... tepki alabilirim. umursamayabilirsiniz. umursamazlar. şahsi fikirlerim kalın saplıcakla ve uzun uzun denizli günlerle. not: yazdıklarım yüceltme amaçlı olmayıp saygı kuralları dahilindedir. not:sayın vedat bey başlıktaki HERKEZ'i Herkes diye değiştiriseniz sizi takip edenler kelimenin doğrusunu öğrenebilir. benim yazım yanlışlarım önemli değil takipçim yok. Bağlanmayacaksın bir şeye, öyle körü körüne. “O olmazsa yaşayamam.” demeyeceksin. Demeyeceksin işte. Yaşarsın çünkü. Öyle beylik laflar etmeye gerek yok ki. Çok sevmeyeceksin mesela. O daha az severse kırılırsın. Ve zaten genellikle o daha az sever seni, Senin onu sevdiğinden. Çok sevmezsen, çok acımazsın. Çok sahiplenmeyince, çok ait de olmazsın hem. Hatta elini ayağını bile çok sahiplenmeyeceksin. Senin değillermiş gibi davranacaksın. Hem hiçbir şeyin olmazsa, kaybetmekten de korkmazsın. Onlarsız da yaşayabilirmişsin gibi davranacaksın. Çok eşyan olmayacak mesela evinde. Paldır küldür yürüyebileceksin. İlle de bir şeyleri sahipleneceksen, Çatıların gökyüzüyle birleştiği yerleri sahipleneceksin. Gökyüzünü sahipleneceksin, Güneşi, ayı, yıldızları… Mesela kuzey yıldızı, senin yıldızın olacak. “O benim.” diyeceksin. Mutlaka sana ait olmasın istiyorsan birşeylerin… Mesela gökkuşağı senin olacak. İlle de bir şeye ait olacaksan, renklere ait olacaksın. Mesela turuncuya, yada pembeye. Ya da cennete ait olacaksın. Çok sahiplenmeden, Çok ait olmadan yaşayacaksın. Hem her an avuçlarından kayıp gidecekmiş gibi, Hem de hep senin kalacakmış gibi hayat. İlişik yaşayacaksın. Ucundan tutarak… CAN YÜCEL
Vedat abi ben seni tanımam etmem, ama tanımak isterdim tabii o ayrı, uzun zamandır takip ederim senin açtığın konuları vs, okurum ederim vs, iyi av yapmışsın balık tutmuşsun falan onlar işin süsü,kestirmeden diyeyim denizi seven insan güzel insandır, az balık çok balık mevzusu ise bu güzel insanlara kalana dek nerelerde heba oluyor.
Pamuk Dedemi üzmüş birileri yine ...Bak söz veriyorum ,bir gün geleceğim oralara günlerce masadan kalkmadan sohbet muhabbet edeceğiz ,ben feyz alıp döneceğim sen nerden sardım bunu başıma diyeceksin Ellerinden öperim
Doğru adamlar hep üzülürler be hocam, bu ülke de şerefliler hep üzülür, kalabalıkta yanlız kalır, kimseye hissettirmeden ağlar, kan tükürüp kızılcık şerbeti içtim der. Adam paylaşma derdindedir bilgiyi,sevgiyi,görgüyü... içinde kötü ruh arayanlarda bulurlar hani aradıklarını, sen ne verirsen ver onların alabileceklerini hesaplayamazsın be hocam. Yaşım soruna cevap bulamaz ama sen bana hep doğru adam hissiyatı verdin, ben sana bu ekrandan gülümsedim sen görmeden, içime huzur verdi balıklarla çektirdiğin fotoğraflardaki gülümsemen. Ben seni sevdim be hocam. Tanımadığım bir adamdan bahsettim meraklılara, tanıyanın da çıktı hani, o zaman anladım ki sen kıskanılası derecede çok sevilen, dost edinmeyi bilen bir adammışsın be hocam. Bence yukarıdaki konuyu sil, huzurla yine o gülümsemeni takın ve rahat uyu hocam. Sen avlak tarifi verdiğin ( hemde koca bir sayfa detaylarıyla) çocuğun ' dalgamı geçiyorsunuz ' cevabına bile (görmesem de biliyorum) ; o kocaman gülümsemenle 'rastgele diyebilen kocaman bir yüreksin bence. Ne sesini duydum, ne gözgöze geldim ama buradaki tüm yazılarından ruhunu gördüm ve ben seni sevdim HOCAM.
Abi sen kendini biliyosun 62 yaşında suların altını üstüne getirmiş neyin ne ne zaman nasıl olucağını belki adından daha iyi bilirsin.Bu konuda seni örnek almaya gayret eden biriyim.Başkalarının ne dediğini umursama lütfen.Sen bize lazımsın.Kimseye hesap verme durumda da değilsin bu işi tüm incelikleriyle bilen abilermizden birisin.Sakın moralini bozupta bizi mahrum etmeyesin.
Bende tanımam abimizi. ama Vedat abi gibi (artık ben baba diyorum onlara) sakalı yosun tutmuş bu işe gönlünü vermiş üstadları tanıdım aralarında piştim öğrendim kimin ne olduğunuda az çok tahmin ederim.Ustalara saygısızlık patavatsızlık olmaz cahillik etmişler.
akıl verecek yaşta değiliz, hatta başta hiç değiliz vedat abicim... sorumlu olduğun hayattaki insanlarla birlikte sadece bir tek varlığı mutlu ve memnun etmek zorundasın .... Yüce Yaratanı abicim... Sadece O nu mutlu ve memnun etmek zorundasın... O mutlu olsun, O memnun olsun, O senden razı olsun... Varsın dünya senden nefret etsin... Ne çıkar güzel abim bi söyle... Hem O öyle yücedir ki, kendini memnun ve mutlu edecek şekilde yaşayan kulunu hiç diğer kullarına sevdirmez mi ? Bir göz atar mısın bugüne kadar yazdığın tüm raporlarının altına, bir bakar mısın cep telefonu rehberine, bir sayar mısın mahallenden geçerken aldığın selamları verdiğin selamları... 3 yada 5 tane içini fitne doldurmuş insan için veryansın etmektense, tüm bunlar için şükür etmek lazım gelir... Sen üzme o güzel yüreğini... Biz seni Allah için çok seviyoruz... Allah başımızdan eksik etmesin...
Vedat Bey ben prensip olarak parmak kadar balık yakalamaktansa üreme faaliyetini tamamlamış veya en azından birkaç defa üreyebilmiş bireylerin avlanmasını teşvik etmeye çalışanlardanım. O balıkları siz avlamasanız zaten eceliyle ölecek. Hep söylerim bazen insanlar bana kızarlar. 100 tane 100 gramlık mercan avlayacağına, o gün boş dönmeyi de göze alarak 1 tane 2 kiloluk aranmalı,avlanmalı. Bazen balık resimlerine bakıyorum da insanlar el kadar 50-60 parça balığı av diye resmediyorlar. Yanlış anlaşılmasın, küçümsediğim falan yok ama her bireyin en büyüğünü yakalamaya çalışmak ana hedef olmalı. Bana göre oltaya bu kadar cansız ya da yapay yem takma alternatifleri varken canlı yem takmak bile av etiği ile çelişen bir şey. Düşünün küçük bir canlıyı daha büyüğünü yakalamak için hemen ölmeyecek şekilde yok etmek. Hem de ona gelebilecek ölümün en ızdıraplısını tattırarak. Asıl avlanma şeklim zıpkındır. Denizden boş çıktığım da çoktur. Çünkü yemeyeceğim, hoşlanmayacağım, tipini beğenmediğim balığı vurmam. Bizim aramızda 250 gramlık karagöz oltacı sevindiren cinstendir. Dolayısıyla avının bizim için cazibesi yoktur. Ama oltada trofe itibarı görür. Nereye geliyorum. Avlanma biçiminiz çok doğru. Zahmetli, yorucu. Avladığınız kadar boş gelişiniz de çoktur. Üreme boyutuna gelmemiş çoluk çocukları katletmektense yaşlı bireyleri avlıyorsunuz. Keşke herkes bunu yapsa. Ama insanımızın kıskancı çoktur. Yapamadığına çamur atar. Balık yakalayamayınca kendi dışında herkes suçludur. Trolcüyü, dinamitçiyi hatta paragatçıyı unutur. Jig yapanı, zıpkıncıyı hedef alır. O zaman da sen katliam yaptın, anaçları avladın şeklinde anlamsız suçlamalara girişir. Balıkların hepsi aşağıda bekliyor ya şu Vedat Bey gelse de şu jigini sallasa da yakalansam yada şu Gönen dalsa da şööööle zıpkına karşı bir poz versem de artistik bir şekilde vurulsam diye. Boşverin bunları Vedat Bey. Yaptığınız iş sonuna kadar doğrudur. Doğru bir amatör av biçimidir. Fazla gelen size rızık oluyorsa o da Allahın işidir. Helali hoş olur. Bakmayın siz vızıldayanlara. Sevgiyle kalın...
Koca çinar ; Kimine göre abi, kimine göre baba vede kimine göre'de dede olarak hitap ediliyorsanız; bu size duyulan sevgi ve saygının size dönüşümüdür diye düşünüyorum. Hal böyle olunca bazı şeyleri görmeyip duymamaya çalışın lütfen. Fazla hassasiyet gösterdiğinizi düşünüyorum. Her türlü doğa şartlarına karşı mücadele veren vede uzun yıllar ayakta kalmasını bilen o; KOCA ÇINAR değilmidir. Sevgi ve sağlıcakla kal. Saygılar sunuyorum.
Selam vedat ağbey, denize aşık ve balıkcılıkla yatıp kalkan, Kahve kenarlarında sigara içip dedikodu yapmak yerine sahilde temiz havada kıyıda dolana sürekli takipte olan bir emekli için Ne bekllenilebilinirki. İtiraf ediyorum kıskınanıyorum seni ağbey, yaptığın avları, yazdığın raporları hem kıskanıyorum hemde seviyorum. bizde yok öyle hazım edememe kıskanıyoruz dediysekde adam gibi kıskanıyoruz, daha ne öğrenirinz diye. Yaşımız el vermiyor her konuda boy ölçüşmeye. Bilgimiz denizde geçiridiğimiz süre ve netten büyüklerimizin paylaştığını sora sora öğrenerek kendimize pay çıkarttıklarımızdır. Jigging konusunu pekbilmem, sayende öğrendik Vedat ağbey teferruğatlarını. Halende eksik olduğunu bildiğim ve incelemediğim yanları var bu tekniğin ama bildiğim birşey var El kadar mercanları yakalayıp asker gibi dizip fotoğraf çekmek nekadar etik ben bunu bilrim. Oysa onlardan kaçtanesi yaşıyacak, kaçtanesi büyüyecek, kaçtanesi üreyecek. Okadar birşeyler tutum demek istiyorsan o sübyanları salarken fotoğrafla, aldığın yere bırak yada hiç tutma. Eğer öyleyse helal olsun Vedat ağbey tutuğun trofelere Kusura bakmasınlar bizim lugatımızda limit altı ve vicdan sirkülesine göre avlara yer yok. Zaten olması gerekeni yapıyorsun Vedat ağbey Taş üstünü sahiplenen kodaman balıların yerini yeni nesilere açmak lazım. Doğal olaraka belli başlı yaşlardan sonra karta vuran balık üremez. Taş üstünde yer kaplar üreyecek diğer taze ergenlerin önüne geçer, Ortamda baskınlığnı korur. Oysa sana o ithamları yapanlar, trolcülerin küçük büyük demeyip torbaladığı balıları geminin güvertesine boşaltıklarındaki rezaleti görmemiş insanlardır.acı ama gerçektir güvertede boyuna göre istiflenir kaslara balıklar, İşbittikten sonra geriye kalan limit altı ve ezilen balıklar + çerçöp tekrar denize atılır. Peki soruyorum o sana ithamda bulunanlara Okasaya koymadığınız ölü yavru balıklar şimdi büyüyüp , üreye bileceklermi? Uzun bi yazı oldu ama ben seni ilk burada tanıdım Vedat ağbey yaptığın avlar , yazdığın raporlar , çektiğin fotoğraflar seni duymadan, sobet etmeden, tanımadan, dokunmadan sevdiğim, saydığım, belki sanal belki gerçek yolla birbirimize birşeyler anlatıp paylaştığımız bu plartfomda, bu saygıyı kazanan ender kişilerdensin baştada dediğim gibi kıskanıyorum seni ama bilincindeyim tek kıskananda ben değilim sende bilirsin herkez benim gibi kıskamaz kimisi işte böyle üzer seni o zaman en güzel verilecek cevap kıskandırmya devam etmektir Vedat ağbey. İster profesyonel ol ister amatör bilmiyorum hangisisin ve hiçbir zaman aklımda da sorgulamadım. Ama hiçte söndürmez içimizdeki Vedat ağbey sevgisini. Sende trofeler bitmez ,bizdede Vedat ağbey hayranlığı bitmez.İşin aslı küçük insanlar gibi küçük işlerle uğraşmıyorsun. Kendini üzme birkaç densizin yüzünden onlar da kıskanıyo
Vedat abi seni tanıyan tanıyor bilen biliyor. Lütfen bikaç çapulcunun lafını kafana takıp kendini üzme. Bu güne kadar bütün yazılarını okumuşumdur kendinden yaşça küçülerine bile çok saygılı bir şekilde cevap vermişsindir. Bu güne kadar kimseyle dalga geçtiğini küçümsediğini duymadım, görmedim. Herkez sizin gibi olabilse dünyadaki insanların konuşarak çözemiyeceği hiçbir sorun kalmaz.
......Vedat agbi.. Seni rastgele balikcilik grubu zamanindan beri taniyor ve takip ediyorum. Zaten balikcilik hobisi olupta, elinin altinda interneti olan seni tanimiyorsa kultursuzun biridir benim nazarimda. Cunku bu siteyi bile bilmemek bir kultursuzluk.... sen balik hobin olacak, bu siteyi bilmeyeceksin, hatta Vedat abayoglunu tanimayacaksin yok boyle bir sey... Bu alemde seni kiskanan cok, senin gibi olmak isteyen o kadar cok kisi var ki, seni cekemeyen, arkandan konusan, afedersin senin bilgi seviyenin ucte birine bile sahip olamayan insanlar ustad muamelesi goruyor bu alemde. Sen geri cekilirsen bunlarin ekmegine yag surmus oluyorsun, bir suredir rapor yayinlamamanda bunun ispati zaten. Elestiriler hep olacak, seni uzenler hep olacak, maalesef meyve veren agac taslanir.. sen buna alismalisin, senin yerinde olsam zerre umrumda olmaz bu tipler, hatta cevap yazma geregi bile duymam, birak konussun elbet bir susturan olur. Sen paylasacagini paylas ve cekil... isteyen istedigini alsin o paylasimdan.. Sen paylasmadikca, bizler senin engin bilgi ve tecrubelerinden mahrum kaliyoruz, seninde buna hakkin yok bence... heleki yakin zamanda 30 bin kisiye ulasacak olan bu platformda, 3-5 kendini bilmezin yuzunden 30 bin kisiyi bunlardan mahrum etmemelisin. Su sitede acilan konulara bir bak, son zamanlarda senin kadar detaylı anlatim yapan, bilinmeyenleri ortaya koyabilmis kac kisi var? Hadi bir tanesini goster? temcit plavi gibi hep ayni seyler konusuluyor, bizim 4-5 yil once konustugumuz ve bildigimiz seyler, sende biliyorsun. O yuzden sen bunlara aldirma, yoluna devam et, iki gunluk insanlarin usta diye muamele gordugu bu tur platformlarda onlar senin yanindan bile gecemezler. Jigging konusunda alikemale aynen katiliyorum, helal olsun... Ellerinden opuyorum agbi, kucak dolusu sevgiler, seni seviyoruz.
Sevgili Egemen Benim içimdeki ikilemlerden kurtulabilmek için desteğe ihtiyacım vardı,sağolasın satırlarınla rahatlayabildim. Can Yücelin deyişlerindeki şu nokta bence en mühimi; Çok sevmemek,çok seversen daha az sevilince üzülürsün,kırılırsın. Çok sahiplenmemenin,çok ait olmamayı sağlaması. İşte benim için hareket noktası bunlar olmalı sanki. Beceremiyorum çok sevmemeyi,hak edenide etmeyenide sevmek ne olaki. Değilmiidirki sevmek hiç birşeydir. ,Sevilmek bir şeydir Ama sevmek ve sevilmek herşeydir. Tutturamıyorum bu dengeyi.Herkes mecbur değilki beni sevmeye. BU ne biçim bir ruh halidir,emsali varmıdırki. Can Yücel herşeyi çok güzel ortaya koymuş.Benim aradığım buydu teşekkür ederim. Sevgiyle kal
Ah Be Ustacım sen içini rahat tut üzme boş yere eğer iznin olursa sinarit videomuzu burdan yayınlamak istiyorum belki keyfin yerine gelir ne dersin???
İnsan öğlu hep böyledir kendileri yapamadığı birşeyi başkasının kolayca yaptığını görmek çoğu insanı isyanlara sütürlüyor bunun adı haset'tir dinimizce en an kötü hastalıklardandır Siz Böyle haset hastalıklarına yakalanmış hastalara böyle bilinçsizce söylediği sözleri umursamayın bir söz vardır bilirmisiniz Nacizane gönlümün her söze verecek cevabı var ama bir söze bakarım sözmü diye birde söyleyene bakarım adammı diye !!! Boş verin hayatın tadını çıkartın Yaratılanı hoş Görün Yaratandan Ötürü
Dediğin gibi herkese abi olmak zordur gönlün ve yüreğin o kadar geniş ki bu kalabalığı sarmışın başına ve bunun gibi durumlar normaldir,genelde iyilikten riya doğar derler ama sen bu koca yüreğinle herşeyi belli ki baştan kabul etmişssin demek ki senin gibi bir adamı kırabildilerse yüreğini acıttılarsa aşkolsun derim daha doğrusu da ne demeli ne dememeli onu bile kestiremiyorum,Vedat abim her ne kadar deniz balıkçılığıyla yakından ilgilenmesemde senin yazılarını ve ayrıca konularındaki samimi uslubu zevkle takip ediyorum,bu durumda tecrübeni ve eleğini kullanma zamanı gelmiştir,siz değerli abim sirkülere gayet iyi uyduğunuzu biliyorum ama gönlünüz ve yüreğinizdeki sirkülerde belliki alt-üst yok:fakat limit altı balıkları bir zahmet etrafınızdan bir ayıklayıverin salıverin büyüsünlerde gelsinler ne dediğimi anlamışssındır umarım sevgili Vedat abim.Keser döner sap döner gün gelir hesap döner rastgele.
İlgi ve yorumlarına teşekkürler sevgili Macir. Dediklerinde doğruluk payı üst düzeyde. Sevgi ve saygımla kal
Vedat abi, yasamisliginin ve tecrübe dolu bilgeliğinin bu gibi zaafları olması ; bizler tam da bu yüzden seni hep sevdik ve seveceğiz . En bakir amatörün bile sorularına usenmedin sevgi ve saygı dolu satırlar hatta sayfalarla cevap verdin içten ve yürekten. Biz seni nasıl sevmeyelim? Raporların ve anlatımlarınla bize ornek oldun, günlerce baliksiz eve donsem rahatsız olmuyorum, eskiden yakaladığım 3-5 balığı eve getirir mutlu olurdum, artık o balıkları geri salıyorumm, gözümün önünde senin sinaritlerin, fangrilerin, levreklerin cetvel çünkü. Kim ne derse desin, sen bir neslin büyük çoğunluğunun çıtasını yükselttin, amatör Balik avcılığına bakışını değiştirdin. Bir nesil senin öğretilerin ve orneklemelerinle yetişti, hatta yüksek ihtimal bu bilgileri ve senin adını bizden sonraki nesile de anlatacağız. Bunlari çok içten söylüyorum. Senin avlarına hasetle yaklaşan insanların sayısı taktirle yaklasanlarin yanında hictir, bunu lütfen unutma. Ve bizleri de bu tür tahriklere kapılıp sensiz ve raporsuz bırakma ...
