Hava durumu bir gün önceden incelendi, her şey güzel, hava Burhaniye'de parçalı bulutlu, rüzgar 14Km/saat.. Tahminler böyle olunca ver elini ''Hasan Reisin Takası'' Sabah saat 05,30 da yola çıktım uyur uyanık yaklaşık bir buçuk saatlik yolculuktan sonra Hasan reisimle buluştuk sabahcı kahvesinde, birer bardak afyon patlatıcı çay içtikten sonra vira bismillah dedik çıktık limandan. Hedefimiz Karagöz ve ara ara da mercan. Karagöz Mercan Takımımız klasik üçlü takım * ve yemimiz SÜLÜNES Aşağı yukarı bir saat tam yol giderek varabilecektik meraya, Hasan reisin takası, pancargini motorun pat pat sesi ile ilerliyordu, hava hafif poyraz, deniz hafif kırpıntılıydı, hava iyi olacak tahminlerimizi suya düşüren anların gelmesi yarım saat sürdü, takayı ayran çalkağı gibi sallayan dalgalar gelmişti. İlerlemek bir yana, hasan reisin önceden işaretlediği ve güzel karagözler aldığı kerterize çapamızı atmış fakat çapanın dibi taramasını engelleyememiştik. Saat dokuz olmuş biz hala takımları suya atamamıştık. Hasan reis ; ''ismailim bu böyle olmayacak poyraz kuytusuna geçelim ya nasip! belki buluruz bir iki balık'' dedi. Başka çare yoktu, yoksa bu kerterizde akşama kadar bırakın ayranı tereyağı olmamız bile içten değildi, zira dalgalar takamızı pervasız çalkalıyordu. Hasan reis motoru harlattı. Yarım saatlik bir seyirden sonra nihayet kuytuya çapayı attık. Deniz hafif kırpıntılı ama poyraz soğuk soğuk ensemize vuruyordu. Ama iki inatcı avcı bir araya gelmiş soğuk moğuk nafile! Attım ağzına gitsin kör boğazına , diyerek saldık takımları 24 metreye, altımız kayalık ve kayaları çevreleyen çamur mercan için biçilmiş kaftan. * Yarım saat tek vuruş yok, Hasan Reis tecrübeyle sabit yine iki ileri bir geri çapayı çekerek yer değiştiriyor takımları balıkların kafasına düşürmeye çalışıyordu. Ümidimiz hep vardı bu kadar çilenin bir mükafatı olmalıydı.Neşemizden yitirdiğimiz hiç birşey yoktu. Ve ilk vuruş benim oltamdaydı, balığı yukarı alamasamda bu vuruş ümitlendirmişti ikimizde. ''Bulduk galiba Reisim bu vuruş karagözdü'' dedim ve yemleri yenileyip koyverdim aşağıya daha yere değer değmez sağlam bir vuruş ve tasmaladım , o keyfin tarifi yok. Elimde kamış makinanın karagözü yukarı çekerken attığı her tur vuslata bir adım atmak gibi. Hey maşallah be hasan reisim ne güzel bir karagöz. Aile aşağıda abi dağılmadan ben devam edeyim , hemen yemleri kontrol edip bir daha saldım aşağıya, aşağıda yamyamlar mı var ne abi, daha yere değmedimi ne ? iyi bir vuruş iyi bir tasmalama !eee ustam kim ?? hasan resisim bu defa var yarım kilo dedim.. o 24 metrenin her cm sinde heyacan vardı *balık yarım kilo değildi ama bir karagöz birde bonusu mercan da teknemize teşrif etmişti. *Neşemiz yerine gelmişti. Hasan Reisimin neşesini sormayın, henüz oltasında tık olmamasına rağmen benim neşeyle balıkları çekmiş olmam onu da çok mutlu ediyordu. Ve ardısıra bir karagöz daha aldım aynı yerden. Hay maşallah be reisimmm!!!! Hasan reisim benden bir buçuk metre sağda, benim yemlerin talibi çok, hasan reisimi arayan soran yok! Hınzırlık bu ya hasan reisime takılmaya başladım. ''Hasan reisim boynuz kulağı geçtimi ne ? bak ben dördüncü balığı çektim sende daha tık yok )'' baktım ki sağ tarafımda bir hareket var ama sessiz, hasan reis takımı yukarı alıyor soruyorum ''geliyormu abi'' yine ses yok ..Sessizliğin bozulması uzun sürmüyor hepi topu 24 metre sonra ...Hasan reis bombayı patlatıyor. Boynuz kulağı gecebilir ama duyamaz!! )) Tornadan çıksa bu kadar olmaz abi ve ardından bir daha !! İyiden iyiye keyfimiz artıyordu, tabi bu artışa parelel soğukta !! yaklaşık 45 dakika ardı ardına karagözleri takaya alıyorduk, Kamışın ucunu neredeyse denize değdiren bir vuruş sonrası trofe değerinde *mercan olduğunu tahmin ettiğim bir balığı alamadım. Tüh be usta çok büyüktü be!! Kaçan balık işte )) Balık vurmamaya başladı dedi reis, galiba az kaydık dedi. Yine kendi usulüyle çapanın ipini bir koyuverdi bir çekti. Bu hamleden sonra bende hasan reisimin emeklerine karşılık bu sargoz u çekiverdim. Hay maşallah !!! Familya aşağıda yine reisim de hadeeeee!!! gitmeden alalım şunların birini ikisini daha .. Alalım ismail dedi reis ve aldı. hay maşallah!!! E reisim kulak alırda boynuz alamaz mıııı? .. Herşey keyifli gidiyordu, ama soğuk canımıza tak etti, az önce kaçtığımız poyraz bizi yine yakalamıştı. At cek , at çek bu hengamenin içine az yorulmuş, bir haylide üşümüştük, Meşhur bigadiç kasabı serdarın sucukları kara tavada yerini aldı. sonra da olması gereken yere midemize teşrif etti. Bize bu rızkları veren yaradanıma şükürler olsun. Poyraz artmış, hava sıcaklığı iyiden iyiye azalmıştı.Kuytuda olmamıza rağmen teknenin sallantısı bizi bir hayli rahatsız etmişti. Zaman yine su gibi akmıştı, tabi burunlarımızda soğuktan kendini koyvermişti.nasibimizide almıştık. Kovamız neredeyse dolmuştu. İşin kötüsü bulunduğumuz yer poyraz kuytusuydu, aha şu burundan çıktıkmıydı, kıyamet kopuyordu denizde..'' ismailim benim oğlanı çağıralım bizi alsın içmelerden, tekneyi orada iskeleye bağlarız , sonra ben gelir alırım'' dedi hasan reis. sabah dibi taran çapa yı bu kez yukarı alamıyorduk takılmıştı, iki ileri bir geri denemediğimiz yol kalmadı ama nafile, ipi kestik bir şamandra eşliğinde çapayı denizde bıraktık sonra almak üzere. Hasan reisim Oğlu ozan ı aradı, ozanın gelmesi yarım saati bulacaktı, kararan hava ile birlikte kıyılarken kalamar zokalarını çıkardı koca usta, hadi çekelim bakalım sırtıyı dedi. fırdöndüden sonra altı kulaç sal dedi. Çok yavaş çekeceksin vuruş aldığında yoksa yırtılıyor kaçıyor dedi. Hafif hafif seyirtirken ilk vuruş geldi benim zoka ya , hayatımda ki ilk kalamarı aldım tekneye, ardından bir tane daha aldım.Epey iri kalamarlardı. Sonra bir kalamarda reisim aldı. Böylece deniz ananın bu güzelliğinide gider ayak yaşattı bana reisim saolsun. Günün sonunda hasılatımız bu soğuk gün için hiçte kötü değildi. derken avımızı sonlandırdık, karanlıkta zorda olsa bulduğumuz iskeleye bağladık takayı. ama ne iskele !! yaklaşık 15 metre iki demir profilin üzerinden geçmemiz gerekiyordu. nihayetinde güzel bir günü daha zahmetlide olsa noktaladık dostlar, İşte bu muhteşem adam, bu değerli büyüğüm sayesinde güzel ve zevkli bir gün yaşadım. Hasan reisim koca gün bana '' e hadi ismailim tut bir kapaklık balık dedin durdun, nasip değilmiş tutamadık, o kamışı yere eğen mercanı alsaydık kapak olurdu. Ama benim tuttuğum en büyük balık sensin ustam. Sen bana nice büyük balıklar tutabileceğim incelikleri öğretiyorsun. kapak kapak dedin abim, al sana kapak. kim demiş yaş elli diye. 18 gibi maşallah.Her şey için teşekkürler reisim. Rasgeleyin dostlar.
avda sohbette çok güzel olmuş.paylaşım için çok teşekkürler. ismail kardeşim iğneler hakkında bilgi alabilirmiyim
feridun bey iğneler Mariner 50500Bl 4 no ve 5 no kısa pala. bilinen uzun pala iğnelerin aksine kısa pala iğne kullanıyorum ben. Hasan reisi de değiştirdim
Çok güzel ve bereketli bir av olmuş İsmail Bey. Tebrikler.. Bu arada ukalalık olarak görmezseniz, sargoz dediğiniz balığın ıskatarya olduğunu belirtmek isterim. Selamlar....
Tebrikler çok keyifli ,anlatımı da bir o kadar güzel bir av yapmışsınız, devamının gelmesi dileğiyle...
Üstadım zevkle okudum. insan okurken yanınızdaymış gibi hissediyor. İmrendim doğrusu. Reisle nice güzel avlara inşallah..