İlk Kez Suya İniyorum 3,40 Sea Master Q Bot ve Tohatsu 9,8 Yardım ve Öneriler

Motor 4 zamanlıysa işin biraz zor. İki zamanlıysa takman kolay olur. Zaten asıl motor için sana yardımcı olacak biri lazım. En soğrusu sığ suda takmak sanırım. Yoksa suya düşürme ihtimali olabilir. Özellikle sudan çıkartırken dikkat etmelisin. Motor egsozun etkisiyle yağlanacaktır. Çıkarırken elinden düşme ihtimali var. Dikkat etmelisin.

 

Hayırlı olsun.

Botu nerede kullanırsanız kullanın size tavsiyem gerek kurarken gerekse geri toplarken yanınıza mutlaka sağlam birisini almanızdır. Şu ana kadar gördüğüm soru cevaplara görede,

1- Rodaj denilen olay bir ayar değil, sıfır motorunuzun ilk kullanım süreci sırasında uyulması gereken presedürlerdir. Bu konu motorunuzun kullanım kılavuzunda net olarak belirtilmiştir. Denize gitmeden önce iyice okuyup anlamanız gerekiyor. Aklıma hemen gelen noktalar

- İlk 10 saat içerisinde motoru aşırı devirlendirmeden kullanacaksınız ( İlk yarım saat 1/3 deviri geçmeyin v.s. )

- Motorunuz sanırım 2 zamanlı. Rodaj periyodunda yakıt/yağ karışımı farklıdır. Normal zamanlara göre yağı daha fazla kullanmalısınız.

2- Motoru bota suyun içerisinde iken koymanız gerekecek. Zaten 2. kişide burada gerekecek. Bu aşamayı tek başınıza yaparsanız büyük ihtimalle başınıza bir kaza gelebilir ( Allah Korusun )


Şimdiden kolaygelsin.

 

Size ilk tavsiyem, denize bu botla çıkmayın..

İkinci tavsiyem ise, bu bota binip, hele ilk binişinizse, acemiyseniz, denize aman çıkmayın..

Üçüncü tavsiyem ise, ilk iki tavsiyeyi mutlaka dinlemenizdir..

Fakat, eminim ki, siz bu tavsiyelere kulak asmayacaksınız.. O zaman şunlaır tavsiye edebilirim..

Muhakkak can yeleği giyin.

Cep telefonu vs. gibi şeyleri, cepten filan düşmeyecek şekilde, su geçirmez poşet vs. içine koyun.

Sizi gören, bağırırsanız sizi duyacak birileri muhakkak olsun kıyıda..

Siz en iyisi, ilk üç tavsiyeye uyun..

Şimdi neden böyle diyorum..

Bu botun boyu 3.40 ise, eni olsa olsa 1.5 metre ancaktır. Kaldırma merkezi kenarlarda olduğu için yarım metrelik bir dalga gelirse, bir kenar yarım metre yukarı kalkarken diğeri aşağı iner, sonuç sizin ağırlığınız dengeyi bozar, dökülürsünüz üzerinden..

Bu durumu önlemek için, botun alt kısmının V şeklinde, kayık gibi olması gerekir. Öyle olduğu zamanda kürekle onu çekmek pek mümkün olmaz.. Motora bir şey olursa ki, sık sık olur bunlar bir şeyler, başınız ciddi derde girer bu durumda..

Ve akıntının karışık ve güçlü olduğu marmara'da, bir yandan akınıt ve rüzgara hakim olmaya çalışırken, diğer yandan vızır vızır gelip geçen koca gemilerin dalgalarıyla muhatap olacaksınız. Bu apaçık tehlike demektir.

Siz bununla, en azından iyice hakim olana kadar, sakin bir göle gidin. Yada daha iyisi (tuzlu su insanı dibe çekmez o kadar) plaj vs. gibi sığ bir yerde biraz talim yapın. Gene can yeleği vs. takın. İyice bir alışın.. Ondan sonra, kendiniz daha iyi bir karar verirsiniz..

 

Evet motor düşürmeme olayına kesinlikle çok dikkat etmek gerekiyor kesinlikle katılıyorum. Suya düştükten sonra bu kadar emek karşılığı alınan motor artık problemli bir makine halini alacaktır. Tohatsu Japon malı bu arada ama denize düşerse istersen Alman malı olsun çok bir şey farketmeyecektir...

 

motor 2 zamanlı 4 zamanlılar hem ağır hemde yan yatırıldığı zaman yağ akıtabiliyor diye duydum. Sığ suda takmak banada hem daha kolay hemde daha güvenli gibi geliyor. Tekneyi indirceğim yerde anlıyorlardır ama onlara pek fazla güvenemiyorum....

 

Cevaplar için teşekkür ederim. Garanti kapsamına dahil olmak için motoru servise götürüp ilk denemsini orada yapmak gerekiyormuş. Orada her konuyu sorarım ve kullanma kılavuzunu da kesinlikle okurum. Mesela sizden rodajın ayar olmadığını öğrendim bile uyarılarınızı dikakte alacağım....

 

Öncelikle hayırlı olsun, güle güle kullan. Hayatta hiç bir şey için geç kalınmış sayılmaz. Arkadaşların önerilerini de gözardı etmeden, keyfini çıkarın. Her spoeda olduğu gibi burada da güvenlik ön planda gelir.

 

Tavsiyelerinizin ilk 2 maddesini silersek hepsini uygulayacağım şaka bir yana dediğiniz konularda haklısınız. Ben arkadaşımın teknesine bağlı joker botu yaklaşık 2 sezon aralıklarla kullandım. İlk kullanımım olmayacak fiber teknede az çok yazlıkta kullanmışlığım vardır. Tabi bu kullanmalar başkalarının malı ve sorumluluğunda olduğu için benzinine kadar konulmuş ve sadece motoru çalıştırıp gezmek ve eğlenmek anlamındaydı. Ne motoru takarlarken ne sökerlerken denk gelmek nasip olmadı.


Deniz konusuna gelince kesinlikle uyarılarınız dikkate alınacaktır. Planım Suadiye Fenerbahçe Dalyan arasında kıyıdan fazla açılmadan küçük gezintilerle başlamak ve hem botu hem denizi tekrar birebir tecrübe etmektir. Çocukluğumdan beri Dalyandan kayık kiralarız. Havanın 5 dk içinde inanılmaz fırtınalara çevirilecekken kayıkçılar tarafından uyarılarak büyük belalardan kurtaıldığımızı bilirim. Hava durumunu mutlaka takip edeceğiz. Ufak tefek öğrendikten sonra balık macerasınada başalayacağım kısmet olursa....Tecrübe edindikten sonra ada maceraları da başlayabilir

Botun alt kısmı da şişme ve V şeklindedir. Tahmin ettiğiniz gibi sadece yanlardan destek almıyor. Tamamen her açıdan dengeyi sağlayacak bir yapıya sahip olduğunu forumlardaki yrumlardan öğrendim. Arkadaşımın joker botunun tabanı fiberdi tam anlamıyla aynı olacağını düşünmüyorum...

İyi yüzerim ama can yeleği beklenmedik olaylarda hayat kurtardığına göre kişi sayısı kadar olmadan kesinlikle yola çıklımayacaktır. Denizin şakası olmaz ve havuzda yüzmeye benzemez o konuda kesinlikle denizi hafife almam...
Uyarılarınız için teşekkür ederim...Yarın bir aksilik olmazsa denize iniyorum.....

 

Çok teşekkür ederim Allah olmayanlara da nasip etsin olanlarada daha iyisini verir İnşallah....Güvenlik kesinlikle çok önemli ..... Bu konuda bilinçsiz yada kontrol ediilemez adımlar kesinlikle atmam. Umarım çok keyifli bir ya geçiririz....

 

Tavsiyem, botu boyunuzu aşmayacak kadar sığ, bilhassa kayalık, duvar gibi kıyılardan da olabildiğince açıkta kullanmanızdır..

Bot, kayığa benzemez.. Kayık kendini nispeten kolay toplar ama, bot bunu yapamayabilir..

Denizde kaide, bugüne kadar olmamış olması, bugün olmayacağı anlamına gelmez şeklindedir. Bu kaideyi ciddiye almak lazımdır. Sizin iki sorununuz var..

Birisi dalga.. Deniz çarşaf gibiyken birden nerden çıktığı belli olmayan boyunuzu aşan bir dalgaya denk gelebilirsiniz.. Umarım gelmezsiniz hayatınız boyunca.. Ama buna tedbirli olmakta fayda var..

Diğeri ise, motorun bozulması.. Bu botların suda motorsuz, kürekle vs. çekilmesi zordur.. Ve akıntı size sürpriz yapmak için hazır bekliyor olacaktır..

Bu nedenle, siz denize çıkmayın o botla.. Ama kim takar? O kadar para verdik, rüyalarımıza girdi bu bot, adam çıkmış "amanda denize çıkmayın" diyor.. Külahınıza anlatsa daha iyi olacaktır elbette..

Bu nedenle, yapmanız gereken olabildiğince ihtiyatı elden bırakmamaktır..

Birincisi, her an devrilip alabora olabilirsiniz.. Bunu bilin.. Bu durumda, bir; suya batıp boğulmayacak şekilde hazır olmalısınız, iki; düşerken bir yerlere çarpmamalısınız. Bilhassa dalga alıp sizi kayalıklara vuramamalıdır..

İkincisi: Her an motorunuz "buraya kadar, benden paydos" diyebilir.. Böyle bir durumda, yerinizi söyleyebileceğiniz, sizi gelip oradan alacak motorize birilerinin hazırlığını yapmış olmalısınız.. Neler mesela? Telefonun şarjı tam olmalı. Kontörünüz var olmalı. Arayacağınız birileri haberli ve hazır olmalı. Ha, kıyıda hazır kıta olması şart değil elbette.. Barınaktan, dalyandan vs. birilerine ulaşabiliyor olmak kafi olacaktır.. Kayık kiralamışsanız, sahibi gizi gözetler, nede olsa mal onun, bir şey gelsin başına istemez. Ama kendi başınızaysanız kimsenin umrunda olmazsınız..

Üçüncüsü, sürekli çevrenizi kollayın.. Koca ege denizinde iki gemi nasıl gider birbirine toslar, akıl alacak iş mi? Ama olur bunlar.. Bilhassa büyük gemileri taa uzaklardan gözleyin. Radar yansıtacak bir şeyler olsun yanınızda.. Direkmi var şişme botta sanki? Basit.. Biraz alüminyum folyo alın. 3.2 cm boyunda, 1-1.5 cm eninde bir kça parça kesin. Biraz 3 ila 10cm arası aynı kalınlıkta şeritler yapın. Şapkanızın iç yüzeyine, dışına vs. bunları kafanızda yatay duracak şekilde yapıştırın.. Bu genelde, mükemmel bir radar reflektörü görevi yapar.. Gemilerin gitmek için şoföre ihtiyacı yoktur.. O yüzden gemiciler hele radar bir şey göstermiyorsa, gemiyi kendi dümenine salıp konkene gitmeyi pek severler. Bunu aklınızdan çıkarmayın ve canınızı bir kaç denizciye emanet etmeyin..