Iskarmoz, nam-ı diger Akdeniz Baracudası

Konu, 'Denizlerimizden Güncel Av Raporları' kısmında SpinnerPro tarafından paylaşıldı.

Konu Durumu:
Daha fazla cevap için açık değil.
  1. SpinnerPro

    SpinnerPro Doğan

    Mesajlar:
    136
    Şehir:
    Istanbul
    Doğayla bir başıma kalmak, kafa dinlemek ve tabiki balık tutmak için on günlügüne Muğlaya gittim. Bölgeye yabancı olduğum için ve forumlarda avlak yerleri hakkında bilgi almak yerine, kendi başıma ben balık olsaydım nerelere giderdim diye insan aklımla google earth/maps uydu fotoğraflarından körfezin en derinlerine kadar tüm kıyı şeridini taradım. Bu yerleri belirlerken bir kac popüler noktayıda buldum ancak benim için öncelikler kendi başıma kimsenin olmadığı, balığında benim orada olabileceğimi düşünmediği ıssız yerlerdi. Birbirine yakın bir kac noktayı belirledikten sonra o bölgeye en yakın kalacak yeride ayarladıktan sonra kendimi Muğlada buldum.

    Ilk gece dinlendikten sonra sabahın erken saatlerinde yola koyuldum.Bir dağ, bir orman ve benim büyüklüğümde kayalardan oluşan birkaç yüz metre uzunluğunda bir kıyı şeridi geçtim ve belirlediğim noktalar icerisinde beni en cok heyecanlandıran o yere geldim. Heyecandan ellerim titriyor, oltamı sırtımdan indirirken sahteleri cantamdan cıkarırken kendimi yaralayacağımdan korkup kendi kendime sakin ol sakin ol diyorum ama nafile o kadar uzun süre uzak kalmıştım ki böyle bir maceradan, mümkün değil kontrollü olmaya. Herşeyi hazırlamam heralde bir dakika sürmüştür, saatlerce yürüyüş , atlayış zıplayıştan sonra bir dakikada balıkçı moduna girmiştim. Tam ilk atışı yapacağım bir anda karşımda yaklaşık 50-60 metre ileride denizin ortasında kayalıkları gördüm. Uydudan baktığımda kayalıkları görmüştüm ancak suyun hemen altında görünüyorlardı oysa simdi karşımda deniz seviyesinden en az bir bucuk metre yukarıda kuru, dalgaların boğamayacağı kısımları görünüyor.Ben dururmuyum, yanıma sahtelerimi, otamı ve yanımda bulunan bir şişe suyu alıp geri kalan herşeyi kıyıda bırakıp denize girdim ve o kayalıklara yüzdüm. Derinlik 4 ila 12 metre arasında degisiyor, büyük büyük taşlar heryerde ve aralarındaki akıntı sanki bir akvaryumun icerisindeki suyun devirdaimini saglayan motor kadar güçlü. Balık ister aç olsun ister tok buralara en azından oyun için gelecegini biliyordum.

    Oğleden sonra kayanın etrafını bir anda serseri lambukalar sardı, serseri diyorum çünkü herşeyi alt üst ediyorlar, bütün balıklar, gümüş benzeri küçük balıklar, tüm canlılar panik icersinde atlayıp zıplıyorlar. Lambukalar benimle ve sahtlemle dalga gecercesine ben çekerken sahtemin yanında yüzüyorlar, bana güldüklerini biliyorum o kayanın üzerinde bu pembe sahteyle mi balık yakalayacaksın diye.Hemen onlara uygun bir sahte çıkarttım, üzerindeki iğneleri söktüm ve iğnesiz birşekilde atıp çekiorum onlarla oynamak için. On beş yirmi dakika onları oyaladığımı sanıyorum. İğneleri cıkardıktan sonra bayağı bir vuruşta aldım, herhalde anladılar bir zarar gelmeyeceğini.Bir süre daha takıldıktan sonra benden sıkılıp gittiler.Bende eski düzeneğe geri döndüm.

    Aksam suyunda 400-500gr ağırlıklarında birkaç levrek ve ispendek yakalama fırsatım oldu, bu beni cok mutlu etti en azından balık yakalamaya başlamıştım ama ben daha büyük balık istiyordum ve sırf bu yüzden elimdeki en büyük sahteleri kullanıyordum. Ama balık levrek olunca onun için farkeder mi? neredeyse kendi büyüklüğündeki sahteye atlıyor.Yakalanan bu balıkları olduğu gibi geldikleri sürüye geri bıraktım. Saat 20:00 civarında herşey bir anda durdu, ne bir vuruş ne bir balık hiçbirşey yok ortada.Hava kapalı zaten ve bir anda kendimi zifiri karanlıkta buldum.Kafa fenerini acmak istemiyorum çünkü biliyorum hissediyorum hemen altımda taşın etrafında birşey var dolaşıyor onu kacırmak iştemiyorum. Aklımda Turgay ağabeyin yakaladığı kofana var, onun raporunu okuduğumda kofana öncesi levreklerin ortada görünmediği idi bende öyle bir durumla karşı karşıya kaldığımı düşünürken bulunduğum noktaya kofananın geleceğine pek ihtimal vermiyordum. Belki bir akya olabilirdi veya sarıkuyruk veya cıplak? bunların hicbirini daha önce yakalama fırsatım olmamıştı bu sularda.Binbir türlü düşünceler gecerken bir anda ıııızzzıııııııııııığğğğğğğğğğğğğ diye öttü kalama.Ya zaten balığa dünyanın en ucuz oltasıyla gelmiştim kalama ayarımda 3kilo çekere göre ayarlıydı.Ama bu alıp götüren balık sanki misina boştaymışcasına çekiyor. Her nekadar makina ve kamışım anca 7 kiloyu çekecek güçte olsada kullandığım örgü misinanın çekeri 37 kilo. Evet yanlış duymadınız sebebi ise kayalık yerlerde aniden yön değiştiren rüzgar ve güçlü dalgalarla kayalara takılan sahtemi kaybetmemek için bu çekerli bir misina kullanıyorum.(cok az sahtem var ve hepsine ruhen bağlıyım) Biliyorum çok komik bulacaksınız bunu ama öyle.Tek dikkat adilmesi gereken sorun şu misinanın çekerine güvenip makina ve kamışa abanmamak gerekiyor yoksa hem kamışı kırar hemde makinanın dişlilerini dağıtırsınız oyüzden kalama ayarı çok daha önem kazanıyor bu gibi bir durumlarda. Balık cekiyor ben sarıyorum ama herşey boşa ve yavaş yavaş kalamayı sıkmaya basladım ve balığın gerçek kuvvetini hissettikçe sanki o beni yakalıyormuş gibi onun hareketlerine uyum sağlamaya calışıyorum. Bulunduğum taş üzerinde hareket imkanı, kollarımın uzanacağı ve vucudumu oldugum yerde dondurebilecegimle kısıtlı, yürüyebileceğim bir yer yok balıkla koşabileceğim.. Kalama ayarını daha da sıktım balığı bir an önce yormam ve yüzeyde tutmam gerekiyor çünkü heryer taşlık zaten ve balığın taşların arasında misinayı dolaması an meselesi.Simdi balığın gerçek gücünü hissetmistim, cizgifilmlerdeki elektrik carpmışa dönen karakterler gibi kafa atıyordu.Kafa lambasını acıp acmamakta tereddütteyim ama balığıda görmek istiyorum en azından ne olduğunu.Nefesim kesilmişti adrenalinden, aldığım oksijen yetmiyordu sanki ve sürekli kendimi sakinleştirmeye çalışıyorum. Balık karşı koydukça herşey alt üst oluyordu yine kendimi kaybediyordum. En sonunda umrumda değil ya kaçarsa kaçsın diyip asıldım kamışın dayanacağı bütün güçle ve balığı hemen önümde su üstüne çıkardım lambayı actım ve kofana olduğunu gördüm. Yaklaşık 3 kilo çivarında olduğunu tahmin ediyorum ama balığı görmeseydim verdiği inanılmaz mücadeleye göre ve benim yaşadığım heyecanla en az 5-6 kiloluk hatta daha büyük balık der dururdum.Balığı kendime doğru çekmeye başladım ancak kayalara nasıl cıkartacaktım kamışın dayanacağına hic inanmıyordum , eldivenim olmadığı icin cıplak ellede cekmek istemiyordum misina örgü misina olduğu için balık her sıcradığında elimi kesecegini biliyordum oyüzden acayip bir fikir geldi aklıma, kamışı kayaların arasına sıkıştırdıktan sonra kendi bedenimi makara olarak kullandım ve oldugum yerde dönerek misinayı belime sarmaya basladım. Evet bunu yaptım. Biri beni görse kameraya alsa heralde youtube ta en cok tıklanan videolardan biri olurdu. Simdi cok komik geliyor banada ama o anda acayip ciddi ve mantıkli bir iş gibiydi ve bayagıda işe yaradı balığı sudan cıkartmayı başardım ve kayadan yukarı cekmeye çalışırken misina takıldı busefer ve onu çözmek için eğildiğimde bu sefer balık boşta kaldı son bir hamle yaptı ve sahteden kurtuldu aşağıdaki kayanın üstüne düştü, belki sıçramaz birdaha demeye kalmadan tam ona hamle yapcakken kaydı ve denize geri döndü. Sonrasında bir kac dakika hicbirsey yapmadan durdum öylece, dizlerim falan halen daha titriyordu.Gercekten yıllardır balık tutarım her seferinde bunu yaşıyorum bir iki kilonun üzerinde balık yakalarken. Bunu hem kaybetmek istemiyorum ama bir yandanda daha sogukkanlı olmayı öğrenmek istiyorum. Yavas yavas misinamı, oltamı tekrar eski haline getirdikten sonra biraz dinlenmeye kayanın üzerinde kestirmeye karar verdim.
     
  2. SpinnerPro

    SpinnerPro Doğan

    Mesajlar:
    136
    Şehir:
    Istanbul
    Sabaha dogru bir kilonun altında iki tane iskarmoz geldi, bu yeni birseydi çünkü akşam hic rastlamamıştım ve bu bölgede bir sürü iskarmoz olması gerekiyordu yani ben iskarmoz olsaydım buradan biryere gitmezdim demek istiyorum :) hahaha sabah 0700-0730 civarlarında ise kalama yine bızııııııııııığğğğğğğ diye ötmeye başladı tek bir yöne gidiyor bu sefer balık. Frenlemeye çalıştım bu sefer durdu öylece. Hay Allah noldu ki demeye kalmadan bu sefer misina sanki boşta kalmışcasına sarıyordum ki balığım bana doğru yüzdüğünü farkettim bende son sürat sarmaya başladım neticede benim işimi kolaylaştıracaktı bu durum. Yaklaşık bir 20 metre yaklaştıktan sonra karşı koymaya calıştı o sırada bununda bir iskarmoz olduğunu gördüm ama pek mücadeleci bir balık olduğunu söyleyemem ve sonra onu çekmeye başladığımda ise sanki bir sandalı çekiyormusum gibi geldi. Daha sonra bunun nedenini resimdede göreceginiz gibi sahtenin iki ignesinide agzına aldıgı icin agzını kapatamıyordu ve ben onu cekerken agzı acık oldugu icin sanırım agzına giren sudan dolayı frenleme yapıyordu.Balık cok seyrek sıcradıgı için onu kolayca kayanın üzerine bulundugum yere cıkarabildim. Simdi ise tek sorun onun fotografını cekip denize geri bırakmam gerekiyordu. (Ben sadece sportif amaclı avlanıyorum, mesela oyuzden ignelerimin uclarındaki kılcıklarda eziktir balıga daha az zarar versin diye gercegi buyuk ihtimalle onceki kofananın kacmasındaki en buyuk faktorde buydu. Cok kacırıyorum ama hem balıga daha az zarar vermiş oluyorum hemde olası bir kazada iğnenin bana saplanması durumunda hastaneye gidecek bir durum söz konusu olmuyor.)

    Balığın fotografını cekmek icin tekrar kıyıya yuzmem gerekiyordu çünkü fotograf makinesi ve eşyalarımı orada bırakmıştım bu kayalara yüzerek getiremedim ıslanırlar diye. Bir elimde iskarmoz diger elimde oltam sırt ustu su samuru gibi yuzerek kıyıya geldim herşey bir komedi.. :) neyseki kimseler görmedi. Balıgı kayalıkların arasında olusan bir su birikintisine koyup hemen üzerimi degiştirip, makinayla bu fotografı çektim. Keşke daha iyi daha kaliteli cıksaymış ama o yorgunluk ve balığın daha fazla şoka girmemesi icin elimden gelen en hızlı şekilde hareket etmeye calıştım.Ve balığı denize geri bıraktım.İğneleri eldivensiz ve balık tutucu olmadan cıkarmak biraz zor oldu halka pensesi ile cıkardım. Ama bu işlemi yaparken balık her zıpladığında bende zıpladım. Malüm bu büyüklükteki bir iskarmozun dişlerini tahmin edersiniz.

    [​IMG]

    Uploaded with ImageShack.us


    Av boyunca tek bir model sahteyi değişik zaman diliminde farklı renk kodlarıyla deneyerek kullandım.

    [​IMG]

    Uploaded with ImageShack.us

    Önceki iki iskarmoz ve resimdeki, Duel Aile Magnet Neo DB 125mm (F) yüzen pembe kafalı altı gümüş sahte ile yakalanmıştır.
    Kacan Kofana ise aynı modelin HHS kod numaralı ile aksam 20:00 den sonra güneş battıktan sonra.
    Geri bırakılan levrekler ve ispendek yine aynı modelin kırmızı kafalı olan SHRH ile güneş batarken.
    Lambukalarla iğneleri cıkarılmış MGRK renk kodlu olan sahte ile oynamıştır.



    On günlüK maceranın ilk günü bu şekilde gecti. Kayalarda gece bayağı bir tedirgin oldum, ne işim var burada benim diye çünkü öyle bir yerdeydim ki kimse beni göremez kimse beni duyamaz.. Ama sonra enteresan bir huzur sardı içimi, tek başıma o sessizliğin içinde tüm sıkıntılar, korkular bir anda kayboldu gitti...
     
  3. modena

    modena

    Mesajlar:
    1.911
    harikasın...ellerine sağlık...valla kofana ve ıskarmoz isimlerini duyunca heyecanlandım...iki balığında mücadelesi çok güzeldir...ikisi de çok yaramazdır...ama en agresif olanı hangisi dersen elbette ıskarmozdur...saldırmaktan asla korkmaz...çok gördüm akyaka da sabah suyunda kofana kovalayan ıskarmoz...:)...insana saldırmaktan bile geri kalmazlar....peki lambukalar...onlarda kurt sürüsü misali gezerler etrafta...ama güzellerdir...renkleri çok başkadır...gökova körfezinde avın sabahı ayrı akşamı bambaşkadır...zaten bereketli bir alandı...şimdi bereketi artacak...koyların tamamına yakınında av yasağı var...ve uygulanmakta olan bir yasak bu...ama benim aklım gecelerde...gece ışıkla dalıp acımasızca balıkları vuranlar da...ben muğladan ayrılmadan önce azılı bir tanesini yakaladıklarını duymuştuk...teknesinden 50 adete yakın trofe boyda sinarit çıkmış...7 tüp...halojen ışıldaklar...kompresör ve zıpkınlar...

    balıkçılar bu konuya çok duyarlı...gereken neyse yapıyorlar...

    balığın çok güzel...aslında çok hırçındırlar kolay teslim olmazlar...ama aç ve yorgunsa o ayrı...unutmamak gerekir ki barracuda ile akraba olan bu tür su altında en hızlı yüzen üç balıktan bir tanesi...

    sağolasın...gece yarısına doğru uyku açan bir rapor oldu bu...ellerine sağlık...

    kullandığın sahte benimde favori olan sahte markalarım dan biri...görevini balığın olduğu yerde fazlası ile yerine getirir...
     
    Son düzenleme: 20 Ekim 2010
  4. 56561

    56561 Yücel

    Yaş:
    49
    Mesajlar:
    2.535
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Daiwa Sensor Red Surf 4.00, Daiwa Procaster Samfish 2.10
    Favori Makine:
    Shimano Catana 4000FA, Ryobi Ecuisma 8000vi
    En İyi Avı:
    10.5 kg rus kefali, 5.250 Levrek, 1573gr kofana
    Harika bir anlatım olmuş tebrik ediyorum. Bir an kendimi belime misina sararak balığı çekerken hayal ettim :)
    Ellerine sağlık Doğan
     
  5. focaiano

    focaiano Selahattin

    Yaş:
    40
    Mesajlar:
    87
    Şehir:
    Ankara&İstanbul
    Tebrikler çok güzel ve sürükleyici bir anlatım ve heyecanı bol bir rapor olmuş..Kofana kaçmış ama en az onun kadar güzel bir ıskarmoz gelmiş kısmetinize.. Daha iyi avlara rastgele:)
     
  6. bahti88

    bahti88 Bahtiyar Çelik

    Mesajlar:
    1.113
    Şehir:
    Balıkesir - İzmir
    En İyi Avı:
    1531 gr. Pullu Sazan, 1150 gr. & 58 cm. Turna
    Böyle içten rapor yılda bir gelir, Allah nazarlardan saklasın abim :)
     
  7. fish founder

    fish founder Özgür

    Yaş:
    52
    Mesajlar:
    1.874
    Şehir:
    istanbul
    tek kelime ile tadından yenmiyecek kadar güzel harika anlatımlı ve içine alan bir av raporu doğan,
    canı gönülden tebrik ederim,

    ayrıca ıskarmozun fotoğrafını görünce sevgili turgay 'modena' ile ava yasaklanmadan evvel akyada'da yakalayıp geri saldığımız azmanlar geldi aklıma,
     
  8. SpinnerPro

    SpinnerPro Doğan

    Mesajlar:
    136
    Şehir:
    Istanbul
    teşekkür ederim. o bölgedeki sahil güvenliği gördüm sadece yasaklanan alanlarda değil kmlerce dışarıdaki koylarıda kontrol ediyorlar ama gece avlananı yakalamak cok güç. kaçak avlanan 50 adet trofe boyda sinaritli, 7 tüplü, halojen ışıklı o insanları durdurmak için yine suyun altında zıpkınla bekleyen bir özel tim gerekiyor. daldıktaki boygede denizin altında kayalara zıpkınlayıp tüm malzemelerinide yapay resif oluşturmak icin üzerine yığmalı.
     
  9. SpinnerPro

    SpinnerPro Doğan

    Mesajlar:
    136
    Şehir:
    Istanbul
    teşekkürler.. bayağı komik bir görüntü cıkıyor ortaya değil mi? :D
     
  10. SpinnerPro

    SpinnerPro Doğan

    Mesajlar:
    136
    Şehir:
    Istanbul
    teşekkürler..

    kofanayı gördüğüm için mutluyum eğer hic görmeden kaçacak olsaydı bayağı üzülürdüm çünkü onun o elektrik çarpılmışcasına kafa sallaması debelenmesi benim hayal gücümü bayagı bir canlandırmıştı. görmeseydim ona orkinostu bile derdim. (kacan balık büyük olurmuş) :)

    sizede aynı dileklerimle. rastgele.
     
  11. SpinnerPro

    SpinnerPro Doğan

    Mesajlar:
    136
    Şehir:
    Istanbul
    teşekkür ederim kardeşim. Allah sanada güzel avlar nasip etsin. :)
     
  12. SpinnerPro

    SpinnerPro Doğan

    Mesajlar:
    136
    Şehir:
    Istanbul

    teşekkür ederim. zaten sizin o raporunuz bir fenomen. maceranızı günlerce defalarca okudum. cok şanslısınız ki birbirinizi bulmuşsunuz. tek başınada keyifli ama yanında iyi anlaştığın bir iki kişide olunca daha farklı bir heyecan oluyor mutlaka.
     
  13. ycan

    ycan Yalın CAN

    Mesajlar:
    126
    Şehir:
    istanbul buyukcekmece
    Favori Kamış:
    Shakespeare-Balzac
    Harika bir anlatım , okumaktan büyük zevk aldım, teşekkürler, yanlız sayın Doğan siz balığa gittiğinizde, birisinin sizi gizli kameraya çekmesi lazım, değişik uygulamalarınızı kaydetmek için :) . Saygılar.
     
  14. esref surek

    esref surek eşref sürek

    Yaş:
    63
    Mesajlar:
    1.728
    Şehir:
    tekirdağ
    Favori Kamış:
    tekne ile olta balıkçılığı
    En İyi Avı:
    7 kiloluk sinarit
    Anlatım süper balık harika sanki bende ordayım
    bugüzel avlarının devamını dilerim rastgele
     
  15. barbunya

    barbunya Faruk

    Mesajlar:
    160
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    lineaeffe s-flex 10 kilos surf
    Favori Makine:
    okuma epixpro epb
    En İyi Avı:
    Palamut 39cm
    harika bir rapor, okurken resmen o anları yaşadım. izlediğim filmlerinde etkisiyle sanırım; kayalara vuran dalga sesleri(shutter island) kulaklarımda yankılandı bir an,gece orda kalışınız(cast away) manzaraya bakışınız,maceraya teşvik ediyorsunuz tebrikler tebrikler..
     
  16. kusursuzbuz

    kusursuzbuz osman

    Mesajlar:
    111
    Şehir:
    istanbul, başakşehir
    Favori Kamış:
    dam
    Favori Makine:
    dam
    En İyi Avı:
    Yayın 10kg.
    Doğan bey, iyi o balığı bahsettiğiniz olta ile kıyılayabilmişsiniz. Tebrikler, hiç yakından iskarmoz görmedim ama keyifli bir mücadelesi olduğu belli :) afiyet olsun...
     
  17. İzmirli51

    İzmirli51 Fikret ALAYLIOĞLU

    Yaş:
    73
    Mesajlar:
    195
    Şehir:
    (İzmir) Adana
    Favori Kamış:
    2,59 cm Shakespeare UglyStik Lite, 2,40cm Dam EMotion 25 IM6X ,
    Favori Makine:
    Sahara 3000FD ve Sonora 2500FB - 4000FB
    En İyi Avı:
    Levrek 1,950 kg
    Merhaba Doğan arkadaşım. Harika anlatımlı bir rapor olup eline sağlık. Yaşadığın anları sanki bizlere yaşatırmışçasına anlatmışsın, teşekkürler. Balık tutmak ayrı bir duygu, doğa ile bütünleşmek ayrı bir duygu olup, her iki duygu birlikte yaşanabilinirse, av sürecinde geçen zamanın keyfi, hazzı ve verdiği huzur bambaşka oluyor. Avlarının ve huzurunun ayni güzellikte devam etmesini dilerim. Böyle bir ortama da ihtiyacın vardı diye düşünüyorum. :) Bulunduğun ortamı paylaşmak isterdim. Raporlarının devamını bekleyeceğiz. Sevgi ve saygılar sunarım.
     
    Son düzenleme: 20 Ekim 2010
  18. 56562

    56562 xxx xxxxx

    Mesajlar:
    1.145
    Şehir:
    Apapa
    Sizinle beraber ava gitmiş kadar olduk. Tebrikler ve teşekkürler.
     
  19. enis59

    enis59 enis

    Yaş:
    45
    Mesajlar:
    458
    Şehir:
    tekirdağ
    Favori Kamış:
    shimano catana 2.70 mh, shimano catana ax te surf 400 mormora
    Favori Makine:
    okuma avanger av 30, okuma avanger av 45, shimano alivio 4000 fb
    tebrikler harika bir rapor olmuş bir an kendimi yanınızda hissettim heyecanınızı yaşadım tek kelime ile harika
     
  20. hydesigner

    hydesigner Hakan

    Mesajlar:
    185
    Şehir:
    istanbul
    Favori Kamış:
    Tolee kawahagi 2.1
    Favori Makine:
    Ryobi Kobe 3500
    Gecenin zifiri karanlığında, ıssız bir kıyıda, denizin içindeki bir kayanın üzerinde sabahlamak gerçekten yürek ister. Çok güzel bir av günü ve gecesi olmuş tebrik ederim. Size tavsiyem (ricada olabilir) su geçirmeyen fotoğraf makinesi kılıflarından alın ki tüm aksiyonu kare kare çekebilesiniz. Fotoroman tadında raporlar ve güzel anlatımınız ile keyfimizi ikiye katlarsınız kuşkusuz :)
     
Konu Durumu:
Daha fazla cevap için açık değil.