Bu hafta sonu için bir planımız olmamasına rağmen, Özgürcan’ın Perşembe gecesi yaptığı yoğun ısrarlar sonucu, Cuma günü hemen bir “paldır küldür planı” yaptık. Cumartesi sabahı erkenden yola koyulduk ve gideceğimiz yerden Diren’i de alarak, avlak bölgesine doğru yola çıktık. Buradan yiyecek anlamında pek bir şey götürmemiş, oradan alırız diye düşünmüştük ama geçtiğimiz yollar merkeze uzak olduğundan bir türlü alışveriş yapamamıştık. Baktık olacak gibi değil, yol üstünden bir yerden mangallık bir şeyler aldıktan sonra, daldık bir köye ve oradan sebze namına alabileceklerimizi aldık. Tabii bu arada köylülerle hoşbeşi de ihmal etmedik. Hele bir yaşlı amcamız vardı ki, keyifli sohbetiyle kısa da olsa bize hoşça vakit geçirdi. Bizim insanımız böyle işte, yanına yöresine vardığınızda, sohbetiyle, bazen ikramıyla hemen gönlünüzü fethediverir. Evinin yakınındaki alanda bulunan naneleri görünce, Diren ve ben toplamak istedik tabi (içgüdüsel olarak, yenebilecek herşeyde gözümüz var. ). Ben “bunları dolmaya koyacaksın taze taze” deyince, amca da sağolsun “toplayın toplayın, kıyılır onlar, salataya da konur, dolmaya da konur” diye anlatmaya başladı. Orada birkaç kare fotoğraf da çektikten sonra, tekrar avlağa doğru yola koyulduk. Avlağa vardığımızda, zeminin kötü olmasından dolayı arabayla fazla ilerlememiz mümkün olmadı. Çok fazla eşyamız olmasından dolayı yürüyerek de istediğimiz noktaya gidemezdik. Ondan sonra, başka yere gitmeye karar verdik ve vakit kaybetmeden yola çıktık. Oraya vardığımızda çok mutlu olmuştuk, çünkü hemen yerleşecek yer bulmuştuk ve mekan tam anlamıyla cennetten bir köşeydi bizim için (yupppiiiiiiii ). Pek kimsenin olmaması da ayrı bir güzeldi. Öyle ki, tüm gün boyunca, arabasıyla geçenler ve sürüleri otlatanlar dışında kimseleri görmedik. Yerleştikten bir süre sonra mangalımızı yakmaya giriştik. Beyler mangalla ilgilendiler, biz de salata yapma işine koyulduk. Tabii sonra da karnımızı doyurmaya oturduk. Bir de köpeciğimiz vardı ki evlere şenlik. Dördümüzden çok yemek yedi kerata ve bütün gün yanımızda oturdu. At-çek yaptık, sohbet ettik, yemek yedik, gırgır şamata derken günü de bitirdik. İyi ki Özgürcan’ın ısrarlarına kulak vermiş ve gitmişiz. İstanbul’dan, gürültüden, stresten uzak çok keyifli zaman geçirdik. At-çek sonucunu merak edenler, fotolarda cevabı bulabilirler. Yer ismi belirtmedim, fotoğraflardan tanıyan arkadaşlar da belirtmezlerse sevinirim. Bunlar da günün fotoları… Şeker amcamız Diren, balıklara vururken… Ben at-çek yaparken… Özgürcan'ımız... Nurlu çocuk. Yasin'imiz... Yukarıdan aşağı; Özgürcan, Yasin, Diren ve ben...
Dostlarlarla ve doğa ile başbaşa olmak gibisi yok gerçekten, Bu güzel firar için hepinize çok teşekkürler arkadaşlar. En kısa zamanda yeni bir kaçış öyküsünde buluşmak üzere...
çok güzel kareler bunlar,tam posterlik olmuş mekan da ayrı bir güzelmiş paylaşım için teşekkürler Sennur hanım
Orada olmak vardı dedirten, mutena vakitler hakikaten. Cana can katan müstesna anlardan bizler de nasiplendik sayenizde. Doğa, türlü nebatat, şirin-şeker börtü böcek, cana yakın hayvanat, dostluk, sevgi iç içe yumak olmuş. Beklediğimize değdi, her şeyi ile harika bir günce yine. Gönlünüze sağlık. Kardeşlerim, dostlarım. Ekibe selam, güzel gönlünüzce nice firarlara.. Birbirinden güzel hediyelerinize de çok teşekkür ederim. Pek sevindim Sennurkız.
Hem de nasıl... Geri dönmeyi hiç istemedik. Çok güzel bir yer gerçekten. Sessizlik, huzur, renklerin güzelliği bizi kendimize getirdi. Bir anda bütün sıkıntılarımızı unutuverdik, hatta hiç dert tasa konuşmadık, bol bol şamata yaptık, kurbağalarla eğlendik v.s... Bizim gibi işi çok, vakti az olanlar için nimet.
Hakikaten öyle balli. Keşke hepbirlikte olabilsek böyle anlarda, keyfini hepbirlikte çıkarabilsek ama nasip kısmet işi. Yine de dostlar hep gönlümüzde. Aleyküm selam diyeyim ama kendileri gelip selamını alırlar zaten merak etme. Hediyeleri beğendiysen bu bizi mutlu eder tabi. "Sennurkız" da yeni lakabımız herhal.
Çok güzel bir yere benziyor,harika kareler eşliğinde güzel bir anlatım ve en güzeli dostlarla güzel bir ortamda geçirilen güzel bir gün.Gözümüz gönlümüz açıldı,ellerinize sağlık...
İnşallah gubani, inşallah. (her paragrafa ayrı yazacağım da, bu ilk paragrafa. ) Yasin ve Özgürcan tamam da, Direncik'ten pek umudum yok açıkcası. Doğumgünü çayını içmedi henüz. Zaten buzun içerisindeydi, şimdi iyice soğumuştur, içilmez de. (bu ikinci paragrafa. ) Sizlerin mutluluğu benim de mutluluğumdur. Tahterevalli misali biri dolar biri boşalır. Yahut bir ayağı iner, diğeri çıkar. Aha işte, en büyük mutluluk. (bu üçüncü paragrafa. ) Evet, herhal. (bu da dördüncü paragrafa. )
Gözünüz gönlünüz açıldıysa ne mutlu bize. Amaç biraz olsun bu karelerle, arkadaşlarımızı alıp başka yerlere götürmek zaten. Biz nasıl sizlerin fotoğraflarıyla başka alemlere dalıyorsak, sizler de aynı şeyleri yaşayın istiyoruz. Dostlarla olmanın keyfi, hele ki böyle bir yerde, hiçbir şeye değişilmez. Darısı, işten, güçten, stresten her zaman uzaklaşma fırsatı bulamayanların başına.
Harika manzara, güzel fotoğraflar. Çok güzel vakit geçirdiğiniz belli. Ama hani balıklar? Vuruş da mı alamadınız?
Öncelikle teşekkürler, gerçekten güzel vakit geçirdik. Bir ara oltalarımızı bir şeyler takip etti ama ne olduğunu kestiremedik. Ama büyük bir şeyler değildi. Vuruş alamadık malesef.
Ne yapsın zavallı balık. Ben de kafaya oltayı yesem zinhar ne takip ederim ne de kafaya vuranların -tabi yanındakilerin de- semtine uğrarım. (bkz. Diren'in fotosu )
Her zaman ki gibi balık yok görünürde Bu kadar saklamaya gerek yok ki avlak deşifre olmasın diye. Çıkarın bagajdaki turnaları; ya o sırt çantasından kuyruğu gözüken çapağa ne demeli ? Herşey bir yana uzun zamandır gördüğüm en güzel konulardan biri. Üstelik tüm dostlar da bir arada, bundan daha güzel ne olabilir? Sizleri hep böyle görmek istiyoruz, gülen yüzünüz hiç solmasın. Tabi sizde bunun heyecanıyla tebliği falan unuttunuz, limit v.b. kalmadı, hiç değilse balık yokmuş gibi gösterelim de avlağa birşey olmasın dediniz, anlayabiliyoruz, müsterih olun Bizlerle bu güzel hatıranızı paylaştığınız için çok teşekkürler arkadaşlar, darısı en yakın zaman da hepimizin başına. P.S. Size en acilinden close-up lens gerekmekte. Yasin ağabeyle hallederiz ayağı alıştı nasılsa hihi
aynen abi tam post cart ' lık bı fotolar yok satar senin markette şaka bi yana manzara süper bizlerle bu güzelliği paylaştığınız için teşekkür ederim saygılar
... neresi burası kırklarelimi iğneadamı dehşet ya!!! beni bu resimler hiç biyere götürmedi ama fena kıskandım yaaa