Altınoluk'ta yazlığım var. musluktan su içmem ama artık her sene arsenik oranını kontrol ettiricem ve olumsuz bir gelişmede tüm o firmalara ve ruhsatı veren hangi bakanlıksa dava açıcam. doğal olduğu için orayı seçtik, kimsenin bizi ve çevremizi zehirlemeye hakkı yok. "Nasıl geldilerse öyle giderler" Mustafa Kemal ATATÜRK
Bu çok doğru işte herkes hak ettiği gibi yaşar ve hak ettiği gibi yönetilir. Ayrıca Friedrich Nietszche'nin güzel de bir yazısı vardır tamda bununla alakalıdır bilen bilir
vay arkadaş 400bin ton siyanür diyor ida ya ihanettir bu... cennet gibi bir mekanı daha cehenneme çevirecekler
Dövlet baba bu : asar-keser-satar-parçalar-bölüp satar -toplar-çıkartır-çarpar- her istediğini yapar.. belediye başkanı kimki?? çevreciler kimki? stk ları ne ki? hele sen ben ve fransadaki roy? hehehe.. biz neyin hesabını yapıyoruzki..?? plan yapılmış , kapalı kapılar ardında anlaşmalar olmuş , pasta bölünmüş , akla hayale sıgmayan paralar var , kaz daglarındaki oksijen - habitat -fauna vs.vs.. ne yazar...
Aslında o kadar çok şey yazmak istiyorum ki... Ama tek bir şey söylemeden geçemiyeceğim,bu kararın altına imza atanların Allah B..... versin banghead banghead
İskandinav ülkelerinde bir yol yapılacağında bile diğer insanlar haberdar ediliyor soruluyor bu konuda fikriniz nedir diye.Sen kimsin devlete hesap soruyorsun seni kim dinler demiyor gerekirse çıkıp halklarına hesap veriyorlar çünkü millet devlet için değil devlet millet için bunun bilincindeler. Peki buna sebep nedir ? Halkın onları bir yalnışlarında bir arızalarında yenisiyle değiştirebilmesi -Akıllı ol senden başkalarıda talip o koltuğa bu vatan bizim biz patronuz sen sadece müdür işini doğru yap diyebiliyorlar çünkü,çünkü o toplumlar haklarını kendileri aldılar hakları başkaları tarafından alınıp ellerine verilmedi.Bizim milletimizdeki devlet baba anlayışı değişmediği sürece vatan toprağı hükümet malıdır bize karnımızı doyuracak kadar verir (her anne babanın çocuğuna oku devlet kapısında iş bul kısacası devlete kapağı at devlet demesinin sebebi budur) istemezse hiç vermez istediği gibi kullanır satar gerekirse kendi yer mantığı değişmez.600 yıl bu inançla bu itaat eğitimini aldı bu millet bi değişeyim dedi kafasında kırdılar odunu anladı ki kibrit kutusunda ters duran önce yanar iyisi mi hiç ses etme çocuklarınıda böyle yetiştir onlarında başı derde girmesin sonuç haklarını bilmeyen bildiklerini kullanamayan zaman içinde bilmedikleri haklarını ellerinden aldıklarınıda bilmeyen bir halk kim öle kim kala dostlar netice bu.
Satılacak pek bir şey kalmayınca işte böyle dağı taşı akarsuyu satarlar. Pardon akarsuları satmıyorlardı uzun vadeli kiralıyorlardı
Kızılderili atasözünde denmişki : Son ırmak kuruduğunda, son ağaç yok olduğunda, son balık öldüğünde; beyaz adam paranın yenmeyen bir şey olduğunu anlayacak.. anlayacakta olan Türkiyemize olacak......