Bu anlatacağım hikaye içerisinde suçluluk, gamsızlık , kendini bilmemezlik ve işibilmemezlikler içermektedir. Bundan yaklaşık 3 yada 4 yıl evveli yanımızda çalışan bir arkadaşımla herzamanki eşkina avlağına inmiştik, eşkina saatine kadar muhtelif cinste balıkları yakalayarak eşkina saatinin gelmesini bekledik. Eşkina yakalayanlarında bileceği üzere avlakta ne ışık nede ses olmamalı. Biz bu şartların oluşmasından sonra oltalarımızı eşkina avı için suyla buluşturduk , aradan epey zaman geçmesine rağmen tek vuruş dahi alamamıştık , bu esnada yaklaşık 50 metre sağımızda gençler içki içip abuk sabuk davranışlar ve gürültülü bir ortam sergilemekteydiler, bu bizim canımızı sıkmaya yetmiş artmıştıda , öyleye bizim ortamımız bozuluyordu. Yaklaşık yine 10 yada 15 dakika sonra guruptan ses gelmemeye başlamıştı... oh be nihayet sesleri kesildi.... diye kendi kendimize seviniyorduk,ki yine bu guruptan birisi avazı çıktığınca bağırıyordu, eğer yanlış hatırlamıyorsam Mehmet abiiiiiiii diye sesleniyordu, ulan bunlar içkinin dozajını adam akıllı kaçırdılar galiba diye düşünüyorduk , hatta bunlardan birisi kendisini denize atsa kurtarmaya bile değmez diye kendi aramızda yorumlar yapıyorduk . Aradan yaklaşık yarım saat geçmeden arkamızda polis arabasının ışıklarını gördük , hah , birisi şikayetci oldu polislerde geldi diye düşünürken polislerde bu guruba yanaştı, sonra ..... evet , polisler ellerinde el lambaları denize ışık tutuyorlardı . Acaba düşündüğümüz gerçekmi olmuştu, hemen oltaların başından ayrıldık ve olay yerine intikal ettik , evet maalesef deminki bağırma meğer yardım isteme amaçlıymış . Gençlerden birisi adamkıllı sarhoş olunca serinlemek amaçlı olarak suya atlamış ve işin acı tarafı atladığı yerde ayağı kayalara sıkışmış, inanabiliyormusunuz , kıyıya yani kayalara uzaklığı 1 metre değil di üstelik suyun hemen bir karış altındaydı. Polislerin makdulün saçlarından tutarak çekmeleri sonuç vermeyince deniz polisi çağırıldı , onlarda bir sonuca ulaşamayınca itfaiyeye haber verildi , ve itfaiye erleri çocuğun evet çocuk diyorum çünkü 17 . 18 yaşlarında gencecik bir fidan artık solmuştu, sıkıştığı kayadan ayağını kurtarıp cesedini kenara çıkarmışlardı. Ne zaman sahilde alkol alan gençleri görsem hep bu olay gözümde canlanıyor ve verdiği srumluluk duygusu içimi acıtıyor, evet sorumluluk , her ne olursa olsun o bağrışmalara kulak vermeliydik.
Öncelikle Allah rahmet eylesin.Kötü bir anı olmuş.Fakat kendinizi suçlamamalısınız.Nesil öyle bir bozulmuş ki,hele de içinde alkol varsa bende kayıtsız kalmayı tercih edebilirdim.Hepimizin başından geçmiştir.Amatör ruhla alakası olmayan, af buyurun it kopuk diyebileceğimiz gençleri bırakın uyarmayı uzaktan da olsa dikkatlice bakmak bile insanın başına iş açabiliyor.Hepimizin evladı var kesinlikle kınamıyorum.Ama biz evlatlarımıza terbiye vermez isek,güzel ahlakı öğütlemez isek gençliklerini hayırlı işlerde değil kendilerine ve başkalarına zararlı işlerde harcamış olurlar.Allah hepimize hayırlı evlat yetiştirmek nasip etsin.
İsmail Bey Kardeşim, Haklısın insan böyle üzücü olayları unutamıyor. Maalesef alkol sişede durduğu gibi durmadığından birçok olay bu nedenle meydana geliyor. Ancak kendini hiçbir zaman suçlu kabul etme o bağaran kimse arkadaşının boğulmakta olduğunu bildirmedi ki, öyle olsa eminim yardıma koşardınız. Daha evvel sessiz ve sakin birşekilde dursalardı bağırdıkları zaman sizde ne oluyor diye ilgilenirdiniz. Size yaşanmış olan bir olayı nakledeyim. Saroz körfezinde Adilhan köyünde yazlığı olan bir tanıdığım eşi ile birlikte Sarozde denize giriyor ve sonra dinlenmek için kıyıya çıkarak istirahat ederken biraz ilerde bir kadının denizde batıp çıktığını görüyor. Dürbünle baktığında kadının boğulmakta olduğunu görünce derhal denize atlıyarak son gücü ile kadına doğru yüzerek kadını karaya çıkarıyor. Yüzmede çeşitli dereceleri olan bir kimse idi ve 60 yaşında idi. 2 yıl evvel kalp krizi geçirmiş ve kalbine stend takılmış idi. Kadının kurtulduğunu gördükten sonra çok yorulduğunu eşine söyleyerek hastahaneye gitmet istemiş. Saroz Güneyli ile gelibolu hastahanesi arası 10-15 dakika sürmesine hastahanede uzun uğraşmalara rağmen maalesef kurtarılamadı ve hayata veda etti. Demek istediğim eğer sizde bilseydiniz eminimki mutlaka yardıma giderdiniz. Evet üzücü bir olay ama dünya böyle belkide bu işdede bir hayır vardır. Size tavsiyem bu olayı unutmanızdır. Selamlar, Süheyl Başak
Barış bizlerde gençlik yaşadık ve bir çoğumuz bu gençler gibiydik özellikle kendi adıma konuşacak olursam, alkolda birçok şeyi değiştiriyor , unut demekle olsaydı bugün bu yazım burada olmazdı.
Suheyl abi maalesef dediğin gibi , alkol her kötülüğün anası babası olmuştur. Eğer Mehmet abi diye bağıran genç bize gelmiş olsaydı belkide rahmetli olan o genç bugün yaşıyor olacaktı, maalesef o genç kendileri gibi içmekte olan orta yaşlardaki başka bir guruptan yardım istemiş, onlarda yüzme bilmediklerini söyleyip çocuğu yanlarından savmışlar , yani KAYITSIZ kalmışlar.
ismail sana katılıyorum sen bu olayı unutamazsın velakın fazlada yapacak bir şey yok.O gençlerde kendi kendine bagırmaktansa yardım isteselerdi belkide o fidan şimdi yeşerecekti.malesef yine her şeyin başı eğitim eğitim eğitim...
Unutulmuyor Hüseyin abim unutulmuyor , yardım isteyen genç kendileri gibi alkol alan ve yüzme bilmeyen bir guruptan yardım istemişler, belkide yüzme biliyorlardı fakat alkollü oldukları içinde cesaret edip suya girmemiş olabilirler.
Hocam, size geçen internette rastladığım bir intihar girişimi ve sonucunu yazayım alıntı biçiminde. Bu en ilginç intihar girişimlerinden biri imiş, sonu da bir o kadar ilginç ve üzücü. Kaynak: ebrese.blogcu.com Kısaca vadesi gelmiş ve ölmüş, bunun önüne geçilemez. Siz sudan çıkarmış bile olsaydınız vadesi geldiyse illaki belirlenmiş zaman ve mekanında ölecekti. O gencin kaderi de böyleymiş, bunun için kendinizi suçlamanıza gerek yok, arkasından okunan bir dua belki işine daha çok yarayacak. Sahilde koşarken üstüne uçak düşüp ölen insanlar var. Kadere inanıyorsak, kendimizi yıpratmaya gerek yok. Saygılar...
Sayın İsmail Bey bence kendinizi suçlamayın bu tip olaylarda Medya suçlu, eğitimciler suçlu, komşular suçlu, esnaf suçlu, arkadaşlar suçlu, abiler suçlu, ablalar suçlu,teyzeler suçlu, dayılar suçlu, amcalar suçlu, Yani toplum olarak bizler tüm bireyler suçluyuz bizler bu gençlere birşeyler verebilsek üstümüze düşeni yapabilsek belkide o zaman suçlu aramaya gerekte kalmayacak değil mi ?
Sormadan edemiyeceğim, bu çocuğun, anası babası yokmuydu acaba ? saldım çayıra mevlam kayıra, analar babalar gerekli hassasiyeti gösterseler, bu işler belki bukadar yaşanmaz memleketimizde, devlet zaten bu işlerle uğraşmaz, birde yeşilay diye bir dernek var, son zamanlarda, dikkatimi, çok çekiyor, tv de hababam, sigaranın zararlarından bahsediyor,dernek başkanları, görevlileri falan, ya bu dernek zamanında neden kuruldu, alkolün, içkinin zararlarını topluma anlatarak, toplumu bu illetten uzak tutmak için, ama 55 yaşındayım, yeşil ayın amacı doğrultusunda, doğru dürüst hiçbir faaliyetini görmedim, alıma şuda gelmiyor değil, sigara, içki sağlığa zararlı, ama içmekte, üretimini yapmakta serbest, ozaman diğer zararlılarıda serbest bıraksınlar, esrarmış, eroinmiş vs vs, akıllı işi değil bu yapılanlar vesselam, millet olarak aklımızı başımıza alma zamanı geldide geçiyor, son pişmanlıklar fayda etmiyor, nasreddin hocaya sormuşlar, çocuğunu tokatlıyor diye, neden çocuğu tokatlıyorsun ? testiyi kırmasın diye, ama testiyi kırmamışki denilince, kırdıktan sonra ne faydası olacak demiş, hocada, günümüz ana babalarıda, tvde her akşam seyrediyoruz, testi kırıldıktan sonra, oğlum, kızım feryadı figanı içinde, Allah cc sonumuzu hayırlı etsin, memleket olarak, bir çok konuda olduğu gibi bu konudada sonumuz iyi görünmüyor, testiler kırılmadan önlemimizi almalıyız, Sağlıkla kalın, Mutlu kalın....
Furkan Fransızda ölüme fransız kalmış. Evet, kader alınyazısı ve benim gibi duyarsızmı desem kayırsızmı desem bu tür insanlarda bir hayatın son buluşunda etken olabiliyorlar.
Ana baba bir yere kadar çocuğunu eğitip yol gösterebiliyor Erhan abi, bundan sonrası gençlerimizin kendilerine seçecekleri arkadaşları belirliyor. Tüm duaların ve temennilerin için amin diyorum.