Bugün arkadaşlarla balık avına gidelim dedik ve oltaları alıp indirdik sahteleri ve takımları denize bir kaç takip aldık sahtenin peşinden gelen balıklar su üstünde hoplamalar zıplamalar derken daha önceden iskenderunda görev yapıp tayini trabzona çıkan yılmaz arkadaşımız iskenderuna ziyarete gelmişken onunla balık tutmadan geri dönmek olmazdı diyerekten deniz güzel rüzgar ve dalga gayet iyi idi ama biz balık alamıyorduk bir türlü üç arkadaş birimiz dip oltası takılıyor birimiz at-çek yapıyor birimiz ise kefale takılıyorduk genelde dipçi yılmaz avını diplerde ararken ustalığını göstererek ilk gelen çütre balığını o aldı ben ise at-çek yapıyordum takipler var balıklar denizde cirit atıyor ama nedense sahteme gelmiyorlardı diğer av arkadaşımız ibrahim abimiz ise avlarını yılmaz arkadaşımızın aksine ekmek sarması ile su üstünde kefal arıyordu ama üçümüzde balık neden vurmuyor diyor kendi kendimize söyleniyorduk ve kendimizi yılmazın aldığı çütre balığı ile avutmaya çalışıyorduk devamı gelir gibisinden ayrıca kefaller balıklar su üstüne kendileri atıyor adeta sudan çıkıp güneşlenip tekrardan kendilerini suya atıyor gibiydiler bi ara kefaller sudan ok gibi fırmayarak su yüzeyine çıkıp kaçmaya başladılar ki işte heyecan o zaman başladı anladıkki bu kefalcikleri avcılar kovalıyor altım sahtemi at-çek yapmaya başladım ilk atışta kocaman bir balık sahtemi takip etti kıyıya 3-4 metra kalaya kadar geldi su berrak gözle görüyorum arkadaşlara bak bak gördünüzmü takipçileri takip var gelin bunlara bakın dedim ve sahtemi kıyıya alıp tekrardan sahtemi takip eden balığın ilerisine attım ki işte o an lambuka sahteye daldı o çekiyor ben çekiyorum o çekiyor ben çekiyorum derken kalama sesi bana adeta usta bir kemanistin kemanı dile getirdiği gibi güzel bir müzik sesi gibi geliyordu balık kalamadan misina alırken bende boşlukları alıp alıp balığı kıyıya yaklaştırdım misina sahte ile balığın arasına girmiş sahtenin üçlüsü misinayı kesecek diye korkuyorduk kıyıya yanaştırdık balığı kayalıkların dibine kadar getirdik kepçede yok misina ile kaldırsakmı kaldırmasakmı derken kamışı arkadaşa verdim ve misinayı elimle tuttum balığa olabildiğince en yakın noktadan misinayı tutup çektim balığı fakat misina koptu balık kayanın üstüne düştü gelimle atladım balığın üstüne yoksa kayanın yarısı suyun içinde elimden bir kaysa balık gidecek derken yılmaz arkadaşımız elini balığın solungaçlarına geçirdi balık bir yere gidemezdedi artık ama ben halen balığı elimle kaya arasına sıkıştırmışım balığı bırakmıyorum sonra iki elimle kavradım balığı yılmaz arkadaşımla beraber alıp su içindeki kayanın üstünden geriye çektik ve böylece lambukamızı almış olduk bu sezon sarıkanar çupra akya kayış lambuka derken bakalım kış çökünce bu kadar bereket olacakmı şimdiden herkese bol avlar daha iyileri sizlerin olsun ve denizlerimizde hep böyle güzel balıklar bol bol olsun inşallah...
değişik bir av güncesihihi iyi denk getirmişsiniz kıyıda o balıkları tebrik ederim tüm ekibi,nicesine rasgelesinreeling
Nokta, virgül, durak, paragraf olmayınca nefes almadan okunan bir rapor olmuş: Bu lambukayı birkaç sefer tekne avımızda teknenin etafında dolanırken görmüştüm. Bayağı bir büyüktü. Yakalaması çok zevkli bir balıkmış ama eti fazla lezzetli değilmiş diye duydum. Tadı gerçekten kötüyse söyle de yakalarsak suya iade edelim.
Tebrikler, raporu okurken gözümde kayalıklar arasındaki kediler canlandı. Kedi gibi yakalamışsınız balığı. Niceleri rastgelsin...
avcılık tadı lezzetli olanı alıp tadı lezzetsiz olanı salmak değildir bence limit üstü ya her balığı salacaksın ya her balığı alıkoyacaksınki ekosistem bozulmasın.(limit altı olan her balık ne tür olursa olsun zaten geri salınmalıdır.)
aynen dostum sendeki fotolarıda buraya eklersen sevinirim saygılar bu arada trabzona geçtinmi yoksa halen ankaradamısın?