Levrek Denizde Güzeldir

Konu, 'Denizlerimizden Güncel Av Raporları' kısmında John Dory tarafından paylaşıldı.

  1. John Dory

    John Dory Emre

    Mesajlar:
    632
    Şehir:
    istanbul - bodrum
    En İyi Avı:
    Büyük beyaz 70 cl, İstanbul Boğazı
    Sabah döndüğümde beni kapıda babam karşıladı. Elimde oltadan başka bir şey göremeyince alaycı bir ifade ile gülümseyip balık nerede diye sordu. Ben de her zaman olduğu gibi denizde diye cevapladım. Balıktan eli boş döndüğümde yaşadığımız rutin diyalogtan biraz farklıydı bu seferki ancak. Evet, balık gerçekten denizdeydi ama aynı zamanda omzuma astığım küçük çantanın içindeydi.

    Çok uzun zamandır denizden ve balıktan uzaktım. Soğuk geçen kış, balık yokluğu, yoğun iş temposu ve daha bir çok bahaneden ötürü elime Ocak başından bu yana olta almamıştım. Bu dönemde biraz bunalmış olmalıyım ki, ani sayılabilecek bir kararla gelecek sene Ağustos ayında bitecek askerlik tecilimi bozdurup, Nisan ayında askere gitmek üzere karar aldırdım. Haliyle Mart sonu itibariyle işimden ayrılıp, evimi boşaltıp Bodrum yolunu tuttum. Her zaman heyecanla yaptığım bu yolculuk bu sefer biraz buruktu. Her ne kadar çok keyif almasam da İstanbul'daki yaşamımı, konforumu en az 6 aylığına terk ediyor, bilmediğim bir yolculuk öncesi son rahat günlerimi geçirmek üzere yola çıkıyordum. Mevsim itibariyle de balık avlamaya çok müsait bir dönem olmayınca içimde bu tatilin heyecanı iyiden iyiye azalıyordu.

    Gümüşlük'e geldiğim gün üzerimde aşırı bir yorgunluk vardı. Ertesi gün sabah erken kalkıp balığa gitmeyi aklımdan bile geçirmeden yatağa attım kendimi. Gözümü açtığımda saat 12'ydi. Güneş tüm odayı ısıtmış, dışarıdan cıvıl cıvıl kuş sesleri geliyordu. Bodrum'un en sevdiğim zamanıdır bahar ayları. Ülkenin kuzeyi daha kış uykusundan uyanamamışken, çoktan canlanmış bir doğa görmek insana en kötü zamanında bile enerji verir. Öyle de oldu. Balkona çıkıp derin bir nefes aldım ve içimdeki tüm bitkinliği o nefesle dışarı attım. Merdivenlerden aşağı inip çoktan hazır bekleyen kahvaltı sofrasında güzel bir kahvaltı ettim. Benden daha keyiflisi yoktu artık. Dışarıdaki havanın güzelliğini kaçırmadan kendimi dışarı attım. Her zamanki gibi ilk durağım Gümüşlük iskelesiydi. Daha iskeleye adımımı basar basmaz teknelerin tonoz ipleri arasında salınan 700-800 gramlık bir levrek karşıladı beni. Çok geçmeden de ailenin diğer üyeleri. Levreğin en çok bulunması gereken sonbahar kış aylarında bile iskelenin altında nadiren levrek görürken şimdi 5-6 tane levrek salına salına iskelenin etrafını turluyordu. İçlerinde çok büyük balıklar yoktu gerçi, ama bu bile damarlarımdaki kanın akışını hızlandırmaya yeterdi. İçimden çok bilmiş bir ses sürekli "bu mevsimde sahteye vurmaz" dese de onu dinlemeye hiç niyetim yoktu. Akşam eve döner dönmez ilk işim ertesi sabah için takımları hazırlamak olacaktı.

    Akşam önce sahteleri elden geçirdim, bazılarının halkaları kısmen paslanmış olsa da sorun çıkarabilecek düzeyde değillerdi. Oltadan yana sıkıntım yoktu. Ancak iş ertesi sabah ne giyeceğime gelince ortalık karıştı. İstanbul'daki evimin taşınması esnasında balıkta giydiğim kıyafetlerimin hiçbiri gelmemişti. Üstüne üstlük tulum çizmem de evin temizliği esnasında çöplerin arasına karışıp çöpü boylamıştı. İşler tam da istediğim gibi ters gidiyordu, hiç sesimi çıkarmadım. Bugüne kadar ne zaman her şeyim tastamam balığa çıksam hüsranla sonuçlanmıştır. Ne zaman eksik ekipmanla balığa gitsem bir şekilde av iyi geçmiştir. İnternetten Bodrum'daki gün doğum saatini kontrol edip 1 saat öncesine alarmımı kurdum. Yataktan kalkıp hazırlanmam, arabayı çalıştırıp avlağa varmam her şekilde yarım saati bulacaktı. Bu sayede en verimli vakit olan gün doğumundan yarım saat öncesinde sahteyi yüzdürüyor olacaktım. Bu noktada işler tam planladığım gibi gitti. Günün ilk ışıkları arkamdaki tepelerin ardındaki karanlığı delmeye başlarken ben at çeke başlamıştım. Sahteyi attığım yerin sol tarafı aşırı sığlık, sağ tarafında ise tekneler bağlı. Bu durum atış açımı oldukça sınırlandırıyor. Bunun üstesinden suya girerek geliyordum ancak maalesef kasık çizmesi olmayınca suya da girmem mümkün olmadı. Önce 10 cm kırmızı kafa Pelican Nitro'yu yüzdürdüm. Tahmini 30 cm kadar dalan bu sahte önümdeki sığlıkta çok takılma yapınca yerini Ima Komomo Slim 9,5 cm'e bıraktı. 15-20 cm kadar dalan bu sahte ani hareketleri pek sevmiyor. Yavaş sarım ve yumuşak aksiyonlarda ise harika iş çıkarıyor. Denizin siyahlığının griye döndüğü vakite kadar etrafımda birkaç oynak dışında kaydadeğer bir şey olmadı. Bu oynakların yerini tespit ettiysem de oynakların hep tonozlu tarafta olmasından dolayı cesaret edip oltamı atamadım. Çok geçmeden bu sefer tam tersi tarafta kıyıya paralel 10-15 metre ötemde bir hareketlenme oldu. Bu alan oldukça sığ olmakla beraber takılmasını göze alıp sahteyi tam oynağın üzerine gönderdim. Daha ilk turu sarıp ne olduğunu anlamadan balık sahtenin üstündeydi. Kalamayı açma gereği bile duymadım. Yaklaşık 650-700 gramlık ispendeği doğrudan karaya aldım. Her zamanki gibi ilk işim karaya yeni çıkan balığı fotograflamak oldu. Fotograflama faslı bitip balığı güvenli bir yere alacakken arkamdan aniden fırlayan hınzır bir kedi neredeyse kendi cüssesindeki balığı tek hamlede ağzına aldı. İkimiz de avcı içgüdüsüyle hareket ettik, kediyi daha hareket edemeden ensesinden yapıştığım gibi balıktan uzaklaştırdım. Benim kol kuvvetim, onun da pençesi... İkimizde birbirimizin canını biraz yaktık, ama kazanan doğal olarak ben olmuştum. Balığı kepçeye koyup denize sarkıttım. Diğer yandan at-çek'e devam ettim

    [​IMG]

    Amacıma yine ulaşmıştım. Bundan sonra gelenin gidenin olmaması çok da önemli değildi. Olmadı da nitekim. Balığı sudan çıkarıp mezat taşına yatırdım. Balık tüm yüzgeçlerini, galsama kapaklarını açmıştı. Vücudu bir heykel gibi kaskatıydı, pulları sabah güneşinde ışıl ışıl parlıyordu. Karada olmasına rağmen çırpınmıyordu hiç. Bu şartlarda çırpınarak kurtulamayacağını biliyor, lüzumsuz yere asaletini bozmak istemiyor gibiydi. Birkaç fotografını çektim. Önceki gün suda gerine gerine gezen levrekleri dakikalarca hayran hayran izleyişim aklıma geldi. Ben denizdeki levreği seviyordum, tabaktaki levreği değil. Hiç tereddüt dahi etmeden balığı kavradığım gibi denize usulca iade ettim. Etrafımda bu yaptığımı şaşırarak izleyecek kimseler yoktu kedilerden başka. Muhtemelen kavga ettiğim kedi içinden güzel bir küfür etti. Levrek bıraktığım yerde bir süre kaldıktan sonra yine asaletini bozmadan yavaşça çekip gitti. Amatör balıkçılığın asıl güzelliğinin öldürmekte değil, bağışlamakta olduğunu tekrar hatırladım. Boş kovayı mezat tezgahının altına bırakıp büyük bir keyifle evin yolunu tuttum.

    [​IMG]

    [​IMG]

    Diğer tüm yazılarım için: http://balikgunlukleri.blogspot.com
     
  2. laborant1986

    laborant1986 mesut

    Mesajlar:
    155
    Şehir:
    bursa
    Her defasında eşim de bana aynısını söylerdi bende artık bu yüzden balığa gitmiyorum :)
    çok güzel levrek başarılar
     
  3. elfbeyi

    elfbeyi mehmet kırem

    Yaş:
    47
    Mesajlar:
    112
    Şehir:
    aydın
    Favori Kamış:
    Shimano Vengeance Bx 210 cm 10-50 atar- Trabucco Achab Squid Stick 180cm
    Favori Makine:
    OKUMA RAW II 65 - Okuma Ceymar-40
    En İyi Avı:
    çipura 980 gr. - 34,5 cm. - sarıağız 2,900gr -53 cm
    güzel hikaye ve av...
    tesekkürler...
     
  4. Kadir Levrek Peşinde

    Kadir Levrek Peşinde SİDEPRENSİ eski nick im

    Mesajlar:
    5.239
    Şehir:
    Aksaray
    Favori Kamış:
    OKUMA ALUMİNA SPİN KAMIŞ 240cm
    Favori Makine:
    süper passion 740m ve küçük kardeşleri
    En İyi Avı:
    süper maxim misina :9
    Tebrikler güzel bir levrek almışsın:)bloğunda hayırlı olsun:) .bende burda yayınladıklarımı el altında durması için bloga kayıt ediyorum.kaç sefer pc çöktü onca resimler gitti.burda nereye attım onu araştırma zahmetine girmeden.elimin altında kolayca ulaşabileceğim bloğum olsun istedim.kimse yanlış anlamasın raporlar önce buraya yazılacak sonra bloga kopyalanacak..yedek kasam olsun istedimhihi
    . biz acıları oynuyoruz.haftalardır bu gün nihayet levrekcik gördüm kefallerin içinde 20cm anca vardı:D
    kefal yakalıyak dedik oda olmadı,deniz berrakmı berrakidk 30mt ilerideki balığı görüyordum ya bu gün:rolleyes:
     
  5. oguz9707

    oguz9707 Oğuz Topaloğulları

    Mesajlar:
    25
    Şehir:
    Erikli
    Favori Kamış:
    DAIWA CROSSFIRE 2.70 spin
    Favori Makine:
    Shimano catana 25
    En İyi Avı:
    1.755 LEVREK ,800g MIRMIR
    kamışının markasını öğrenebilirmiyim bende atçek kamışı almayı düşünüyorumdareeling
     
  6. texaslı

    texaslı emre bekler

    Yaş:
    42
    Mesajlar:
    104
    Şehir:
    bursa
    Favori Kamış:
    Pelican Florence Kamış 100-250G Karbon Surf 420cm
    Favori Makine:
    Okuma Distance Surf Pro
    En İyi Avı:
    EŞKİNE 1600 gr
    bu balık beni mest ediyor . emeğinize sağlık gözlerimiz şenlendi
     
  7. adminselo

    adminselo selçuk

    Yaş:
    39
    Mesajlar:
    1.487
    Şehir:
    Türkiye
    Favori Kamış:
    Lineaeffe s-flex 4206 4.20--SHIMANO YASEI SEA BASS 2,70 -MH- 10-50 GR, Shimano Scimitar 300 cm
    Favori Makine:
    Penn Affinity 8000, Ryobi NAXO 8000
    En İyi Avı:
    4 kg Levrek ---1.800 gr Kofana
    Kız gibi derler ya Seninkide kız gibi levrek maşallah. güzel ve keyifli avlarının devamını dilerim.
     
  8. nicholai hel

    nicholai hel Aykut

    Mesajlar:
    1.170
    Şehir:
    Antalya
    Güzel balık, keyifli bir blog olmuş. Raporun dışında da bırakamadım. :)

    Hayırlı teskereler diyelim şimdiden. Şu son günlerin tadını çıkarmaya bak. :)
     
  9. fthstorm

    fthstorm fatih

    Yaş:
    45
    Mesajlar:
    398
    Şehir:
    trabzon
    Favori Kamış:
    Shımano Vengeance Shad 2.70 Cormoran Bull Fighter 2.70 DAİWA Crossfire 2.70
    Favori Makine:
    Shimano Exage 2500 FC Okuma Travertine TR40
    En İyi Avı:
    3.5 kg. Levrek
    çok güzel bir rapor olmuş anlatım harika...tebrik ederim.rastgele
     
  10. OMMG

    OMMG OKAN

    Yaş:
    53
    Mesajlar:
    1.633
    Şehir:
    İZMİR - GÖZTEPE
    Tebrikler,daha irileri rastgelir inşallah..
     
  11. Yenerbey31

    Yenerbey31 Levent AKSOY

    Yaş:
    45
    Mesajlar:
    346
    Şehir:
    Mugla
    Favori Kamış:
    Seytan oltasi
    Emre tebrik ederim ozellikle baligi geri braktigin icin bazen benimde aklimdan geciyor yakaladigim balik buyukte olsa onun asil ait oldugu yer denizdir diye ancak biraz daha zamanim var zannedersem.Ben levrek avi icin torba ve guvercinlige gidiyorum ekim ve kasimda.Ciflik yemini hamur yapip seytan oltasi ile avlaniyorum.Simdiden hayirli teskereler:)
     
  12. volex21

    volex21 Volkan

    Mesajlar:
    6.735
    Şehir:
    İzmir
    Favori Kamış:
    Okuma V System 2.40 Lineaeffe Spirit Surf 3.90 (fiyat performans 9/10)
    Favori Makine:
    Spro Red Arc 20'lik (Fiyat/Performans : 8/10)
    En İyi Avı:
    Levrek (57 cm - 2.100 gr ) Sargoz (700 GR kadar) Palamut (40 cm üzeri), Lüfer 40 cm, Çipura 950 gr
    Tebrikler güzel hikayeleme, güzel balık. Rastgelsin...
     
  13. anathema

    anathema ersen

    Mesajlar:
    147
    Şehir:
    izmir
    Favori Kamış:
    Shimano Catana BX 2.40
    Favori Makine:
    Okuma Trio 30 S
    En İyi Avı:
    LeVreK
    Çok iyi...
     
  14. Dalgıç837

    Dalgıç837 Ergiz Esen

    Mesajlar:
    338
    Şehir:
    İstanbul
    Favori Kamış:
    Sportex SeaStar 2,70 80-100 atarlı
    Favori Makine:
    Penn Sargus 3000
    En İyi Avı:
    Sudak 92 cm 8,5 kg
    Tebrik ediyorum, hem yakaladığınız balık hem de düşünce tarzınız ve balığı geri bıraktığınız için. Bir gün umarım levreğin ağababasına da denk gelir, kalamanın cırlaması kulaklarınızı doldurup adrenalin gözeneklerinizden fışkırırken bir yandan da soğukkanlı bir şekilde balığı karaya alırsınız. İşte o balığı fotoğrafladıktan sonra salmanın keyfi hiçbir şeyde yoktur bence.

    Rasgele
     
  15. sando

    sando Salih

    Yaş:
    53
    Mesajlar:
    267
    Şehir:
    Antalya - Belek
    Favori Kamış:
    OKUMA ALUMİNA 10-40 gr ATARLI 240cm SPİN KAMIŞ
    Favori Makine:
    OKUMA TRAVERTINE TR 30 MAKİNE
    tebrikler güzel av olmuş özelikle bu kıtlıkta :D valla günlerdir levrek yüzü göremiyorduk sayende gördük :D
     
  16. John Dory

    John Dory Emre

    Mesajlar:
    632
    Şehir:
    istanbul - bodrum
    En İyi Avı:
    Büyük beyaz 70 cl, İstanbul Boğazı
    Bu dönem hemen her yerde denizin en verimsiz dönemi olsa gerek. Burada da kıyılarda pek bir canlılık yok. Herhalde Mayıs'a doğru biraz daha toparlanır balık durumları.

    Kamış Shimano Nexave AX 210/240. Çok uygun fiyatlı, iş görecek bir kamış. 5-20 gr atarı mevcut.

    Beğendiğinize sevindim.

    Daha önceden de çok balık salmıştım ama ilk kez bu boyda bir balığı sadece içimden geldiği için saldım. Gerçekten güzel bir duygu. Aradan 1 hafta geçtikten sonra o balığı yemiş olmak veya olmamak arasında hiçbir fark kalmıyor. Aksine şimdi açıp fotograflarına baktığımda o balığın hala denizde bir yerlerde dolaşıyor olduğunu bilmek çok güzel bir duygu.

    Güzel dilekleriniz için teşekkürler. Umarım bu durumu alışkanlık edinir, ve gelen her balığı boyundan, kilosundan bağımsız olarak iade edebilirim.

    Teşekkürler :)

    Zaman ayırıp okuduğunuz için ben teşekkür ederim.

    Aynı fikirdeyim. Suyun dışından seyretmesi bile insana ayrı bir keyif veriyor. Hele suyun dışına çıktığında tüm yüzgeçlerini, solungaç kapaklarını açması yok mu?

    Teşekkürler.

    Beğendiğinize sevindim. Teşekkürler.

    Teşekkür ederim.

    Teşekkür ederim.

    Teşekkürler.

    Giderayak hem burayla, hem levreklerle vedalaşmış oldum. Umarım dönüşüme kadar büyüyerek tekrar beni karşılar.