http://www.avmarketi.com/asp/product/8629/GAMAKATSU-HOOK-TREBLE-120-6NO Resimde görülen 3 lü iğneyi alba toby kaşığımdaki iğne ile değiştirsem sonuç sizce değişir mi? Bu iğnelerin çeltikleri dışarda olduğu için daha avantajlı olduklarını duydum.Birde kaşığın üzerindeki orjinal numarasından 1 numara büyük kullanmak lüfer de daha etkili olabilir mi?
Lüfer hırçın balık iğneden kurtulup kaçtğı çok olmuştur avlarımda sunu anladım hayvan 2-3 iğneye birden girmedikce her zaman kurtulma sansı var...ama denemekte fayda var basarılar...
Ben de kaçırdığım iri boy lüferlerden sonra böyle bir arayış içindeyim.Bazen iğne balığın solungacından bazen de kafaya yakın sırtından takılıyor, nasıl oluyorsa çoğu zaman da sudan zıplayarak kurtuluyor.
Hedef balık lüferse arkadaki iğnenin büyük olması gereklidir. O yüzden iğneyi büyük tutmanızda yarar var....aksi takdirde küçük iğneden sürekli düşecektir.
Size bulunduğum yerde sarıkanat ve lüfer akınları sırasında denediğimiz ve oldukça başarılı olan bir önerim olacak. Kullandığınız kaşık her ne ise bunun 3'lü iğnesine, bu iğnenin bir numara küçüğü olan hırsız iğneyi 1 yada 1.5 cm uzunluğunda en incesinden çelik köstek ve buna uygun olarak piyasada satılan kıstırma bağlantılar ile uygularsanız, kaşığın dengesine olumsuz etki yaratmadan oldukça avcı bir iğne kombinasyonu elde ediyorsunuz. İşlem bittiğinde, hırsız iğne kaşığın 3'lü iğnesinden yarım yada 1 cm kadar çıkıntı yapmış oluyor. Bu şekilde balık kaşığa atladığında tasmalama yaptıktan sonra çektiğinizde, hemen her balıkta 3'lü iğnenin yanında bu hırsız iğneninde balığın ağız bölgesinde herhangi bir yere takıldığını göreceksiniz. ancak yinede minimum balık kaybı için, balığı sahile çekerken kafasını sudan dışarı çıkarmasına müsaade etmeyiniz. Tekne arkasından sırtı şeklinde 3 yada 4 no.lu kaşıklar ile çalışırken de 3'lü iğnenin bir ayağını kesiyoruz. Bunun yerine yukarıda anlattığım hırsız iğneyi uygun numaralı iğneyi seçerek aynı şekilde bağlıyoruz. Bu durumda hem kaşık daha dengeli oluyor, hemde düşen balık çok az oluyor.
Bence balık dış damaklı iğnelerden daha kolay kurtulacaktır. Çünkü balık kurtulma eğilimi gösterdiğinde iğnenin iç yüzeyine baskı uygular, bu nedenle iğnenin içinde bulunan damakta balığın kurtulmasını zorlaştırır. Daha önce bu iğneleri gördüm ama yukarıda ki düşüncelerim sebebi ile kullanmadım. Ama deneyip sonucu bizimle paylaşırsanız sevinirim. Birde aşağıda görünen iğneleri tavsiye ederim. Rastgelsin. WMC Sureset (hook ) iğneleri
Lüfer sudan çıkınca daha çok hırçınlaşabilir, genelde o yüzden kaybeder millet. Becerebiliyorsanız, lüferi kıyıya getirmeden biraz oynayın yolda, iyice yorun.
Yukarıda verdiğim bilgi aslında eski ustaların tamamının bildiği şeyler. Bana babam tarafından 1970'li yıllarda öğretilmişti. Yıllarca uyguladım. Çok başarılı sonuçlar aldım. Herkese tavsiye ederim.
Aynen üstadım bizede dede yadigarı dedikleriniz. eski günler çok daha güzeldi, teknolojinin gelişmediği dönemlerdeki avcılık Ellerinize sağlık....
Lüferi sahile yada tekneye alırken en fazla dikkat etmeniz gereken şey misinaya kesinlikle boşluk vermemektir. Balığın kafası ve bedeni mümkün olduğunca sudan çıkmamalı. Sakin ve kesintisiz bir şekilde çekmelisiniz. Karşınızda tamamı kas yığını bir avcı var. Çok seri bir şekilde kafasını sallayacaktır. Damak ve kafa yapısı, bu çırpma hareketi sırasında iğnenin kolaylıkla sıyrılabileceği şekildedir. Köpekbalıklarında görülen şekilde çeneleri birbirinden ters istikamete hareket eder. Bu sert makas hareketi de iğneyi fırlatır atar. Balığı tekneye alırken son hareketiniz uzanıp kaşığı tutarak almak şeklinde olmalıdır. Kıyıya alırken ise hiç oyalanmadan emniyetli bir yere yatırmanız gerekir. Balık irileştikçe iğneyi çıkarmak tehlike arz eder. Dişlere dikkat ediniz. İğne çıkarıcı pense kullanmanızı tavsiye ederim.
Civa ile dakikalarca parlattığımız dökme kurşun rapalalar kullanırdık kışın derin sudaki balık için. Kaşık bulmak bile zordu. Bulabildiğimiz kaşıklara gözümüz gibi bakardık. Her avdan sonra su ile yıkayarak. Gres yağı ile yağlayıp saklardık.
Şimdi artık onlara jig deniyor abi. Hala normal kaşıktan daha avcıdır onlar, bulunursa tabi doğru dürüst olanları.
Seyirtme ile av evet güzel günler, Kaşıklar fransadan getirtiliyordu. MAC iğneler keza öyle ama bugünün iğnelerine o zamanki teknoloji bile basarmış Sanki ben yazıyorum gibi başka isimle aynen ama birazdan Serdar gelecek Yeni nesilden başlayacak anlatmaya o olacak üstadım.
Binlerce püf noktası var aklımda sizlerle paylaşmaktan zevk alacağım. Ve binlerce şey var sizlerden öğreneceğim. Birkaç örnek; - Kaliteli misina bulmak yaşadığımız yerde çok zordu. Crokodile marka misina vrdı. Nispeten kaliteli. Teknenin içinde tencerede su kaynatırdık 40-50 derece kadar. çileyi bunun içine sokardık. Sonra ucuna 100 gram kurşun bağlayıp hareket eden tekneden dışarı sarkıtır ve çilenin sonuna kadar böylece giderdik. En son makaraya sarardık. Misina bir daha kolay kolay gam yapmazdı. - av sırasında rüzgarlı havada ayağımızın dibinde için 1 - 1.5 cm su olan küçük leğen bulundururduk. Çektiğimiz misinayı içine sağardık ki rüzgardan uçuşup bir yere ilişmesin ve gam almasın diye. Neyse arkadaşımızın konusunu kirlettim farkında olmadan. Özür dilerim. Özellikle kaşık ile avlanma konusunda her türlü soruya açığım. İyi günler dilerim.
Sayın Alico, Sayın serdar köylü, sizlerle paylaşım büyük zevk. Çok teşekkür ederim. Sizlerle yüzyüze tanışmak da büyük zevk olurdu benim için. Karamürsel'e yolunuz düşerse orada bir dostunuz olduğunu unutmayınız. Konuşacak çok şeyimiz var gibi...
Tekneden sırtı şeklinde avlanma konusunda İlgili forumun içinde bir makalem var. Yeni başlayanlar için yararlı olacağına inanıyorum.
Kesin ben yazıyorum bu yazıları ikinci rumuzumla olamaz ya herşey aynı. biz eskimişiz üstadım ellerinize sağlık İnşallah tanışmak görüşmek dileğiyle
Aynen ağabey haklısın sonuna kadar dilin dert görmesin. arkadaşımız kusura bakmasın konusunu biraz kirlettik affola.