Sevgili Furkan, senin adına üzüldüm. Sana anlayana kadar izlemeni öneririm, zira fazla zaman olmadığını düşünnenlerdenim ben de, kısa zaman da anlamanı dilerim.
reklamdan sonra gerçek yayın başlıyor. tabi geleceği bugünden canlandırmak adına güzel bir yapıt. Çevreci olmak takım tutmak gibi bir şey değil aslında bir zorunluluktur. Çünkü insan da içinde bulunduğu çevrenin bir üyesidir. İnsanların bu bilinci almasıdır önemli olan tabi her zaman böyle sonuçları görmemek adına bir şeyleri anlamamız lazım. Bu açıdan dünyadaki en önemli sorunların birisi Dünya nüfus artışıdır. Tabi nüfus artışı tek başına herşeyin başıdır demek her zaman doğru olmayabilir ama içerisinde bulunduğumuz dünyada en önemli sorun insan nüfusunun anormal artışı ilk sıralarda gelir, ancak bu konuda dünyanın bir çok yerinde fazlaca oluşmuş bir bilinç de yoktur. Çevre genellikle nüfus artışına bağlı sorunlar arasında karşımıza çıkar. Ancak bu her zaman doğru olmayabilir. tabi bunların dışında güzel sayılabilecek gelişmeler oluyor. Odalar ve borsalar birliğinde çalışma ve balıkçılık meclisi kuruluyor. Bu ne demek balıkçılığın sorunlarını yansıtacak bir birim oluşturulmak üzere.... Burada paylaşılacak bilgilerin meclis tabanına iletilmesi sağlanabilecek. Konu hakkında etraflıca bilgi edinirsem buradan paylaşırım.
Buradan alıntı yaptım: Gölhisar Belediyesi web sayfası http://www.golhisar.bel.tr/haberdetay.php?id=217 Alıntı başladı : 2070 YILINDA YAZILMIŞ BİR MEKTUP Küresel Isınma ve Çevre Felaketleri nedeniyle dünyamız için tehlike çanları çalmaya başladı fakat insanoğlu hala tehlikeler karşısında duyarsız, hala suyun kıymetini bilmiyor, hala çevreye zarar veriyor, hala kaynaklarımızın kıymetini bilmiyor. 2070 yılında karşılaşacağımız tablo, o günde yazılmış bir mektup ile bizlere anlatılıyor ve hala zamanımız varken bir şeyler yapmamız gerektiğini en etkili bir şekilde anlatıyor. Kuraklık ile karşı karşıya olduğumuz, çevre ve yeşilin tahrip edildiği bu yıllarda hala vaktimiz varken her bireyin sorumluluğu olduğunu dile getiren bu mektubu sizlerle paylaşıyoruz.
Aklıma Nasreddin Hocanın, bindiği dalı kesmesi geldi, yavaş yavaş kendi sonumuzu hazırlıyoruz, nekadar farkında olsakda! Birde Mehmet Akifin şu sözleri geldi aklıma ''Medeniyet dediğin tek dişi kalmış canavar'', çok doğru söylemiş, nur içinde yatsın, medenileştikçe birbirimizi yer olduk, dünyamızı yer olduk, bilmem gelecek nesillere bu gidişle birşey kalırmı,
